Allah’in En Sevdi̇ği̇ Keli̇me - LA İLAHE İLLALLAH
Resulü Müctebâ Efendimiz buyuruyor:
“Cennetin bedeli ‘La İlahe İllallah’ sözü dille söylemektir.” Hadis-i şerifte bahsedilen cennetin bedeli ‘La İlahe İllallah’ sözünü söyleyen kişinin kalbinin de bunu tasdik etmesi gerekir. Allah’tan başka ilah yoktur, Allah’ın eşi, benzeri yoktur diye bir insanın kalbinde bunu tasdik edip, diliyle de söylemişse cennetin bedelidir. Kelime-i tevhid yani ‘La İlahe İllallah’ imanın esası, temelidir.
Tabi ‘La İlahe İllallah’ dendikten sonra ‘Muhammedün Resulullah’ da demek gerekir.
Yani bir insan Allah’tan başka ilah olmadığını kabul edip Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa Efendimizi kabul etmeyen kimse iman etmiş olmaz. Çünkü Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın emri var, “Bana ve Allah’ın Resulüne inanın, tabi olun” diye emir var. O yüzden bir insan kalbiyle ve diliyle ‘La İlahe İllahlah Muhammedün Resulullah’ demeden iman etmiş olmaz. Şunu da söyleyeyim Allah’ın en sevdiği kelime ‘La İlahe İllallah’dır.
“LA İLAHE İLLALLAH” HER ŞEYDEN DEĞERLİ
Tefsirlerde ifade edildiğine göre Hz. Musa Efendimiz, “Ya Rabbi bana seni devamlı zikredeceğim, anacağım bir kelime söyle.
Sana onunla dua edeyim, seni onunla zikredeyim Allah’ım” demiştir. Allah-u Teâlâ da şöyle buyurdu: “Ey Musa, ‘La İlahe İllallah’ de.”
Hz. Musa Efendimiz de, “Ya Rabbi bunu senin her kulun söylüyor. Ben bana özel bir şey istiyorum” demiştir. Yine Allah cevaben buyurdu: “De ki ‘La İlahe İllallah.” Bunun üzerine Hz. Musa, “Benim nazarımda ‘La İlahe İllallah’ kelimesinden değerli bir kelime yoktur” dedi. Yüce Allah buyurdu: “Yedi kat semadaki her şey toplansa terazinin bir kefesine konsa ve diğer keseye de ‘La İlahe İllallah’ konsa, ‘La İlahe İllallah’ daha ağır gelirdi ey Musa.”
Buradan da anlaşılacağı üzere Allah katında en değerli, en mübarek kelime ‘La İlahe İllallah’ kelimesidir. İşte o yüzden cennetin değeri ‘La İlahe İllallah’ olarak belirlenmiştir. Peygamber Efendimiz de hadis-i şerifte bunu dile getirmiştir.
NİMETLERİN KARŞILIĞI “ELHAMDÜLİLLAH”TIR
Allah’ın verdiği nimetler saymakla bitmez. Görmek büyük nimet, duymak büyük nimet, bedenimizi hareket ettirmek büyük nimet.
Daha birçok nimet var, say say bitiremeyiz.
İşte Allah’ın verdiği nimetlerin bedeli nedir diye Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa Efendimize sormuşlar. Peygamber Efendimiz de buyuruyor:
“Allah’ın verdiği nimetlerin karşılığı, bedeli, ‘Elhamdülillah’dır.”
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerifte, ‘La İlahe İllallah’ kelimesinin cennetin bedeli olduğunu belirtmişti. Bu hadis-i şerifte de Yüce Allah’ın verdiği nimetlerin karşılığının ‘Elhamdülillah’ olduğunu anlıyoruz. Nimeti veren Allah’ı tanıyıp, O’na şükretmek için ‘Elhamdülillah’ diyoruz. ‘Elhamdülillah’ derken, ‘Hamd Allah’a mahsustur’ diyoruz. O yüzden biz Müslümanlar olarak da Allah’ın bize verdiği bütün nimetlerin bedelini ödeyemeyiz. Ancak bunun için ‘Elhamdülillah’ gibi güzel bir şükür kelimesi vardır. Allah’ın verdiği sayısız nimete karşı bedel olarak ‘Hamd Allah’a mahsustur’ desek yani ‘Elhamdülillah’ desek çok doğru bir iş yapmış oluruz.
BANKA BİR FAİZ KURUMUDUR
Bankada altın hesabı kullanıp kullanılamayacağıyla ilgili birçok soru soruluyor. Efendim banka bir faiz kurumudur.
İslam dininde faizle ilgili hükümlerin ne kadar keskin olduğu da açıkça ortada. Şimdi bankada bir hesap kurup altınlarınızı orada biriktirirseniz o bankayı yaşatmış olursunuz.
Bir faiz kurumunu yaşatmak Müslüman’a yakışır mı? Faiz almasan bile, faizle işleyen bir kuruma para yatırarak o faiz kurumunun canlı durmasına sebep oluyorsun. O yüzden Müslümanların bankada faizsin bir altın hesabı kullanması doğru değildir. Faizli bir hesap kullanması zaten çok büyük bir günah. Ancak çağımızın gerektirdiği bazı zorunluluktan dolayı hemen herkesin banka hesabı var.
Bizim burada sadece o zorunluluk yüzünden bankayla işimiz olabilir. Yoksa faizin yanından geçmek bile bir Müslüman’a yakışmaz.
Prof. Dr. Cevat Akşit.