* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: MÜSRİF OLMAYINIZ?  (Okunma sayısı 1178 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
MÜSRİF OLMAYINIZ?
« : Kasım 05, 2014, 06:09:35 ÖS »
MÜSRİF OLMAYINIZ?

Asrımızda en büyük tehlikelerden biri israftır. İsraf, bir şeyde haddi aşmak ve harama dalmaktır. Bu israf, sözde, yemede, giyimde, harcamada, eğlencede, sevgide, vakitte olabilir. Müsrifler, şeytanların kardeşidir. (İsrâ 26-27).

İktisat ve kanaat iki büyük hazinedir. Bu hazinelere fakirlerden çok zenginler muhtaçtır. İktisat her işte dengeli olmak, ölçülü davranmak, orta yolu tutmak, güce göre yük almak, israftan kaçmak, aşırılıktan sakınmaktır.

Kanaat ise iktisadın kararını bilmek, eldeki ile yetinmek, hacetin dışındaki şeylere göz dikmemek, az mala sahipken korkmamak, çok mal içinde yaşarken şımarmamaktır.

İktisadın zıddı israftır. İsraf ihtiyacın dışında harcama yapmaktır. Müsrif dengesiz insandır, kendisinin ve malının gerçek değerini bilmeyen kimsedir. Bilmediği için her şeyini çok basit değer ve zevkler için zayi eder. Müsriflik şeytanın ahlakıdır. Müsrifler şeytanların kardeşi ve yoldaşıdır. İsraf sadece malda olmaz. Müsrif insan, maddî ve manevi bütün cevherlerini boşa harcar.

Müsrif kimse diliyle, gözüyle, düşünceleriyle, sevgisiyle, vakit ve nakitleriyle haddi aşar, hak yer, israfa girer. Haram işlere bulaşan herkes müsriftir. Yalan söyleyen bir dil, sözü israf etmiş olur. İnsanlara haset ve hakaretle bakan bir göz, nazarlarını israf etmiş olur. Haram iş ve eğlencelerde geçen ömür, israf edilmiş olur. Hile ve hıyanet planları yapan akıl, israf edilmiş olur. Şeytani şehvetlerde harcanan sevgi, israf edilmiş olur. Kısaca, haramda kullanılan her şey israf edilmiş olur.

İnsanlar israf deyince genelde çöpe ekmek atmayı veya yemek dökmeyi düşünürler. Evet bunlar israftır, fakat asıl israf, vücuda alınan gıdaları zulüm ve kötülük yolunda kullanmaktır. Aldığı gıdaları haram yolda harcayan bir kimse, gıdasını çöplüklerden alsa bile israf etmiş olur. [1]

İnsan zengin de olsa yersiz harcamalardan sakınmalı ve iktisatlı olmalıdır.

Maddî durumumuz çok iyi de olsa, kendimizi ve ailemizi ara sıra aç bırakmalıyız. Nefsimizin her istediğini vermemeliyiz. Devamlı üç öğüne ve her öğünde dört-beş çeşit yemeğe alışmamalıyız. Zaman zaman evimizdeki sofrayı peygamberlerin ve fakirlerin sofrasına benzetmeliyiz.

Büyük veli Mevlana Celaleddin er-Rûmî (k.s) evine girdiğinde sofraya bakardı. Eğer sofrada fazla bir şey bulunmaz ise sevinir ve:

– Elhamdülillah. Bugün soframız peygamberlerin sofrasına benzemiş, derdi.

Eğer sofrada çeşit ceşit yiyecekler görürse, üzülür ve:

– Eyvah, bugün soframız ehl-i dünyanın sofrasına benzedi, derdi.

Gerçi, helal yoldan kazanılan bir maldan herkes doyana kadar yiyebilir. Lazım olduğu kadar giyebilir. Ancak bu durumda güzel niyet kurmalı, sadece zevklenmek için yiyip içmemeli, süs olsun diye giyinmemelidir. İbadet yapmaya kuvvet olsun, daha fazla hizmet yapayım niyeti ile yemeli, dinimi güzel temsil edeyim, diye giyinmelidir.

Zengin olan müslümanlar, harcamalarını israf sınırına vardırmamalıdır. Fakirlerle aramıza büyük mesafe koymamalıyız. Her zaman rahat etmek istiyorsak, fakirlik hâline devamlı hazır olmalıyız. Gönlümüz, zenginliğin rahatlığından çok, fakirliğin sıkıntısını tercih etmelidir.

Temiz bir kıyafetle uzun süre idare edebilmeliyiz. Çocuklarımızın eline temiz ve güzel hediyeler verip, çevremizdeki fakirlere göndermeliyiz.

Çocuklarımıza, kimsesiz ve muhtaç çocuklarla arkadaş olup onlara sahip çıkmasını, onlarla yediğini paylaşmasını, kendileriyle oynamasını tavsiye etmeliyiz.

Mümkün oldukça, ailece çevremizdeki fakirleri ziyarete gitmeliyiz. Onların evimizde, meclisimizde ve merasimlerimizde bulunmasını kendimiz için bir şeref ve rahmet vesilesi saymalıyız.

Şunu da unutmayalım:

Yüce Allah katında şeref, mal ve makam ile değil takva iledir. Takva ise Allah adamı olmak demektir.

Zengin olsun fakir olsun kim ihlaslı, iffetli, edepli, adaletli, halka karşı merhametli, doğru sözlü, güler yüzlü, güzel ahlaklı ise, o kimse dünyanın ve ahiretin en şerefli insanıdır.

Onun mükafatı dünyada gönüllere, ahirette ebedi cennete girmektir. [2]

Hıkaye: Faslı Dılencı

Bir gün Faslı bir dilenci, Halep tüccarlarına şöyle diyordu: “Ey zenginler! Eğer sizde insaf, bizde de kanaat olsaydı, dilenmek âdeti dünyadan kalkardı.”

Ey kanaat, zenginliği senden beklerim. Senden üstün başka bir nimet yoktur. Lokman hikmeti sabırla kazandı. Sabırsız gönülde hikmet bulunmaz. [3]
---------------------------------------------------------------
[1],[2] Dilaver Selvi, Allah Yolunda Yardım ve Cömertlik,

[3] Şeyh Sadi-i Şirazi (k.s.a.), Gülistan, 3. Bölüm.


 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]