Müslüman’ın Dili Neler Söyler?
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اذْكُرُوا اللَّهَ ذِكْرًا كَثِيراً وَسَبِّحُوهُ بُكْرَةً وَأَصِيلًا
“Ey iman edenler! Allah’ı çok zikredin. Sabah akşam O’nu tesbih edin.”[1]
SÖYLEMESİ KOLAY MÜKÂFATI ÇOK
Ebu Hureyre radıyallahu anhtan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
سُبْحَانَ اللَّهِ ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ ، وَلَا إلَهَ إِلاَّ اللَّهُ ، وَاللَّهُ أكْبرُ [Sübhânallâhi velhamdülillâhi velâ ilâhe illallahü vallâhü ekber. (Allah’ı tesbih ederim, Allah’a hamd olsun, Allah’tan başka ilah yoktur ve Allah her şeyden büyüktür.)] demek benim için, üzerine güneş doğan her şeyden daha kıymetlidir.[2]
BÜYÜK FIRSAT
Ebu Hureyre radıyallahu anh, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin şöyle buyurduğunu söyledi:
“Bir kimse her gün 100 defa,
لَا إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ ، وَلَهُ الْحَمْدُ ، وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيءٍ قَدِيرٌ [Lâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh, lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr. (Allah’tan başka ilah yoktur, yalnız O vardır, ortağı yoktur. Mülk O’nundur, hamd O’nundur ve O, her şeye kadirdir.)] derse, on köle azad etmiş kadar sevap kazanır; ona 100 iyilik sevabı yazılır; 100 günahı bağışlanır; bu zikir o gün akşama kadar o kimsenin şeytandan korunmasını sağlar. Bu zikri 10’dan daha fazla tekrarlayan kimse dışında hiç kimse daha faziletli bir iş yapmamış olur.”
Resûl-i Ekrem sözüne şöyle devam etti: “Bir kimse günde 100 defa سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ [Sübhânallâhi ve bi-hamdihî. (Allah’ı uluhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih ve hamdederim.)] derse onun günahları denizköpüğü kadar bile olsa hepsi bağışlanır.”[3]
ALLAH’IN EN HOŞLANDIĞI SÖZ
Ebu Zer radıyallahu anh şöyle dedi:
– Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana “Allah’ın en çok hoşlandığı sözü sana bildireyim mi? Allah’ın en çok hoşlandığı söz, سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ [Sübhânallahi ve bi-hamdihî. (Allah’ı uluhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih ve hamdederim.)] demektir.” buyurdu.[4]
SAYILAMAYACAK SEVAPLAR
Ebu Malik el-Eş’ari radıyallahu anhtan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Temizlik imanın yarısıdır. اَلْحَمْدُ لِلَّهِ (el-hamdü lillâh) duası mizanı, سُبْحَانَ اللَّهِ والحمْدُ لِلَّهِ [Sübhânallahi ve’l-hamdü lillâhi. (Allah’ı uluhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih ve hamdederim.)] zikri ise yer ile göklerin arasını sevap ile doldurur.”[5]
DERİN MANALI BİR ZİKİR ve DUA
Sa’d İbni Ebu Vakkas radıyallahu anh şöyle dedi:
– Bir bedevî Resûlullah sallallahu aleyhi ve selleme gelerek “Bana söyleyeceğim bir zikir öğret.” dedi. Resûl-i Ekrem ona şu zikri okumasını tavsiye etti:
لَا إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ ، اَللَّهُ أَكْبَرُ كَبِيراً ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ كَثيِراً ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ ربِّ الْعَالَمِينَ ، ولا حوْل وَلا قُوَّةَ إلاَّ باللَّهِ العَزيز الحكيمِ [Lâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh, Allâhu ekber kebîran ve’l-hamdü lillâhi kesîrâ ve sübhânallâhi Rabbi’l-âlemîn, velâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-Azîzi’l-Hakîm. (Tek olan Allah’tan başka ilah ve O’nun bir eşi ve benzeri de yoktur. Kudreti ve saltanatıyla Allah en büyüktür. Bitip tükenmeyen hamd O’na mahsustur. Âlemlerin Rabb’i olan Allah’ı uluhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih ederim. Günahtan kaçacak güç, ibadet edecek kuvvet ancak Azîz ve Hakîm olan Allah’ın yardımıyla kazanılabilir.)]
– Bedevî “Bunlar Rabbim için söyleyeceğim dua ve zikirlerdir. Kendim için ne söylemeliyim?” deyince Resûl-i Ekrem:
اللَّهُمَّ اغْفِرْ ليِ وَارْحَمْنيِ. وَاهْدِنيِ ، وَارْزُقْنِي [Allâhümmağfir lî verhamnî vehdinî verzuknî. (Allah’ım, beni bağışla, bana merhamet et, rızanı kazandıracak işler yaptır ve bana hayırlı rızık ver.)] de, buyurdu.[6]
SÖYLEDİKÇE KAZANDIRAN ZİKİR
Sa’d İbni Ebu Vakkas radıyallahu anh şöyle dedi:
– Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin yanında bulunuyorduk. Bize “Sizden biri her gün 1000 sevap kazanmaktan aciz midir?” diye sordu. Yanında oturanlardan biri:
– Bir kimse her gün 1000 sevabı nasıl kazanır, diye sordu. Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu:
– Yüz defa “Sübhânallah” der, ona 1000 iyilik yazılır veya 1000 günahı bağışlanır.[7]
AZ İŞ-ÇOK SEVAP
Mü’minlerin annesi Cüveyriye Binti’l-Hâris radıyallahu anhadan rivayet edildiğine göre Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem, bir gün sabah namazını kıldıktan sonra, Hz. Cüveyriye namaz kıldığı yerde oturmakta iken erkenden evden çıktı. Kuşluk vakti tekrar eve döndü. Cüveyriye radıyallahu anhanın hâlâ yerinde oturmakta olduğunu görünce “Yanından ayrıldığımdan beri hep burada oturup zikirle mi meşgul oldun?” diye sordu. O da:
– Evet, diye cevap verdi. Bunun üzerine Peygamber aleyhisselam şöyle buyurdu:
– Senin yanından ayrıldıktan sonra 3 defa söylediğim şu dört cümle, senin sabahtan beri söylediğin zikirlerle tartılacak olsa sevap bakımından onlara eşit olur:
سُبْحانَ اللَّهِ عَدَدَ خلْقِهِ ، سُبْحانَ اللَّهِ عَددَ خَلْقِهِ ، سُبْحَانَ اللَّهِ عَدَدَ خَلْقِهِ ، سُبْحَانَ اللَّهِ رِضَا نَفْسِهِ ، سُبْحانَ اللَّهِ رِضَا نَفْسِهِ، سُبْحَانَ اللَّهِ رِضَا نَفْسِهِ ، سُبحَانَ اللَّه زِنَةَ عرْشِهٍ ، سُبحَانَ اللَّه زِنَةَ عرْشِهٍ ، سُبحَانَ اللَّه زِنَةَ عرْشِهٍ ، سُبحَانَ اللَّهِ مِدَادَ كَلماتِهِ ، سُبحَانَ اللَّهِ مِدَادَ كَلماتِهِ ، سُبحَانَ اللَّهِ مِدَادَ كَلمَاتِه . [Sübhânallâhi ve bi-hamdihî adede halkihî ve rızâ nefsihî ve zinete arşihî ve midâde kelimâtihî. (Yarattıkları sayısınca, kendisinin hoşnut olduğunca, Arş’ının ağırlığınca ve bitip tükenmeyen kelimeleri adedince ben Allah’ı uluhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve O’na hamdederim.)]”[8]
HAYDİ, CENNETE AĞAÇ DİKMEYE!
İbni Mesud radıyallahu anhtan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“İsrâ gecesinde İbrahim aleyhisselama rastladım. Bana şunu söyledi: ‘Ya Muhammed! Ümmetine benden selam söyle ve onlara cennetin toprağının çok güzel, suyunun tatlı, arazisinin son derece geniş ve dümdüz, ağaçlarının da سُبْحانَ اللَّه ، والحمْدُ للَّه ، ولا إله إلاَّ اللَّه واللَّه أكْبَرُ [Sübhânallahi ve’l-hamdü lillâhi velâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. (Allah’a hamdeder O’nu noksanlıklardan tenzih ederim. Allah’tan başka ilah yoktur, Allah en büyüktür.)] den ibaret olduğunu haber ver.’”[9]
CENNET HAZİNESİ
Ebu Musa radıyallahu anh şöyle dedi:
– Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana hitaben “Cennet hazinelerinden bir hazineyi sana bildireyim mi?” buyurdu. Ben de “Evet, Ya Resûlellah, bildir.” dedim. Şöyle buyurdu:
“Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh. (Günahtan kaçacak güç, ibadet edecek kuvvet ancak Allah’ın yardımıyla kazanılabilir.)”[10]
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------
[1] (Ahzab, 41-42)
[2] (Müslim, Zikir, 32. Ayrıca bk. Tirmizî, Daavât 128)
[3] (Buharî, Bed’ü’l-halk 11; Daavât 64, 65; Müslim, Zikir 28. Ayrıca bk. Tirmizî, Daavât 59, 62; İbni Mâce, Dua, 14)
[4] (Müslim, Zikir, 85)
[5] (Müslim, Taharet 1. Ayrıca bk. Tirmizî, Daavât, 86)
[6] (Müslim, Zikir, 33-36)
[7] (Müslim, Zikir, 37. Ayrıca bk. Tirmizî, Daavât ,58)
[8] (Müslim, Zikir 79. Ayrıca bk. Ebu Davud, Vitir, 24)
[9] (Tirmizî, Daavât, 59)
[10] (Buharî, Megâzî 38, Daavât 50, Kader 7, Tevhîd 9; Müslim, Zikir 44-46. Ayrıca bk. Ebu Davud, Vitir 26; Tirmizî, Daavât 3, 58; İbni Mâce, Edeb, 59)
Taha yiğit