Gönderen Konu: Şeklimiz Tarzımız ve İnancımız (Okunma sayısı 102 defa)

türkiyem · « : Ağustos 08, 2023, 08:39:30 ÖS »

Şeklimiz Tarzımız ve İnancımız

Bismillahirrahmanirrahim.

Şekil önemsiz mi?

'Bir kavme benzeyen ondandır(Ebu Davud, Libas, 4), Mecusilere muhalif olun, sakalı uzatın bıyğınızı kesin(Müslim, Taharet,16).' diyen Allah resul'ü şeklin önemli olduğunu beyan etmiş oluyordu.

Kılık kıyafetle alakalı yasaların varlığı şeklin önemli sayıldığını,kıyafet yasalarına muhalefetten yargılanıp infaz edilerek yakın tatrihte yaşanan trajediler, şekle önem veren tarafları bize belgeler.

Kıyafetle ilgili Kerim Kitabımız'ın ayetleri(Ahzab 33,59,- Nur 31,60) şeklin önemi mevzusunu tartışma konusu olmaktan çıkarır.

Durum böyle iken "Aman canım, şeklin ne önemi var" söylemi cehaletin tavan yapmış halidir. Efendimiz (sav)'in tercih etmiş olduğu ve bizzat uyguladığı kılık kıyafet biçimini, "Aman canım işte 'sünnet', yapsan da olur yapmasan da" şeklindeki düşünceyi, Peygamer sevgisi taşıyan bir gönlün tasvip etmesinin düşünülemeyeceği bir yana; dini sıfatları haiz kişi yada kuruluşların bu probeme kaynak oluşturması büyük bir vabaldir.

Yasaların müdahil olmadığı özgür yaşam alanlarımızda, sahip olmamız gereken 'şekil hassasiyeti'nden mahrum oluşumuz bizi yanlış söylem veya inanışlara sürüklememeli. Benim sünnetimi ihya eden beni sevmiş, beni seven cennette benimle beraber olmuş olur diyen Efendimiz(sav), sünneti yaşamamızın önemini ifade ediyor.

Canlarını sünnetlerin yaşanması için veren yüzlerce şehidimizin olduğunu farkettiğimizde, sünneti yaşamanın sevabının çokluğunu anlamakta güçlük çekmeyiz.

Birlik ve beraberliğimiz için yasalara uygun davranmamız çok önemli, dinimizce de 'ulul emre itaat' olarak değerlendirilir, gereklidir. Yasalarca serbest bırakılan durumlarda da sünneti, anlamsız saplantılar, saçma sapan bahane ve söylemlerle, bir yerlere özenerek sünneti terketmek, büyük bir mahrumiyetle beraber Müslümanı 'onlardan olma' akıbetine düşürür. Yasal engeli olmayan kişilerin şeklini sünntede uygun kılması bir görevdir.

Şekil önemlidir, evet! Şekiller, bilinç altı mesajları olan çok önemli araçlardır. Bu gün süper güçlerin oyuncağı terör örgütlerinin kılık kıyafet şekilleri, tesadüf değildir. Şekil üzerinden algı oluşturmak ve somut örnekler icat etmek subliminal mesasjın en etkili yöntemlerindendir. Terör örgütleri İslam'a şekli kullanarak zarar veriyor. Şekli önemsemeyen Müslümanlar da zarara ortaktır. İyi Müslümanlar sakalıyla, sarığıyla, cübbesiyle, bol kıyafetleriyle yaşama gayretinde olsaydı, terör gruplarının oluşturduğu olumsuz algıdan söz etmeyecektik. İyi Müslümanlar 'çağdaş' şekle mensup olmanın gafletiyle çağdaş görünümlü teröristleri aklamış oluyorlar, onun için kravatlı teröristlerin eylemlerinden söz etmiyoruz.

Şekil, taklit sonucu var olan bir durumdur. Peygamber(sav)'i taklit etmemenin karşılığı dinsizliği, sekülerizmi taklittir.Küfrü şeklen taklit, kör bir hayranlığın tezahürüdür. İslam Allah Resülü'nü örnek almayı şiddetle tavsiye edip O'na tabi olmayı emreden alanlar var etmişken, Müslüman'ın dinsiz toplumları taklit edip onların İslam'a muhalif işlerine tabi olmasını neyle izah edeceğiz? Önemli değil öyle mi? Yaşamadığımız her sünnet, İslam'ın kaybedilmiş kaleleridir. Kişisel yada toplumsal olarak bu böyle. Bugün geldiğimiz nokta, verdiğimiz şekli tavizler zincirinin sonucudur. Şeklen düzelmeye başlayıp, sünneti seniyyeyi ihya ederek dirilişimizi sağlamada büyük güç elde ederiz.

Şekil üzerinden varmak istediğimi, Müslüman olarak yaşantımıza yansımasını şu sembolik değerlendirme ile açıklayayım. Mağazaya varan Müslüman genç, slim fit takım elbiseyi aldığında, daracık bir pantolonla yaşamaya mahküm olacaktır. O kişi artık üreme organlarını iyice belli eden, sıkan, sağlılsız, daracık giyisiyle sekülerizmin meydanlarında arz-ı endam etmiş olacak. Gömleğini pantolonun içine sokması gerektiğinden bu durum tüm çıplaklığıyla sırıtacak. Böyleyken dar giyinen başörtülüyü ayıplarken görürsünüz onu. O ayrı bir mesele ya. Mağazalara gittiğimde takım elbise alamaz oldum, kilom da fazla değil ama ceketler neredeyse kemer seviyesini olduğu yere kadar kısalmış, pantolonlar tayt haline gelmiş, slim fit! Niye? seküler moda bu. Ne yapmalı, terzilik mesleği hala canlı, şükürler olsun, bol pantolon diktirelim, sağlığımızı da koruyalım, imanımızı da. Ceket de dikiyorlar arzunuza göre, namazlık cübbe de dikiyorlar, hele bir de camiye o cübbenle cemaatle namaz için gidebiliyorsan topluma büyük mesajlar vermiş olacaksın. Seküler ortamları çatlatmış, vermiş olduğun bütün mesajlar İslami kimliğe uygun kalacak, yüz şehit sevabını umacaksın. Yasal bir engelin yoksa uzatacağın sakal, bu yaptığın İslami davranışlardan daha önemsiz olmayacak elbette... Mümkün değilse sakal sünneti için demokratik yollardan mücadele edecek, yine sakalı uzatmış sevabı alacaksın. Ama hiç bir zaman bütün bunlar olsa ne olmasa ne demeyeceksin! Asla. Hangi vasfa yada ünvana sahip olsan da sünneti yaşamanın önemini bilmelisin.

Cübbe giydiğinde, sakalı uzattığında, pantolonunu bollaştırdığında gözünün önüne yeşilçam filimlerini getirip, malüm çevrelerin oluşturduğu algıyı büyütürsen; aşşağılık kompleksinin vermiş olduğu bahanelerle sünnete uygun şeklinle meydana inmekten vazgeçecek, orayı sekülerizme bırakmış olacak, tavizler çorap söküğü gibi ardı ardına gelecek, İslamı yaşama ve yaşatma idealine bedeller ödeteceksin. Her şeyi yetkili mercilerden bekleyen Müslüman! Şahsen başarabilecek durumuda olduğun davraışlarını ihmal ettiğin için hesap vereceksin. Bir de cübbeyle, sakalla, şalvarla, sarıkla, sünnetin almeti olan şekil ve davranışlarla dalda geçen gafil! Müslümanım dediğin halde böyle bir gafletteysen yazık sana! Allah hidayet versin. Osmanlı kuruluşundan yıkılışına şeklini muhafaza etti, sünneti yaşamaya düşman olmadı. Bugün de sünneti yaşamamıza imkan vardır, inancı yaşama hürriyeti yasal güvence altındadır,yaşarsan... Uygulamada yaşanan eksikliklerle demokrasi içinde mücadele etmeli, yasal davranışlarımızı sünnetle şekillendirmeliyiz...

Müslüman, kendisine dayatma yapan, özgülük alanlarına şekil üzerinden müdahalede bulunan kişilerin şekle verdiği önem kadar, İslami tarzıyla, şekliyle, yaşayışıyla sahaya inerek şekle önem vermelidir.İhsan Şenocak hocamızın da ifadesiyle," Ya mahremiyet, mahrumiyet."

Allah yardımcımız olsun.

Amin.

Veysel Şimşek

RADYO FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Şeklimiz Tarzımız ve İnancımız (Okunma sayısı 102 defa)

türkiyem

Şeklimiz Tarzımız ve İnancımız

BENZER KONULAR