Ey gafil insan!!
Ruhunu beslemek için de çalış
Ruhunu beslemek içinde çalış! Bedenini beslemeye,
Onun ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyorsun;
Ruhunu beslemek içinde çalış!
-Bedenini beslemek,onun ihtiyaçlarını gidermek için bir sanat öğrendin; bir işin var, bir mesleğin var. Ruhunu beslemek için de din sanat’ını öğrenmeye çalış!
-Sanat ve meslek yüzünden dünyada giyinmiş, kuşanmış ve zengin olmuşsun; öte tarafa, ahirete gidince ne yapacaksın?
-Daha bu dünyada iken bir sanat öğren ki, ahirette işine yarasın; sana ilahi mağfiret kazandırsın.
-Öbür dünya da, yani ahiret alemi de pazarlarla, kazançlarla dopdolu bir şehir gibidir. Sen, kazancın yalnız bu dünyada olduğunu sanma!
-Cenab-ı Hakk “Bu dünyanın kazancı öbür dünyanın kazancının yanında çocuk oyunu gibi kalır?” diye buyurdu.
Ey bu yalan dünyada “Ticaret yapıyorum, helal-haram gözetmeksizin kazanıyorum.” Diyen gafil!
hayırlı işler, faydalı eserler ortaya koymadan; elin boş, kesen boş, kendin isen yorgun bitkin bir halde mezara girersin.
-Ey akılsız kişi! Din kazancı Allah aşkıdır; gönül cezbesidir. Onun için de kabiliyet ve istidad demek olan Hakk nuru lazımdır.
-Fakat bu alçak nefs seni geçici, fani kazanç elde etmeye çalıştırır. Ey zavallı! Ne zamana kadar geçici kazanç arkasında koşacaksın? Onu artık bırak!
-Eğer o alçak nefs senden yüce bir kazanç dilerse, sakın aldanma! Çünkü o istediğin arkasında o düşman nefsin bir hilesi vardır.