* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: ALKOLLÜ İÇKİ - KÖTÜLÜKLERİN BAŞIDIR  (Okunma sayısı 601 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı türkiyem

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 2153
ALKOLLÜ İÇKİ - KÖTÜLÜKLERİN BAŞIDIR
« : Aralık 31, 2018, 09:25:00 ÖÖ »
ALKOLLÜ İÇKİ - KÖTÜLÜKLERİN BAŞIDIR

Peygamberimizin¸ "Her sarhoşluk veren¸ namazdan alıkoyan şey haramdır¸ çoğu sarhoşluk veren şeyin azı da haramdır" "Sakın içki içme¸ çünkü o her kötülüğün anahtarı/başıdır" "İçki deva değil derttir" gibi sözleri tüm bu kapıları kapatmaktadır. Zira az görülerek¸ basite alınarak başlanan günahlar¸ ilerde tiryakiliğe sebep olmaktadır.

Günahlar¸ tiryakilik yapabilir. Bu yüzden asıl olan¸ diğer tüm günahlar gibi alkole de hiç bulaşmamaktır. Yüce Yaratıcı'nın tertemiz olarak bizlere emanet ettiği organizmamızı fıtratı üzere muhafaza etmektir. Bunun için hangi isimle anılırsa anılsın alkolün her çeşidinden¸ alkol şaibesi taşıyan içki ve maddelerden¸ onların zerresinden/damlasından bile uzak olmak gerekir.

Bugün bazı çevrelerde arada sırada¸ düğünde bayramda¸ ölçüyü kaçırmamak kaydıyla alkol almak normal görülebilmektedir. Arkadaş ve çevrenin hatırına¸ birilerine görünme/yaranmak için alkol alınabilmektedir. Bazı kimseler alkolü ‘aslan sütü¸ azıcıktan bir şey olmaz¸ şimdi herkes alıyor¸ önemli olan ne kadar alacağını bilmektir' gibi sözlerle alınmasını teşvik edebilmektedir. Yine bazı yemek/aşçı kitaplarında¸ lezzet için yemeklere bir kaşık beyaz/kırmızı şarabın katılması tavsiye edilir. Bunlar harama kılıf bulma çabalarıdır.

Peygamberimizin¸ "Her sarhoşluk veren¸ namazdan alıkoyan şey haramdır¸ çoğu sarhoşluk veren şeyin azı da haramdır"[1]

 "Sakın içki içme¸ çünkü o her kötülüğün anahtarı/başıdır"[2]

 "İçki deva değil derttir"[3] gibi sözleri tüm bu kapıları kapatmaktadır.

Zira az görülerek¸ basite alınarak başlanan günahlar¸ ilerde tiryakiliğe sebep olmaktadır.

Günümüzde alkol ürünleri farklı isim ve çeşitleriyle¸ çok cazip tanıtımlarla¸ filmlerdeki içki meclisi tasvirleriyle¸ çağdaşlık/ilericilik gibi yaftalarla özendirilmektedir. Şer odakları¸ tüm var güçleriyle¸ gece gündüz çalışırken¸ hayır cephesi de üzerine düşeni yapmalı. Dışlamadan¸ ürkütmeden¸ nefret ettirmeden¸ ikna edici üsluplarla alkolün zararlarını¸ haramlığını¸ dünya ve ahiret kaybını anlatmalıdır.

Ne suretle olursa olsun ve hangi yaşta ve konumda olursa olsun¸ içkiye alışmış olanların kurtarılması için gayret edilmelidir. Sağlam bir iman ve güçlü bir irade ile alışkanlıklardan vazgeçilebileceği anlatılmalıdır. Nitekim Kur'ân inmeye başladığı yıllarda¸ pek çok insan içki içiyordu. Bunların içerisinde aşırı derecede alkol tutkunu olanlar da vardı. İslâm¸ bunların hiç birini dışarıda bırakmadan¸ onları kazanmak için çok narin ve hassas bir yöntem uyguladı¸ aşamalı olarak getirdiği ayetleriyle büyük ölçüde onları alkolün esaretinden kurtardı. Kur'ân'ın izlediği bu yöntem¸ bugün de alkol başta olmak üzere günahların ağına düşmüş insanların kurtarılmasında işletilebilir.


Kur'ân'ın Vazgeçirme Yöntemi

Evet Kur'ân¸ alkollü içeceklerin yaygın bir biçimde kullanıldığı bir topluma indi. O¸ böyle bir toplumu kısa zamanda içkiyi neredeyse hiç kullanmayan bir toplum hâline getirdi. Tarihte çeşitli toplumlarda devletçe konulan içki yasaklarının yapamadığını Kur'ân yapmış ve bunda da başarılı olmuştur. İçki ile ilgili olarak Kur'ân'da yer alan âyetler¸ iniş sürecine göre şöyledir:

I. Aşama: Bilgilendirme;

"Hurma ve üzüm gibi meyvelerden hem sarhoş eden içki hem de güzel gıdalar edinirsiniz. İşte bunlarda da aklını kullanan kimseler için büyük bir ibret vardır."[4]

Mekke döneminin son zamanlarına doğru inen bu âyet içkiyle ilgili ilk inen âyettir. Âyette çok veciz bir biçimde içki ile ilgili bilgilendirme yer almış¸ hurmadan elde edilen güzel gıdalarla sarhoşluk veren içki karşılaştırılması yapılmış ve sarhoşluk veren şeyden sakınmaya yönlendirmede bulunulmuştur. Âyetin aklını kullanmaktan bahsederek son bulması da oldukça ilginçtir. Gerçekten de aklını kullanan kimse¸ güzel gıdalar yerine sarhoşluk veren şeyi tercih etmeyecektir.

Sonuç olarak âyette hem konuyla ilgili bilgilendirme¸ hem de tatlı bir yönlendirme ve sakındırma söz konusudur.

II. Aşama: Yönlendirme;

"Sana¸ şarap ve kumar hakkında soru sorarlar. De ki:

‘Her ikisinde de büyük bir günah ve insanlar için bir takım faydalar vardır. Ancak her ikisinin de günahı faydasından daha büyüktür. Yine sana iyilik yolunda ne harcayacaklarını sorarlar. ‘İhtiyaç fazlasını' de. Allah size âyetleri böyle açıklar ki düşünesiniz."[5]

Medine döneminin ilk yılında inen bu âyette dikkat çekici bir biçimde ‘Sana sorarlar. De ki' kalıbı kullanılarak içki ve kumardaki zarar ve faydaların karşılaştırılması yapılıyor ve zararın/günahın çok daha fazla olduğuna dikkat çekiliyor. Âyette infak konusuna da temas edilerek içki ve kumarın israf sebebi olduğuna işaret ediliyor. Âyetin ‘düşünen bir toplum' ibaresiyle son bulması ise¸ konu ile ilgili düşünmenin önemini ortaya koymaktadır. Kısaca âyet¸ hem içki ve kumardan sakınmaya hem de israftan kaçınıp iyilik yolunda harcamalarda bulunmaya daha kuvvetle yönlendirmede bulunmaktadır.

III. Aşama: Sınırlandırma;

"Ey iman edenler! Siz sarhoş iken –ne söylediğinizi bilinceye kadar– cünüp iken de –yolcu olan müstesna– gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın… Şüphesiz Allah çok affedici ve bağışlayıcıdır."[6]

Medine döneminin ortalarına doğru inen bu âyette içkili iken namaza yaklaşılmaması istenerek içkinin kullanım alanı sınırlandırılıyor. Yanı sıra¸ içkinin kişiyi¸ ne söylediğini bilmeyecek duruma düşürdüğüne dikkat çekiliyor. Aslında bu sınırlandırmanın peşinden bir yasaklamanın geleceği sezilebiliyor. Âyetin ‘Ey iman edenler' ifadesi¸ muhatapları Allah'ın vereceği hükme uymaya yönlendirirken¸ affeden ve bağışlayan Allah hatırlatmasıyla son bulması ise¸ içkiden caydırma ve ümit verici olma bakımından duyguları tahrik etmektedir.

IV. Aşama: Yasaklama;

"Ey iman edenler! Şarap¸ kumar¸ dikili taşlar (putlar)¸ fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan¸ içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık (bunlardan) vazgeçtiniz değil mi? Allah'a itaat edin¸ Rasûle de itaat edin ve (kötülüklerden) sakının. Eğer (itaatten) yüz çevirirseniz bilin ki Rasûlümüzün vazifesi apaçık duyurmak ve bildirmektir."[7]

Medine döneminin sonlarına doğru inen bu âyetlerde içki ve kumarın şeytan işi pislikler olduğu belirtilerek kesin bir şekilde yasaklama geliyor. ‘Ey iman edenler' ifadesiyle başlayan âyetler¸ içki ve kumardan sakınmanın kurtuluş sebebi olacağını belirttikten sonra¸ içki ve kumarın kötü sonuçlarını çok çarpıcı bir şekilde anlatarak devam etmektedir. Âyetlerin ‘Artık vazgeçtiniz değil mi?' ifadesiyle bitmesi ve ardından Allah ve Rasûlü'ne itaati emreden ifadelerin gelmesi yasağı netleştirmekte ve pekiştirmektedir. Âyetlerde ikna edici ve kesinlikle vazgeçirici bir üslup kullanılarak akıl ve duyulara hitap edilmekte¸ hattâ üstü kapalı bir tehdide de yer verilmektedir. Âyet inince Hz. Ömer¸ "Evet vaz geçtik Ya Rab" diyerek Allah'ın hükmüne teslimiyetini ortaya koymuştu.[8]

Bu âyetlerde şu hususlar dikkatimizi çekmektedir:

Âyetlerde¸ yasaklar ve yasak olmayanlara¸ kötülük ve iyiliklere¸ zararlı olanlar ve yararlı olanlara karşılaştırılmalı bir biçimde dikkat çekilmiş¸ insanlar hep iyiye¸ güzele yönlendirilmiştir.

Allah inancı sürekli gündemde tutularak günahlardan sakındırılmıştır.

Sorumluluk şuuru hatırlatılarak günahlara dikkat çekilmiştir.

Yasakların zararları açıklanarak ikna edici bir üslup kullanılmıştır. Dolayısıyla hem akıllar hem de duyular devreye sokulmuştur. Anlatımda kafa-kalb-duygular bütünlüğü gözetilmiştir.

İnsanları zararlı alışkanlıklardan kurtarmak için tedricîlik yöntemi izlenmiştir.

Bu yöntem ile pek çok içki mübtelası insan içkiden kurtulmuş ve bir daha da bu günaha dönmemiştir.

Rivayetlere göre yasak geldiğinde Medine'de içki tüccarı olup stokları olanlar¸ evlerinde şarap fıçıları olanlar içkileri sokaklara dökmüşlerdir. Keysan isimli sahabî de içki ticaretiyle uğraşanlardan biriydi. Yasak gelince içki tulumlarını imha etti.[9]

Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurur: "Şüphesiz ki Allah¸ içkiye¸ onu üretene¸ üretilen yere¸ içene¸ içirene¸ taşıyana¸ alana¸ satana lanet etmiştir."[10]

"Sizden öncekilerden çokça ibadetle uğraşan bir adam vardı. Azgın bir kadın onunla ilgilenip baştan çıkarmak istedi. Adamı evine çağırdı. Evde bir çocuk ve bir kap içki vardı. Kadın¸ ya benimle olursun¸ ya içki içersin yahut şu çocuğu öldürürsün¸ yoksa seni bırakmam diye tehdit etti. Adam çaresiz kalınca¸ içkiyi içti¸ sarhoş oldu¸ çocuğu öldürdü ve zina etti."[11]

"İçki içen¸ mümin olarak onu içemez."[12]

"Ümmetimden bir kısım kimseler¸ içkiyi farklı isimlerle içeceklerdir."[13]

O halde hangi isimle karşımıza çıkarsa çıksın¸ hangi şartta ve kim tarafından sunulursa sunulsun haramlar bir kerecik olsun denenmeye değmez. Zira onlar virüsler gibidir¸ bulaşıcıdır¸ pek çok maddî ve manevî hastalığa davetiye çıkarırlar. Kur'ân'ın hamr olarak isimlendirdiği alkol de insanın aklını örten¸ beynini uyuşturan şeydir. Aklı olmayanın ise¸ ne dini kalır¸ ne de başka bir değeri!

------------------------------------------------------------

[1] Müslim¸ Ebû Davûd.

[2] İbn Mace¸ Ahmed¸ Müsned V¸ 238.

[3] Müslim¸ Ebî Davûd.[4] 16/Nahl¸ 67

[4] 16/Nahl¸ 67

[5] 2/Bakara¸ 219

[6] 4/Nis⸠43

[7] 5/Mâide¸ 90-92

[8] Ahmed¸ Müsned¸ I¸ 53.

[9] Ahmed¸ Müsned¸ IV¸ 335-336.

[10] Ahmed¸ Müsned¸ I¸ 316¸ Ebû Davûd¸ Eşribe 2.

[11] Nesâî¸ Eşribe 45.

[12] Buharî¸ Eşribe 6.

[13] Ahmed¸ Müsned V¸ 342¸ Ebû Davûd¸ Eşribe 6¸ İbn Mâce¸ Eşribe 8.

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]