İNSAN
“İnsan eşrefi mahlûktur” amenna, ancak insan eğer insansa!
İnsan bazen canavar olur, bazen sevgi abidesi, bazen şeytan, bazen melek olur. Bazen eşref bazen erzel, bazen gafil, bazen müteyakkız olur. Bazen zakir, bazen abid, bazen asi bazen mücrim olur. İnsan bazen iner, bazen çıkar, bazen alçalır, bazen yükselir, bazen rezil, bazen zelil, bazen de azim ve aziz olur. Kimi zaman Cansuyu olur, Şefkateli ve Yeryüzü Doktorları olur. Kimi zaman da katil olur, zani olur, asi olur vahşileşir, sömürür:
Bazen nurlu yolun yolcusu olur, bazen de kirli yolun... İnsan akıllı olur bazen, kimi zaman da ahmak. Kimisi âlim kimisi cahil olur. Cimrisi de, müsrifi de, cömerdi de hep bu guruptan, yani insan. Büyük düşünen insanlar da var, küçücük beyinliler de. Adil olanlar da insan, zalim olanlarda! Bencil ve basit olanlar da, cömert ve mert olanlar da hep bu familyadan... Kimi insan ifsad eder, kimisi ıslah ve inşa eder. Bazısı paylaşır, bazısı gasp eder. “Esfeli safilin”e de, “a’layi illiyyin”e de taht kuran insanlar var. İnsanlığa “Müfit” olur bir kısım insanlar, kimisi de “muzır”. Adam öldüren de insan, hırsızda, infak eden de… Sevgi de, saygı da insanın vasfı. Vurmak kırmak da, kaba saba davranmakta... Şairin deyişiyle: “Kimi Hindu kimi yamyam kimi bilmem ne bela.” Kimisi de merhamet, adalet ve inayet timsali, kimisi katı yürekli ve gasıp. Kimisi Kabil, kimisi Habil, kimisi Musa, kimisi Firavun, kimisi Şaron, kimisi Şeyh Ahmet Yasin, kimisi Mursi kimisi Sisi... Kimisi sever, kimisi döver, kimisi verir, kimisi alır. Kimisi zahid ve abid, kimisi müsrif ve mücrim, kimisi şakir kimisi kâfir. Kimisi müşrik, kimisi mümin ve muvahhit. Açlıktan ölen de insan, obeziteden ölen de! Karıncayı ezmekten çekinen de insan, hunharca insanı katleden de!
Sonuç olarak diyoruz ki, akıllı insan uyanık olur, nefsini terbiye eder, ahireti için hazırlık yapar, azık toplar, insanlığa yararlı işler yapar, Rabbini unutmaz, gaflete düşmez, kulluğunu hakkıyla yapar; cihattan kaçmaz, şehadetten kaçmaz, VEHN hastalığına düşmez, infak eder, ıslah eder, salih nesiller yetiştirir, İSAR erdemine ulaşır, züht ve takva üzere yaşar, mekruh ve şüpheli şeylerden bile kaçınır ve “Eşrefi mahlûk” olur. Akılsız ve beyinsiz insanlar da bunun tersini yaparlar: Gaflet, hiyanet, ihanet ve dalalet içinde olan insanlar da var. Bu bedbaht insanlar, Rablerini ve nimetlerini inkâr ederler, küfür bataklığında yüzenlerdir. Zülüm yapan, kul hakkı yiyen ve dünya sefahatı içinde yüzen bedbaht ve acınacak haldeki insanlardır. Rabbim onları da bu gafletten, bu isyandan uyandırsın ve ıslah etsin inşallah. İşte bunlar en rezil mahluk dediğimiz insan suretinde olup manen mesh olmuş varlıklardır. Bunları, “Kelenami Belhümedall” diye tarif eder yüce Mevla.
Rabbim ayağımızı kaydırmasın, insanlığa faydalı olan, Birr ve takvada yarışan, Rabbine muti olan akıllı ve uyanık kullarından eylesin inşallah.
Fiili duaları ihmal etmemek temennisiyle ve dualarda unutulmamak dileğiyle... Allah’a emanet olunuz ey aziz sadık kardeşlerim.