Gönderen Konu: Kız Çocuklarımızı Yetiştirirken (Okunma sayısı 482 defa)

melek · « : Ağustos 09, 2023, 09:15:00 ÖÖ »

Kız Çocuklarımızı Yetiştirirken

Yavrularımızın ahlakını güzelleştirmek dinimizin önem verdiği konuların başında gelmektedir. Gelecek nesillerin Peygamberimizin ahlakını öğrenerek yetişmesi için anne babalara görev düşmektedir.

Çocuk eğitiminde önemli bir husus da, çocuklara insan ilişkilerinde ölçüleri öğretmektir. Kız olsun erkek olsun çocuklarımızın güzel ahlaklı ve nazik olması önemlidir. Bilhassa geleceğin anneleri olan kız çocuklarımızın edeb ve ahlak eğitimine titizlik gösterilmesi, çok daha önemlidir.

Allah-u Zülcelâl erkeklere birtakım görev ve mesuliyetler yüklediği gibi kadınlara da ailelerinin huzuru için gerekli ahlaki olgunluğa sahip olmaları görevini yüklemiştir. Biz de kızlarımızı bir İslam hanımefendisi olacak şekilde yetiştirirken onlara edeb erkan öğretmeye çok daha fazla titizlik göstermeliyiz.

Zamanımızda kız çocukları da erkek çocukları gibi okullarda uzun bir zaman teorik bilgiler öğrenmektedir. Ancak gerçek hayatta neredeyse hiç lazım olmayan bu bilgilerden çok daha fazla gerekli olan edep erkan eğitimini almamaktadır.

Halbuki zamanımızda çocuklar bu eğitime çok daha fazla muhtaçtır. Çünkü çevre ve medya gibi ifsad edici tesirler, çocuklarımızın temiz fıtratını da bozacak şekilde etki yapmaktadır. Bu sebeple ailesinden gerekli eğitim ve terbiyeyi almayan bir çocuk, bu bozucu tesirlerin altında ve nefsine hoş gelen telkinlere uyarak kötü bir şekil almaktadır.

Hepimiz görüyoruz ki birçok kız çocuğumuzun giyim kuşamında, oturup kalkmasında, konuşmasında, gülmesinde belli bir edep eğitimine ciddi ihtiyaç vardır. Bu eğitimin zamanı kollanmalı, özenli bir şekilde davranmalıdır. Çünkü bir çocuğun terbiye çağı geçtikten sonra bozulan o ahlakı geriye döndürmek zorlaşmaktadır.

Hepimiz biliriz ki nefis canının istediği gibi yaşamaya alışınca kurallara uymak zor gelir, sınırlanmak istemez. Bunun için terbiye çağı geçmeden kız çocuklarımıza İslam hanımefendisi olmanın gereklerini öğretmek gerekir.

Doğruyu Yanlışı Öğretmeli

Çocuklar iyiyi kötüyü, doğruyu yanlışı ayırt edebilecek çağa gelince yavaş yavaş ona “Bu ayıptır, bu günahtır,” diye öğretip, doğru ve güzel davranışlara alıştırmak gerekir. Kız çocukların eğitiminde en güzel metod ise, zaten fıtratlarında bulunan hayâ duygusunu geliştirmektir.

Hayâ, insanı çirkin davranışlardan alıkoyan bir duygudur. Hayanın temelinde, kınanmak, dışlanmak ve sevilmemek gibi kötü sonuçlardan kaçınma hissi bulunur.
Haya bilhassa kız çocuklarda daha fazla bulunan fıtri bir duygudur. Çünkü kızlar sevilmek, kabul görmek, himaye ve destek bulmak isterler. Ne yazık ki günümüz şartları insanda bulunan fıtri duyguları ters yönde etkilemektedir.

Zamanımızda çevre ve medya gibi tesirler, sevilen, beğenilen, övgü ve takdir kazanan biri olmanın yolunun hep dış güzellikten geçtiğini söylemektedir. Bazı kadınlar kendilerini teşhir ederek şöhret ve para kazanmaktadır. Bunlar adeta gençliğe bir model olarak magazin medyasının konusu olmaktadır.

Kızlarımız da yıllarca bu tesirlere maruz kalarak az veya çok etkilenmektedir. Bunun için aileler ve manevi rehberler olarak onların fıtratındaki hayâ duygusunu doğru bir anlayışla ve maneviyat ile besleyip bu tesirleri yenecek kadar kuvvetlendirmeye çalışmalıyız.
İnsanı yoktan var eden ve ona çeşitli duygular veren Rabbimiz, aynı zamanda duygularına hâkim olma yeteneği de vermiştir. Ancak bu yeteneğin eğitimle geliştirilmesi gerekmektedir.

İnsanın nefsine hiçbir sınır konulmazsa, arzu ettiği şeyi doğru yanlış demeden hemen elde etmek ister. Bununla birlikte Allah-u Zülcelâl insana akıl vermiştir ki, tabi duygularını insana yakışan bir hukuk ve ahlak kuralları çerçevesi içinde tutsun.

Kadın ve kızların kendini sevdirme arzusu çok kötü bir duygu değildir, aksine aile mutluluğunun kaynağıdır. Ama bu duygunun doğru yeri, kadının kendini kocasına beğendirmesidir. Başkalarının beğenmesinden bir fayda da yoktur zaten. Aksine yabancı kimselere kendini beğendirmeye çalışmak İslam kadınının şahsiyet ve vakarına yakışmamaktadır.

Müslüman bir hanım kendisini eşref-i mahlukat olarak yaratılmış bir insan ve Allah'ın mümine bir kulu olarak değerli hissetmelidir. Bu değere gölge düşürecek özentili hal ve hareketlerden kaçınmalıdır. İşte genç kızlarımızı akılları ermeye başladığı andan itibaren bu edeb üzere yetiştirmeliyiz.

İslam’a göre ergenlik çağından itibaren akli dengesi yerinde olan her insan, yapması gereken amelleri yerine getirmekten ve işlediği günahlardan sorumlu tutulur. Bu gerçeği göz önüne alarak çocuklarımızı ergenlik çağından önce bu sorumluluğa hazırlamamız gerekmektedir.

İslam dini temyiz çağından itibaren çocuklarımızı ileride sorumlu tutulacağı amellere alıştırmayı ve günahlardan sakınma bilincini kazandırmayı emretmektedir. Temyiz, “ayırt etme yeteneği” demektir. Ekseriyetle çocukların yedi ila on yaş arasındaki dönemi temyiz çağıdır. Peygamber efendimizin bazı hadislerinde bu yaşlar, çocukların ilerideki sorumluluklarına alıştırma çağı olarak zikredilmiştir.

Okulunu Seçerken

Ne yazık ki zamanımızda okullarda karma eğitim verilmesi, çocuklarımızın İslami edeb üzere yetiştirilmesini zorlaştırmaktadır. Günümüzde birlikte ders çalışma, ders ve faaliyetler hakkında konuşma ve benzeri nedenlerle bir araya gelmeler tehlikenin kapısını aralamaktadır.

Üstelik medya ve televizyon yoluyla gençler arasına yaygınlaştırılan moda akımlar da günahı masum göstermeyi hedeflemektedir. Birçok diziler, filmler ve diğer popüler yapımlarda İslam’ın yasakladığı ilişkilere arkadaşlık, flört, birlikte yaşamak, gibi isimler verilerek masum gösterilmeye çalışılmaktadır. Ancak ismi değişse de işlenen fiilin günahı ve azabı değişmemektedir.

Zamanımızda genç kızlarımız, Allah'tan korkmayan, kuldan utanmayan, günaha davet edercesine bir tavır içinde olan akranlarıyla etkileşim içindedir. Malumdur ki bu yaşlarda gençler için akran ve arkadaş çok önemlidir. Arkadaş çevresinde dışlanmak, kınanmak veya hor görülmek bir genç kızın his dünyası için çok zor bir imtihandır. Bunun için kız çocuklarımızın okullarını seçerken, bu konuyu göz önünde bulundurmalıyız.

Unutmayalım ki çocuklarımızı bozuk arkadaş çevresinden korumak için sadece pasif bir şekilde nasihat etmek yeterli olmuyor. Onun yerine çocuğumuzu kaydettirdiğimiz okulu seçerken onun nasıl bir arkadaş çevresiyle muhatap olacağını hesap etmemiz gerekiyor. Eğer kızlarımızı medrese, kız Kur’an kursu veya İmam Hatip lisesine kaydettirmek konusunda gayretli olmazsak kendi çabasıyla nefsine hakim olması zor olabilir.

Bunun yanında kızlarımızın tatillerde beraber zaman geçireceği çevreyi belirlerken de aktif ve seçici olmamız gerekiyor. Birçok vakfımız tatillerde kız ve erkek öğrenciler için ayrı ayrı, hem dini eğitim, hem kültür eğitimi veren programlar tertipliyor. Kızlarımızı bunlara kaydettirirsek, yaz ayları boyunca uygunsuz kıyafetlerle sokaklarda gezmeleri yerine manevi takviye almış olurlar.

Anne babalar olarak çocuk eğitiminde kendimizi aciz görmememiz gerekiyor. Sonuçta onlar bize emanet ve bizim sözümüzden etkilenirler. Bu sebeple hem kız hem erkek çocuklarımızı, karşı cinsle bakışmama, lüzumsuz yere konuşmama, baş başa tenha yerlere gitmeme konusunda bilinçlendirmeliyiz. Bilhassa kızlarımıza böyle tekliflere maruz kalmayacak şekilde ciddiyet ve edebi de kazandırmalıyız.

Kızlarımızın hayâ duygusunu geliştirecek en temel manevi eğitim, her konuda olduğu gibi öncelikle imandır. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem, “Hayâ imandandır.” (Müslim, İman, 59) buyurarak iman ile hayâ arasındaki sıkı bağa dikkat çekmiştir. Eğer İslam ahlakına ve edebine sahip hanımefendiler olarak yetiştirmek istiyorsak öncelikle onlara yakîn derecede güçlü bir iman aşılamak olmalıdır.

Kızlarımızı Şahsiyetli Yetiştirelim

Günümüz şartlarında çocuk yetiştirirken dengeli bir ruh hali vermeye özel bir özen göstermek gerekmektedir. Mesela çocuğumuz başkalarına karşı güzel geçimli, nazik, hak tanır olmalıdır. Ama onu kötü iş ve alışkanlıklara çağıran bozuk bir çevreye karşı “hayır” demesini bilen, şahsiyetli, ciddi, kendini savunma becerisine sahip biri olmalıdır. Bunun için de çocuğumuzun kendisini ifade etmesine fırsat verip kişiliğini geliştirmesini sağlamalıyız.

Bilhassa kız çocuklarımızın aileleriyle ilişkileri çok güçlü ve her türlü duruma karşı dayanıklı olmalıdır. Öyle ki bir hata yapsa da gelip ailesine söyleyebilmeli, kendisine şantaj yapanlar varsa ihbar edip yardım isteyebilmelidir.

Bazen bir kızımız internette tanımadığı birisine aile sırlarını söyleyebiliyor. O kişi kötü niyetliyse, “Senin adresini buldum, istediklerimi yapmazsan ailene gidip bana anlattıklarını söyleyeceğim,” diye şantaj yapabiliyor. Bunların olmaması için öncelikle kızlarımızla ilişkilerimiz güçlü olmalı. Onlarla güzel iletişim kurup, çevrede veya sanal alemde tanımadığı kimselerle konuşmaması için uyarmalıyız. Görüştüğü çevreyi takip altında tutmalıyız.

Çocuklarımızın fıtri ihtiyaçlarını uygun bir şekilde karşılamak da önemlidir. Kız çocuklarımız hassastır, sevgiye çok ihtiyaç hisseder. Aile, çocuğunun sevgi ihtiyacını karşılamalı, tatlı sözler söylemeli, çabalarını takdir etmelidir. Kızlarımız kendisini ailede çok değerli hissetmelidir ki değeri başka yerde aramasınlar.

Aile reisleri de kızlarına değer vermeli, ihtiyaçlarıyla ilgilenmeli ve olumlu davranışlarını övmelidir. Çünkü kızlar babasının düşüncelerine çok önem verir. Güven hissi, babanın sürekli olan ilgi ve sevgisiyle inşa edilebilir.

Anne babalar “kızımı şımartmayayım,” derken onu ezik, zavallı, başkaları tarafından yönlendirilen biri haline getirmemelidir. Ancak onu devamlı kendi isteklerine odaklanan bir bencil haline de getirmemelidir. Aşırı isteklerine dur demeyi bilmeli, kıymet bilmeyi öğretmelidir.

Dikkat edilmesi gereken bir başka husus da kız çocuğumuzu aşırı baskıyla ikiyüzlü hale getirmemeye dikkat etmektir. Kızlarımız bize karşı samimi olmalıdır. Bunun için de ondan yaşından beklenmeyecek bir takva ve olgunluk beklememelidir. Kız çocuğumuz bize karşı bir maske takınırken gerçek yüzünü başka insanlara ifade eder hale gelmemelidir. Bunun için de terbiyeyi yaşa uygun şekilde ve alıştırarak vermelidir.

Zamanımızda bazı baskıcı aile çocuklarının “ailem bilmiyor ben ateist oldum, deist oldum,” dediklerini duyuyoruz. Elbette gençlerimiz üzerinde oyun oynayan misyonerler var. Bu sebeple çocuklarımızla ilişkimize çok dikkat etmeliyiz.

Onları terbiye edeceğiz, ikaz edeceğiz derken gönüllerini kırmamalı, dinimizden ikrah ettirmemeliyiz. Hep tatlı sözlerle, gönüllerine hitap ederek, yumuşaklıkla nasihat ederek iyi davranışları sevdirmeliyiz. Edebli kıyafetlerin en güzelini, kalitelisini alarak tesettürü sevdirmeliyiz.

En önemlisi, dinimize uygun olmakla beraber kızların fıtratına uygun gelen sevgi dolu ortamlarda dini faaliyetler yapmalıyız. Güzel bir ortamda dini eğitim, manevi içerikli faaliyetler, feyizli sohbetler onların gönlüne tesir edecektir.

RADYO FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Kız Çocuklarımızı Yetiştirirken (Okunma sayısı 482 defa)

melek

Kız Çocuklarımızı Yetiştirirken

BENZER KONULAR