HELAL KAZANÇ İÇİN ÇALIŞMAK İBADETTİR
Mü’minin her işi hayırdır. Sevab kazanma yolları yalnız belli başlı ibadetlerle sınırlı değildir. Namazı da, orucu da, usulüne uygun çalışması da ve hatta uykusu da yerine göre ibadettir. İyi bir mü’min olmanın yolu helal lokmadan geçer. Haram yemek kalbi öldürür, helâl yemek ise diriltir. İnsanların gafletten bir türlü uyanmamaları yediklerine ve içtiklerine haram mı, helal mi dikkat etmemelerindendir. Bu dikkatsizlik de bu günkü isyankâr ve utanmaz nesli doğurmuştur. Boğazdan aşağıya helal lokmanın inmesi için de kazancın helâl olması lazımdır.
İslam ; geçimini üzerine aldığı kişilerin rızıklarını meşru yoldan sağlayacak miktarda çalışmayı farz kılmıştır. Herkesin dünyevileştiği, servet ve şehvet yarışı yaptığı günümüzde çalışmanın faziletinden bahsetmek abesle iştigal gibi görünse de durum öyle değildir. Zira çok çalışmak, çok kazanmak helal kazanç anlamına gelmiyor. Hele hele köşe dönmeciliğin, gayri meşru kazancın adeta özendirildiği, lüks ve israfın zirve yaptığı, faizin girmedik ev bırakmadığı günümüzde, -az da olsa- helal kazançla yetinmek en büyük nefis terbiyesidir. Cenab-ı Hakk bir ayette helal rızık aramayı Cihad’ın önüne geçirmiş ve ondan değerli kılmıştır.
“Bir kısmı Allah’ın fazlından rızk aramak için ( ticaret maksadı ile) yeryüzünde yol tepecekler, diğer bir kısmı da Allah yolunda çarpışacaklar.” (Müzemmil, 20)
Şu ayette de namazın arkasından hemen dağılıp helal rızık aramayı emretmiştir. “Sonra namaz kılınınca, yeryüzüne dağılın da Allah’ın fazlından rızk arayın.” (Cuma, 10)
Aşağıdaki ayet-i kerime de bir işi bitirince hemen ikinci bir işe başlamayı, boş durmamayı ihtar etmektedir.
“O halde, ( memur bulunduğun bir işi bitirip) boşaldın mı, (yine başka bir iş ve ibadet için) kalk yorul” (İnşirah, 7)
Allah Teâlâ rızık temin etme yollarından bahsederken Hacc ibadetinin edası esnasında dahi rızık peşinde koşmanın bir günahı olmadığını şöyle bildiriyor:
“( Hac sırasında da) Rabbinizin fazl u kereminden (kazanç) talep etmenizde bir beis yoktur.” (Bakara, 198)
Başka bir yerde sadık ve ihlaslı kullar helal kazanç peşinde koşanların makamında zikrediliyor ki bu helal kazanç sahibi olmak için gayret gösterenlerin ne denli yüksek bir mertebeye ulaştıklarını göstermektedir.
“Nice adamlar vardır ki, ne bir ticaret, ne de bir alış-veriş, Allah’ı anmaktan (O’na ibadet etmekten ve emirlerine bağlanmaktan), namazı gereği üzere kılmaktan ve zekât vermekten kendilerini alıkoymaz.” (Nur, 37)
“Ey iman edenler! Mallarınızı, aranızda bâtıl sebeplerle yemeyin. Ancak birbirinizden hoşnut olarak ticaret yolu ile olmak başka.” (Nisa, 29)
Hz. Ömer (r.a.) şöyle demiştir: “Sizden hiç biriniz rızık aramaktan geri durarak oturup da ‘Allah’ım bana rızık ver’ demesin. Muhakkak biliyorsunuz ki gökten ne altın yağar ne de gümüş” (Gazali, İhya)
Ahmed b. Hanbel hazretlerine: Evinde veya mescidde oturan ve “ben rızkım benim ayağıma gelinceye kadar asla çalışmayacağım” diyen adam hakkında ne dersin?” diye sorulduğunda şöyle demiştir: “Bu ilimden hiçbir nasibi olmayan bir adamdır. O Allah Resulünün ‘benim rızkım okumun altında kılındı’ dediğini işitmemiş mi?” (Gazali, İhya)
Tabii ki çalışmanın ibadet sayılabilmesi için şeriatın belirlediği sınırlar içerisinde yaşanan bir hayatın olması lazımdır. Yani farzlar yerine getirilmeli ve haramlardan da kaçınılmalıdır. Ayrıca kazanç sağlanan işin meşru bir iş olması, çalışma esnasında her hangi bir harama bulaşılmaması lazımdır. İslam bir denge dinidir. Cihad zamanı cihad, namaz zamanı namaz, oruç zamanı oruç, hac zamanı da hac yapılmak zorundadır. Hiçbir ibadet bir diğerini iptal etmez ve onun yerine geçmez. Bunun için İslam’ı iyi öğrenmemiz ve üzerimize yüklediği ferdi ve toplumsal görevleri yerinde ve zamanında yerine getirmemiz lazımdır.
Sevap kazanma yollarını yalnız namaz, oruç, zikir ve benzeri ibadetlerle sınırlı sanmak nasıl İslam’ı yanlış ve noksan anlamak ise; diğer taraftan rızık temini peşinde koşmanın namaz, oruç, zekât, hacc ve cihad gibi emirleri ihmal etmeye ruhsat tanıyacağını düşünmek daha büyük bir yanlış ve hatta itikada dahi zarar verecek çok tehlikeli bir yoldur.