Gönderen Konu: Çanakkale Ruhu (Okunma sayısı 779 defa)

fanidunya NET · « : Mart 17, 2024, 08:34:10 ÖÖ »

Çanakkale Ruhu

Takvim 18 Mart 2015’i gösteriyordu.

Esenboğa Havalimanı’nda sabah namazını kıldı, mescitten çıktı.

Çanakkale uçağına bindi.

Az sonra, uçak hareket etti.

Heyecanlanmıştı..

Bu gün, 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferinin 100.yıldönümüydü.

Şimdi ,etkinlikler ve dolayısıyla kutlamalar olacaktı.

Günübirlik Çanakkale’ye giderek, ecdadımızın yaşadıklarını hissetmek anlamak istiyordu.

Nihayet ,uçak iniş yaptı ve şehir merkezine geçildi.

İlk dikkatini çeken şey ,tören alanı bayraklarla donatılmıştı askerler polisler sivil halk hep birlikteydi.

İkinci dikkat ettiği husus ise, müthiş bir rüzgar esiyordu ve hava soğuktu.

Yanındakilere sordu ’ben mi üşüyorum, yoksa sizde üşüyor musunuz?

Arkadaşları cevap verdi ’bizde üşüyoruz’.

Tekrar sordu ‘peki her zaman böyle soğuk olur mu?

Tekrar cevapladılar ‘Çanakkale her zaman soğuk olur ’ dediler.

Düşündü..

Ankara’dan uçakla Çanakkale’ye ve havaalanından taksiyle şehir merkezine gelmişti. Üzerinde pardösü vardı, sabah kahvaltı etmişti.

Yani, konforlu bir yolculuk yapmıştı, karnı tok sırtı pekti.

Buna rağmen üşümüştü.

Acaba,1915 yılında aç karnına siperlerde çarpışan ve üstünde giyecek kıyafeti olmayan yokluk imkansızlık içindeki kahraman ecdadımız neler yaşamışlardı?

Acaba, ne kadar üşümüşlerdi?

Acaba, ne kadar açlık çekmişlerdi?

O şartlar altında dünyanın en güçlü orduları olan karşısında nasıl bir mücadele vermişlerdi?

Duygulandı. .

Bir, Türk subayının mektubunu hatırladı.

İhtiyat zabiti Edhem İstanbul Hukuk Fakültesinde okurken savaşa katılmış, bu mektubu yazdıktan
sonra şehit olmuştu.

Mektup şöyleydi;

‘’Valideciğim ,dört asker doğurmakla müctehid şanlı Türk annesi,

Mektubunu Divrin Ovası gibi güzel yeşillik bir ovacığın ortasından geçen derenin kenarında, armut
ağacının gölgesinde otururken elime geçti.

Tabiatın yeşillikler içinde mest olmuş ruhumu bir kat daha takviye etti.

Okudum okudukça ,büyük dersler edindim.

Tekrar okudum.

Böyle güzel mukaddes bir vazifenin içinde bulunduğum için sevindim.

Gözlerimi açtım,uzaklara doğru baktım.

Yeşil ekinlerin rüzgarlara mukavemet edemeyerek eğilmesi ,bana annemden gelen mektubu

selamlıyor gibi geliyor.

O güzel çayırın koyu yeşil tarafına askerlerim dizilmişler ,gayet güzel sesli birisi ezan okuyor.

Ey Allah’ım!

Bu, ovada ezan sesi ne kadar harika..

Bülbül bile sustu.

Ekinler bile hareketsiz .

Dere bile sessiz.

Bütün mevcudat o mukaddes sesi dinliyor.

Ezan bitti, o dereden bende abdest aldım. Cemaat ile namaz kıldık.

O güzel yeşil çayırların üzerine diz çöktüm.

Ellerimi kaldırdım ve dedim ki;

Ey Rahim Allah’ım !

Şu öten kuşun, şu gezen köylülerin, şu secde eden ekinlerin, şu heybetli dağın Halikı!

Sen, bütün bunları biz Türklere verdin yine Türklerde bırak.

Yarabbim!

Şu kahraman askerlerin bütün dilekleri, İsm-i Celal’ini İngilizler ve Fransızlar’a tanıtmaktır.

Sen,bu şerefli dileği kabul eyle..

Huzurunda titreyerek dua eden biz askerlerin süngülerini keskin, düşmanlarını zaten kahrettin ya ,
bütün mahfeyle! diyerek dua ettim.

Artık ,benim kadar mesut benim kadar bahtiyar kimse tasavvur edilemez’’.

Kahraman subayın mektubunu düşünürken, duyduğu sesle irkildi. ‘Tören bitmiştir’..

Öğle namaz vakti gelmişti.

Yerinden kalktı, şehir meydanında bir camiye gitti.

Abdest aldı, namazını kıldı.

Namaz sonunda, şehitler için yapılan hatim duasına iştirak etti.

Camiden çıkarak ,sahile doğru yürüdü.

Deniz kenarına geldi ve baktı.

Karşı tepelerde, ‘silahlı asker bayrak resmi’ vardı.

Ve, DUR YOLCU BASTIĞIN BU TOPRAK BİR DEVRİN BATTIĞI YERDİR, yazıyordu..

Bu tabloyu seyretti .

O zaman , 252 bin kişi kayıp verilmişti.

Emsali görülmeyen,bir mücadele yapılmıştı.

Neticede, bu topraklar düşmana teslim edilmemişti.

‘Şüheda fışkıracak toprağı, sıksan şüheda ‘ diyerek mırıldandı.

Akşam uçağa binip, İstanbul’a hareket etti.

Yukardaki satırlar, bu fakirin zaferin 100.yıl dönümü etkinlileri dolayısıyla duygularını, ifade
etmektedir.

Evet, Çanakkale bir devrin battığı yerdir!.

Burada ‘Çanakkale Geçilmez’ denilerek destan yazılmıştır.

Bu savaşta, havada mermiler çarpışmıştır.

Bu savaşta ,Seyit onbaşı 215 kg. top mermisini ALLAH diyerek omuzlamıştır.

Bu savaşta, bir çok olağanüstü hadise gerçekleşmiştir.

Biliyor musunuz ,’Çanakkale Savaşına katılan düşman zırhlıları arasında bir gemi tamamen içki iledoldurulmuştu’..

Amaç ‘savaş sonunda İstanbul’u işgal etmek ve Türk kızlarına tecavüz edip içki içerek kutlama yapmaktı’...

Çanakkale , namus meselesidir!

Bir tarihçi ,’Dünya tarihinden Türkleri çekerseniz tarih diye bir şey kalmaz’ demiştir.

Çanakkale savaşında, Dünyanın en büyük donanmaları geldi ve kahraman Türk askerine mağlup oldu. Bunu hazmedemediler.

Savaş sonunda, İngiliz Divanı Harbi kuruldu.

Orduların komutanı Churcill’e ‘neden mağlup oldunuz?’ diye soruldu.
Churchill ise ibretlik bir cevapla şöyle dedi; ‘Biz Çanakkale’de Türklerle değil, ALLAH’ la savaştık .

ALLAH’la savaşılmaz ’.

Gerçekten ,askerlerimiz din vatan aşkıyla kahramanca çarpışmışlardır.

Bir örnek, Çanakkale savaş esnasında, Binbaşı Lütfi bey’ Yetiş Ya Muhammed Kitabın gidiyor’

feryadıyla istimdad etmiştir.

Kahramanlarımız, o hengamede dahi bir vakit namazı kaçırmamaya özen göstermiştir.

Sonunda, Cenab-ı Hak ‘bu güzel millete zaferi ihsan eylemiş, yardım etmiştir’.

Bu gün ,zaferin üzerinden 109 yıl geçti.

Türkiye’de milli duruşu olan manevi değerlere hürmet eden bir iktidar var.

Memleketimizde, bir çok hizmetler yapıldı.

O büyük zafer ,Çanakkale Köprüsü ile taçlandırıldı.

Eser 4608 metre uzunluğundadır ve Dünya’nın en uzun asma köprüsüdür.

Sadece Türkiye değil ,aynı zamanda bölge devletleri ekonomileri ticaretleri ulaşımlarına pozitif bir
katkı sağlamaktadır.

Günümüzde ;

Çanakkale Ruhunu, anlamak anlatmak lazımdır.

Ve, kazanımlarımızın, kıymetini bilerek, yerel seçimlerde, bu çerçevede hareket etmek gereklidir.

Recep Öncel.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Çanakkale Ruhu (Okunma sayısı 779 defa)

fanidunya NET

Çanakkale Ruhu