* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Peygamber Efendimizden ve Evliyadan Yardım İstemek  (Okunma sayısı 169 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7241
Peygamber Efendimizden ve Evliyadan Yardım İstemek
« : Ekim 06, 2023, 08:44:06 ÖÖ »


Peygamber Efendimizden ve Evliyadan Yardım İstemek

Günümüzde, "Selefî" denilen bazı gençler, İsra sûresinin, (Allah’la birlikte başka bir ilâh edinme! Yoksa kınanmış ve yalnız kalırsın) mealindeki 22. âyetine istinaden, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimizden veya evliya zatlardan yardım istenemeyeceğini söylüyorlar...

Birçok âyet-i kerîme ve hadis-i şerîfte, peygamberler veya evliya zatlardan yardım istendiği bildirilmektedir...

Yardım istemeye şirk diyenler, Allah'ın kudretinden şüphe ediyorlar. Hâşâ (Allah, peygambere de, evliya zatlara da yardım ettiremez) demek istiyorlar. Peygamberlerin mucizeleri ve evliya zatların kerametleri Allah’ın kudretiyle oluyor. (Yâ Resulallah!) denince, (Resulullah nasıl duyacak ki?) diyorlar. Hâşâ Allahü teâlâ duyurmaktan âciz mi? İki âyet-i kerime meali:

(Allah, gaybı dilediği resulüne bildirir.) [Âl-i İmran 179]

(Allah, dilediği resul hariç, kimseye gaybı bildirmez.) [Cin 26, 27]

Allahü teâlâ, (Şefaat yâ Resulallah) diyeni Resulüne duyuramaz mı?

Süleyman aleyhisselam, (Belkıs’ın tahtını kim getirir?) diye yanındakilerden yardım istedi. Vezirlerinden Asaf, iki aylık mesafedeki Belkıs’ın tahtını, göz açıp kapayıncaya kadar kısa bir zamanda getirdi.

Belkıs’ın tahtını bir anda getiren kimdir? Allah'ın kudreti olmadan nasıl getirebilir? Süleyman aleyhisselam bunun Allah'ın yardımı olduğunu bilmiyor muydu? Elbette biliyordu. Onun için Hazret-i Süleyman, (Bu, Rabbimin bir lütfudur) dedi. (Neml 40)

Bu Selefî gençler, (Süleyman aleyhisselam, Allah'tan başkasından yardım istedi) diyerek, o büyük peygambere de dil uzatıyorlar. Hazret-i Süleyman, Asaf’ı tahtın getirilmesinde vasıta yani aracı kıldı.

Bunlar, aracı kullanmaya da şirk diyorlar. Şirk olmadığı Kur’ân-ı kerimde böyle misallerle bildiriliyor.

Allahü teâlâ, yukarıda bildirilen âyetlerde açıklandığı gibi, Peygamber Efendimize birçok gaybı bildirdiği gibi, bazı evliya zatlara da bildirmiştir. Mesela Hazret-i Ömer, Medine’den İran’daki ordusunu görüp, komutanı Sariye’ye, (Dağa yanaş!) diye emretmiştir. (Şevahid-ün-Nübüvve)

Yine bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

(Geçmiş ümmetler içinde gaybdan haber veren keramet ehli zatlar vardı. Ümmetimden Ömer de, onlardandır.) [Buhârî, Müslim]

İran’daki ordunun komutanının hareketlerini gösteren ve Hazret-i Ömer’in sesini onlara duyuran Allahü teâlâ, (İmdat yâ Ömer!) dersek bunu duyurmaktan âciz midir? (Şefaat yâ Resulallah!) veya (İmdat yâ Ömer!) demenin şirkle bir ilgisi yoktur.

İşte Selefîler, (Allah, peygamberine duyuramaz, evliyasına işittiremez) dedikleri için kendileri şirke giriyorlar!..

Ahmet Demirbaş.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap