* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Dünyayı Gönüllü Olarak Terkedin  (Okunma sayısı 319 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

anadolu

  • Ziyaretçi
Dünyayı Gönüllü Olarak Terkedin
« : Mart 05, 2020, 09:27:50 ÖÖ »
Dünyayı Gönüllü Olarak Terkedin

İbâdet, âdeti terketmektir. Çünkü âdet ibâdetin hükmünü ortadan kaldırır. Şerîat ise âdeti kaldırır, yok eder. Rabbinizin şerîatine sarılın ve âdetlerinizi terkedin. Âlim ibâdetle, câhil ise âdetle ayakta kalır. Kendinizi, çoluk çocuğunuzu ve eşlerinizi hayır işlemeye ve onda devamlı olmaya alıştırın. Ellerinizi dünyâ malını dağıtmaya alıştırın; kalplerinizi de ona karşı zâhid olmaya alıştmn. Ondan fakirlere verme husûsunda cimrilik etmeyin. Dilencileri boş çevirmeyin:

Cenâb-ı Hak da sizin dileklerinizi boş çevirir. O sizin dileklerinizi nasıl boş çevirmesin ki, siz O'nun hediyesini kabul etmediniz! Hz. Peygamber'den şöyle rivâyet olunmuştur: "Kapıya gelen dilenci, Allâhü Teâlâ'nın kuluna hediyesidir."(1)

Yazık sana! Komşunun fakir ve aç olduğunu belirtip, sonra da bâtıl zannınla onu mahrum bırakmandan utanmıyor musun? Diiyorsun ki: "Aslında onun gizi altınları var, ama kendini fakir gösteriyor!" İman iddiâsındasın ama komşun aç dururken sen uyuyorsun ve yanında fazladan bir şeylerin olduğu halde ona vermiyorsun. Yakında malın elinden alınır, sofran önünden kaldırılır; zillet ve fakra düşersin; o çok sevdigin dünyandan ayrılırsın.

Dünyâyı, ıztırârî (zorunlu) olarak değil, ihtiyârî (gönüllü) olarak terkedin. Kısmetlerinize râzı olun, başkasının kısmetine nazar etmeyİn. Kıtkanaat geçinmeye ve üzerinizin örtülmesine râzı olun. Eğer başka bir nasibiniz varsa, o size gelir. Bu zekî ve tecrübeli kimselerin davranışıdır. Müsterih olun! Allâhü Teala tamahkârlığı ve zeliliği ağır bir davranış olarak belirledi. Zâhidler dünyâyı tanıdılar, ama onu bir mârifet ve bİlgi İle tanıdırlar. Bildiler ki, dünyâ terbiye edilir sonra öldürülür; alınır sonra verilir; ele geçilir sonra terkedirir; sevilir sonra buğzedilir; beslenir sonra yenir; kabul edilir sonra idâre edilir; başlar üzerinde kaldınlır sonra başaşağı edilir. Ondan kalplerinizle ve mânâlarınızla kaçın, Onun memesinden içmeyin, onun odasında uyumayın, süsünden dolayı ona rağbet etmeyin. Onun teni ve elbisesi yumuşaktır, sözü güzel, yemeği tatlıdır: Aslında onun yemeği zehirlidir. O bir kâtil, bir sihirbaz, bir hilekâr, bir hâindir. O ne ebedi kalınacak, ne de ikâmet edilecek bir yerdir.

Daha önce geçmiş olanlara ve onun onlara ne yaptığına bakın. Onu daha fazla isteyerek kendinizi öldürmeyin. O sizin mallanızla sâhip olduğu şeyden fazlasını katacak değildir. Fazla veyâ noksan talebini terket, sus, edepli ol, râzı ol. De ki: Allâhü Teâlâ da, Resûlü de şu vaatte ve sözde sâdıktırlar: "Rabbiniz yaratma, rızık ve ecel işlerini bitirmiştir; kıyâmete kadar olacak şeyler husûsunda kalem kurumuştur."(2) Ve yine:

"Allah kalemi yarattığında ona şöyle buyurdu: "Yürü, yaz" O dedi ki "Neyi yazayım?" Buyurdu ki: "Yarattıklarım hakkındaki kıyâmete kadar olacak hükümlerimi yaz!"(3)

Ey oğul! Eğer Ölümü tezekkür eder, sürekli hatırlarsan, nefsinin sana söylecek sözü olmaz ve Mevlâ'na tâatte sana muhâlefet etmez. Fakat sen onu emirin ve sürücün yaptın. O senin ölümü tefekkür ederek kendisine elem vermeni, kızdırmanı ve üzmeni istemez. O seni ateşe oturtuyor da senin haberin yok! Ey nefsin, hevâ ve hevesin kulu! Sen babanın (Hz, Peygamber'in) nesebinden çıktın, ama onunla bağlantıyı kopardın. Eğer nefsini, sâlihlerin nefislerini gördüğü gibi görseydin, ondan kaçardın.

Yazık sana! Uyan... O seni hamal yaptı, yüklerini sana yükledi ve senİn üzerine bindi, sen de onu bir diyardan bir diyara taşıyıp duruyorsun! Evliyâ ise bunun tam tersini yaptı;onlar nefislerini hamal yaptılar, onun üzerine mücâhede yüklerini, ibâdet sorumluluklarını yüklediler ve onun üzerindeki "selâmet tepesi"ne oturttular. Hoş, ondan sonra da dünyâ ve âhiret onlara hizmetkâr olarak geldi ve onların huzûrunda emirlerine âmâde bir şekilde durdu. Onlar bu dünyâdaki nasiplerini hemen alıyorlar, daha sonra da âhiretteki nasiplerini alacaklar.

Ey bu sözümü işitenler! Eğer nefsi kullanmazsanız, kıyâmet günü sizin aleyhinize şâhit olur; kullanırsanız lehinize olur. Size denir ki: "İşittiniz, ama amel etmediniz. Hevâ, günah ve îtiraz meclislerinde çokça bulundunuz; o halde burada huzurda bulunmana boşuna. Size sevap yerine cezâ var, hayır yerine şer var." Bu sıfatla burada bulunmaktan tevbe edîn. Faydalanma niyetiyle burada bulunun ki, fayda temin edin. Ben Allâhü Teâlâ'dan benden sizi faydalandırmasını ve kalplerinizi, niyetlerinizi ve maksatlannızı düzeltmesini dilerim. Şu âyete imtisâlen sizden ümit kesmiyorum:

"Umulurki, Allah bundan sonra yeni bir iş (durum) yaratır."(4) ileride uyanacak ve O'nun haberini alacaksınız.

Allâh'ım! Bizi uyanıkların uyanıklığı ile rızıklandır. Onlara nasıl muâmele ettiysen bize da öyle muâmele et. Bizi affet, bize dinde, dünyâda ve âhirette dâimî bir âfiyet ver ve bizi onların halleriyle hallendîr. Afv ve âfıyetle bizi senin yakınlığından nzıklandır. Bugünün ve ve her günün hayrından bizi rızıklandır. Burada hazır olanların sevâbıyla da, olmayanların sevâbıyla da rızıklandır. Burada olanın veyâ olmayanın şerrinden de bizi koru. Arzında yerleştirdiğin sultanların sevâbıyla da bizi rızıklandır. Ve onlann şerrinden, bütün şerlilerin şerrinden, fâcirierin tuzaklarından, alnındaki perçeminden tuttuğun yürüyenlerin şerrinden bizleri koru. Sen dosdoğru bir yol üzerindesin. Âsîleri itaatkârlara, câhileri âlimlere, seni görmeyenleri huzûrunda olanlara, seni talep edenleri ilmiyle âmil olanlara, sapıtmışları mühtedilere bağışla.

"Bize dünyâda da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azâbından bizi koru"(5)

--------------------------------------------------------------------

1) Hindî, Kenzül-ummâl, hadîs no: 16078.

2) Hindi, Kenzü'l-ummâl, hadîs no:496.

3) Beyhakî, el-Esmâ ve's-sıfat, hadîs no: 378, (Beyrut-tsz).

4) Talâk,6S/1.

5) Bakara, 2/201.

Abdülkadir-i Geylani Hz.

 


* BENZER KONULAR

Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]


Ozanlardan Single Eserler - Karma 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:20:38 ÖS]


Esat Kabaklı - Oğul Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:07:15 ÖS]


Ehl-i Beyt ve Kerbelâ Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:31 ÖÖ]


Filistin’in Tarihçesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:42:17 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 3 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:10:52 ÖÖ]


Cennetlik Kadınşar 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:06:00 ÖÖ]