* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Müminin Cenaze Namazını Kılmak Uhud Dağı Kadar Sevap Demektir  (Okunma sayısı 385 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Müminin Cenaze Namazını Kılmak Uhud Dağı Kadar Sevap Demektir

Resulü Mücteba Efendimiz buyuruyor, “Bizim ile münafıkların arasında eman, onları öldürmekten kurtaran şey namazdır.” Efendimiz zamanında inanmadığı halde inanmış gibi gözüken münafıklar vardı. Peygamber Efendimiz bunları biliyordu ama bu münafıkları teşhir etmiyordu. Çünkü bunlar namaza geliyorlardı. Bu namaza gelişleri sebebiyle, münafıklara Müslüman muamelesi yapıyordu. Bu münafıkların kim olduğunu ancak Peygamberimiz'in sırdaşı sahabeler biliyordu. Düşünün, kimlerin münafık olduğunu Hz. Ömer bile bilmiyordu. Peygamber Efendimiz, “O münafıkları kâfir oldukları için ben öldüreceğim ama onları benim öldürmeme engel olan şey namaz kılmalarıdır.” Bir kimseyi bayram namazı kılarken, Cuma namazı kılarken ve vakit namazını kılarken cemaatte görürseniz ona kâfir diyemezsiniz. Kimlerin münafık olduğunu Allah Resulullah’a bildirmiş ama gelip cemaatle namaz kılmaları her şeyi değiştiriyor. Müslümanlara karşı hile yapıyorlar, Müslümanların kuyusunu kazıyorlar ama münafıklar namaz kıldığı için yaşamaya devam ediyor. Bu da bizim için büyük bir ölçüdür. O yüzden bir adama şaka yollu da olsa gavur diyemezsiniz. Peygamber Efendimiz, “Münafıkların katli için izin istedim ama cemaatle namaz kılanları öldürmekten men edildim” diye buyurmuş başka bir hadis-i şerifte. “Kalbinde iman olan adama ‘kâfir’ diyen kimsenin bu sözü üzerine küfür kendisinin üzerine çullanır” diye buyurmuştur Peygamber Efendimiz. ‘Kâfir’ ithamına maruz kalan kimse de gülüp geçerse o da kâfirliği kabul etmiş olur. Bu gibi şeylerin şakası olmaz. Çevrenizdekileri bu konuda uyarın.

“ERKEKLERE BAYRAM NAMAZI KILMAK VACİP KILINMIŞTIR”

Bayram namazları evvelce yoktu. Peygamber Efendimiz Medine’ye geldiğinde Yahudilerin ve diğerlerinin bayramları vardı. Resulullah Efendimiz de Müslümanların o bayramlara katılmasını yasakladı. Müslümanlar diğerlerinin bayramlarına katılmasın diye Allah iki bayram verdi. Birisi ‘Kurban Bayramı’, diğeri de ‘Ramazan Bayramı.’ Erişkin hale gelen, ergenliğe girmiş olan erkeklere bayram namazı kılmak vacip kılınmıştır. Müslümanların hâkim olduğu şehirlerde bayram namazının kılınması gerekir ve Müslümanların da bayram namazı kılması gerektiği emredilmiştir.

“CENAZEDE SÜKÛNETİN KORUNMASI GEREK”

Cenaze töreninde sesli şeyler yasaktır. Cenazeye katılan insanların hep bir ağızdan tekbir getirmesi bile yasaktır. Cenazede sessiz sessiz durup düşüneceksin. Cenazedeyken bir Müslüman'ın ölümünü düşünmesi gerek. Cenaze, tefekkür için çok ideal bir durumdur. Bu dinimizin bir kuralıdır. Bir gün sevdiğim bir hoca efendinin cenaze namazına katıldım. Bir bakan da cenazeye geldi ve sesli bir şekilde tekbir getirmeye başladı ve onu uyardım. Çünkü uyarmak zorundayım. Cenazede sükûnetin korunması gerek. Cenazede sessiz olunmasıyla ilgili de şair Yahya Kemal Beyatlı’nın da bir şiiri var; ‘Sessiz Gemi’. Bir başka konu da bir müminin cenaze namazına katılmak için özel bir çaba sarf etmesi gerekir. Bir şehidin ahirette dört yüz insanı kurtaracağını biliyoruz. Şehide ilk ödül de cenaze namazı kılınırken verilir. Şimdi sen bir şehidin cenaze namazına katıldın mı, belki de kurtulanlar arasında olacaksın. Mesela kalbi temiz bir evliyanın cenazesine katıldın diyelim. O zaman da sana büyük bir mükafat verilir. Demirci, boyacı, esnaf yani sıradan bir vatandaşın cenazesine, fırsat bulduğunuz her insanın cenaze namazına katılın. Kimin kalbinin temiz olduğu belli olmaz. Sen Allah ile arası iyi olan bir zatın kim olduğunu bilemezsin. O yüzden her cenaze namazına katılmaya çalış ama dinin hükümlerine göre. Cenazede sünnete aykırı olan, dinimizde yasaklanmış olan şeylerden kaçınmamız gerekir. Bir müminin cenaze namazına katılmak Uhud Dağı kadar sevap anlamına gelir.

“KADER DEĞİŞMEZ AMA KADER DEĞİŞECEK OLSA NAZAR KADER ÇİZGİSİNİ DEĞİŞTİRİRDİ”

“Nazar haktır. Kader değişmez ama kader değişecek olsa nazar kader çizgisini değiştirirdi.” Nazar değdi deriz ya, işte o. Büyü ve nazar gerçekten vardır. Peygamber Efendimiz'e de büyü yoluyla nazar edilmiştir. Hatta Peygamber Efendimiz büyü yüzünden çok hastalanmıştır. İşte hastalık geçirdiği zaman baygınken Hz. Cebrail ve Hz. İsrail başucunda bu konuyu konuşmuştur. Birbirlerine Peygamberimiz'in neden hasta olduğunu sormuşlardır. Sonra da yapılan büyünün bir kuyuya atıldığını anlatmışlardır. Bu konuşmaları Peygamberimiz duymuştur ve Kuba Mescidi yanındaki bir kuyuya atılmış olan büyü söylemiştir sahabelerine. İşte büyü için ‘Felak ve Nas’ sûreleri indirilmiştir.

Resulullah Efendimiz de bu sûreleri okuyup rahatlamıştır. Her Müslüman'ın yapması gereken öneli bir şeyden bahsedeceğim şimdi. Yatmadan önce Fatiha, İhlas, Ayet-el Kürsü, Felak ve Nas sûrelerini teker teker okuyup avucuna üfle ve vücudunu her yerine avuçlarını gezdir. Bunu Ayşe annemiz anlatmıştır. Eğer bunu her zaman yaparsan sana büyü işlemez. Hatta Peygamber Efendimiz büyüden korunmak için de bir sığınma duası edermiş. ‘Allah’ın tam kelimelerine sığınıyorum, yaratılanların şerrinden.’ Bu Buhari’de ve Müslim’de geçen bir hadistir. Sen de sabah ve akşamları bu duayı on bir defa oku. Allah’ın izniyle ne nazar ne de büyü etkilemez seni.

“GÜZEL GÖRDÜĞÜMÜZ BİR ŞEY İÇİN ‘MAŞALLAH’ DEMEYİ UNUTMAYACAĞIZ”

Çocukların kalbi temizdir, o yüzden de her çocuk güzeldir. Çocuklar güzel olduğu için birisi gördüğü zaman çocuğa nazar edebilir. O yüzden ‘Maşallah’ demek gerekir. Sadece çocuk da değil, güzel olan her şey için nazar tehlikesi vardır. “Nazar insanı mezara, deveyi tencereye sokar” diyor Peygamber Efendimiz. Nazar o kadar keskin bir şey işte. Haset ve kıskançlık duygusu gözden etki eder ve o güzel şey mahvolur. Hiçbir insanın, hiçbir hayvanın ve hiçbir şeyin nazar yüzünden zarar görmesini istemeyiz değil mi? O zaman güzel gördüğümüz bir şey için, ‘Maşallah’ demeyi unutmayacağız.

Prof Cevat Akşit.

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Aralık 21, 2024, 04:50:26 ÖS]