Besmele Çekerseniz Şeytandan Kurtulmuş Olursunuz
Resul-ü Müctebâ Efendimiz, hayatımızın her safhasında bize örnek olmalıdır. Sadece ibadetlerde değil, günlük yaşamımızda her konuda bize örnektir. O’nun hareketleri ve sözleri sünnet oluyor. Kur'an-ı Kerim’de de, “Allah’a ve onun Resulü'ne itaat edin. Ümmi Peygamber Muhammet Mustafa’ya tabi olun” buyruluyor. Bir kimseye tabi olmak, onun dediğini yapmak, onun yaptığını yapmak ve onun sözünü dinlemekle olur. Biz de Peygamber Efendimiz'in sünnetlerini size aktarıyoruz.
“GIYBET VE DEDİKODU HARAMDIR”
İnsan, ‘üns’ kelimesinden türemiştir. ‘Üns’ demek birisiyle iletişime geçmek, onunla yaklaşmak anlamına geliyor. İnsanın yaratılış fıtratında da bu var ve insan tek başına yaşayamaz. Yaratılış fıtratından dolayı insanlar bir araya gelmek zorundadır. Biz insanın ve tabii ki ‘İnsan beşer, durmaz şaşar. Eyler hata, üçer beşer.’ Biz konuşurken birileriyle iletişime geçerken, karşımızdaki insanın gönlünü yapmak Kâbe yapmaktan daha hayırlıdır. Ama dediğim gibi biz insanız ve bazen güzel bir şey yaparken bile çizmeyi aşıyoruz. Birisiyle konuşurken hemen dedikoduya başlıyoruz, birilerini çekiştiriyoruz. Bir insanın yüzüne söyleyemeyeceğiniz sözü arkasından söylemek gıybet, dedikodu demektir. Gıybet ve dedikodu haramdır. İşte biz de bazen böyle yanlış şeyler söyleyebiliriz. Biz gıybet ve dedikodu yapmıyorsak bile birisi bizim yanımızda başkasının hakkında konuştuğu zaman onu susturmalıyız. Eğer bir günahı engellemezsek biz de o günaha ortak oluruz. Şeytan boş durmaz, Müslüman'ı yanlışa çeker.
“BESMELE ŞEYTANIN YOLLARINI KAPATIR”
Hz. Âdem yaratıldığı zaman Allah, O’na kendi ruhundan üflemiştir. Hz. Âdem’in de kaburga kemiğinden Hz. Havva anamız yaratılmış. Hz. Âdem yaratıldıktan sonra tüm meleklere Hz. Âdem’e secde etmeleri söylenmiştir. Tüm melekler de Hz. Âdem’e secde etmiştir. Fakat sıra İblis Aleyhillâ'ne gelince o secde etmemiş. Neden secde etmediği sorulduğunda, ‘Ben alevli ateşten yaratıldım, o kokar çamurdan yaratıldı. Ben ondan üstünüm’ demiş. Kibir ve hasedinden dolayı da Allah onu kovmuş. Bu anlattığım olay Kur'an-ı Kerim’de anlatılıyor. Şeytanın kelime manası Allah’ın rahmet etmeyeceği, rahmetten umutsuz olan demektir. Şeytan kovulduktan sonra Hz. Âdem ve onun soyundan gelenlerden intikam etmek için Allah’tan kıyamete kadar izin istemiştir. Ama bir insan ‘Bismillâhirrahmânirrahîm’ dediği zaman, şeytanın tüm geliş yollarını kapatmış olur. Onun için her işinizde besmele çekmeniz lazım. Camiye gelirken, eve girerken, yatağa girerken kısacası her şeyde, her yerde ‘Bismillâhirrahmânirrahîm’ deyin ki şeytan sizinle gelmesin. Bir esnaf dükkânını açtığı zaman besmele çekmezse şeytan onun kazancına ortak olur. Besmele çekerseniz şeytandan kurtulmuş olursunuz.
“RESULULLAH EFENDİMİZ BİZİM İÇİN İYİ OLANI SÖYLÜYOR”
Peygamber Efendimiz buyuruyor, “Bir mecliste yapılan hataların kefareti nedir biliyor musunuz? ‘Sübhânekellâhümme ve bihamdik’ derseniz ve bilerek ya da bilmeyerek işlediğiniz günahlardan dolayı tövbe ederseniz o mecliste işlediğiniz günahlar dökülür.” İşte bunu öğrenmemiz ve uygulamamız gerekir. Bunu yapmak mecburi değil ama Resulullah Efendimiz bizim için iyi olanı söylüyor. Ama böyle bir müjde varken, böyle bir güzellik varken neden yapmayasın?
“ALLAH, CAMİDE NAMAZ KILAN MÜSLÜMANLARI GÖRÜNCE AZABI GERİ ÇEKERMİŞ”
Kâfirler Müslümanların zararına gelecek tüm şeyleri deniyorlar. PKK belasını başımıza salanlar onalar. Türlü türlü hainlikleri ülkemizin, insanımızın başına bela edenler onlar. Ama siz camiyi doldurup Allah’ın huzuruna durduğunuz zaman çok belayı def ediyorsunuz. Allah camide birlikte namaz kılan Müslümanları görünce o insanlara vereceği azabı geri çekermiş. Camiler Allah’ın evidir ve kullarının camiye dolması O’nun çok hoşuna gider. Onun için camilere koşun. Kâfirlerin ülkemiz için kurduğu planları bozguna uğratmak için Allah’ın huzurunda hep birlikte namaz kılın. Ayrıca camiye gidip gelirken günahlarınızın silinir. Ayrıca camide ya da cami yolunda göçerseniz imanla vefat edersiniz. Ayrıca camide imama uyup namaz kılarsanız namazınız garantili oluyor.
“PEYGAMBER EFENDİMİZ BİZLERİ ÇOK SEVİYOR”
Güzel Peygamberimiz, “Günahın kefareti pişman olmaktır” diye buyurmuş. Allah günahı yüzünden ağlayan mümini çok severmiş. O yüzden bir günah işledikten sonra pişmanlık duyarak tövbe edeceğiz. Hepimiz insanız, şeytan hepimizle uğraşıyor. O yüzden hata yapmak bize mahsus bir şey ama o hatadan, o günahtan pişman olmak çok önelidir. Peygamber Efendimiz'in dediğini yapar, söylediklerine göre yaşarsak bu dünya da, ahirette de rahat ederiz. Peygamber Efendimiz bizleri çok seviyor. Mesela Peygamber Efendimiz bir gün teravih namazını mescitte kılmış, sonraki gün gelmiş bakmış cami dolup taşıyor. Sonra da mescitte namaz kılmamış. Bunu Hz. Ayşe validemiz anlatıyor. Peki, Peygamber Efendimiz neden teravih namazlarını camide değil de evde kılmış? Şöyle, şimdi biz teravih namazı hızlı hızlı kılınsın istiyoruz. Ama Peygamber Efendimiz hatimle teravih namazı kılıyor. Bunun içinde ümmetine bunun zor geleceğini düşünmüş. Kolay değil 20 rekât namazı hatimle kılmak. Onun için ümmetine zor gelir, zor geldiği için de kul sıkılırsa kötü olur demiş. Ama Peygamber Efendimiz'den sonra Hz. Ömer döneminde teravih namazları tekrar cemaatle kılınmaya başlanmış. Gümbür gümbür, Müslümanlar camileri, mescitleri doldurmuş teravih namazı kılmış. Tüm sahabeler de buna şahitlik ettiği için teravih namazı cemaatle kılınmış. Normalde teravih gibi nafile namazlar cemaatle kılınmaz. Nafile namaz tek başına kılınır. Ama Hz. Ömer döneminden beri böyle olduğu için, sahabeler de buna icmâ etmiştir.
Prof. Dr. Cevat Akşit.