* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Kitlelerin Yöneticilerden Beklentileri  (Okunma sayısı 135 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7241
Kitlelerin Yöneticilerden Beklentileri
« : Kasım 20, 2022, 07:58:00 ÖÖ »
Kitlelerin Yöneticilerden Beklentileri

İslami gelenekte çoban kavramı, yöneten kişinin tebaaya karşı sorumluluğunu ifade eder. Yani çoban halkları baskılayan, tahakküm altına alan ve köleleştiren megaloman kişi değildir aksine toplumun adalet bilincini geliştiren, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel alanda yükselmesi için çaba gösteren öncü şahsiyettir. Geleğenimizde yöneticinin çobanla sembolize edilmesinin nedeni ise bu işin yöneticide bulunması gereken fedakârlık, adalet, sabır ve derin anlayış gibi hasletlerin gelişmesine katkı sağlamasıdır. Bilirsiniz çoban otlattığı hayvanların ihtiyacını ve mizacını tanır ve sürünün güvenliğini sağlar. Çoban sürüyü köleleştirmez aksine ihtiyaca ulaşabilmeleri için eğitir, terbiye eder. Sürü çobana göre değil çoban sürüye göre hareket eder ve kendini yüksek bir noktada konumlandırmaz, bir hizmetkâr olarak görür.

Çoban dağlarda yaşar ve buradaki ağır şartlara katlanır, açlığa, soğuğa karşı direnç geliştirir. Sabırlıdır, adildir, dağların ağır koşullarında yaşar ve hayatını sürüye göre düzenler. İslami gelenekte peygamberler mesleği olarak görülen çobanlık yöneticilikle ilişkilendirilir ve yöneticinin çobanın sürüye gösterdiği hassasiyeti göstermesi gerektiği ifade edilir. Bilindiği üzere Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.) hayatının bir döneminde çobanlık yapmış ve bu mesleğin getirdiği kazanımlardan istifade etmiştir. Ancak bugün geleneğimizde köklü bir geçmişe sahip olan, çoban metaforunu sahiplenen yöneticilerimiz, halklarına körü körüne itaat etmeyi telkin ediyor ve yön değiştirip uçuruma doğru ilerlerken kitleleri de peşlerinde sürüklüyorlar.

İslami gelenekse yöneticilik çobanlık mesleği ile metaforize edilmiş ancak halklar sürü olarak görülmemiş aksine bilinçli ve iradeli bireylerden oluşan bir güç birliği olarak değerlendirilmiştir. Halklar yöneticiye saygı ve hürmeti bir borç bilmişler ancak yöneten kişi adalet çizgisinden saptığında seslerini yükseltmekten ve fikirlerini beyan etmekten kaçınmamışlardır. Yöneticiler halkları ile yatay ilişkiler kurmuş ve refahın, huzurun ve sükûnetin sağlanması için işbirliği halinde hareket etmişlerdir.

Hz. Peygamber’in (S.A.V.), “Hepiniz çobansınız ve sürünüzden mesulsünüz” ifadesi tek adamlığa, diktatörlüğe işaret etmiyor kuşkusuz, bu ifade yöneten kişinin omuzlarındaki ağır yüke, sorumluluğuna vurgu yapıyor. Fakat ne yazık ki liderlerimiz ezilmişliğin verdiği reflekslerle Resulullah’ın (S.A.V.) bu ifadesini tek adamlığa, kutsal adamlığa dönüştürdüler ve iktidarı itikadi bir mesele olarak görmeye başladılar. Onların peşlerinde sürüklenen halklar ise iradelerini tek adama bağlayıp, soru sorma cesaretlerini kaybettiler. Zihinleri uyuşturulan kitleler akıl ve iradelerini kullanamaz hale geldiler ve hayatlarını efendilerini alkışlamaya adadılar.

İslam geleneğinde yöneticinin birinci görevi halkların bilincini uyandırmak ve onları tevhidi eksende birleştirmekti. Yönetici bireyleri düşünme, sorgulama ve harekete geçme cesaretlerini güçlendiren ve onlara hak eksenli bir bakış açısı kazandıran öncü kişiydi. Yönetici devletin imkânlarını kendisi için değil halkı için kullanır, adaleti toplumun bütün katmanlarına yayar ve halkına güven verirdi. Çoban baba gibiydi, baba çocuğun ihtiyaçlarına nasıl odaklanıyorsa yönetici de halkı için aynı duyarlılığı gösterirdi. Fakat köprünün altından çok sular aktı ve artık halklar kendilerine öncülük edecek önderlere değil hâkim güçlerin talepleriyle uyumlu olabilecek siyasetçilere itibar ediyor ve bu kişileri destekliyorlar.

Başlarını kitlelerin hapsolduğu mağaradan çıkarıp özgürleşenler ise suçlu ilan ediliyor ve hayatın dışına itiliyorlar.

Fatma Tuncer.

RADYO DİNLEME LİNKİMİZ
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]