* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Sosyal Medya ve Mahremiyet  (Okunma sayısı 187 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı KOYLU

  • *****
  • İleti: 2314
Sosyal Medya ve Mahremiyet
« : Nisan 04, 2020, 08:22:00 ÖÖ »
Sosyal Medya ve Mahremiyet

Geçenlerde aile bürosuna gelen genç çift, niçin anlaşamadıklarını anlatırken sosyal medyada birbirleri için paylaştıkları can acıtan fotoğraf ve yazıları gösterdiler. Evde tek kelime konuşamadıklarından, bütün iletişimlerini sosyal medya aracılığıyla gerçekleştirdiklerinden dert yanıp mutsuz olduklarını belirttiler. Bu konuda nasıl yardımcı olabileceğimi sorup boşanmaya giden yolların her geçen gün kısaldığından dem vurdular.

Ne kadar farkındayız bilmiyorum ama sosyal paylaşım ağları hayatımıza gireli evliliklerimizde mahremiyet algısı değişti. Evli çiftler sürekli göz önünde... Sevgilerini de nefretlerini de başkalarının gözü önünde yaşıyorlar. Kadın, can acıtıcı cümlelerle eşinin vefasızlığını anlatan bir yazı paylaşırken erkek, kadının serzenişlerini yine bir fotoğraf üzerinden gözler önüne seriyor. Sosyal medya, âdeta çiftler için dövüş sanatlarının sergilendiği bir arenaya dönüşmüş durumda. Evli çiftler her gün, eşine nasıl laf yetiştireceğini düşünerek gözünü açıyor. Kadın, ortasından sıktığı diş macununun fotoğrafını paylaşarak eşinden ne çektiğini anlatmak için çırpınırken erkek, karısının toplamadığı sofranın fotoğrafını paylaşarak rövanşını alıyor. Tartışmalar dört duvardan taşalı hayli zaman oldu farkında değiliz.

Eşiyle içtiği bir fincan kahveyi bile sosyal medyaya koyup “Bakın, ben de sizin kadar mutluyum!” mesajı vermeye çalışanlar olduğu gibi sadece fotoğraf paylaşmak için sofra süsleyenler bile var. Sosyal medyada mutluluğunu paylaşan arkadaşlarının evliliği ile kendi evliliğini kıyaslayanlar, evde huzursuzluk çıkartabiliyor. Her gün âdeta adım adım takip ettiği arkadaşının; ailesiyle gezip tozduğu yerleri, giydiği giysileri, yediği yiyecekleri temcit pilavı gibi gündeme getirmesi; bireyi bütün bu şeyleri kendi ailesinde göremediği için mutsuz ediyor.

Son yıllarda evliliklerin zarar görmesinin en büyük sebeplerinden biri zannımca evlilikte mahremiyet ilkesinin ihmale uğramasıdır. Oysa evlilik, mahremiyet ilkesi üzerine bina edilirse yürür. Mahrem kelimesi, “başkalarına söylenmeyen, gizli” anlamına geldiği gibi “sırdaş” anlamı da taşır. İki kişi arasında olan her şey ikiliye aittir ve mahremdir. Mesela iki kişinin muhabbeti, özlemi, hasreti, sevinci, mutluluğu, özel olarak paylaştıkları anlar, geleceğe dair kurdukları hayaller, öfkeleri, yaşadıkları sıkıntılar, gerginlikler, kırgınlıklar vb. pek çok konu evlilik ilişkisinin mahremini temsil eder. Evlilikte mahremiyet ihlal edilir de her şey göz önünde yaşanırsa bu, zamanla beraberinde çeşitli sorunlar getirir.

Evlilik, “eş olmak” ve “biz olmak” demektir. Hayat yolculuğunda aynı yönde ve aynı ritimde adım atmak demektir. Mahremiyetin dört duvar arasında korunması demektir. Aksi hâlde evler, demirden, çimentodan müteşekkil yapılar olarak kalır da bir türlü yuva olamaz. Eşler, en emniyetli olmaları gereken yerde kendilerini güvende hissedemez. Endişe ve şüphelerin ablukaya aldığı ilişkilerde, eşler kendini savunmak adına saldırgan davranışlar sergileyebilir. Saldırıya uğrayan eş, kendini savunmak için karşı atak geliştirir. Sonuç olarak toplumda dillendirilen “şiddetli geçimsizlik” sebebiyle evlilikler bitebilir.

Eşler, gün geliyor yaşadıklarını da anlattıklarını da unutuyor. Kötü bir günün sonunda yaşadığı küçük bir mutlulukla bütün haletiruhiyesi değişen eş, kötü günü değil yaşadığı mutluluğu hatırlar. Kişi sıkıntılarını unutur fakat anlattığı kişiler unutmaz. Her yeni sıkıntıda, olumsuz tecrübeler aktarılır... Derken, aslında çok basit şekilde çözülebilecek bir sorun, geçmişten gelen sıkıntılarla birleştiği için çığa dönüşür ve bir türlü çözülemez. Sorunlar büyüdükçe evliliğin yükü taşınamaz hâle gelir. Yük, taşınmaz hâle gelince de bırakılır.

Bütün bu sıkıntıları yaşamamak için evlilikte mahremiyete dikkat edilmesi önemlidir. Bırakın, yaşadıklarınız iyisiyle kötüsüyle sizde kalsın. Kimseyi mutlu olduğunuza inandırmak zorunda değilsiniz. Mutluluğunuzu göstermek için uğraşmayın, mutlu olmaya bakın!

--------------------------------------------------

Sosyal medyayı düzgün kullanalım inşallah. her gün tvlerde kaçan evli kadınlar, bunları kabul eden, karşılık veren erkekler, kaçan kızlarımız. ne oldu bize* neden ahlakımız gelenek göreneklerimiz bozuldu?  sosyal medya iyi kullanırsak iyi ama kötüye kullanmayalım. Sorunlarımızı ailemizle, eşlerimizle çözelim. Büyük kaçmalar maddi olanıksızlıklar olabilir ama bu devamlı değil geçicidir.

 


* BENZER KONULAR

Rahîm Ve Rahmân Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:28:55 ÖÖ]


Davranışlarımız Kaydediliyor Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:22:46 ÖÖ]


Biliniz Cesedin Öyle Bir Et Parcası Vardır Ki Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:18:08 ÖÖ]


Melek Girmeyen Evler Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:04:30 ÖÖ]


Doğru Çalışma Methodu Gönderen: türkiyem
[Bugün, 10:59:59 ÖÖ]


Başınızı Çevirip Gitmeyin Gönderen: türkiyem
[Bugün, 10:39:23 ÖÖ]


Ozan Birgül 320 kbps - 2 kısım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:15:33 ÖÖ]


Ozan Birgül - İlahiler 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:04:09 ÖÖ]


Dualarımız Neden Kabul Olmuyor Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:10:43 ÖÖ]


Birlikte Hizmet Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:59:59 ÖÖ]


Gizli Halleri Açık Hallerinden Daha Hayırlı Adamlara İhtiyacımız Var Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:31 ÖÖ]


Mücahitler Kazandığınızı Kaybetmeyiniz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:32 ÖÖ]


İnsanlardan Övgü Beklemek Ateşle Oynamak Gibidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:24:29 ÖÖ]


Zamanın Kıymetini Bilmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:13 ÖÖ]


Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]