Gönderen Konu: Küçüğümüze Merhamet Etmeyen Büyüğümüze Saygı Göstermeyen Bizden Değildir  (Okunma sayısı 560 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 6888


Küçüğümüze Merhamet Etmeyen Büyüğümüze Saygı Göstermeyen Bizden Değildir

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

İslam, dünya hayatının yalnızca ibadet ya da bireysel boyutu ile değil, sosyal yaşam ve toplumsal boyutu ile de ilgilenmiştir. Zira kişinin mutluluğu ve huzuru aynı zamanda içinde bulunduğu topluluğun huzuru ile de doğrudan alakalıdır. Toplum hayatının işleyişi de yine her bir bireyin davranış ve tutumları ile şekillenmektedir. Daha net bir ifadeyle biz Müslümanlar olarak her birimiz üzerimize düşeni layığıyla yerine getirdiğimizde toplumsal olarak da her şey yolunda gidecektir. Bu anlamda Allah Resulü’nün “Küçüğümüze merhamet etmeyen, büyüğümüze saygı göstermeyen bizden değildir.” (Tirmizî, Birr ve Sıla, 15) hadis-i şerifi, Müslümanlar olarak birbirimize nasıl davranmamız gerektiği konusuna işaret etmektedir.

Allah Resulü’nün ümmetine yapmasını önerdiği hiçbir konu yoktur ki kendisi o işin en güzel örneği olmasın. Bu anlamda, hadiste vurgulanan küçüklere merhamet konusunda Hz. Peygamber’den daha güzel bir örnek bulmak mümkün değildir. Nitekim merhamet, onun ayrılmaz bir vasfı olmuştur. Kur’an-ı Kerim’de de geçtiği üzere Hz. Peygamber (s.a.s.), âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir (Enbiyâ, 21/107). Allah Resulü’nün çocuklara olan sevgisi, yalnızca kendi çocuklarını değil tüm çocukları kapsayacak kadar engindi. Hz. Peygamber’in azatlı kölesi Zeyd’in oğlu Üsâme (r.a.) diyor ki: “ Peygamberimiz beni dizine alır oturturdu. Torunu Hasan’ı da öbür dizine oturturdu. Sonra bizi sinesine basarak: ‘Allah’ım! Bunlara merhamet et, çünkü ben bunlara merhamet ediyorum.’ derdi.” (Buhârî, Edeb, 27). Allah Resulü, Müslüman olmayan ailelerin çocuklarına karşı da sevgi ve merhamet dolu idi. Nitekim Enes b. Mâlik (r.a.) diyor ki: “ Peygamberimize hizmet eden bir Yahudi çocuğu vardı, hastalanmıştı.

Peygamberimiz ona geçmiş olsun ziyaretine gitti. Baş ucuna oturup: ‘Yavrum! Müslüman ol’ dedi. Çocuk babasına baktı, babası: ‘Ebu’l Kasım’a itaat et oğlum.’ deyince çocuk Müslüman oldu.” (Ebû Dâvûd, Cenâiz, 61). Hz. Peygamber’in çocuklara gösterdiği bu şefkat ve sevginin çocuklara yönelik olumlu etkisinin yanında bir de toplumsal yönü vardır. Zira unutulmamalıdır ki bugünün çocuğu yarının yetişkini olacaktır. Çocukluğunda sevgi ve merhamet görmeyen bir çocuğun yetişkin olduğunda çevresine merhamet ve sevgi ile yaklaşmasını beklemek gerçekçi değildir.

Merhamet duygusu, hayatın her çağında ve aşamasında taşınması gerekli duygulardandır. Hz. Peygamber’in “Allah insanlardan ancak merhametli olanları bağışlar.” (Buhârî, Cenâiz, 32) hadisi ise Yüce Allah’ın (c.c.) bizlerden merhametli olmamızı beklediğini vurgulamaktadır.

Hadiste vurgulanan ikinci husus olan büyüklere hürmet gösterilmesi de oldukça önemli bir ahlaki kuraldır. Söz konusu büyükler olduğunda akla ilk gelenlerden anne babaya karşı nasıl davranılması gerektiği Kur’an-ı Kerim’de veciz bir şekilde ifade edilmektedir. “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi ve anne babanıza iyi davranmanızı emretti. Onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlanırsa onlara öf bile deme! Onları azarlama! İkisine de gönül alıcı güzel sözler söyle.” (Îsra, 17/23) Anne babasına bir öf bile demekten alıkonulan bir Müslüman’ın kendinden yaşça büyük kimselere karşı saygıda kusur etmemesi gerekmektedir. Nitekim bu anlamda da Hz. Peygamber bizlere en güzel rehberliği sunmaktadır. Mekke’nin fethinde Hz. Ebû Bekir, yaşlı babası Ebû Kuhâfe’yi Müslüman olması için Hz. Peygamber’in huzuruna getirince, Resulüllah: “Şu ihtiyarı buraya kadar yormayıp evinde bıraksaydın ben onu ziyaret ederdim.” buyurdu. Hz. Ebûbekir ise: “Onun size gelmesi daha uygundur, diye cevap verdi (İbn Hişâm, IV, 25). Allah Resulü’nün yaşlılara karşı hürmetine dair başka bir örnek ise, savaş için gönderdiği mücahitlerine tavsiyede bulunurken kadınlar ve çocuklar yanında ihtiyarlara da dokunmamalarını emretmesi olarak gösterilebilir (Vâkidî, Meğâzî, II, 758). Hz. Peygamber, büyüklere hürmet konusunu çeşitli şekillerde dile getirmiştir. Bu minvalde, “Allah Teâlâ, yaşından ötürü bir ihtiyara saygı gösteren gence, yaşlılığında hizmet edecek kimseler lütfeder.” (Tirmizî, Birr, 75) hadisi ile saçı sakalı ağarmış pirifâni Müslüman’a saygı göstermenin Allah Teâlâ’ya duyulan saygı ve tazimden ileri geldiğini ifade ettiği (Ebû Dâvûd, Edeb, 20) hadisleri gençler için kendilerinden yaşça büyük kimselere nasıl davranmaları gerektiğine dair yol gösterici olmaktadır.

İslam’da küçüklere karşı şefkatle, büyüklere karşı hürmetle davranmak, üzerinde önemle durulan ahlaki bir esastır. Nitekim Allah Resulü, bunun aksi yönünde hareket edenler için bizden değildir diyerek konunun önemini gözler önüne sermektedir. Ümmetinin dünya hayatı için barış ve huzuru arzu eden, merhamet timsali Allah Resulü’nün inşa ettiği bir toplumun temellerinde merhamet ve hürmetin varlığı oldukça doğal görünmektedir. Bir yavruya verilen bir tebessümün, yardımına koşulan ya da sadece hâli hatırı sorulan bir büyükten alınan hayır duanın müminin günlük hayatının bir parçası hâline gelmesi gerekmektedir. Zira ancak bu şekilde Hz. Peygamber’in “Bizden değildir.” dediği o bedbaht gruptan ayrılabilir ve inananlar olarak huzur ve birlik içinde yaşayabiliriz. Hz. Peygamber’in bizlerden beklediği bu iki davranışın anne babalara bakan bir yönü de vardır. Unutulmamalıdır ki, küçükler yetişkinleri taklit ederek büyürler, kendisine merhametle yaklaşılan bir çocuk bu davranışı görür benimser ve heybesine ekler. Gün gelip de yetişkin olduğunda o da aynı şekilde kendinden küçüklere merhametle, yaşlılara da hürmetle yaklaşır. Zira büyüklerinden böyle görmüş olduğu çocukluk tecrübeleri, onun yetişkinliğini bu yönde şekillendirecektir.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

HZ: Mevlana ve İnsan Sevgisi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 12:33:04 ÖS]


Sevgi ve Barış Dini İslam Gönderen: melek
[Bugün, 12:21:16 ÖS]


Gençlik ve Önemi Gönderen: melek
[Bugün, 12:15:29 ÖS]


Anne Babanın Evlatlarına Karşı Sorumlulukları - Görevleri Gönderen: melek
[Bugün, 12:05:09 ÖS]


Çocuk Sevgisi ve Terbiyesi Gönderen: melek
[Bugün, 11:58:23 ÖÖ]


Can Mal Korunması Gönderen: melek
[Bugün, 11:51:56 ÖÖ]


İletişim Dil ve Beden Diliyle İletişim Unsurları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:14:26 ÖÖ]


Mü’min’in Vasıfları: Merhamet, Şefkat, Cömertlik ve Şükür Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:06:59 ÖÖ]


Kal Hayatı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:02:06 ÖÖ]


Gönül Almak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:53:28 ÖÖ]


İnanmak ve Teslim Olmak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:49:14 ÖÖ]


Resulü Müctebâ Efendimiz (S.A.V.) Ramazan Ayı Diğer Aylardan Daha Üstündür Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:06 ÖÖ]


Arkadaşlık ve Dostluk Gönderen: webtasarim
[Dün, 08:34:41 ÖS]


Komşuluk İlişkileri Gönderen: webtasarim
[Dün, 08:24:14 ÖS]


İslam'da Kanaat Gönderen: webtasarim
[Dün, 07:00:27 ÖS]


Geleceğimizin Teminatı Çocuklarımız Gönderen: webtasarim
[Dün, 06:51:54 ÖS]


Kul ve Kamu Hakları Gönderen: webtasarim
[Dün, 06:43:40 ÖS]


İman ve Hayat Gönderen: webtasarim
[Dün, 06:32:41 ÖS]


Güzel Ahlak Kurallarında Nezaket Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:24:01 ÖS]


İnsanın İmtihanı Helal Gıda İledir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:31:58 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49