* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Mevlanın Kadına Verdiği Değer  (Okunma sayısı 3825 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı webtasarim

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 219
Mevlanın Kadına Verdiği Değer
« : Ağustos 02, 2024, 02:06:37 ÖS »


Mevlanın Kadına Verdiği Değer

XIII. yüzyılda Afganistan’ın Belh şehrinde doğan Mevlana, büyük kitlelerin İslamiyet’le tanışmasına vesile olan isimlerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Hayatı boyunca tüm yaşam tecrübesini insana hitap ederek ve yol göstererek geçirmeyi kendine düstur edinmiş, toplumun kadına yaklaşımı konusunda da birçok söylemde bulunmuştur. Bunun yanı sıra ailenin kadın üyeleriyle olan ilişkilerine bakıldığında son derece sevgi dolu ve korumacı bir yapıya sahip olan Mevlana’nın kadına verdiği değer, kadının toplumda saygın bir yer kazanması noktasında oldukça önemlidir.

Sultan Veled ile Fatıma Hatun’un Evliliği

Mevlana’nın ilk oğlu Sultan Veled’dir. Sultan Veled, Mevleviliği devam ettirme noktasında bayrağı taşıyan isim olması hasebiyle oldukça önemli bir kimliğe sahiptir. Mevlana’nın oğlu ile Fatıma Hatun’un evliliği ilginç bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Mevlana ve çevresi hakkında ilk menakıpnamelerden biri olan Risâle-i Sipehsâlâr’ın müellifi Ferîdun Sipehsâlâr’a göre, bir gün Mevlana, kuyumcular çarşısından geçerken Selahaddin Zerkubî’nin dükkânından gelen çekiç seslerinin ahengine uyarak cezbeyle sema etmeye başlamış, Selahaddin ona bu sırada intisap etmiştir.

Mevlana ile Selahaddin Zerkubî arasında şeyh-mürit ilişkisinin yanında yakın bir ailevi irtibat söz konusudur. Zerkub’un ilk kızı Fatıma Hatun’a her gün Kur’an dersleri veren Mevlana onu oğlu Sultan Veled’e nikâhlar. Mevlana’nın Selahaddin Zerkubî ve ailesiyle yakın ilişkilerine dair çeşitli menkıbelerden onun Zerkub ailesini kendi ailesinden saydığı anlaşılmaktadır. (Semih Ceyhan, TDV İslam Ansiklopedisi, “Selâhaddîn-i Zerkûb” Mad., c. 36, s. 340-341)

Sema bitip dükkânına döndükten sonra dükkânın altın yapraklarıyla dolu olduğunu gören Zerkubî, bu olaydan önemli ölçüde etkilenerek Mevlana’nın müridi olmaya karar vermiştir. Mevlana’nın yakın dostlarından biri olan Şems’in vefatı sonrası yaşanan bu olayın akabinde Zerkubî ile Mevlana arasında yakın bir bağ kurulduğu görülmektedir. Bu bağ öyle güçlü bir hâl almıştır ki Zerkubî’nin kızı Fatıma ile Mevlana’nın oğlu Veled evlenmiştir.

Zerkubî’nin Fatıma ve Hediye adlarında iki kızı bulunmaktaydı. Akrabalık bağı sonrası her iki kızın da Mevlana’yı babalarından ayırt etmedikleri ona saygı göstererek hizmette bulundukları görülmektedir. Mevlana da yine aynı sevgi ve muhabbetle onları sahiplenmiş Fatıma’ya “sağ gözüm”, Hediye’ye de “sol gözüm” demek suretiyle onların değerine değer katmıştır. Yine onların anneleri Latife Hatun’a da övgü dolu sözlerle hürmet gösteren Mevlana, bu yaklaşımları dolayısıyla kadına verdiği değeri ortaya koymuş ve toplumun temeline kadına olan saygıyı yerleştirmeye çalışmıştır.

Fatıma ile Veled’in düğününü son derece sade ve gösterişten uzak bir şekilde yapan Mevlana, düğünde sema ederek gazeller söylemiştir. Mevlana’nın Fatıma Hatun’un Maneviyatına Etkisi

Fatıma Hatun, ibadetlerine son derece önem veren, mümkün olduğunca gününü oruç tutarak geçiren, pişirdiği yemeği ve ekmeğini her daim ihtiyaç sahipleriyle paylaşan bir kadın olarak tanımlanmaktadır. Onun bu tanıma uygun hâle gelmesi elbette Veled ile evlenmesi sonrasında Mevlana’da aldığı feyz ve gördüğü sevginin bir sonucudur.

Sultan Veled ile Fatıma Hatun’un birçok çocuğu olmuştu. Fakat çocukları çok küçük yaşlarda vefat etmişlerdi. Bunun üzerine Mevlana’nın, torunu olması için çokça dua etmiş ve bu duanın bereketiyle sonrasında Ârif Çelebi dünyaya gelmiştir.

Torunun dünyaya geldiğini öğrenen Mevlana, mutluluktan olsa gerek Fatıma Hatun’un başından altın dinarlar serpiştirmiş, bebeğin kundak ucuna altın bağlamıştır. Mevlana’nın bu hediyesine özel bir değer veren Fatıma Hatun yıllarca onu muhafaza etmiştir
Mevlana ile Fatıma Hatun Arasındaki Sevgi Muhabbet

Mevlana her zaman el üstünde tuttuğu gelini Fatıma Hatun’a torunu olduktan sonra da ayrı bir sevgi ve muhabbetle yaklaşır. Öyle ki gelinini üzmemesi hususunda oğluna telkin ve uyarılarda dahi bulunur. Hatta bununla da kalmaz, Fatıma Hatun için oğlu Sultan Veled’e bir mektup yazarak ona saygılı olması hususunda öğütler verir. Fatıma Hatun ile eşi arasında kırgınlık oluştuğu bir gün Mevlana bu duruma üzülmüş ve gelinine bir mektup yazarak onun kırılan gönlünü tamire çalışmıştır. Bu mektup, Mevlana’nın kadına verdiği değer bağlamında gelinine olan muhabbeti ve sevgisini açıklamak ve anlamak adına oldukça önemlidir. Mevlana’nın gelinine sevgisini gösteren başka bir durum da kız kardeşi Hediye Hatun’un evleneceği sırada çeyizinin olmamasına dair duyduğu üzüntü ve eksiklik üzerinedir. Fatıma Hatun’un üzüntü ve kaygısının farkına varan Mevlana, sarayda Gürcü Hatun’a haber göndererek ondan çeyiz talep etmiştir. Gürcü Hatun da giyim kuşam, kap kacak, takı başta olmak üzere birçok eşya göndermiş, Mevlana da gelen çeyizleri ikiye bölerek yarısını kızı kadar çok sevdiği gelini Fatıma Hatun’a diğer yarısını da Hediye Hatun’a vermiştir.

Mevlana, Fatıma Hatun’a çocukluğundan beri sevgisini hiçbir zaman eksik etmemiş, onun baba şefkatine ihtiyaç duyduğu her an yanında yer almıştır. Bu nedenle de Fatıma Hatun Mevlana vefat ettiğinde üzüntüden perişan olmuş, günlerce uykusuz ve aç gezmiştir.

Fatıma Hatun’un yaklaşık elli yaşlarında Konya’da vefat ettiği ve kabrinin de Mevlana Müzesinde olduğu göz önüne alındığında vefatları sonrasında bile ayrılmadıkları aşikârdır.

Tarihte

bu ay neler oldu?

Ayasofya’da ilk cuma namazı kılındı.

(1 Haziran 1453)

Hilmi Ziya Ülken vefat etti.

(5 Haziran 1974)

Cahit Zarifoğlu vefat etti.

(7 Haziran 1987)

Sultanahmet Camii ibadete açıldı.

(9 Haziran 1617)

Soyadı kanunu kabul edildi.

(21 Haziran 1934)

Doç. Dr. Derya Coşkun

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]


Ozanlardan Single Eserler - Karma 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:20:38 ÖS]


Esat Kabaklı - Oğul Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:07:15 ÖS]


Ehl-i Beyt ve Kerbelâ Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:31 ÖÖ]


Filistin’in Tarihçesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:42:17 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 3 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:10:52 ÖÖ]


Cennetlik Kadınşar 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:06:00 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:00:00 ÖÖ]


Muallim - Öğretmen - Peygamber Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:54:03 ÖÖ]


Dar Günlerin Adamı Hz. Osman Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 11:18:19 ÖÖ]


İhlas ve Samimiyet Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 11:13:16 ÖÖ]


Zekat İslam’ın Köprüsüdür Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 11:09:53 ÖÖ]


Kurtuluş İslâm’dadır Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 10:58:52 ÖÖ]


Tevhid ve İstikâmet Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 10:55:38 ÖÖ]