Müminlerde Yalan ve İhanet Olamaz
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki, “Mümin tamamen olduğu gibi menfaattir. Her işi insanlar ve din kardeşlerine faydalıdır.
Eğer müminle yürüsen sana fayda sağlar. Sana doğru yolu gösterir ve seni yoldaki kötülüklerden korur. Sana zor gelen bir durumda sana yardımcı olur. Eğer sen müminle istişare edersen senin yararına olan şeyi söyler.
Müminle ortaklık yaptığında sana güven verir ve sana kâr sağlar.” Mümin her yerde Resulullah Efendimiz’in sünnetlerini yerine getirir, dinimizin gerektirdiği gibi hareket eder. Mümin diğer mümin kardeşlerine bildiği güzel şeyleri anlatır ve birbirleri arasında istişare yaparlar.
Bir de müminler birbirleriyle ortaklık yapmalıdır ve birbirlerine güven vermelidir. Yani gerçek müminle ne yaparsan sana fayda verir, senin menfaatine olur. Güzel Peygamberimiz bize söylüyor işte, “Gerçek mümin ne yaparsa güzel yapar” diye buyuruyor.
YÜCE ALLAH, MÜMİNLERİN BİR ARAYA GELMESİNDEN ÇOK MEMNUN OLUR
Peygamber Efendimiz buyuruyor, “Mümin sert değildir, yumuşak adamdır. Sen mümini ahmak sanırsın ama insanlarla iyi geçinir.” Evet, mümin yumuşak başlı, iyi geçimli, güler yüzlüdür ve asla sert değildir.
Eğer her Müslüman mümince hareket edip, mümin gibi yumuşak başlı olsaydı birlik olurdu. Sert adamla herkes geçinemez, sert adam kimseyi kendisine yaklaştırmaz ama bir mümin asla sert olmamalıdır. Mümin yumuşak tabiatlıdır ve sıcak, güler yüzlü ve geçimli insanlar bir araya gelir.
Yüce Allah müminlerin bir araya gelmesinden çok memnun olur. Birlikten kuvvet doğar çünkü Peygamber Efendimiz, “Allah’ın yardımı, kudret eli birlikte olan müminlerin üzerindedir” buyuruyor.
“EY MÜMİNLER ALLAH’TAN KORKUN VE SADIKLARLA, DOĞRU SÖZLÜ OLANLARLA OLUN”
“Mümin her huy üzere, her ahlak üzere olabilir ama yalan müminde huy olamaz, ihanet müminde huy olamaz” diye buruyor güzel Peygamberimiz. İnsanlar tabiatları üzere çeşitli karakterlerde, çeşitli huylarda yaratılmıştır ve müminlerin de kendilerine has özellikleri olabilir. Ancak Peygamber Efendimiz’in de buyurduğu gibi müminlerde yalan ve ihanet olamaz.
Mesela sertlik de bir huydur ama mümin yumuşak olmalı dedik. Mümin, sert mizacını yumuşatmak için mücadele edebilir, o kötü huyunu düzeltmek için çalışabilir. Fakat mümin yalancı ve hain olamaz. Kur’an-ı Kerim’de de, “Ey müminler, Allah’tan korkun ve sadıklarla, doğru sözlü olanlarla olun. İmanında, amelinde, sözünde, özünde doğru olanlara, hakikatte doğru olanlara yapışın, onlarla birlikte olun” diye buyuruluyor. Yalan ve ihanet de Allah’ın yasaklarındandır, bu yüzden de müminde yalan ve ihanet olamaz. Hainlik ve yalan olan birisi mümin olamaz.
MÜSLÜMAN VE ‘TESLİM’ KELİMESİ AYNI KÖKTEN GELİR
Günah işleyen adam inkâr etmemek kaydıyla imandan çıkmaz. Ama imanlı bir insan Allah’ın kurallarını çiğnerse cezasını da çekecek tabii. Allah affetmezse, Peygamber Efendimiz şefaat etmezse günahkâr Müslümanlar cezasını çekecek. Ancak mümin olan bir kimsenin yapamayacağı, işleyemeyeceği günahları hem Peygamber Efendimiz bize söylüyor hem de Kur’an-ı Kerim’de buyuruluyor. Hainlik ve yalan müminde asla olmaz. Peygamber Efendimiz, “Mümin yumuşak huyludur, insanlarla iyi geçinir. Mümin diğer mümin kardeşine rahatlık verir, inatçı değildir” diye buyuruyor. Biliyorsunuz ki Müslüman demek Allah’a ve Resulü’ne boyun eğmiş kimse demektir. Müslüman ve ‘teslim’ kelimesi aynı kökten gelir.
Müslüman, Allah ve Resulü’ne teslim olmuşsa, diğer Müslüman kardeşlerine de yumuşak davranmak zorundadır. Hz. Ömer’de, “Deveye git dediğin zaman gider, dur dediğin zaman durur. İşte mümin de öyle olmalıdır.
Boyun eğdiği kimselerin dediklerini yapmalıdır” demiştir.
“MÜMİN GEREKTİĞİ ZAMAN SERT DE DURMALIDIR”
Resulullah Efendimiz, “Mümin, insanların ihtiyacını gören adamdır” diye buyuruyor. Yani, bir insanın öfkesinin dağılması için yumuşak laf duyması gerekiyor, mümin de insanın kalbini rahatlatacak, üzüntüsünü rahatlatacak sözler söyler. Mümin, insanların ihtiyaçlarını gidermek için çalışır. Yani sert mizaçlı insanlarla birlik beraberlik olmaz.
Birlik beraberlik de ancak yumuşak davranan insanların bir araya gelmesiyle mümkün olur. Şimdi mümini tarif ediyoruz ama mümin gerektiği zaman sert de durmalıdır. Örneğin Allah’ın kurallarının çiğnenmesine karşı tavrını ortaya koyar. Mümin, yumuşak davranır ama Allah’ın ve Resulü’nün haram dediği şeylere karşı yumuşak davranmaz.
Prof. Dr. Cevat Akşit.