* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: DÜNYA İLE İMTİHANIMIZ  (Okunma sayısı 558 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
DÜNYA İLE İMTİHANIMIZ
« : Nisan 28, 2017, 08:05:17 ÖS »
DÜNYA İLE İMTİHANIMIZ

Bu çağın insanı olan bizler, yaşadığımız dönemde vuku bulan olaylara imani bir perspektiften bakmalıyız. Hz. Peygamber (sav), “Müminin ferasetinden sakınınız; zira o Allah’ın nuruyla bakar.” (Tirmizi, “Tefsir”, 6) buyurmaktadır. Bu nedenle bizler, sosyal olaylara, toplumsal değişimlere, çevreye hülasa tüm oluşumlara, imanın kazandırdığı feraset ile bakmalı ve bu doğrultuda kritiğe tabi tutmalıyız. Bu temel prensiplere sadık kalarak dünya ile imtihanımızı gözden geçirelim.

Yeryüzünde yaşanan her şey bizim bedenimizin üzerinde yaşanmış demektir. “Bir kumarhane, bir faiz kurumu, bir meyhane görürsen bil ki, bunların hepsi bedeninin üzerinde yapılıyor.” İnsan topraktan yaratılmıştır. İşlenen cürüm ve katliamlar da yine bu toprak üzerinde yapılmıyor mu? Akıtılan kanlar, patlatılan bombalar ve bütün sevimsiz olaylar, hep öz bedenlerimiz üzerinde icra ediliyor. Biz Müslümanlar, dünya üzerinde sürdürülen savaşlara, “Çok şükür Türkiye’de savaş yok (!)” gibi sığ bir mantıkla yaklaşamayız. Akıtılan her kanı kendi kanımız, dağıtılan her haneyi kendi evimiz saymak zorundayız.

“Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar” (Buhari “Edeb”, 27) Hadis-i şerifte tavsif edildiği gibi tek bir vücudun organları mesabesinde olan ümmetin her bireyi; 2 milyar uzvunun acısını ruhunda hissetmeli ve üzerine düşeni yerine getirmelidir.

Bu husustaki vazifemizi icraya, dualarımız ile başlayacağız. “İçinde bulunduğum şartlarda/yüzyılda, savaşın yaşandığı ülkelerdeki kardeşlerime nasıl bir yardım yapabilir, vazifemi nasıl yerine getirebilirim?” türünden mülâhazalar ve fikrî kaygılar karşısında verilecek en doğru cevap, “Dualarınızla...” olacaktır. Filistin, Irak, Afganistan, Suriye, Mısır ve daha pek çokları, alenî bir zulme muhatap kılınmaktadır. Bu canlı vesika karşısında Müslümana düşen, hiç olmazsa seherlerini ve dualarını bu kardeşlerine tahsis etmesidir.

Unutmamalıyız ki biz, namazlarımızın her rekâtında “Yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz” (Fatiha, 1/5) derken, tekil ifadelerle değil, tüm ümmeti kapsayan bir dil kullanarak dua ediyoruz. Daha doğru bir ifadeyle kullarına dua talimini yaptıran Rabbimiz, geniş gönüllülük ve diğergamlık gibi erdemleri namaz vesilesiyle bizlere aşılamış olmaktadır.

Türkiye’nin sadece bir günlük ekmek israfı, Nijer halkının tamamına yetecek seviyeye yükselmiş durumdadır. İsrafçı olmamak hem dinimizin öğretilerinin bir gereği, hem de insanî tasaların bir sonucudur. Dünyanın bir tarafında bir lokma ekmeğe muhtaç insanlar yaşarken, beri tarafta tıka basa doldurulmuş mideleri sebebiyle rahatsızlanan insanlar yaşamaktadır.

Toplumsal çöküş, toplumun yalnız bir ya da birkaç tabakasında değil, tüm kesimlerinde, hem de hızlı bir şekilde gerçekleşmektedir. Eroin komasına girerek ölen gençler, üniversitelerin geldiği acı nokta, ahlâkî erozyon, dinî yozlaşma ve daha yüzlerce belge, tehlikenin hızlı bir şekilde, hepimizi kuşatma altına aldığını göstermektedir.

Bir uzvumuz, gece gündüz demeden aynı şiddete maruz kalırken, diğer bir uzvumuz doyumsuzluk batağında debelenmekte ve meşguliyetlerini sadece yeme içme, gezip tozma gibi üzerinde hiçbir ümmet şuuru nişanesi bulunmayan basit işlerle iştigal etmektedir. Bir tarafta küçük elleriyle düşman tanklarına sapanla taş atma telaşında çocuklar yaşarken, diğer yanda 15 yaşına gelmiş olmasına rağmen, anne babası tarafından sabah namazına kaldırılmaya kıyılamayan çocuklar varlığını sürdürmektedir.

Şimdi mukayese ve muhasebeyi objektif bir usulle inanç penceresinden yapalım ve kendimize şu soruyu yöneltip: “Dünya ile imtihanımızda başarılı mıyız? ”, hükmümüzü vicdan mahkemesinde kendimiz verelim.

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Aralık 21, 2024, 04:50:26 ÖS]