* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Hadisler Işığında Şifa Depoları 1  (Okunma sayısı 1449 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı KOYLU

  • *****
  • İleti: 2314
Hadisler Işığında Şifa Depoları 1
« : Ocak 21, 2023, 11:15:00 ÖÖ »
Hadisler Işığında Şifa Depoları

                Zayıf ve aciz bir şekilde yaratılan insan, tarih boyunca sürekli hastalıklar yaşamış ve bunlar ile mücadele etmiştir. Günümüzde de bu mücadele devam etmektedir. Tıp ve bilim o kadar ilerledi ki neredeyse tedavisi bulunmayan hastalık kalmadı. Peki Peygamberimiz döneminde tıp ve bilim bu kadar ilerlememişken insanlar nasıl tedavi oluyordu? Şimdi bu tedavi yöntemlerinden, şifa depolarından olan bitkilerden bal ve çörek otunu hadisler ve ayetler eşliğinde inceleyelim.

ÇÖREK OTU

                Ebu Hureyre (Radıyallahu Anh) anlatıyor: “Rasulullah Aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Ölüm dışında hiçbir hastalık yoktur ki, çörek otunda onun için bir deva bulunmasın.”1

                Bu hadiste, dilimizde çörek otu dediğimiz siyah habbenin ölüm dışında bütün hastalıklara şifa vereceği beyan edilmektedir. İbni Hacer, hadisin açıklamasında der ki; “Çörek otunun her derde deva olmasının manası, her hastalık için tek başına aynı şekilde kullanılması demek değildir. Aksine, bazen olur tek başına kullanılır, bazen olur mürekkep olarak kullanılır, bazen dövülüp inceltilmiş, bazen da dövülmemiş olarak kullanılır. Zaman olur yenilerek, içilerek, damlatılarak ve sarılarak vs. çeşitli şekillerde kullanılır.”

                Hadiste geçen “her hastalığa” tabirini bazı âlimler pek mutlak bularak “onunla tedavi kabul eden...” diye kayıtlamak istemişler ve: “Çünkü o, soğuk hastalıklara iyi gelir, hararetli hastalıklara değil...” demişlerdir.2 Peygamberimiz’in övdüğü ve kullanılmasını tavsiye ettiği çörek otu Allah’ın göstermiş olduğu bir mucize değil mi? Bugün ise çörek otunun şifalı geldiği hastalıklardan bazıları şöyledir:

·         Mide bulantısı ve mide ağrıları için birebirdir.

·         Kalbi korur.

·         Kansere karşı koruma sağlar.

·         Sinüzite iyi gelir.

·         Saçların yapısını korur, kolay ve sağlıklı uzamasına yardım eder.

·         Saç dökülmesini önler, saçların erken beyazlamasını engeller.

·         Sinir, stres, depresyon ve gerginlikten uzaklaştırır.3

 BAL

“Rabbin bal arısına şöyle vahyetti: ‘Dağlardan, ağaçlardan ve kurdukları çardaklardan’ evler edin. Sonra meyvelerin her türünden ye ve Rabbinin yollarında boyun eğerek yürü!..’ Onların karınlarından türlü renklerde şerbetler çıkar, ondan insanlar için şifa vardır. Elbette bunda düşünen bir kavim için büyük bir ibret vardır.”4

                “İki şifa veren maddeye gerekli olun (yararlanın)- Bal ve Kur’an.”5

                “Kim her ay üç sabah yalamak suretiyle bal yerse, birçok hastalık ona dokunmaz.”6

                Allah’ın ve Peygamberimiz’in tüketmemizi istediği balın birçok faydası vardır. Bunlardan sadece birkaç tanesi şunlardır:

                BALIN SAĞLIĞA FAYDALARI

                Bal, bakteri barındırmadığı için doğal antibiyotik özelliği taşır, çok güçlü bir antioksidandır. Bu özelliğinden dolayı serbest radikallerle etkili mücadele eder. Mikropların kırılmasını sağlar. Balın yaraları çabuk iyileştirmesini sağladığı bilinmektedir. Öksürüğe, uykusuzluğa, astım ve bronşit hastalıklarına iyi gelir. Vücut içerisinde ve deride meydana gelen enfeksiyonları kolaylıkla ortadan kaldırabilir.

                Enerji Verir: Bal çok kısa bir sürede ve etkili bir şekilde enerji düzeyini arttırabilir. Bunun için vücudun ihtiyaç duyduğu doğal şeker, kalori ve enerjiyi bol miktarda içermektedir. Yorgunlukla savaşır.

                Kas Yorgunluklarını Giderir: Atletler genelde performanslarını belirli bir düzeyde tutmak için balın faydalarından yararlanırlar. Bal, kas yorgunluklarını etkileyici bir şekilde giderebilir. Mükemmel kombinasyonu sayesinde sporcuların dayanıklılığını arttırır ve sürekli enerji sağlar.

                Kan Şekerini Düzenler: Bal, tatlı bir besin kaynağıdır ama diyabet hastalarını ciddi anlamda etkilemez. Balın içerdiği fruktoz ve glikoz kombinasyonu nedeniyle kan şekeri seviyesini düzenlemeye yardımcı olur. İleri derecede diyabet hastası olmayanların günlük bir şeker kaşığı bal tüketmelerinin faydalı olduğunu söyleyebiliriz.

                Öksürüğe Faydalıdır: Boğaz enfeksiyonlarını giderir ve öksürüğün şiddetini azaltır.

                Yaraları ve Kesikleri İyileştirir: Doğal bal; antiseptiktir, antibakteriyel özelliklere sahiptir. Bu özellikler yaraların temizlenmesine ve kesiklerin daha çabuk iyileşmesine yardımcı olur. Bunun dışında bal, yaraların ve kesiklerin neden olduğu ağrıları giderebilir veya hafifletir.

                Yanıkların Hızlı İyileşmesini Sağlar: Balın antibakteriyel ve antifungal özellikleri bakteri çoğalmasını önler ve antimikrobiyal özellikleri enfeksiyonu engeller. Eğer yanık küçükse o bölgeye bal uygulayabilirsiniz.

                Uykusuzluğu Giderir: Uyku sorunu olanlar için bal mükemmel bir çözüm olabilir. Bunun için yatmadan önce bir yemek kaşığı yemek faydalı olabilir. Alternatif olarak bir bardak süte bal karıştırılarak içilebilir.

                Sindirim Sistemi Sağlığı İçin Faydalıdır: Bal, tüm sindirim sistemi için etkili bir antimikrobiyal ajandır. Balın içinde bulunan enzim (glikoz oksidaz), gastrit tedavisinde hidrojen peroksit bir miktar da olsa üretebilmektedir.

                Göz Sağlığı İçin Bal: Bunu belki de ilk defa duyuyorsunuz. Eski Mısırlılar ve Hintliler, balı göz sağlığı için de kullanmışlar. Günlük olarak uygulanması durumunda göz sağlığını korur ve görme yeteneğini geliştirir. Göz enfeksiyonları, kızarıklık ve kaşıntıyı giderir.

 -----------------------------------------------

1.Buharî, Tıbb 7; Müslim, Selam 89, (2215); Tirmizî, Tıbb 5, (2042), 22, (2071)

2.Prof. Dr. İbrahim Canan, Kütüb-ü Sitte Tercüme ve Şerhi

3.

4.Nahl, 68,69

5.İbn Mâce, Tıb 7

6.İbn Mâce, Tıb 8

HADİSLER IŞIĞINDA ŞİFA DEPOLARI  2

                Allah, insanların hastalıklardan korunmaları için ve de hasta olduktan sonra şifa bulmaları için yer­yüzünü adeta hastalıklara kalkan olsun diye meyve ve sebzelerle donatmış, bunları insanların hizme­tine sunarak cömertliğini göstermiştir. Bir önce­ki sayımızda Peygamberimizin yaşadığı dönemde tedavi aracı olarak kullanılan bal ve çörek otunun mucizevi birkaç yönünü anlatmıştık. Bu sayımızda ise Peygamberimizin çok sevdiği sebzelerden ka­bak üzerinde durmaya çalışalım...

                “Yunus da şüphesiz Rasullerdendi. Hani O, Rab­binden izinsiz kaçıp yolcusunu doldurmuş gemiye kendini atmıştı. Kura çekmiş, kurada kaybedenler­den olunca denize atılmıştı. O yaptığından ötürü pişman bir vaziyette iken balık onu yutuverdi. Şayet Allah’ı çok tesbih edenlerden olmasaydı, ta mahşere kadar onun karnında kalırdı. Derken biz onu ağaç­sız çıplak bir sahile attık, o bitkin bir hâlde idi. Üzeri­ne gölge yapması için, orada asma kabak cinsinden bir ağaç bitirdik.”1

                Elmalılı Hamdi Yazır’a göre ayetin anlamı: “Ve üzerine yaktîn, yani bal kabağı cinsinden bir ağaç bitirdik. Gövdesiz, çabuk biter, çok çatallanır, uzar ve yaprakları büyük olduğundan gölgeliğe elverişli bir ağaç; gövdesi olmadığı hâlde buna ağaç denilmesi, çatallanıp yükselebilmesinden dolayıdır. Demek ki başında bu kabağın bitmesi, çıktığı sırada hasta hâ­linde bir siper olması içindi.”

                Hadislerde ise şöyle geçmektedir: Enes Radı­yallahu Anh’den: “Bir terzi, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’i O’nun için hazırladığı yemeğe davet etti, ben de O’nunla gittim. O’na bir arpa ekmeğiyle içinde kabak bulunan bir çorba ile kurutul­muş et sundu. Enes Radıyallahu Anh dedi ki: “Peygamber’in, tabağın etrafından kabakları araştırarak topladığını gördüm. İşte o gün bugün ben kabağı çok severim.”2

                “Kabak dimağı besler, aklı artırır.”3

                “Kabak, baş ağrısına iyidir.”4

                Ayet ve hadislerde anlatılan kabak bugün bilim ve tıp dünyası tarafından da çok sağlıklı bir besin olarak anlatılmaktadır. Kabağın faydalarından ba­zılarını şunlardır:

                Kalp Sağlığı: Kabak içeriğinde az miktarda yağ bulundurmaktadır. Bu özelliğiyle kabağın tam bir kalp dostu olduğu söylenebilmektedir. Benzer şe­kilde kalp dostu olması yönüyle yeterli miktarda kabak tüketildiğinde kalp krizi ve diğer kalp ra­hatsızlıkları risklerini en aza indirmede büyük bir yardımcı rol oynamaktadır. Kalp rahatsızlıklarının olumsuz etkilerini en aza indirmek konusunda da kabağın büyük bir etkisi bulunur. Kalbi ile ilgili en­dişesi bulunanların beslenmelerine dikkat etmeleri ve düzenli olarak kabak tüketmeleri gerekmektedir.

                Kemik Sağlığı: Kabağın içeriğinde bulunan magnezyum ve mineraller kemik sağlığı için yük­sek miktarda önem taşır. Hem kemik gelişimi konu­sunda kabağın büyük faydaları vardır hem de geli­şen kemiklerin zarar görmesini ve ileride birtakım olumsuzluklarla karşılaşılmasını önlemede büyük öneme sahiptir. Kabak eklemle ilgili problemleri ve rahatsızlıkları olan kişilerin de bolca tüketebileceği bir gıdadır. Eklem rahatsızlıklarında da kabak ol­dukça etkili ve iyileştirici rol oynamaktadır. Kemik ve eklem rahatsızlıklarına yakalanma riskini de ka­bak tüketerek en aza indirebilirsiniz.

                Göz Sağlığı: Kabak, beta karoten ve luteini yük­sek miktarda içermesi sebebiyle göz sağlığı ve gö­zün korunması konusunda oldukça etkilidir. Dü­zenli olarak kabak tüketilmesiyle gözde meydana gelen hasarları, rahatsızlıkları ve görme kusurlarını engellemek veya en aza indirmek mümkün ola­caktır. Bu sebeple gözlere oldukça faydası bulunan kabağı sıklıkla tüketmek büyük önem taşımaktadır. Üstelik kabak ileriki yaşlarda yaşlanma sebebiyle meydana gelebilecek katarakt gibi görme kusurla­rının önüne geçilmesinde de etkili olmaktadır.

                Prostat: Prostat ağırlıklı olarak erkeklerde yaşa bağlı ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Kabağın prostat hastalıklarına iyi geldiği bilinmekte ve uzmanlar ta­rafından kabak gibi besinlerin tüketilmesi şiddetle tavsiye edilmektedir. Özellikle ileriki yaşlarda pros­tata yakalanma riskini en aza indirmek için düzenli olarak ve yeterli miktarda kabak tüketmek yüksek derecede etkili ve sağlıklı olacaktır.

                Bağışıklık Sistemi: Kabak C vitamini açısından oldukça zengin bir sebzedir. Kabak bu yönüyle yani C vitaminine sahip oluşuyla bağışıklık sistemi­ni güçlendirmede etkin rol oynar. Bağışıklık sisteminde meydana gelen aksaklıklardan dolayı sıklıkla hastalıklarla karşılaşılabilmektedir. Kabak bu saye­de bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara yakalanma riskini en aza indirecek veya ortadan kaldıracaktır.5

                Tıbbın babası olarak da bilinen İbni Sina da bin yıl önce şunları söylemektedir: “Kanser hastalarına, balkabağı suyu içiriniz!”

                “2003 yılında Cell Research Dergisinde yayınla­nan bir araştırmada, kabak çekirdeğinden ayrıştı­rılmış Moschatin maddesinin, patolojide bilinen en agresif kanserlerden biri olan, Melanoma hücrele­rinin üremesini engellediği gösterildi. Araştırmacı­ların yorumu şöyle: ‘Moschatin, yeni bir Antikanser olabilir! Görüyorsunuz, dünyada insanlar ‘kabaktan bile’ kanser ilacı keşfetmeyle uğraşıyorlar ve bunun için milyonlarca dolarlık para harcanıyor. Bence bi­zim bu aşamada yapacağımız en akıllıca şey, bunla­rın ilaç olmasını beklemeden, bu bilimsel ipuçlarını kullanarak, bu sebze ve meyvelerden tabi halleri ile mevsimindeyken istifade etmek, hele hele kan­ser hastasıysanız… Üstelik bunlardan tabi yolları ile istifade etmek hem ucuz hem de yan etkisi yok. Hiçbir şeyin fazla miktarda alınıp abartılmasına da gerek yok; tabiatın sahibi çok cömert, vücudumuz ise çok tutumlu!”6

                Görüldüğü gibi daha sayamadığımız birçok fay­dası bulunan kabak, Allah’ın mucizesini de gözler önüne seriyor. Allah merhametli olduğunu aslında bir kez daha ortaya koyuyor. Bilimin ve tıbbın geliş­mediği dönemlerde Allah insanların sıkıntı ve has­talıklarını doğal yollarla çözüyor. İnsana düşen ise Allah’ın bu mucizelerini görüp, idrak ettikten sonra Allah’ı hakkıyla takdir etmektir...

-----------------------------------------------------------------------

1.Saffat, 139-146

2.Müslim

3.Deylemi

4.Müslim

5.

6.Dr. Elif GÜVELOĞLU,

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Rahîm Ve Rahmân Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:28:55 ÖÖ]


Davranışlarımız Kaydediliyor Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:22:46 ÖÖ]


Biliniz Cesedin Öyle Bir Et Parcası Vardır Ki Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:18:08 ÖÖ]


Melek Girmeyen Evler Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:04:30 ÖÖ]


Doğru Çalışma Methodu Gönderen: türkiyem
[Bugün, 10:59:59 ÖÖ]


Başınızı Çevirip Gitmeyin Gönderen: türkiyem
[Bugün, 10:39:23 ÖÖ]


Ozan Birgül 320 kbps - 2 kısım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:15:33 ÖÖ]


Ozan Birgül - İlahiler 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:04:09 ÖÖ]


Dualarımız Neden Kabul Olmuyor Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:10:43 ÖÖ]


Birlikte Hizmet Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:59:59 ÖÖ]


Gizli Halleri Açık Hallerinden Daha Hayırlı Adamlara İhtiyacımız Var Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:31 ÖÖ]


Mücahitler Kazandığınızı Kaybetmeyiniz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:32 ÖÖ]


İnsanlardan Övgü Beklemek Ateşle Oynamak Gibidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:24:29 ÖÖ]


Zamanın Kıymetini Bilmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:13 ÖÖ]


Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]