Gönderen Konu: Dil Nimeti – Emaneti  (Okunma sayısı 241 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 6596
Dil Nimeti – Emaneti
« : Ağustos 29, 2024, 08:07:06 ÖÖ »


Dil Nimeti – Emaneti

*Dilimiz/konuşma nimeti/yeteneğimiz, bize emanet olarak verilmiş ve korunması emredilmiştir. *Yalan söz, büyük günahlardan olup, münafıklık işaretlerinden sayılmıştır. *Doğru söz emredilmiştir. Sözleri doğru olanın işlerini/amellerini Allah Teâlâ düzeltir, yoluna koyar ve günahlarını da bağışlar. Sözü doğru olanın özü de, işi de doğru olur. Dili doğru söylemeyenin, işleri de doğru olmaz. (Ahzab/70-71)

*Namazda/Fatiha’da/Rabbimiz’in huzurunda bile, O’na (şirk koşmak, yasakladığı yollara sapmak suretiyle) yalan söylemek gaflet ve cür’etinde bulunanların namaz dışında da insanlara yalan söylemesine şaşılır mı? *Hem “doğru” olmamız hem de doğrularla beraber olmamız emredilmiştir. (Hud/112, Tevbe/119)

*Dil emanetini/organımızı korumadan, doğrultmadan diğer organlarımızı (göz, el, ayak, kulak, kalp) nasıl koruyabilir, doğrultabiliriz? *Gözlerimiz hakkı/doğruyu/kıbleyi nasıl görebilir, seçebilir?

*Kulaklarımızla her sözü işitip, güzeline nasıl uyabiliriz?

*Ellerimizle nasıl doğru/hayırlı işler yapabiliriz; siyasette, hukukta, ticarette doğru teraziyle nasıl doğru ölçebiliriz? *Ayaklarımızla, seçtiğimiz doğru yola/yöne/kıbleye nasıl girebilir, yürüyebilir, sebat edebiliriz?" *Bedenimizin merkezi kalbimizi günah kirlerinden nasıl arındırıp doğrultabiliriz?

*Ruhumuz, aklımız, bedenimiz, bütün organlarımız ilahi birer nimet ve emanettir. Geçici olarak, bize sınav için verilmiştir. Ölümümüzle bizden alınacak; emanet ve nimetlerden sorgulanacağız. (Tekasur) *Akıl nimetimizi ilahi mesajlara uygun kullanarak/bütün organlarımızla emanetlere riayetle, yerinde kullandığımızda sınavı kazanmış, aksi takdirde de kaybetmiş olacağız. Emanetlerle, nimetlerle deneniyoruz. Organlarımız aklımıza, aklımız da vahye teslim olursa dünyada da ahirette de mutlu bir hayat olur. Organlarımız; akıl/nakil yerine şeytana, nefse, tağuta uyarsa felaketi yaşarız, maazallah. Hayatımız da, bu iki zıt kuvvetin kalbimizde mücadelesiyle geçiyor. Barış/adalet ile savaş ve zulüm arasında... Akıl ile şeytan ve nefis arasında tercihlerimiz oluyor...

*Emanetleri/nimetleri Rahman’ın iradesine, rızasına, aklımıza uygun olarak kullandığımızda adalet/mutluluk, aksi halde/şeytana, nefse uyduğumuzda ise zulüm/mutsuzluk söz konusu olur.

*Her şeyin bir ölçüsü olduğu gibi, israfı da vardır. Söz de öyledir. Söz vardır; şifa ve gıda gibi faydalıdır, bal gibi. Zehirlisi/zararlısı da vardır. Söze de ölçü konmuştur: “Ya hayır söyle; ya sükut eyle.” (sav) *Konuşulması gereken yerde susmak da, susmak gereken yerde ve zamanda konuşmak da zulümdür.” Her sözün doğru olsun; her doğruyu, her yerde her zaman söylemek de doğru değildir.” Dil emanetini haramlarda, malayanide israf ederek, kötüye kullanmak da zulümdür.

Sözün kendisi kadar, üslubu/sunum yöntemi de etkili ve önemlidir. "Acı sözler de, tatlı üslupla/hikmetle söylenmelidir." Ne yazık ki, bunları söylemek kolay olsa da, uygulamak zordur. "Hikmetli söz nerde, kimde olursa olsun alınmalı." (sav) Peygamberlere as hikmet de verilmiştir; müminlerden (hayırlı) kimilerine de hikmet (fıkıh, anlayış, yerinde, zamanında etkin konuşma yeteneği) verilmiştir. (Bakara/269)

*Şüphesiz, en üstün/değerli sözler, ilahi kaynaklı olanlardır. (Vahiy/Kur’an, hadis-i kudsi, hadis-i şerif) *Peygamberler kendi hevasından konuşmaz. Vahiyle konuşurlar. “Cevamiul kelim” sıfatıyla sadece hikmetle, hak konuşur; anlamsız, amaçsız söz söylemezler... En güzeli, en güzel üslupla sunarlar.

*Dilimiz, kalbimizin tercümanıdır." *İlk yalan söyleyen şeytandır. Şeytan yalanı emreder." *Dünyada yalan olmasa, işlerimiz düzelmez mi? *Yalan, imanı zayıflatır."

*Tek başına olduğumuzda da, insanlar arasında iken de konuştuklarımız/sözlerimiz dinleniyor ve kaydediliyor. (Kaf/16-18)

Ahirette de, defterimiz/kitabımız/hayatımızın filmi/video kasetimiz önümüze konup açılacak ve okuyacağız. (İsra/14) *Allah'ı (cc) görüyormuş gibi/huzurundaymışız bilinciyle söz söyleyebilmek ne büyük nimet ve "ihsan"dır (sav). Kamera karşısında bile, daha dikkatle, özenle konuşma ihtiyacında değil miyiz?

Yüce Rabbimiz hepimizi dil/söz emanetini koruyanlardan eylesin, vesselam...

Bahaddin Elçi.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53