İLİM ÖĞRENEMK KADIN ERKEK HER MÜSLÜMANA FARZDIR
بسم الله الرحمن الرحيم
قُلْ هَلْ يَسْتَوِى الَّذِينَ يَعْلَمُونَ وَالَّذِينَ لاَيَعْلَمُونَ
Değerli Mü’minler!
Allah’u Teala’nın yarattığı en kıymetli varlık insandır. İnsanın bu değerini koruyabilmesi ve devam ettirebilmesi ancak ilim ile mümkündür. İyiliğe de kötülüğe de eğilimli olan insan, ilim sayesinde kötülüklerden uzak kalıp, iyiliğe yönelecektir. Allah’ın razı olacağı bir hayat yaşayacaktır.
Kıymetli Müslümanlar!
Her şeyi en iyi bilen, alîm ve hakîm olan yüce Rabbimiz bize ilmi farz kılmıştır. İlimle meşgul olmayı ibadet saymıştır. Bizi ve toplumu rahata kavuşturacak, huzura eriştirecek her türlü imkan ilimle elde edilebilmektedir. Teknolojik gelişmeler, ilmi çalışmaların meyvesidir. Bütün yenilikler, ilmi gayretler sonunda elde edilmektedir. İlim ve ilim sahiplerinin dinimizde önemli bir yeri vardır. Nitekim Cenab-ı Hak “De ki; Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”2 buyururken ilimle meşgul olanların üstünlüğünü dile getirmiştir. Sevgili peygamberimiz de bir sahabenin şahsında bizlere öğüt vererek: “Ya öğreten, ya öğrenen, ya dinleyen veya ilmi seven ol. Fakat beşincisi olma; helak olursun”3 derken ilmin ve ilimle meşgul olmanın önemini ifade etmiştir.
Muhterem Mü’minler!
Dinimiz ayrım yapmaksızın bütün ilimlerin öğrenilmesini istemektedir. Kur’an bizlere yer, gök ve yaratılış inceliklerinden bahsediyor ve bu konularda kafa yormamızı istiyor. Atalarımız bu konuda İslam’ın aydınlığında yol almış, birçok müspet ilmin kurucuları veya öncüleri olmuşlardır. Hal böyle iken ne yazık ki bizler ilim tahsilinde ve okuma konusunda yeterli gayreti göstermiyor, zaman ayırmıyoruz.
Dünya hayatımızı güzelleştirecek bilgileri öğrenmek için verilen çabayı, dini bilgileri öğrenmek için göstermiyoruz. Halbuki, Müslüman’ın öğreneceği ilk şey Kur’an ve ilmihal bilgisi olması gerekir. Makamımız, mevkimiz, cinsiyetimiz ne olursa olsun, hangi sahanın uzmanı olursak olalım dinimizin temel bilgi kaynağını ve temel dini bilgilerimizi mutlaka öğrenmeliyiz.
Kıymetli Cemaat!
Ilk emri ‘OKU’4 olan dinimiz, ilim öğrenme konusunda kadın ve erkeği ayırt etmeksizin ikisine de aynı sorumluluğu yüklemiştir. Eğitimin ilk aşamasını ve belki de en önemli temel yapısını kadın gerçekleştirmektedir. Erkeği eğittiğimiz zaman bir kişiyi, kadın eğittiğimiz zaman bir aileyi, bir toplumu eğitmiş oluruz. Bu yönüyle kadınlar, insanlık tarihinin mimarları ve aile yuvasının da ilk öğretmenleridir. İnsanlığın ihtiyaç duyduğu nesilleri yetiştirecek olan kadının ilim öğrenmesi daha da büyük önem arz etmektedir. Sevgili Peygamberimiz’in “İlim öğrenmek kadın-erkek her müslümana farzdır.”5 sözleri de bu konuda bize ışık tutmaktadır.
Muhterem Müslümanlar!
Çocuklarımız bizlere Allah’ın emanetidir. Onların iyi bir eğitim almaları, dilimizi ve içinde yaşadıkları toplumun dilini öğrenmelerinin yanında mutlaka bir meslek sahibi de olmaları için özel çaba sarf etmeliyiz. Çocuklarımızın istikballerini kazanma noktasında onlara destek olurken dini eğitimlerini de almalarına, İslami ahlak ve terbiye ile yetişmelerine yardımcı olmak da çocuklara karşı en önemli görevlerimizden biridir. Nitekim bir hadis-i şeriflerinde Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.); “Bir babanın evladına bırakacağı en güzel miras, vereceği güzel ahlak ve terbiyedir.”6 buyurarak çocukların hem maddi hem manevi mutluluğunu sağlamaya dikkat çekmiştir.
Değerli Mü’minler!
Hutbemi bir hadis-i şerif meali ile bitirmek istiyorum: “Dünyayı isteyen ilme sarılsın, ahireti isteyen ilme sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen ilme sarılsın.”7
--------------------------------------------
1. Zümer Suresi, 39/9.
2. Zümer Suresi, 39/9.
3. Fethü’l-Kebir, 1/204.
4. Alak Suresi, 96/1.
5. İbn Mace, Mukaddime, 17.
6. 250 Hadis, Diyanet Yay., s.116; Tac’ul-Usul, c.5, s.8.
7. Tirmizi, Daavat, 68.
Huriye AKBIYIK