Ehl-i Beyt Sevgisi
Ehl-i Beyt denildiği zaman her müslümanın zihninde oluşan çerçeve “Hz. Peygamber (s.a.s)’in yakınları” anlamıdır...
Bu kavrayış, herhangi bir fark gözetmeksizin tüm müslümanların genel anlamda kabul ettiği bir çerçeve ve belki de en doğru tanımlamadır.
Ancak ne zaman ki, Ehl-i Beyt nedir? Kimler Ehl-i Beyt’tir? İslam’daki yeri neresidir? Günümüzdeki misyonu nedir? gibi sorular gündeme geldiğinde, farklı düşünce ve fikirler eşliğinde tartışma ve bölünmeler ortaya çıkmaktadır. İşte bu tartışma ve belirsizlik noktasıdır ki, taşıdığı önem açısından Ehl-i Beyt kavramı İslamî literatürde önem kazanmıştır...
Ehl-i Beyt kavramının tarihî süreci müslümanları Ehl-i Beyt’in kim ve ne olduğunu araştırmaya, Kur’an ve Sünnet kaynaklı tanımlar yapmaya sevketmiştir. Konuya bu noktadan yaklaşan Ehl-i Sünnet itikadı içerisinde kavram için farklı tanımlar yapılmıştır. Bu tanımlamaları dergimizde daha detaylı bir şekilde okumanız mümkündür.
Şunu unutmayalım ki, İslâm ümmeti Ehl-i Beyt’i sever, saygı gösterir ve onların İslâmî ahlâklarını, dindarlıklarını, mücâhedelerini, takvalarını ve zühdlerini örnek alır. Öğütlerini dinler, adlarını hürmetle anar. Her namazda Hz. Muhammed (s.a.s.)’e ve O’nun ev halkına dua/salat eder. Ama hiç bir zaman onları olağanüstü, hatasız, yanılmaz saymaz!
Yukarıdaki açıklamalardan dolayı, Vuslat Dergisi olarak, Kur’an ve Sünnet ışığında Ehl-i Beyt’in daha doğru bir şekilde anlaşılması için bu ayki kapak konumuzu “Peygamber (s.a.s.)’i Sevmek Ehl-İ Beyt’i Sevmektir” olarak belirledik.
Bu sayımızda, Hüseyin Kerim Ece “Kur’an’da Ehl-İ Beyt Kavramı” isimli makalesinde Kur’an’da bütün detaylarıyla, Ehl-i Beyt kavramını inceliyor.
Prof. Dr. M. Bahaüddin Varol “Ehl-İ Beyt: Kavramsal ve Tarihsel Çözümleme” başlıklı yazısında, Ehl-i Bet’in doğuşunu ve tanımını bizlere açıklamaktadır.
Prof. Dr. Murat Sarıcık “Âl-İ Beyte Sevgi ve Saygı Açısından Sekaleyn Hadisi” yazısında Hz. Peygamberin (s.a.s.) “Sakaleyn Hadisi” olarak bilinen hadisi önemli olmakla birlikte iyi anlaşılması gerekir diyor.
Ve yine kapak komumuzla ilgili olarak Doç Dr. Muhammed Târik “Hadis ve Sünnette “Ehl-i Beyt” Kavramı ve Yorumu” başlıklı araştırmasında İslam Dîninin temel ilkelerine göre “Ehl-i Beyt” nasıl anlaşılmalıdır? Sorusuna cevap aramaktadır.
Atasoy Müftüoğlu “Geçmişin Yasını Tutmak, Ya Da Geçmişe Tapınmak” yazısında gerçek bir umut için, gerçek bir iman'a sahip olabilmeliyiz tespitinde bulunuyor.
Abdullah Dai Hocamız İnanç Defteri köşesinde “Az Da Olsa, Daimî İbadet” isimli incelemesinde ibadetin önemine vurgu yapmaktadır.
Ayrıca, Özel Fm programcısı sanatçı Mehmet Gökçe ile son albümü üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik...
Her ay olduğu gibi bu ayda, dergimizden hakkıyla istifade etmenizi ümid ediyoruz. İnşallah gelecek sayıda tekrar buluşmak dileğiyle...