Gönderen Konu: Zulme Sessiz Kalan liderler ve Destekçileri  (Okunma sayısı 2189 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 6590
Zulme Sessiz Kalan liderler ve Destekçileri
« : Mayıs 31, 2024, 07:04:01 ÖÖ »


Zulme Sessiz Kalan liderler ve Destekçileri

Siyonist İsrail’in Gazze’de, Refah’ta yaptığı katliam ve soykırıma ses çıkartmayan halkı Müslüman olan ülkelerin başındaki liderler, yöneticiler ve bunları iktidarda tutan destekçileri Allah-u Teâlâ indinde bunun hesabını veremezler!

İktidarları destekleyen halk kitlelerinin bir kısmı bu liderleri seçimle iş başına getirdikleri için iktidarların yaptığı zulme ortaktır. Bazı ülkelerde ise halkın seçim şansı yoktur. İktidara gelen güç, darbeyle yahut krallık sisteminin bir sonucu olarak iktidara geldiği için buradaki halklar ikinci derecede sorumludur. Bunların da sorumluluktan kurtulmak için her türlü mücadeleyi vermesi gerekir.

Gazze’de yaşanan insanlık dramı karşısında Müslüman ülkelerin başındaki liderlerin aktif rol alarak katliamı durdurması beklenirken, Siyonizm’in emrine girdikleri artık iyice anlaşılan liderler, halkların tepkisine rağmen zulmü ve katliamı desteklemeye, desteklemezse dahi zulme ve katliama sessiz kalmaya devam etmektedir.

Halkı Müslüman ülkelerinin başındaki liderler, ABD’nin icazeti, Yahudi lobilerinin desteğiyle iktidara geldiklerine, iktidarlarını Haçlı-Siyonist ittifakına borçlu olduklarına, onların yardımı olmadan iktidarda kalamayacaklarına inanmış, bu duyguyu içselleştirmiştir. İktidarı kaybetme korkusu, liderleri zulme karşı kayıtsız hale getirmiştir; değilse bu hodgâmlık neden?

Halkı Müslüman olan ülkelerdeki liderler, iktidara gelmelerini Haçlı-Siyonist ittifakına borçlu olduklarını, onlarsız yola devam ederlerse kaybedeceklerine inanmışlar belli ki. Makam kaybetme korkusu onları zulme kayıtsız hale getirmiş. Ancak büyük yanılgı içindeler.

Yeryüzünde insanlara iktidarı veren, iktidarı nasip eden, orada belirli bir süre oturmasına izin veren, adaletle değil zulümle yönetse dahi imtihan gereği bazen mühlet veren Allah-u Teâlâ’dır. Yani herhangi bir makama, güce, iktidara erişen kimse, bunu nefsine, kabiliyetine, üç beş Siyonist-Haçlı lobisiyle görüşmesine hamletmemelidir.

Kur’an-ı Kerim’de insanlara iktidarı verenin Allah-u Teâlâ olduğu, kendisine iktidar nasip olan kişi veya kişilerin ise iyiliği emredip kötülükten alıkoyarak adaleti tesis etmesi gerektiği şöyle beyan edilmektedir: “Onlar, o müminlerdir ki, eğer kendilerini yeryüzünde iktidar mevkiine getirirsek namazı kılarlar, zekâtı verirler, iyiliği emrederler ve fenalıktan da alıkoyarlar. Bütün işlerin sonu (kıyamette) Allah'a dönecektir” (Hac Sûresi, 41).

İktidarları şu ya da bu sebeple destekleyen halklar da şunu bilmelidir ki; mutlak iktidar yoktur, mutlak güç sadece Allah-u Teâlâ’dır. Desteklediğim iktidar giderse daha kötüsü gelir kaygısıyla iktidarları desteklemek, beşeri güçleri mutlak güç gibi görmek yanlıştır. Zira, Allah-u Teâlâ’nın imtihan gereği belirlediği kaderi hiç kimse değiştiremez, hiç kimse iktidardaki ömrünü uzatamaz, hiçbir lobi de sonucu değiştiremez.

Allah-u Teâlâ’nın, muktedirin iktidarını bitirmesine, rızkını kesmesine, takdir ettiği eceli tahakkuk ettirmesine hangi lobi engel olabilir ki!

Unutulmamalıdır ki mutlak ve süresiz iktidar yoktur.

Kur’an-ı Kerim’deki “Doğrusu onlar, Allah'tan gelecek hiçbir şeyi senden uzaklaştıramazlar. Şüphesiz zâlimler, birbirlerinin dostlarıdır. Allah ise takva sahiplerinin dostudur” (Casiye, 19) ayeti sadece Allah-u Teâlâ’ya güvenilmesi gerektiğini, aciz lobilerin Allah’tan gelecek bir şeyi engellemekten aciz kalacağını belirtir.

Eğer bugün yaşanan Siyonist katliama ABD’deki üniversite öğrencileri, Avrupa’daki duyarlı insanlar kadar tepki koymuyor, Müslüman kardeşlerimizi Siyonistlerin zulmüne terk ediyorsak, bunun hesabını hiçbirimiz veremeyiz.

Müslüman halklar ve başlarına musallat olmuş liderler, zulme ve zalimlere karşı cesaretle karşı çıkmaz ve zilleti izzete tercih ederse, bu zulüm sebebiyle halkların zilleti devam eder; muktedirlerin de iktidarları yerle bir olur.

Kur’an-ı Kerim’deki “Eğer Allah, yolunda sefere çıkmazsanız, sizi elem dolu bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir toplum getirir. Siz ise O’na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir” (Tevbe, 39) ayeti alternatifsiz olmadığımızı anlatır. İslâm’ın biz olmadan da zafere ulaşacağını, biz olmadan da yeryüzünde zulmün bertaraf edilebileceğini anlatır.

Kim bilir belki de Gazze’deki zulme sessiz kalmayan Batı’daki duyarlı insanlar eliyle zulüm bertaraf olur, onlar İslâm’ın güneşiyle aydınlanır ve bizleri de aydınlatır.

Siyami Akyel.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

TÜM OKUYCULARIMIZI PAYLAŞIMA DAVET EDİYORUZ, DAVETLİSİNİZ.

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54