Gönderen Konu: Şükür Terapisi  (Okunma sayısı 1293 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 6603
Şükür Terapisi
« : Temmuz 27, 2024, 07:49:54 ÖÖ »


Şükür Terapisi

“Neye odaklanırsan onu çoğaltırsın.”

Carl Gustav Jung

Şükür duygusu, insan psikolojisi ve sağlık bilimlerinde önemli bir konu olarak ele alınmaktadır. Bir kişinin, yaşamındaki olumlu unsurlara minnettarlık hissetmesini ifade eder. Şükür duygusunun psikolojik ve fiziksel sağlık üzerindeki etkileri pek çok bilimsel çalışma ile incelenmiştir.

Varoluşçu felsefenin isimlerinden biri olarak bilinen filozof Martin Heidegger, “Şükür duygusu bir biliştir.” der. Dolayısıyla şükran duyma ve minnettarlık duygusu, bilişsel bir tercihin sonucudur. Hayatın içerisinde zorlayıcı pek çok konu varken güzel ve pozitif olanları kaçırmamak için bakışı başka yönlere çevirmektir. “Tüm zorlanmalara rağmen, Allah’ın bana verdiği güzelliklerin ve nimetlerin farkındayım ve lezzet alıyorum.” diyebilmektir. Keyifle içilen suda, bir bebek sesinde, renklerde, zekice yapılan bir espride, her türlü ahenkte, sevmede ve sevilmede güzellikleri görebilmek; lezzet almak ve bunları ikram edeni hatırlayabilmektir.

Şükrün gelişim basamağını üçe ayırabiliriz. Bilişsel süreç, ilk basamaktır. Yani bakış açısını değiştiren kişi, güzellikleri görmeye ve onlara odaklanmaya başlamıştır. İkinci basamak, düşünce yapısının değişimi ile ortaya çıkan duygusal basamaktır. Bu noktaya önem vermek gereklidir.

 Zira şükür duygusu kişide pozitif bir duyguya neden olmalıdır. Sadece “elhamdülillah” demek ya da “Çok şükür Allah’ım ev verdin, sağlık verdin.” gibi söylemlerde bulunmak; eğer kişinin günlük hayatında pozitif bir duyguya geçmesine neden olmuyorsa psikoloji biliminde ele alınan şükretme kavramına denk gelmiyor demektir. Kişi söylenip şikâyetlenirken bir yandan evi ve sağlığı için gerçek anlamda şükredemez. Şükür, duygusal anlamda derin bir hissi, minnettarlık, huzur, coşku ya da dinginlik gibi pozitif bir duyguyu beslemelidir. Şükrün son basamağı ise davranışsal kısmıdır. Bu adım da ikinci adım gibi gözden kaçabilmektedir. Şükür duygusu ile dolan kişi başkalarına da bu güzel duyguyu hissettirmek ve davranışları ile şükrettiği nimetleri paylaşmak ister. Bu da şükür duygusunun aslında sosyal düzene ne kadar destek olduğunun göstergesidir. Şükrün son basamağıdır.

Bilimsel araştırmalar, şükür duygusunun fiziksel ve psikolojik sağlık üzerindeki olumlu etkilerini desteklemektedir. Örneğin, University of California Davis’te yapılan bir araştırma şükür günlüğü tutmanın kişilerin ruh hâlini iyileştirebileceğini ve stresi azaltabileceğini ortaya koymuştur. Yapılan pek çok çalışmada, günlük hayatta şükretme alışkanlığının kişinin genel ruh hâlini iyileştirdiği ve subjektif iyi olma düzeyini artırdığı, travma sonrası stres bozukluğu, anksiyete, depresyon gibi rahatsızlıklara iyi geldiği ve yaşamdan memnuniyetini artırdığı gözlemlenmiştir.

Benzer şekilde, Indiana Üniversitesinde yapılan bir araştırma, şükür duygusunun uyku kalitesini artırabileceğini ve fiziksel sağlık üzerinde olumlu etkileri olabileceğini öne sürmektedir. Yine şükreden kişilerin kalp ve mide rahatsızlıkları; baş ve kas ağrılarının azaldığı gözlemlenmiştir. Bunun yanı sıra Froh, Sefick ve Emmons tarafından yürütülen bir çalışmada, şükür duygusunun ergenlik dönemindeki gençlerin psikolojik iyi olma düzeyini artırdığı bulunmuştur.

Peki, şükür duygusunu güçlendirmek için neler yapabiliriz? Pozitif psikoloji alanının çalışma konusu olan şükran duyma konusunda birçok uygulama ve öneri bulunmaktadır. Bunlardan bazılarını sıralayalım:

Şükür günlüğü tutma: Her gün yaşadığınız olumlu deneyimleri veya sahip olduğunuz şeyleri bir günlükte yazarak şükretme alışkanlığı edinin. Bu, şükür duygusunun güçlenmesine ve yaşamdan daha fazla keyif alınmasına yardımcı olabilir. Düzenli uygulama sonucunda sizler dahi farka şaşıracaksınız.

Minnettarlık dakikaları: Her gün birkaç dakikanızı ayırarak minnettarlık zamanı oluşturun. Sahip olduğunuz şeylere ve yaşadığınız deneyimlere minnettarlık hissiyle odaklanın, bu süreyi uzatabildiğiniz kadar uzatın. Gerçekten hissedebileceğiniz örnekler üzerinde durun. Bu, şükür duygusunun artmasına ve iç huzurun güçlenmesine yardımcı olabilir.

Teşekkür etme alışkanlığı edinme: Kendinize ve çevrenizdeki insanlara sık sık teşekkür etmeyi alışkanlık hâline getirin. Küçük jestlerle bile şükranınızı ifade edebilirsiniz. Başkalarına teşekkür etmek, hem onların moralini yükseltecek hem de sizin şükür duygunuzu artıracaktır. Unutmayalım ki başkalarına teşekkür etmeyen Rabbine de teşekkür edemez. İnsani ve ilahi şükür bir bütündür, birbirinden ayrılamaz.

Doğayla bağlantı kurma: Doğayla temas kurmak ve doğanın güzelliklerini fark etmek şükür duygusunun güçlenmesine katkıda bulunabilir.

Yürüyüş yapmak, bahçe işleriyle uğraşmak veya doğal güzellikleri seyretmek iç huzurunuzu artırabilir ve minnettarlık duygusunu güçlendirebilir.
Şükür pratiğine toplum katılımı: Toplum katılımı, başkalarına yardım etmek ve topluma hizmet etmek, şükür duygusunun güçlenmesine katkıda bulunabilir. Gönüllü çalışmalar, yardım kuruluşlarına bağışta bulunma veya komşularınıza yardım etme gibi aktiviteler, hem başkalarına yardım etmenizi hem de kendi hayatınızdaki olumlu yönleri fark etmenizi sağlar. Bu açıdan şükür, bir iyilik hareketidir.

Şükür, egzersiz ve tekrarlarla alışkanlık hâline getirilebilecek bir pratiktir. Beynimizin nöroplastisite özelliği sayesinde her neyi düzenli tekrarlarla deneyimlersek o konuda nöral ağlarımız gelişir ve refleks geliştirmeye başlarız. Şükran duygusu da refleks hâline gelmesi gereken, bu nedenle pratik yapılması gereken önemli konuların başında gelmektedir.

Unutmayalım ki mutluluk neye sahip olduğunuzla ilgili değildir; nasıl algıladığımızla ilgilidir. Nitekim Yüce Rabbimiz İbrahim suresinin 7. ayetinde, “Eğer şükrederseniz elbette size (nimetimi) artıracağım.” buyurmaktadır. Rabbimize karşı nasıl zanda bulunursak bize o zanla muamele edilecektir. Bizler olumluya ve şükretmeye odaklanmayı bir psikoeğitim olarak geliştirmeliyiz.

Şimdi soruyorum size: Rabbimizin verdiği nimetleri fark etmeye, söylenmeden, keyifle almaya ve dile getirmeye var mısınız?

Psk. Dr. Esra eylan.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Eğitim, İnsanı İslam'a Yönlendirmektir Gönderen: webtasarim
[Bugün, 08:53:00 ÖÖ]


İslâm Dininde Komşuluk ve Önemi Gönderen: webtasarim
[Bugün, 08:49:03 ÖÖ]


Tartışmasınlar Gönderen: webtasarim
[Bugün, 08:44:21 ÖÖ]


Hani söz vermiştik Geçmişte Gönderen: webtasarim
[Bugün, 08:26:58 ÖÖ]


İhsan Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:19:41 ÖÖ]


Unuttuğunda Rabbini An Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:15:19 ÖÖ]


Giyim Adabı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:09:51 ÖÖ]


Müslüman'ın Özellikleri 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:53:14 ÖÖ]


Ahiret Yolculuğundan Gâfil Olan Zavallıdır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:29:35 ÖÖ]


Önemli Olan Hakk’ın Rızasıdır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:21:38 ÖÖ]


İslamî Bütünlük Gönderen: türkiyem
[Dün, 10:07:08 ÖS]


Peygamberi (SAV) Neden ve Nasıl Sevmeliyiz Gönderen: türkiyem
[Dün, 10:02:39 ÖS]


Hz. Muhammed s.a.v Tanıyalım Gönderen: türkiyem
[Dün, 09:57:49 ÖS]


Kan Kaybeden Kardeşlik Gönderen: türkiyem
[Dün, 09:49:58 ÖS]


İslam Kardeşliği Gönderen: türkiyem
[Dün, 09:45:03 ÖS]


İnanmak İnsanın Fıtratında Var Gönderen: türkiyem
[Dün, 09:29:08 ÖS]


Ekrem Topaloğlu - Can Efendim 320 Kbps + Flac Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:19:47 ÖS]


Birlikte. Cesurca. Yaşamak ve Mü'minler Öfkelerinr Hakim Olurlar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:43:22 ÖÖ]


Rabbani Eğitim Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:22:26 ÖÖ]


Resulü Müctebâ Efendimiz (SAV) - Müslüman’ın Müslüman Üzerinde 5 Hakkı Vardır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:13:32 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53