Kendini Tanımak
Birçoğumuz kendimizi tanımayız ve bunun farkında değilizdir. Buna rağmen hayatımızdaki insanların bizi "olduğumuz gibi" kabullenmeyişine sitem eder, üzüntü, öfke, kaygı, endişe gibi olumsuz duygu ve düşüncelerle boğuşuruz. Ve bir türlü nasıl mutlu olacağımızı bilemeyiz.
Kendimize soracağımız sorulara vereceğimiz dürüst cevaplar ile "kim olduğumuzu" anlayabiliriz. Hadi sor kendine;
*Kimim ben? *Kendimi olduğum gibi seviyor muyum? *İyi huylarım nedir? *Kötü huylarım nedir? *Benim için mutluluk nedir? *Ben, kendimin eşi, çocuğu, annesi, patronu, arkadaşı vs. olsaydım "kendimi sever miydim?" *Şikâyet ettiğim durumlarda gerçekten haklı mıyım?
*Ne kadar şükrediyorum? Soru ve cevapları kendinize göre iç dünyanızda bulun ve değişim için "evet" veya samimi bir şekilde “hayır” deyin. Sonra kendinizi “evet” diyecek şekilde düzeltmeye odaklanın…
Unutmayın ki insan kendi iç dünyasında anlam kazanmadan ve kendisini sevmeden hiç kimsenin hayatında anlamlı ve sevgiye dair bir yer edinemez. Hayatın içinde hep mağdur olan kişi olma duygusundan kurtulmak, kendimizi tamamlamakla mümkün. Kendisi için hiçbir şey yapmayan bir insana, hiç kimse yardım edemez.
İçinde bulunduğumuz hayatı, sorunları, sevinçleri birbirinden ayırmak mümkün değildir. Hayat tüm duygu ve düşüncelerin toplamıdır. Yaşadığımız her ne olursa olsun, her şeyden önce kabule geçmeli ve varlığımızı anlamlandıran "benliğimizle" kendimize sahip çıkmalıyız.
"Birileri hayatımızı altüst ediyor" diye düşünüp, yine o "Birileri hayatımızı düzene koysun" diye beklemek, sadece içinde kaybolduğumuz bahaneler olmaktan öte geçmeyecektir. Bu sebeple kendi dünyanın keşfini kendi içinde tamamla ve kendini bul!
Çözüme hizmet etmeyen her duygu ve düşünce insanı bir girdaba hapseder. Kendini tanı! Kabule geç! Şükürle mutluluk serüvenine başla! Hayat zaman kaybetmeyecek kadar kısa ve mutluluk her anı ile uzun bir yolculuk. Sevgiyle kalın...
Asu Can.