* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Abdülkadir Geylani Hazretlerinin Duaları  (Okunma sayısı 1021 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Abdülkadir Geylani Hazretlerinin Duaları
« : Ocak 02, 2017, 01:36:39 ÖÖ »
Abdülkadir Geylani Hazretlerinin Duaları

"Allâh ’ım! Uzuvlarımızı Sana kulluk yapmakla, kalplerimizi Seni tanımakla, uzun ömürlerimizin gecesini - gündüzünü Sana lâyık olmaya çalışmakla meşgul eyle!...

Bizi, bizden önce gelip - geçmiş sâlihler topluluğuna ilhak eyle! Bizi de, onlara vermiş olduğun maddî - ma’nevî güzel rızıklarla rızıklandır. Onlar için olduğun gibi, bizim için de ol!

Âmîn.

Allâh ’ım! Sen, benim tövbemi de, onların tövbesini de kabul buyur! Allâh ’ım! Sen, beni de, onları da gafletten uyandır!

Bana da, onlara da merhamet et! Kalblerimizi ve diğer uzuvlarımızı Senin sevginin dışında her şeyden boşalt. Onları yalnız ve sadece kendine hasret.

Eğer Senin hâricinde bir şeyle meşgul olurlarsa veya olmaları gerekirse, bu takdirde diğer uzuvlar, dünyâlık husûsunda âile efrâdının geçimine hasredilsin. Nefs, âhiret işlerine hasredilsin. Kalb ve öz de yalnız ve sâdece Sana hasredilsin, ey Rabbimiz!

Âmîn.

Allâh ’ım! Sebeplere dayanmaktan, heveslere, hevâî duygulara, âdet - alışkanlıklara kapılmaktan Sana sığınırız. Bütün diğer hâllerde de şerlerden Sana sığınırız...

Ey Rabbimiz! Bize dünyâda iyilik ver. Âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru!..."

"Allâh ’ım! Senden, Sana karşı mükellefiyetlerimizin yerine getirilmesinde sabırlar dileriz. Senden takvâ dileriz. Bizi Sen’den başkasına muhtâç etmemeni dileriz. Sen’den başka her şeyden sıyrılmayı, yalnız Senin rızânı kazandıracak davranışlarda bulunmayı ve seninle aramızdaki perdenin kalkmasını dileriz...

Ey, Bir olan yaratan! Bizi, Seni tevhîd edenlerden, birleyenlerden eyle. Senin yolunda gitmemize engel çıkaranlardan bizi kurtar. Bizi, kendin için seçilmişlerden eyle. Bizim iddiâlarımızı lûtfunun ve rahmetinin delilleriyle tashih et.

Kalblerimizi temizle. İşlerimizi âsân et, kolaylaştır. Bizi yalnız kendinle ünsiyet ettir. Sen’den başkasıyla ünsiyet etmekten koru. Bizim bütün kederlerimizi bir tek keder yap. O da Sanâ yakınlık olsun, dünyâ ve âhıret, Sana yakın olmak düşüncesinden başka bir kederimiz bulunmasın!...

Allâh ’ım, bize dünyâda iyilik ver. Âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."
"Allâh ’ım! Bize ilim - irfân rızkı ver. İlim - irfân öğrenmede ihlâs nasîp et!..."

"Allâh ’ım! Sen, Sana tevekkül, Sana itâat, Seni zikir, Senin emirlerine muvâfakat ve Seni tevhid ile kalblerimizi ihyâ et!..."

"Allâh ’ım! Bizi rahmetinin elinden bırakma. Eğer bırakırsan, biz dünyâ denizinde boğuluruz. Varlık denizinde boğuluruz. Ey keremini saçan! Bize idrâk ver. Anlayış ver. Bize hakikatleri idrâk ettir."

"Allâh 'ım! Bize, sana dayanıp sana güvenmeyi ve böylece hâlis, sâlih ve kalb-i selim sâhibi müslümanlar olmayı nasîb eyle!...

Ve:

— Bize dünyâda iyilik ver. Âhırette iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Allâh 'ım! Sen, hepimizi doğru yola sevket, hepimizin tevbesini kabul buyur. Hepimizi günah yolundan döndür. Hepimize merhamet et!...

Allâh ’ım! Bizi lûtfunla ve senin rızan için uyandır. Sırf senin rızân için uyanmış olalım.

Âmîn.

Allâh ’ım, dünyâda da âhırette de vuslatını bize nasib eyle. Sana yakın olmanın ve seni görmenin zevkini bize tattır. Bizi yalnız senin yoluna râzı olup senden başkasından geçenlerden eyle!

Ve, bize dünyâda iyilik ver, âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem ateşinden koru!..."

"Allâh ’ım! Bizi, senden gâfil olanların ve seni tanımayanların uykusundan uyandır!

Âmin.

Allâh ’ım! Bize Senin yakınlığını, berâberliğini ihsân et!...
Ve, bize dünyâda iyilik ver, âhirette de iyilik ver, Bizi cehennem ateşinden koru!..."


"Allâh ım! Bizi kendine yaklaştır, aslâ uzak tutma!...

Ve, bize dünyâda iyilik ver, âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Allâh ’ım! Bütün hâl ve hareketlerimizde bizi nifaktan, ikiyüzlülükden uzak tut ve:

Bize dünyâda iyilik ver. Âhirette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Bize sabırlar ihsân eyle. Ayaklarımızı hak yoldan ayırma.

Bize lûtuflarını bol eyle. Bu lûtuflarına şükretmemizi de nasîb et!..."

Allâh 'ım! Bize, senin takdirâtına muvafakat etme ve bu husûsta nizâyı bırakma nimetini ver. Ve:

Bize dünyâda İyilik ver. Ahırette de iyilik ver. Bizi cehennem ateşinden koru!.."

"Allâh ’ım! Benim de onların da tövbelerimizi kabûl eyle. Bizleri, peygamberin Muhammed sallallâhu aleyhi ve selleme ve babamız İbrahim aleyhisselama bağışla.

Allâh 'ım! Bizim kimimizi kimimize musallat etme. Bazımızı bazımızla faydalandır. Ve bizleri rahmetine garkeyle!

Âmîn.

"Allâh ’ım! Bizi helâk olmaktan kurtar. Senden yalnız yakınlığını dileriz. Dünyâda da, âhırette de... Dünyâda kalplerimizle, âhırette de gözlerimizle yalnız sana nazar etmeyi dileriz..."

Allâh ’ım! Hak erenlerine rızık olarak verdiğini bize de ver. Ve:

Bize dünyâda iyilik ver. Âhirette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Allâh ’ım! Sana kulluk hususunda bize yardım et. Bizi Sana karşı günahkar olup da rezil-rüsva eyleme!"

"Allâh ’ım! Bizi tevhîdle güzelleştir. İnsanlardan ve senden başka her şeyden geçmek ve yalnız sana bağlanmakla bizi buhurla!..."

"Allâh ’ım! Beni söylediklerimle faydalandır. Onları da söylediklerimle ve dinledikleri ile faydalandır..."

"Allâh ’ım! Senden başka ne varsa, bizi hepsinin yanında yokluğa ulaştır. Yalnız ve sâdece senin yanında varet, yalnız ve sâdece senin yanında var olalım!... Ve:

Bize dünyâda iyilik ver, âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Mahlûkatının adedince, Arş’ının büyüklüğünce, zâtının rızâsınca, kelimelerini yazacak mürekkeplerin çokluğunca, ilminin sonsuzluğunca ve bütün yarattıkları sayısınca Allâh ’a hamdolsun. O ki, gaybı da bilir, hâzırı da. O ki, Rahmân’dır, Rahîm’dir, Melik’tir, Kuddûs'tur, Aziz'dir. Hakîm’dir.

Ben şehâdet ederim ki, Allâh ’tan başka ilâh yokdur. O, tektir, şeriki - ortağı yoktur. Mülk de, hamd de yalnız O'na mahsûstur. Diriltir, öldürür. Kendisi ebediyyen diridir, asla ölmez. Hayır O’nun elindedir. O, herşeye kaadirdir. Dönüş de yine O’nadır. Ben şehâdet ederim ki, Muhammed aleyhisselâm O’nun kulu ve Resulüdür. Onu hidâyetle ve hak dîn ile göndermiştir. Tâ ki, bu hak dîni, bütün bâtıl dînlerin üzerine çıkarsın; müşriklerin hoşuna gitmese de...

Allâh 'ım! Muhammed aleyhisselâma ve onun soyuna salât- selâm eyle. İslâm ümmetinin önderini de, İslâm ümmetini de muhâfaza eyle. Tebeayı da, tebeanın başındakini de sen koru. Onların kalplerini hayır bahsinde birbirine kenetle. Hayırlı işlerde birlik olsunlar. Birinin şerrini diğerinden defet. Birbirlerine zararlı olmasınlar...

Allâh ’ım! Sen bizim kalplerimizi biliyorsun, onları ıslâh et. Sen bizim ihtiyâçlarımızdan haberdârsın, onları veriver. Sen bizim günahlarımızı biliyorsun, onları afvediver. Sen bizim kusurlarımızı, ayıplarmızı biliyorsun, onları örtüver. Bizi, nehyettiğin yerlerde görme.

Nehyettiğin yerlere gitmiş olmayalım. Emrettiğin yerlerde de bizi arar duruma düşme. Biz, dâimâ senin emrettiğin yerlerde bulunalım. Bize zikrini unutturma. Bizi mekrinden emin kılma. Bizi kendinden başkasına muhtaç etme, kendinden başkasına meyleder ve el açar duruma düşürme.

Bizi senden ayıran her şeyi bizden ayır. Bize; zikrini, şükrünü ve güzel bir kullukla kulluk etmeyi ilhâm et...

Yâ Rabbi, kötü fiillerimizi ifşâ etme. Günahlarımızı örten perdelerimizi yırtma. Kötü amellerimiz sebebiyle bizi cezâlandırma. Bizi gaflette bırakma. Gaflet ve nisyân üzere bizi cezâlandırma.

Yâ Rabbi, eğer unutur veya hatâ edersek bu yüzden bizi muâhaze etme. Ey Rabbimiz, bizden öncekilere yüklediğin gibi, bize de ağır bir yük yükleme.

Ey Rabbimiz, takatimizin yetmeyeceği şeyi bize taşıtma. Bizden sâdır olan günahları afvet, bizi mağfiret eyle, yarlığa. Bize merhamet et. Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfir kavimlere karşı da bize yardım et..."

Allâh ’ım! Senden; kazâsız - belâsız Senin yakınlığını isteriz. Kazâ-i ilâhî’n ve kader-i ilâhî’n bahsinde bize lûtfeyle.

Sen; bizim lehimize olmak üzere, şerirlerin şerrinin ve fâcirlerin hilesinin hakkından gel. Nasıl dilersen ve dilediğin gibi Sen bizi koru.

Senden; hem dîn, hem dünyâ, hem de âhıret bahsinde af ve âfiyet dileriz.

Senden; sâlih amellerde muvaffakiyet ve yine amellerde ihlâs dileriz.

Âmin.


"Allâh ’ım! Bize kendini tanıt. Ta ki seni tanıyabilelim.

Âmîn.

"Allâh ’ım! Bizim kalplerimizi nûrlandır. Onların Sana ulaşmasına delâlet buyur. Özlerimizi temizle, Sana yakınlaştır. Ve:

— Bize dünyâda iyilik ver. Âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Allâh ’ım! Bizi, seni kendimizden râzı edecek amelleri işlemeğe muvaffak eyle.
Ey Rabbimiz! Bize dünyâda iyilik ver. Âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Allâh ’ım! Bizi bize dönder. Bizi kapında durdur. Allâh ’ım! Bizi, senin için, sende ve seninle eyle. Bizi, sana hizmetle bahtiyâr eyle. Almamız da vermemiz de yalnız senin rızân için olsun.

İçimizi senden başkasının sevgisine mekân olmaktan temizle. Bizi, nehyettiğin yerlerde bize gösterme. Emrettiğin yerlerde bizi bize kaybettirme. Zâhirimizi sana masiyetten, bâtınımızı da sana şirkten koru.

Bizi nefslerimizin elinden al, kurtar, sana ulaştır. Bütün fiil ve hareketlerimiz yalnız senin için olsun. Yalnız sana güvenelim, sana dayanalım. Senden başkasına aslâ güvenmeyelim, dayanmayalım.

Senden gâfil olma bedbahtlığından bizi uyandır. Bizi, sana tâat, ibâdet ve münâcât elbiseleri ile giydir. Kalplerimize ve özlerimize sana yakınlık zevkini tattır. Nasıl ki gök ile yer arasını ayırdı isen, günahlarla bizim aramızı da aynen öylece ayır. Bizi günahlardan uzak tut.

Nasıl ki, gözün siyahı ile beyazının arasını birbirine yakın etti isen, aynen onun gibi, bizi de sana kulluğa, sana tâate yakın et. Günahlarla bizim aramızı aç. Tıpkı, sana masıyet bahsinde, Yûsuf aleyhisselâm ile Züleyhâ’nın arasını açtığın gibi..."

Allâh ’ım! Bizi sana nispetle, sana olan vazifelerimizi edâ mülâzası bakımından dirilt, diri tut. Senden başkalarına nispetle, senden başkalarına bağlanmama mülâhazası bakımından bizi öldür, ölü tut!...

Allâh ’ım! Bizim amellerimizin ruhsuz cesetlerini senin ihlasının ruhu ile ihya et, dirilt.

Allâh ’ım! İkiyüzlülerin saltanatını yık. Bellerini kır. Onları rezîl- rüsvâ et. Yahut, kendilerine tevbe nasîp et. Zâlimleri kahret. Yeryüzünü onlardan temizle. Yahut hâllerini ıslah et. Âmîn!..."

"Allâh 'ım! Bizi, seni dünyâda kalp gözleri ile, âhırette de kafa gözleri ile görenlerden eyle!...
Ve:

— Bize dünyâda iyilik ver. Âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!..."

"Allâh ’ım! Kalplerimizi güzel eyle. Özlerimizin üzerindeki kötü duygu, temâyül ve ihtirâsları soy. Diğer insanların akıllarının da bizim akıllarımızın da gerisinde kalan ve seninle aramızda bulunan akıllarımızı tasfiye et, arıt.

Allâh ’ım! Beni herkesten müstağni kıl. Senin gayri her şeyden ve herkesten müstağni kıl. Senden başka hiç bir şeye muhtâç olmayayım.

Allâh ’ım! Kerem, ihsân, cömertlik... senin belli başlı sıfatlarındandır. Biz ise senin kullarınız. Bize, kereminle, ihsânınla, cömertliğinle muâmele et. Bu vasıflarından bize de ver.

Âmin.

"Allâh ’ım! Bizi, sana itâat hâlinde yaşat. Bizi sana itâat edenlerle haşreyle.

Âmîn.

Allâh ’ım! Senden af diliyoruz. Gufrân diliyoruz. Günahlarımızı örtmeni diliyoruz. Günahlarımız sebebiyle bizi cezâlandırmaktan vazgeçmeni diliyoruz. Bize tövbe nasip etmeni diliyoruz.

Sen, günah ve ayıplarımızı örten perdeleri yırtma. Bizi günahlarımız sebebiyle muâhaze etme. Yâ Allâh ! Yâ Kerîm. Sen buyuruyorsun ki:

— O, kullarının tövbesini kabul eden, kötü hareketlerini bağışlayan, ne işlerseniz bilendir (Şûrâ sûresi, âyet: 25).

Yâ Rabbi, bize tövbe nasip et. Tövbelerimizi kabul et. Günahlarımızı bağışla. Âmîn!...

Allâh ’ım! Bizim ellerimize ve dillerimize hayırlar akıt. Bizi senin lûtfuna ve inâyetine nail olanlardan eyle!..."

"Allâh ’ım! Bize gıda olarak zikrini, zenginlik olarak da yakınlığını nasîp et. Âmin!..."

"Allâh 'ım! Sen, dünyâda da, âhırette de işlerimize yardım et. Bizi nefslerimizin eline de diğer insanlardan herhangi birinin eline de bırakma."

"Allâh ’ım! Bize, gerek sana karşı, gerekse kullarının seçkinlerine karşı hüsn-ü edeple davranmayı nasîp et. Sebeplere dayanıp güvenme iptilâsına bizi müptelâ kılma. Seni tevhidimiz ve sana olan tevekkülümüz üzerinde bizi sâbitkadem eyle.

Bizi kendinle ve hâcetleri yalnız sana arzetmekle başkalarından müstağni kıl. Bizi kendi sözlerimizle ve kendi amellerimizle imtihân etme. Onlar sebebiyle cezâlandırma. Bize lûtfunla, kereminle, cezâmızdan vazgeçmekle ve müsâmahanla muâmele et.

Âmîn.

Allâh ’ım! Bütün hâl ve hareketlerimizde sana karşı hüsn ü edeple hareket etmeyi bize nasip eyle!..."

"Allâh ’ım! Bizi kendine yakınlaştırarak dînimizi, îmânımızı ve bedenlerimizi kuvvetlendir.
Bize dünyâda iyilik ver. Âhırette iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru!...

Ey Rabbimiz! Senden ne dünyâyı istiyoruz, ne de âhıreti. Bilakis, af istiyoruz, dinde selâmet ve âfiyet istiyoruz. İmânın ve marifetin bekasını istiyoruz. Bize bunları ver.

Senin rahmetinin eteğine sarıldık. Hakkındaki ümitlerimizi boş çıkarma. Bizim için bunları îcâd et. Zîrâ sen bir şeyi murad ettiğin zaman ona «Ol!» dersin. O da hemen oluverir...

Allâh ’ım! Ey, bütün varlıkları yaratan! Ey, sebeplerin müsebbibi! Bizi, varlıkları ve sebepleri sana ortak tanıma bağından kurtar. Ve;

— Bize dünyâda iyilik ver. Âhırette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru!...

Allâh ’ım! Bizi gaflet uykusundan uyandır. Bizim kimimizi kimimizden faydalandır. Bizi yalnız kendinle meşgul ettir. Tâ ki, nefslerimiz  ıslah olsun. Nefslerimize sana gelen yolu göster. Ömrümüzün kalan kısmını senin yolunda meşgûliyetle geçirelim...

Allâh ’ım! Sen, hepimizi ıslah et. Allâh ’ım! Sen bizi sâlihlerden eyle. Allâh ’ım! Sen bizi ıslah eyle. Allâh ’ım! Sen bizi yalnız kendine muhtâç eyle. Allâh ’ım! Sen bizi yalnız sana yönelenlerden eyle..."

"Allâh ’ım ! Bizi râzı olduğun şeyde muvaffak kıl."

 "Allâh ’ım ! Bizi mü’minlerden eyle. Münâfıklardan eyleme. “Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

Âmîn.

"Allâh ’ım ! Bizi, Seni râzı eden ve bizden râzı olacağın şeye muvaffak kıl! Ey âlemlerin Rabbi !"

 "Allâh ’ım ! Bizi her hâlimizde muhâfazan altına al. “Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım ! Bizi söz ve fiil olarak, halvet veyâ celvet hâlinde, şeklen ve mânâ olarak, bütün ahvâlimizde sabredenlerden ve sabredenlere uyanlardan eyle."

"Allâh ’ım ! Dünyâ ve âhiret işlerimizi Sen yürüt. Bizi ne nefislerimize, ne de mahlûkatından başka birisinin eline bırak." 

"Allâh ’ım ! Bizi affet. Bize affınla muâmele et. Bize hilminle, kereminle muâmele et. Senden uzaklaştırma. Sana muvâfakat ile bizi rızıklandır. "

"Allâh ’ım ! Bizi sana tâatte muvaffak kıl. Sana isyan etmekten uzak tut. “Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım ! Her hâlimizde sana karşı güzel edeple bizi rızıklandır. "

"Allâh ’ım ! Bizler her türlü günahtan, her türlü hatâdan sana tevbe ederiz. Bir daha onlara aslâ dönmeyeceğiz.
 
“Rabbimiz ! Unuttuğumuz ve hatâ yaptığımızda bizi sorguya çekme. “Rabbimiz ! Hidâyete erdikten sonra kalbimizi saptırma.” Ey günahları bağışlayan! Bizi bağışla. Ey ayıpları örten! Ayıplarımızı ört."

"Allâh ’ım! Bizi bütün hâlimizde sadâkat ile rızıklandır. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım! Dînimizi, îmânımızı ve bedenimizi kurbiyetin ile koru. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım! Kalplerimizi gafletlerinden uyandır. Bizi sana uyandır. Sana hizmet etmeyi bizlere muvaffak eyle. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım! Benim ve şu cemâ’atin tevbesini kabul eyle. Beni ve onları hidâyete ulaştır.

Âmin.

Allâh ’ım! Bize kurbiyetinin lezzetini tattır. Sana güzel duâlar etmeyi, seninle sevinmeyi nasip et. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım! Bize helal rızık ver. Haram ile bizim aramızı uzak et. Bize fazlından, hayırından ve kurbyetinden rızık ver. Kalplerimizi, sırlarımızı ve bütün uzuvlarımızı helal ile rızıklandır.

Âmin.

Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım! İşlerimizi üstlen! Bizi ne nefsimize, ne de yarattıklarından her hangi birisine dayandır. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım! Ölümden önce uyanıklık ile, ölümden önce tevbe ve hidâyet ile, ölümden önce mârifet ile, ölümden önce kapına dönmek ile, ölümden önce kurbiyet evine girmek ile bizleri rızıklandır. (Âmin) Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.” 

"Allâh ’ım! Gaflet uykularımızdan bizi uyandır. Bütün ahvâlimizde bizim üstümüzü ört; hayırda da, şerde de üstümüzü ört. Bizimle Senin gayrın arasında bir muâmele (alışveriş) olmasın. Ne övgü, ne yergi. Ne bir medih bizim gönlümüzü çelsin, ne de bir ayıp bizi rezil etsin. Ne bundan, ne ondan, yâ Rabbi.

Âmin.

 Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım! Kurb kapını bize aç. Bizi mukarreblerden (sana yakınlaşmışlardan) eyle. Bizi sana itâat ve çokça ibâdet eden kimselerden eyle. Bizi senin askerlerinden eyle. Bizi fazîlet sofrana oturt. Ünsiyet şarâbından bize içir. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Ey zararları ve belâları defeden! Zararlarımızı ve belâlarımızı defet. Muhakkak ki, Sen muztarip biri Sana duâ ettiğinde ona icâbet edersin. Ey istediğini yapan! Ey her şeye kâdir ve kadîr olan! Ey her şeyi bilen! Sen muhtaç olduğumuz şeyleri en iyi bilensin. İhtiyaçlarımızı gidermeye kâdir olan da Sensin. Ayıplarımızı ve günahlarımızı Sen biliyorsun.

Onları setretmeye ve affetmeye kâdir olan yine Sensin. Bizi senden başkasına gönderme. Bizi başkasına bırakma. Bizi Senin kapından başka kapıya yöneltme. Bizi Senden başkasına yollama. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.

” Âmin.

Allâh ’ım ! Bizi her hâlimizde, sana ve sâlih kularına karşı güzel edeple rızıklandır. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.” 

"Ey Rabbimiz ! Bizi râzı olduğun caddede tut. Hidâyet bulduktan sonra kalplerimizi saptırma.” Kalplerimizi Hak’tan başka şeye meylettirme. Onları senin kitâbına ve nebîn Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’in sünnetine ittibâdan ve onlarla amel etmekten çıkarma. Bizi, daha önce geçmiş olan Nebîlerin , Resullerin , şehitlerin ve sâlihlerin yolundan çıkarma. Ruhlarımızı onların ruhlarıyla berâber eyle. Bizi âhiretten önce, dünyâda iken kurbiyet evine al. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.” 

"Allâh ’ım ! Bizi yarattıklarından müstağnî kıl, onlara muhtaç etme. Bizi, halkın malını minderlerinin altında toplayıp saklayanlara ve o mallarıyla halka karşı böbürlenenlere muhtaç etme. Onlar ucüp ve kibir çöllerine dalmışlar; fakirler onlardan dileniyorlar, onlardan yardım istiyorlar da onlar duymazdan geliyorlar. Allâh ’ım ! Bizi ihtiyaçları senden gelen, sıkıntılarında da senden yardım dileyen kimselerden eyle.

Allâh ’ım ! Bizi mârifetinle, amellerimizde sana karşı ihlaslı olmakla, senden başkası için amel etmemekle rızıklandır. Bizi zâhir ve bâtın hükümlerinin ilmi ile rızıklandır. Bize sabır ver, rızâ ver. İlminin ve kaderinin gereği olan belâların acılarını bizlere tatlılaştır. Kalp etlerimizi erit ki, kudretinin gereği olan elemleri hissetmeyelim ve Seninle sohbetimiz dâim olsun. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.” (Âmin)  | Cilau'l Hatır - 25.Sohbet

“Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azîm. Mâ şâAllâh -ü kân. Lâ ilâhe illAllah-ü’l-melikü’l-hakku’l-mübîn. SübhânAllahi ve bi-hamdih. SübhânAllahi’l-azîm ve bi-hamdih”

diyerek şeytanı hezîmete uğratmak için yardım al. İşte bu söz ile şeytan yenilgiye uğrar, hezîmete uğrar, gücü kırılır, ordusu dağılır.

Duanın manası:

"Güç ve kuvvet ancak, Yüce ve Azîm olan Allâh ’tandır. Allâh ’ın dilediği olur. “Melik” (mülkün sâhibi), “Hakk” (gerçek) ve “Mübîn” (apaçık) olan Allâh ’tan başka ilah yoktur. Allâh  noksanlıklardan münezzehtir, uzaktır, “hamd” (övgü) yalnıza O’nadır. “Azîm” (yüce) olan Allâh , her türlü noksanlıktan uzaktır ve hamd yalnızca O’nadır."

Mühim Durumlarda Okunan Vird

Bismillahirrahmanirrahim

Kasadtu'l kâfî vecedtu'l kâfî likulli kâfî kefâni'l kâfî  ve lillahi'l hamd.

"Allâh ’ım ! Nefislerimize karşı verdiğimiz mücâhedelerimizde bize kuvvet ver. Bizi hidâyet ile rızıklandır. İnsanlara hidâyet yolunu göstermeyi bizlere nasip et. Kalplerimizi nurlandır. Bize insanların yollarını aydınlatacağımız bir nur ver.

Bize ünsiyet şarabından içir; ondan biz de kana kana içelim, bütün susuzlar da kana kana içsinler. Bizi ihsanlarınla ve rızân ile rızıklandır. Atâ ve ihsânına karşı bize şükretmeyi, vermediğin zaman, kapı kapalı olduğu zaman da rızâ göstermeyi ilham et. Sadâkatimizde tahkîke ulaştır; yalanlarımızı ve bâtıllarımızı sil. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.”

"Allâh ’ım ! Nefislerimize, hevâ ve heveslerimize ve şeytanlarımıza karşı bize kuvvet ver. Bizi senin grubunun içine al ve onlardan eyle. Ölmeden evvel kalplerimizi sana yakınlaştır. Herkesin karşılaşacağı günden önce bizi özel karşılama ile rızıklandır.

Âmin.

"Allâh ’ım ! Dalâlette olanların hepsine hidâyet nasip et. Bütün âsîlerin tevbesini kabul et. Bütün mübtelâlara sabır ihsan et. Bütün âfiyette olanlara şükür muvaffakiyeti bağışla.

Âmin.

"Allâh ’ım ! Bizi kaderinden râzı et. Belâlarına karşı sabır ver. Nîmetlerine güzelce şükretmeyi nasip et. Senden, bizi nîmetin tamâmına erdirmeni, âfiyetin devamlı olmasını ve muhabbette sâbit-kadem olmayı dileriz.

Allâh ’ım ! Seninle alış-veriş yapmakla bizi rızıklandır. Sana hizmetimizi güzel yapmayı nasip et. Bütün hizmetlerle birlikte senin kapında durmayı bize nasip et. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru."

"Allâh ’ım ! Eşyâyı bize musahhar kıl (itâat ettir), bize işlerimizde kolaylık ver, bize hayrı aç, işlerimizi hafiflet.

 Âmin.

Allâh ’ım ! Günahlarımızı ört, affet, bağışla. Bize lutuf ve ilim ver. Hatâlarımızı önemseme. Yardım et. Kanaat ver. Âfiyet ver. Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru.

Âmin.

Rahman ve Rahim olan Allâh ’ın adıyla.

“Andolsun size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.” (Tevbe - 128)

Ben, Rabbim Allâh ’a ibadet ederim ve O’na asla hiçbir şeyi ortak etmem.  Ey Rabbim! Niyaz edip yalvarılacak ancak Sensin. Seni her türlü eksiklikten tenzih ve takdis ederim. İbrahim aleyhisselamın ve onun ailesinin üzerine salat ettiğin gibi Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine ve onun ailesine de salat etmeni, Senin en güzel isimlerin hürmetine Senden niyaz ediyorum. Çünkü Sen, bütün acziyet ve kusurlardan münezzehsin.  Ey Rabbim! Ümmi Peygamber Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, ailesine ve ashabına salat eyle.

Aziz ve Celil olan Allâh , Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme ve ailesine, onun yüce makamı şerifinin layık olduğu salat ile salat ve rahmet ihsan buyursun.

Ey, zatını akılların idrakten aciz olduğu Aziz ve Celil olan Allâh ! Ve ey, Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellemin ve ailesinin maliki, mürebbisi ve seyyidi olan yüce Allâh ! Sen habibin ve resulün Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine ve onun ailesine en güzel şekilde salat ve rahmetini ihsan eyle.

Ey kâinatı ve yaratılmışları bir misal olmaksızın yoktan var eden. Ey yedi kat göklerin sahibi ve ey büyük arşın maliki! Ey her şeyin ve cümlemizin Rabbi ve yaratıcısı! Ey Musa aleyhisselam üzerine Tevrat’ı, İsa aleyhisselam üzerine İncil’i, Davud aleyhisselam üzerine Zebur’u ve Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine Cibrili Emin vasıtasıyla Kur’an-ı  Kerim’i indiren Allahu Teala!

Ey Rabbim! Sen Evvel’sin, ezeli olansın. Evvelinin bir başlangıcı bulunmaz ve Senden evvel hiçbir şey yoktur. Ey Rabbim! Sen Âhirsin, sonu asla gelmeyecek olan ve herşey fena bulduğunda baki kalacak olan Hayy ve Kayyum’sun. Senden sonra hiçbir şey yoktur.

Ve Sen Zahir’sin. Her şey Senin varlığına bir delil ile tanıklık eder. Senden daha üstün bir şey yoktur. Ve Sen Batın’sın. Zatının hakikatini, akıllar idrak etmekten aciz kalır.  Hamd Sana mahsustur.

Ey Rabbim! Senden başka ilah yoktur. Seni her türlü eksiklikten tenzih ve takdis ederim. Şüphesiz, ben zalimlerden oldum. Allâh  Teala'nın her dilediği olur, dilemediği hiçbir şey de olmaz. Kuvvet ve kudret ancak Allâh  Teâla Hazretleri iledir.

Ey Rabbim! Senin kulun, nebin ve resulün Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine, bizlere  “Ey iman edenler! Siz de ona teslimiyetle salât ve selâm edin.” (Ahzab 56) ayeti celilesiyle salat etmemizi emir ve irade buyurduğun mübarek ve güzel salat ile salat eyle. Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme selam ve selamet bahşeyle.

Ey kâinatın ve tüm yaratılmışların Halık’ı ve Rezzak’ı olan Allâh ’ım. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine öyle bir salat eyle ki, Senin salatından geriye bir şey kalmasın. Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme öyle bir rahmet eyle ki, Senin rahmetinden geriye bir şey kalmasın. En üstün, en yüce nimetlerini Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine ihsan eyle ki, Senin bereketinden geriye bir şey kalmasın.

Ey Allâh ’ım!  Sen, kulun, nebin ve resulün olan Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat eyle ve ona selamet ihsan eyle. Dünya ve ahiret eziyetlerinden kurtuluş bahşet. Celal ve Cemalinin tecellilerinden tüm isteklerini kemale erdirerek tamamla. Hayır ve sevabına layık olduğu şekilde salah eyle. Hayır ve hasenatına ait amellerinin tartısını üstün kıl.

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem ki, vahdaniyyet nurlarının sabah vaktidir. Rabbaniyyet sırlarının doğan güneşidir. Samedani hakikatlerin dolunayıdır. Rahmaniyyet mertebelerinin tahtıdır. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem, her resulün nuru ve ışığıdır.

“Yasin. Ey Muhammed! Hikmetli Kur'ân'a andolsun ki, sen risâlet görevi verilmiş peygamberlerdensin.” (Yasin 1-5)  Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem, Cenabı Hakk’ın takdiriyle her nebinin sırrı ve rehberidir. “İşte bu çok güçlü ve her şeyi bilen Allâh 'ın takdiridir.” (Yasin 38) .  Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem, her velinin hakikat cevheri ve ışığıdır. “(Onlara) Rahîm olan Rab'den «selâm» sözü vardır.” (Yasin 58)

Ey Allâh ’ım. Sen, ümmi, Arabi, Kureyşi ve Haşim soyundan, Tihame bölgesindeki Ebtehi çölünde bulunan Mekkeli peygamber Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine salat ve selam eyle.

O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem taç ve keramet sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem gaza ve cihad sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem ganimetler sahibi ve taksim edicisidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem ayetler ve mucizeler sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem apaçık alametler sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem haccetmiş, tıraş olmuş, telbiye etmiş, Safa ve Merve arasında say etmiş, Meş'ar'il Haram’a, İbrahim makamına gitmiş, kıbleye yönelmiş, mihraba geçip imam olmuş, minberde insanlara konuşmuştur.

O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem Makamı Mahmud’un sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem Kevser havuzunun sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem şefaatçidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem Mina’da şeytan taşlamış, Arafat’ta vakfe yapmıştır. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem büyük sancak sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem kelamı celil sahibidir; yani yüce kelamın (Kur’anı Kerim’in) sahibidir. O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem kelimei ihlas sahibidir. (Burada kelimei ihlasla kasdedilen İhlas suresidir.)  O Nebî-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem sıdk (doğruluk) ve tasdik sahibidir.

Ey hacetleri kabul eden, ey dualara icabet eden Allâh ’ım! Sen, efendimiz, şefaatçimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine ve onun ailesinin üzerine salat eyle. Öyle bir salat eyle ki, Sen o salat sebebiyle bizlere kurtuluş bahşet.

Bizi cümle gamdan, kederden, rencide olmaktan, felaketlerden, hasetten, kinden, gizli düşmanlık gibi hallerden kurtar.

Bu salat sebebiyle bizlere selamet ver. Bütün fitnelerden, üzüntülerden, belalardan, hastalıklardan halas eyle.

Bu salat sebebiyle bizleri mağfiret ve affına mazhar kıl.  Büyük ve küçük,  aşikâr ve gizli bütün ayıplarımızdan ve günahlarımızdan bizi arındır; pak ve tertemiz eyle. Bu salat sebebiyle bizim hatalarımızı ilahi affınla gizleyesin ve dünya ve ahirete dair talepte bulunduğumuz isteklerimizi bize ihsan eyleyesin.

Ey Rabbim! Senden hayatım boyunca ve ölümümden sonra bile niyaz ediyorum ki;  kulun ve nebin, ümmi, Arabi resul Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine ve onun ailesine, ashabına, evladına, eşlerine, zürriyetlerine, tüm ev halkına, yardımcılarına, yolundan gidenlere, hizmetçilerine ve bekçilerine bin kere binin bin kere binle çarpımınca salat ve selam eyle.

Ey Rabbim! Bu salatı, Habibin sallallahu aleyhi ve sellemin bütün yaratılmışların üzerindeki fazilet ve meziyetteki üstünlüğü derecesinde, gök ve yer ehlinin yapacakları salattan daha üstün ve faziletli eyle. Ey kerimlerin en kerimi! Ey merhametlilerin en merhametlisi! Sen duamızı kabul eyle ve hayırlı bir karşılığa ulaştır. Ey Rabbimiz! Sen bizim duamızı bizden kabul eyle. Zira Sen, Sana tazarru ve niyaz ile dua edenlerin duasını işitensin. Ey Rabbim! Tövbeleri kabul eden “Tevvab” isminin tecellisiyle, büyük ve küçük tüm günah ve kusurlarımızı affeyle. Zira Sen, Rahimsin, tövbeleri kabul edensin.

Ya Rabbi! Sen kulun, nebin ve resulün, ümmi nebi, seyyid Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine salat, selam ve ikram ihsan eyle. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem kâmil ve mükemmeldir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hayır, hidayet ve rahmet kapısının fatihidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, bütün enbiyanın ve resullerin (Allâh ’ın selam ve salatı hepsinin üzerine olsun) sonuncusudur. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem rahmet kelimesinin ‘ha’sı, mülk kelimesinin ‘mim’i, devam kelimesinin ‘dal’ıdır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin yüce zatının sıfatlarından olan Celal ve Cemalinin denizidir.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin zahir ve batında olan sırlarının hazinesi ve madenidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hüccetinin lisanı,  memleketinin güzelliği ve zineti,  mahlûkatının gözbebeğidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin bütün mahlûkat üzerine nurunu evvel kılıp seçtiğindir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin ortaya çıkışı âlemlere bir rahmettir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem seçilmiş, arınmış, övülmüş ve razı olunmuş olandır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem,  Senin inayet ve ihsanının kaynağıdır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem kıyamet gününün zinetidir. İlim ve hikmet kaynağı olan Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hidayetin hazinesidir.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Allahu Teâla Hazretlerine yakınlık talep edenlerin imamı ve öncüsüdür.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem memleketin güveniliri, cümle âlemin varlığı kendisiyle tezyin edilmiş olandır.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem ilahi sırların, cevherlerin hazinesidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem şeriatın güneşidir. Şirk ve küfür karanlıklarını ortadan kaldırandır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem dinin ve milletin yardımcısıdır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem rahmet peygamberidir.  Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem kıyamet gününün dehşetinde, gözlerin ve kalplerin korkuyla dolacağı, seslerin kısılacağı günde ümmeti için şefaat edicidir.

Ey Rabbim. Efendimiz, peygamberimiz ve nebimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine salat ve rahmet, selam ve selamet bahşeyle.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem ziyadesiyle hüsnü cemal sahibidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Musa aleyhisselam üzerine indirilen Tevrat’taki ilahi sırların sahibidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, İsa aleyhisselam üzerine indirilen İncil’in kamusudur. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, “Ben gizli bir hazine idim, bilinmek istedim.”

Hadis-i kutsisinin batınında, büyük felek denilen ve yıldızları olmayan atlas feleğinin tılsımıdır, mukaddes mülkün tavusudur. “Mahlûkatı yarattığımda kendimi onlara tanıttım, böylece beni bildiler.” hadisi kutsisindeki yakin nurların gözbebeğidir. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem  azim sahibi (ulu'l azm) peygamberlerin aynasıdır. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem enbiyanın (Allâh ’ın selamı üzerlerine olsun) kalp gözlerinin nurudur. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, senin bütün mahlukatına baktığın mahaldir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, önceki ve sonraki tüm alemlere yayılan rahmetindir. Cenabı Hakk’ın salat ve rahmeti, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin, onun peygamber kardeşlerinin (salavatullahi ve selleme aleyhim ecmain), ailesinin ve tertemiz ashabının  üzerine olsun.

Ey istekleri gerçekleştiren ve ey duaları kabul eden Allâh ’ım. Sen selam, selamet, rahmet ve kurtuluş bahşeyle. İlahi ihsanlarından nimetler bağışla. İkram eyle ve mükafatlandır. Tüm eksikliklerden arınmış bir salat ve selam ile ona salat ve selam eyle. Öyle bir salat ve selam ki, onlar zatının görünmez aslından  görünürler alemindeki isim ve sıfatlara inerler. Ve o salat ve selam, görünürler aleminden ariflerin bilgisinin erişeceği son nokta olan sidreye, apaçık nurun merkezine yükselir.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Rabbani âlimlerin yakin ilmidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Hulefa-i Raşidin’in marifetullah hakkında yakin gözüdür. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, enbiyayı kiramın marifetullah konusunda hakkel yakinidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin yüce nurlarına gark olan ulu’l azm peygamberler hayrete düştüler.  Resulullah sallallahu aleyhi ve selleme yüce Kur’an’ı Kerim’den apaçık bir Arapça ile,  “Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allâh 'ın âyetlerini okuyan, (kötülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizleyen, kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber göndermekle Allâh , müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Halbuki daha önce onlar apaçık bir sapıklık içinde idiler.” (Al-i İmran 164)  ayeti celilesi indirilmiştir.

Ya Rabbi. Cemal ve celal sıfatıyla vasıflanmış ve bütün mükemmellikleri bir araya getiren zatına ait salat ve selam ile Resulullah sallallahu aleyhi ve selleme salat, selam ve sena eyle. Ki o Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem,  yaratılmışların  kötü sıfat ve beğenilmeyen hasletlerinden ve onlara benzemekten münezzehtir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem Rabbani marifetlerin, ilahi ilimlerin ve sırların madenidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem  ilahi sırlar ve Rabbani tecellilerin, insanların akıllarından gizlenmiş olan gizli emirlerin sahibi ve koruyucusudur. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, yüce makam ve mertebelere talip olanların  ulaşmak istedikleri en son gayedir.

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem, ilahi marifetlerde hayranlık içinde olan bütün süluk erbabının mürşididir. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem zatı ve sıfatlarıyla övülmüştür. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem gelmiş ve gelecek olan bütün enbiyaların (aleyhisselam) ve salihlerin Ahmed’idir (ziyadesiyle övülmüş olanıdır).

Ya Rabbi! Sen Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme,  yaratmanın başlangıcından sonuna kadar sonu hiç gelmeyecek olan bir salat ile selam ve sena eyle. Ta ki o selam ve sena hiç son bulmasın. Ya Rabbi! Şeriat, tarikat ve hakikat ehlinden razı ve hoşnut ol. Ya Rabbi! Sen bizi de gerçek anlamda onların zümresine dahil eyle. Âmîn. Ya Rabbi! Sen bizim Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine ve onun ailesine salat ve selam eyle ki, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem ilahi ilmin kapılarının ve Rabbani sırların fatihidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin bütün mahlukatına bir lütfun ve rahmetindir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, insanlara ve cinlere gönderdiğin resulündür. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin yüce zatının birliğidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine, risaletinin doğruluğuna delalet eden apaçık ayetler inmiştir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, insanların kendisi hakkında işledikleri kusurları affedicidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, efendilerin efendisidir.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem şeriat hükümlerini yerine getiren, şirk ve küfrün karanlıklarını ortadan kaldırandır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem iyiliği emredici ve kötülüğü men edicidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, ilahi müşahedelerin şarabından tatmış ve Rabbani tecellilerin mertebelerine gark olmuştur.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, evvel ahir tüm mahlukatın seyyididir. Allahu Teala’nın salat ve selamı Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine olsun.

Ya Rabbi! Sen Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine salat ve selam eyle ki, o razı olunmuş güzel ahlaklara ve sıfatlara sahiptir. Ve onun için şeriat sözleri, hakikat halleri vardır. Ve onun için ezeli yardım, ebedi saadetler vardır. Ve onun için Mekke fütuhatı, Medine zuhuratı vardır. Ve onun için  ilahi kemalat, Rabbani işaretler vardır.

O nebiyi muhterem sallallahu aleyhi ve sellem mahlûkatın sırrıdır. Zira bütün yaratılmış mahlûkat onun nurundan bir mahlûktur.  O nebiyi zişan sallallahu aleyhi ve sellem haşr meydanına sevkedildiğimizde bizim şefaatçimizdir.   Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem Rabbimiz katında bizim için bağışlanma dileyendir.  O nebiyi kerem sallallahu aleyhi ve sellem hak yoluna çağırandır. O nebiyi muhterem sallallahu aleyhi ve sellem, Sana kavuşmayı dileyenlerin rehberidir.  Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin onun üzerine ihsan eylediğin tecelli ve inkişafınla yakınlık bulan ve Senden gayri herşeyden de uzak olandır. O nebiyi ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Senden başkasına yönelmeyendir. O nebiyi zişan, Senin tecellilerinde vahdaniyetini müşahede edendir.

Ve Sen, o nebiyi mükerrem sallallahu aleyhi ve sellemle hal dilinle konuşarak ve onu kemalinin kuvvetiyle güçlendirerek, “Şimdi sen emrolunduğunu açıkça tebliğ et. Müşriklerden yüz çevir.” (Hicr 94) buyurdun. O nebiyi muhterem sallallahu aleyhi ve sellem  geceleri Seni zikreden, gündüzleri de Senin için oruç tutandır.

Ya Rabbi! Biz aciz kulların, Senin en güzel isimlerinin eseri olan ve kemalinin manalarını içinde toplayan harf ile Sana tevessül ederiz. Biz aciz kulların Senden ancak Senin kuvvetinle peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin yüzünü göstermeni niyaz ederiz. Bize cemalini müşahede ettirerek günahlarımızı sil. Bizleri şu dünya tuzağına meyletmekten muhafaza eyle. Üstünlük ve ihsanınla bizi kendi nefsimizden ve masivadan arındır. Senin nurlar denizinde bizi bizden (benliğimizden) kurtar. Ey O, ey Allâh ! Ey Allâh  Senden başka ilah yoktur. Muhabbetinin şarabıyla bizleri sula. Bizleri vahdaniyetinin denizlerine daldır. Ta ki Senin bizim üzerimize ihsan eylediğin yardımın ve rahmetin sebebiyle, ilahi feyiz ve tecellilerinde ruhani gıdalarla lezzet bulup nimetlenelim.

Bizi taatinin nuruyla (yani emrine uyma ve nehyinden kaçınma ile Sana olan ibadet ve taatlerimizle) zahirimizi ve batınımızı nurlandır. Bizi taat yoluna ve marifetine ulaştır, dalalete düşürme. Bizleri başkalarının ayıplarından yüz çevirip kendi ayıp ve kusurlarıyla iştigal edenlerden eyle. Nebi ve Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hürmetine ki, Allâh  Teala’nın salat ve selamı onun ve ashabının üzerine olsun. Ey merhametlilerin en merhametlisi. Bizi, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin ailesine, ashabına ve ona tabi olanların zümresine ilhak etmeni ve bizlere Muhammed  sallallahu aleyhi ve sellemin ailesine, sahabesine ve ehli beytine muhabbeti ihsan buyurmanı senden niyaz ederiz.

Ey hayatı ezeli ve ebedi olan! Ey celal, azamet  ve ikram sahibi olan Allâh . Ey Rabbimiz bizden kabul buyur. Şüphesiz Sen, herşeyi hakkıyla işiten ve bilensin. Bizi bağışla, zira Sen tövbeleri kabul edensin. Ya Rabbi! Bize faydalı bilgiler ver, zira Sen herşeye kadirsin. Peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyh ve sellemin mübarek yüzünü rüyamızda ve uyanıkken  görebilmeyi Senden talep ve niyaz eyleriz. Ve Senden Nebimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem üzerine kıyamete  değin salat ve selam etmeni talep ederiz.  Ve Senden bizim en hayırlımız olan salih kullarının üzerine rahmet etmeni istiyoruz. Bütün zahiri ve batıni işlerimizde yar ve yardımcımız ol ya Rabbi!

Ya Rabbi! İnsan ve cin hakikatlerinin en şereflisi, iman hakikatlerini bir araya toplayan, ihsan tecellilerinin zirvesi, rahmani sırların iniş yeri, peygamberler dizisinin son halkası,  peygamberler ordusunun önderi, sıddıklar ve evliyalar rehberi, bütün yaratılmışların en üstünü, en üstün izzet bayrağını taşıyan, en yüce şeref sahibi, ezel sırlarının şahidi, ilk nurları müşahede eden, kıdem dilinin (Hakk’ın ilahi tecellilerinin manalarının) tercümanı, ilim, hilim ve hikmet kaynağı, cüzi ve külli varlık sırrına mazhar olan,  tüm yaratılmışların gözbebeği, dünya ve ukbadaki tüm varlıkların ruhu, dünya ve ahiretteki bütün alemlerin hayatı,  en yüce kulluk mertebesine eren, seçkinlik makamlarının ahlakıyla ahlaklanan, ziyadesiyle övülmüş ve razı olunmuş olan Efendimiz Abdulmuttalip oğlu Abdullah oğlu Muhammed’e salatının faziletini sonsuz eyle ve nimetlerinin bereketini daim kıl. Hayırlarının en ziyadesini ihsan eyle.

Ya Rabbi! Nihayetsiz ilminin ve bildiklerinin sayısınca, ilahi kelimelerinin mürekkebi miktarınca, Seni ve Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemi zikredenlerin zikirleri ve zikirden gafil olanların gafleti sayısınca Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme  ebeden salat  ve selam eyle.

Ya Rabbi! Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin bütün alemlere yayılan nuru ve onun kalbinin hayat nuru vesilesiyle kalplerimizi ihya etmeni istiyoruz. Zira Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin mübarek kalbi şerifi rahmet, hikmet, ilim ve hidayet yönünden kainattaki herşey ve Müslümanlar için bir müjdedir. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin Kur’an-ı Kerim’i içine alan kalbinin nuruyla bizim göğsümüzü ve kalplerimizi açmanı diliyoruz.  “Biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık.” (En’am - 38)

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin tertemiz, razı olunmuş nefsinin temizliği hürmetine bizim nefslerimizi temizle.

“Biz, her şeyi apaçık bir kitapta (Levh-i Mahfuz'da) sayıp yazmışızdır” (Yasin 12),  ayetinin ilim nurlarını bizlere öğret ve nurlarının ışıltılarıyla bizleri Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin hakikat sırlarına erdir. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin hakikatinde ve nurunda bizleri bizden fani kıl. Ta ki, Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem, bizde ezeli ve ebedi yaşasın ve Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin ruhu ve manevi hayatının sonsuzluğuyla bizler gafletimizden ve cehaletimizden kurtulalım. Aziz ve Celil olan Allâh , Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, ailesine ve ashabına çokça salat ve selam eylesin. Ey sonsuz rahmet sahibi, ey nimeti nihayetsiz olan! Fazilet ve rahmetinle salavat ve dualarımızı bizden kabul eyle. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin şahitliğinin aynasında zuhur eden kudretinin eserlerinin tecellileriyle kabul eyle ki, yakınlar vilayetinde onun halifelerinden olalım. Âmîn.

Ya Rabbi! Sen bizim Efendimiz, peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat ve selam eyle. O ki ilahi lütfunun cemalidir, ihsanının rahmet ve bereketidir. Mülk ve saltanatının azameti, heybeti ve vakarıdır, kutsallığının en olgunudur ve ilahi sırlarının mazharı olmuş mutlak nurdur. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin batınının birliğinde saklı olan manadır. (Onun hakikatinin kemali ve mahiyeti, Senin yüce zatından başkasına malum değildir.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin varlığının tecellilerine gerçek olarak şahit olandır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Rabbani sırların yani Allâh  Teala Hazretleri’nin tecellisine mensup sırların güneşidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, rahmani mertebelerin tecelligahıdır. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin indirdiğin dosdoğru kitaplarının iniş menzilidir.

Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, Senin varlığına işaret eden ayetlerindeki delillerin nurudur. Sen, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemi isim ve sıfatlarının hakikatine erdirdin. Peygamberleri ve resulleri Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin nurundan yarattın ve   sallallahu aleyhi ve sellemi peygamberlerine bildirerek şöyle buyurdun:

“Hani Allâh , peygamberlerden: «Ben size Kitap ve hikmet verdikten sonra nezdinizdekileri tasdik eden bir peygamber geldiğinde ona mutlaka inanıp yardım edeceksiniz» diye söz almış, «Kabul ettiniz ve bu ahdimi yüklendiniz mi?» dediğinde, «Kabul ettik» cevabını vermişler, bunun üzerine Allâh : O halde şahit olun; ben de sizinle birlikte şahitlik edenlerdenim, buyurmuştu.” (Al-i İmran - 81)

Ya Rabbi! Bütün kemale ermiş güzelliklerin zineti ve sevinci, azamet tacı, cemal güzelliği, visal güneşi, varlık aleminin kendisiyle güzelleştiği, kainattaki her varlığın hayat sebebi, azamet saltanatının izzeti, mülkünün yüceliği, kudretinin hükümdarı, halis kullarının en hası, Sana manevi yakınlık ile yakın olan seçkinlerin  en seçkini, Allahu Teala’nın büyük sırrı, üstün habibi ve mükerrem halili  olan Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat ve selam eyle.

Ya Rabbi! Biz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemi vesile edinerek Sana yalvarıyoruz. Biz Senin ilahi huzurunda, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hürmetine Senden şefaat talep ediyoruz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem kıyamet gününde en büyük  şefaat sahibidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem en büyük vesiledir. En yüksek mekan ve dosdoğru yolun sahibidir. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem en yakın mertebedir. Sana iki yay aralığından daha yakındır. Ya Rabbi! Bizi onun hürmetine  zatının eserlerinin, fiillerinin, isimlerinin ve sıfatlarının hakikatine erdir. Ta ki yalnızca Seni görelim, Seni işitelim, Seni müşahede edelim, Seni bilelim ve Seni bulalım.

Allâh ’ım! Efendim! Rahmetin ve faziletinle varlığımızı Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin varlığında fani eyle; öyle ki onun üstün ahlakı ve kişiliği bizde tecelli etsin. Allâh ’ım! Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme ihsan buyurduğun yüce mertebeler hürmetine, Senden bağışlanma, rıza ve tam bir kabul istiyoruz. Bizi bir an bile kendi nefsimize bırakma. Ya Rabbi! Sen duaları kabul edensin. Nefsimizin isteklerine kapılarak gaflete düşmekten sana sığınırız. Ey Mevla’m! Habibin ve resulün Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hürmetine  hata ve kusurlarımızı affeyle. Bütün yarattıklarının öncesinin ve sonrasının, facir ve salihlerinin günahlarını affetmek, Senin sahili olmayan sonsuz kerem denizine  nispetle bir katre gibidir. Onların günahlarını örtmen ve affetmenle Senin  lütuf ve kerem denizinden hiçbir şey eksilmez.

Ya Rabbi! Sen kadim kelamın Kur’an-ı Kerim’inde, “Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.” (Enbiya 107), buyurdun. Allahu Teala Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, onun ailesine  ve ashabına salat ve selam eylesin.

“Rabbim! dedi, benden (vücudumdan), kemiklerim zayıfladı, saçım başım ağardı ve ben, Rabbim, sana ne dua ettim ise mahrum kalmadım.  (Meryem 4 )  “Başıma bu dert geldi. Sen, merhametlilerin en merhametlisisin.” (Enbiya 83) “Rabbim! Doğrusu bana indireceğin her hayra (lütfuna) muhtacım, dedi.” (Kasas 24)

Ey acizlerin, zayıfların yardımcısı!  Ey ümit edilenlerin en yücesi! Ey günah denizine düşüp boğulanların ve helak olanların kurtarıcısı! Ey en güzel Mevla! Ey korkanlara emniyet veren!

Allâh ’tan başka ilah yoktur. Ancak Azim, Halim (azamet ve hilm sahibi) olan Allâh  vardır. Yüce Arş’ın sahibi Allâh ’tan başka ilâh yoktur.  Yedi göğün, yerin ve kıymetli Arş’ın Rabbi olan Allâh ’tan başka ilâh yoktur.

Allâh ’ım! En üstün faziletleri kendinde toplayan Rabbani kutub, iman elbisesinin süsü, cömertlik ve iyilik kaynağı, semavi himmetlerin ve ledünni ilimlerin sahibi Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat ve selam eyle.

Allâh ’ım! Bütün mahlukatı kendisi hürmetine yarattığın ve onun hürmetine bütün eşyaya yaşam verdiğin, övülmüş olan,  cömertlik ve kerem sahibi  Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, öncelikli kutublar olan ailesine ve ashabına salat ve selam eyle.

Allâh ’ım! Güzel nur, açık beyan, Arap dilinin en fasihi, Hanif dini üzere olan, alemlerin rahmeti, güvenilir ruh ve apaçık kitap ile desteklenmiş, peygamberlerin sonuncusu, alemlere  ve tüm yaratılmışlara bir rahmet  olarak gönderilen  Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat ve selam eyle.

Allâh ’ım! Kendi nurundan yarattığın, kelamını vasıtasız kendi kelamı kadiminden kıldığın, bütün peygamber ve evliyalarına üstün eylediğin, emirlerinin tasarrufunu onun nuraniyetine ve onun nuraniyetinden de bütün peygamber ve velilerine ulaştırdığın, her velinin kemali eylediğin, her yolunu şaşırmışın yol göstericisi yaptığın, doğru yola ulaştıran bir rehber kıldığın, Senin rızan için her şeyi terkeden, fazilet ve hayırların madeni, (Miraç gecesinde) Sana yakınlık makamında kendisine “Allâh 'ın senin üzerindeki lütuf ve nimeti çok büyüktür.” (Nisa 113) diye hitap ettiğin, gecelerini Sana ibadetle, gündüzlerini de Senin için oruçla geçiren ve Senin muhabbetinle celal ve azametinin ihtişamına hayran kalan Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat ve selam eyle.

Allâh ’ım!  Yarattığın mahlukatın içerisinde Senin halifen olan, Seni zikir ile meşgul olan, yarattıklarında Seni tefekkür eden, sırrının emini, resullerinin delili, kutsal sırlarına vakıf, azamet ve kudretini müşahede eden, ayetlerinin müfessiri, mülkünün tasarrufunda yardım gören,  melekûtunda vekil,  sıfatlarınla ahlaklanmış ve vasıflanmış olan, Senin ceberut ve azametine çağıran, Rahman isminin tecellisine,  Rabbani azamete ve ilahi cemale mensup, Rahmani feyzle dolu, ilahi muhabbete mazhar, ilahi nurdan yaratılmış, saf inci ve (nuru) hiç azalmayan bir kandil olan Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat ve selam eyle.

Allâh ’ım! İbrahim aleyhisselama ve İbrahim aleyhisselamın ailesine salat eylediğin gibi, Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme ve ailesine de salat ve selam eyle. Zira hamdedilmeye layık olan yalnızca Sensin.

Allâh ’ım! Nurlarının denizi, sırlarının madeni, kullarının ruhlarının ruhu, övülmüş inci, etrafa yayılan güzel koku, mevcudatın aslı,  rahmetlerin ‘ha’sı, derecelerin ‘cim’i, saadetlerin ‘sin’i, inayetlerin ‘nun’u, külliyatın kemâli, ezeliyyatın  esası, ebediyyatın (ebediyete nispet olunanların) sonu, dünyaya ait eşyadan uzak kalıp daima Seninle meşgul olan, ilahi isimlerinin bir tecellisi olan eserlerini müşahede eden, ilahi yakınlık sırlarının şarabının sâkisi, geçmiş ve geleceklerin âlimi Efendimiz ve peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, onun hayırlı ailesine ve ashabına  salat ve selam eyle.

Allâh ’ım! Ruhlar içinde Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin ruhuna, cesetler arasında cesedine, kabirler arasında kabrine, isimler arasında ismine, güzel görünüşler arasında onun latif görünüşüne, kulaklar arasında kulağına, hareketler arasında hareketine, duruşlar arasında duruşuna, oturuşlar arasında oturuşuna,  ayakta durmalar arasında ayakta duruşuna, ezeli ve ebedi latif lisanına salat ve selam eyle. Allâh ’ım! Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, onun ailesine ve ashabına nihayeti olmayan ilahi ilmin sayısınca salat ve selam eyle.

Allâh ’ım! İhsanda bulunduğun, ikram ettiğin, üstün eylediğin, yardım ettiğin, kendine yakın kıldığın, muhabbet şarabından içirdiğin, mekan sahibi kıldığın, evvel ve ahir ilimleri ihsan eylediğin,  kalbini sevginle doldurduğun,  (ilim ve hidayet bahşeden) sözünle (yani Cibril aleyhisselam ile ona indirdiğin Kur’an-ı Azim ile) tezyin ettiğin, feleklerin övüncü, ahlakın güzeli, apaçık nurun, kadim kulun, sağlam ipin, sağlam kalen, Senin azametine bağlı hikmetin, cömertliğinin güzelliği Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme ve varlıkların kandilleri, parlak yıldızlar ve ayıplardan arınmış olan tertemiz ailesine ve ashabına salat ve selam eyle.

Allâh ’ım! Düğümlerin çözüleceği,  kederlerin kaybolacağı, felaketlerin sona ereceği bir salat ile Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme salat ve selam eyle. Bu salat ve selam  ile bizlere ihtiyaçlarımızı gideren ikramda bulun. Ey Rab, ey Allâh , ey ezeli ve ebedi olan, ey bütün varlıkların kendisiyle kaim olduğu ikram ve ihsan sahibi!  Ey Kerim ve Rahim olan Rabbimiz. Bu isteklerimizi kabul eyle.

Allâh ’ım! Kulun, peygamberin ve resulün olan Efendimiz, ümmi peygamber,  Arap resul Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme,  ailesine, ashabına, zevcelerine, zürriyetine ve ehli beytine salat ve selam eyle. Öyle bir salat ile salat eyle ki, bu salat ile bizden razı ve hoşnut olasın. Bu salat ile Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin üzerimizdeki hakkını eda edelim. Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme yüksek dereceyi ve fazileti ihsan eyle. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemi vadettiğin  övülmüş makama eriştir. Ey merhamet edenlerin en merhametlisi!

Allâh ’ım! Aziz kitabın, yüce peygamberin Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi  ve sellemin hürmetine, onun ceddi İbrahim ve İsmail aleyhisselamın hürmetine, Hazreti Ebubekir, Hazreti Ömer ve Hazreti Osman’ın (Allâh  onlardan razı olsun) hürmetine, ve onun ailesinden Hazreti Fatıma, Hazreti Ali ve çocukları Hazreti Hasan ve  Hazreti Hüseyin’in (Allâh  hepsinden razı olsun)  hürmetine, amcaları Hazreti Hamza ve Hazreti Abbas (Allâh  onlardan razı olsun) hürmetine ve zevceleri Hazreti Hatice ve Hazreti Aişe (Allâh  onlardan razı olsun) hürmetine Sana yöneliyoruz ve  Senin rızanı istiyoruz.

Allâh ’ım! Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, ceddi İbrahim ve İsmail aleyhisselama  ve onların bütün aile ve ashabına öyle bir salat ile salat eyle ki, ezel dili o salatı melekut bahçelerinde ve yüce makamlarda Senin kadim ilminle anlatsın. Lütuflara ulaşmaya ve derecelere yükselmeye sebep olsun.  Ebed dili bu salatı insanlık aleminde söylesin ki günahlar bağışlansın. Sıkıntılar ve kederler dağılsın.

Ya Rabbi! Senin şanına ve azametine yakışacak bir salat ile salat eyle. Ya Rabbi! Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin ve  onun ceddi İbrahim ve İsmail aleyhisselama ve onların ashabına, “Allâh  rahmetini dilediğine verir. Allâh  büyük lütuf sahibidir.” (Bakara 105) ayetinin yüce manasına layık olacak şekilde bir salat ile salat eyle.

Allâh ’ım! Bizi İbrahim ve İsmail aleyhisselamın ve onların aile ve ashabının bilgilerindeki kutsal sırlarına vakıf eyle. Öyle ki, Senin yüce derecelerinin yakınlığına nail olan, büyük saadet ve muhabbetinle şereflenen ve kendilerine bir zafer ve kurtuluş bahşettiğin Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem ve ailesinin ecir ve sevabına biz de varis olalım. Ve bizi, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin Makam-ı Mahmud’unda, Liva-i Hamd sancağı altında topla.

Habibim! Söyle, sözün  işitilecek. İste, istediğin verilecek. Şefaat eyle, şefaatin kabul edilecek, müjdesinin verileceği ve “Şüphesiz ki, Rabbin sana ihsan buyuracak, sen de hoşnut olacaksın.” (Duha 5) müjdesinin gerçekleşeceği mahşer gününde, bizi sallallahu aleyhi ve sellemin irfan ve muhabbet havuzundan sula. Sen yücesin, mukaddessin. Ey celal ve ikram sahibi!

Allâh ’ım! Senin rızandan ve yakınlığından mahrum kalmaktan, nefsin beğenilmeyen isteklerine meyletmekten Senin izzet ve celaline, saltanatının kudretine, kudretinin saltanatına ve peygamberin Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme olan muhabbetine sığınıyoruz. Ey sığınanların yardımcısı! Ey kendisinden  koruma ve himaye edilme isteyenlerin yardımcısı! Sen bizi nefsani düşüncelerden ve şeytani şehvetlerden muhafaza eyle. Bizi beşeri kirlerden temizle. Bizi sıddıkların tertemiz sevgisiyle gaflet pasından, Seni zikirden gafil olma cahilliğinden arındır. Ta ki bizi nefslerimizin enaniyetinden, kibre kapılmaktan ve diğer bütün kötü ahlaktan azade eyle. Bizi uluhiyyetinin birliğiyle tezyin et. 

Vahdaniyyetinin müşahedesinde ilahi hakikatlerinin tecellisine erdir. Öyle bir müşahede ki,  onda zaman ve mekan yoktur. Nerede ve nasıl yoktur. Ve bu müşahede halinde, herşey Allâh  Teala ile baki ve Allâh  Teala ile kaim olur. Herşeyin kaynağı Allâh ’tan  gelir ve her şeyin dönüşü ve nihayeti yine Allâh  Teala Hazretlerine olur.

İlahi iyilikler denizinde ilahi nimetlere nail olan, Allâh ’ın kılıcıyla muzaffer kılınan, Hakk’ın ikram, ihsan ve hayrıyla üstün tutulan, Allâh ’ın yardımına mazhar  olarak sevinen, Allâh  Teala’nın ilahi emirlerine karşı kalplerini meşgul eden herşeyden korunan hakikat ehlinden olalım. Ey Allâh , ey Rab, ey Allâh , ey Rab, ey Allâh ! Benim muvaffakiyetim ancak Allâh  Teala Hazretleri iledir. Benim bütün işlerimde tevekkülüm ancak Allâh  Teala Hazretlerinedir. Her halükarda ancak Allâh  Teala Hazretlerine yönelirim.

Allâh ’ım! Yalnızca seni müşahede edelim ve Senden başka hiçbir şeyi görmeyelim, yalnızca Seninle meşgul olalım. Lütuf ve yardımından bizlere bir bağışta bulun. Bu bağışla Senden başkasını düşünmeye mecal ve kudret olmasın. Öyle ki bu bağışta masiva için asla bir geçiş olmasın; Rabbani sıfatlar, ilahi ilimler ve Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemin ahlakıyla genişlesin. İtikadımızı her türlü günahtan ve şirkten arındır; güzel bir zan, Rabbani müşahedelerden hasıl olan yakin ilmi ve kudretinin hakikatiyle güçlendir. Her halimizi güzel bir yakin ile, saadetle ve yardımınla hayırlara eriştir.

İnancımızın esaslarını istikamet yolu üzerinde sağlam kıl. “Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yoluna; gazaba uğramışların ve sapmışların yoluna değil!” (Fatiha - 7) O dosdoğru yolun ki kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun peygamberlerin, sıddıkların, şehitlerin ve salihlerin yoludur.
İstek ve amaçlarımızı arındır

ALINTI.

 


* BENZER KONULAR

Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]


Ozanlardan Single Eserler - Karma 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:20:38 ÖS]


Esat Kabaklı - Oğul Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:07:15 ÖS]


Ehl-i Beyt ve Kerbelâ Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:31 ÖÖ]


Filistin’in Tarihçesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:42:17 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 3 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:10:52 ÖÖ]


Cennetlik Kadınşar 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:06:00 ÖÖ]