* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Dünya Sevgisi  (Okunma sayısı 451 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gurbetciyim

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2330
Dünya Sevgisi
« : Mayıs 25, 2018, 07:57:35 ÖÖ »
Dünya Sevgisi

“Kim (yalnız) dünya hayatını ve nimetini istemekte ise, işlerinin karşılığını orada onlara tam olarak veririz. Ve orada, onlar hiçbir zarara uğratılmazlar. İşte onlar, ahirette kendileri için ateşten başka hiçbir hisseleri olmayan kimselerdir”

(Hud 15-16)

Dünya sevgisi, seni Allah-ü Teâlâ Hazretlerinden uzaklaştıran her şeydir. Kadın, çocuk, mal, rütbe, mevki düşüncesi Allah-ü Teâlâ’yı unutturacak kadar ileri giderse, bu kişi zarara uğrayanlardandır. Dünya bir amaç değil maksada ulaştıran bir araçtır. Bu aracı iyi yolda kullanan kazanır, kötü yolda kullanan kaybeder. Mesela, düşmanlarınızın etrafınızı kuşattığı bir anda size yeni ve güzel bir araba veriliyor. Sonra bu araba ile şu kadar zamanda şu karşıdaki köprüyü geçerseniz, düşman gelmeden kurtuluşa ereceksiniz deniyor. Eğer siz, o anda arabaya bakıp (Ne kadar da güzelmiş) diyerek onu sevmekle meşgul olur, verilen zaman içinde karşıya geçmezseniz, düşman gelir, sizi kıskıvrak yakalar, köprüyü geçemezsiniz. İşte dünya sevgisi de aynı araçla uğraşmak gibidir. Yani "Binek ne güzelmiş" diyerek, onunla meşgul olup hedefe varmamaktır. Kötülenen sevgi budur. Nitekim hadis-i şerifinde Sevgili Peygamberimiz (sav) “Dünya sevgisi bütün günahların başıdır.” (Beyheki) buyurmuştur. Dolayısıyla insan dünya bineğini sevmekle meşgul olmayarak, bir an önce o binitle saadet diyarına gitmeye çalışmalıdır!

Dünya hayatında madde esaretinden sıyrılıp, mana iklimine yelken açmalı ebedi ahiret yurduna hazırlanmalıdır.

Sevgili Peygamberimiz (sav) pek çok hadis-i şerifinde dünyayı zemmetmiş, onunla meşguliyetimizin Allah’ı unutmamıza sebep olmaması lazım geldiğini duyurmuş, dünyaya meyledip Allah’ı unutanın ahirette zelil ve perişan olacağını beyan buyurmuşlardır.

Rasulullah Efendimiz (sav) ölmüş bir koyunun yanından geçerken sahabelere:

“Gördüğünüz şu koyun ölüsünün, sahibi nezdinde ki kıymeti nedir?” diye sordu. Cevap verdiler:

“Hiçbir kıymeti olmadığı için buraya atılmıştır.”

Bu cevap üzerine Efendimiz (sav) şöyle buyurdu.

“Varlığım kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, dünyanın Allah katındaki kıymeti, ölü bir koyunun sahibi yanındaki kıymetinden daha çok değildir. Eğer dünyanın Allah katında sivrisinek kanadı kadar kıymeti olsaydı, kâfirlere bir yudum su bile içirmezdi.”

Gelip geçici dünyaya, sanki ondan hiç ayrılmayacakmış gibi bağlanmak en büyük zarardır. “Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Ne babanın evlâdı, ne evlâdın babası namına bir şey ödeyemeyeceği günden çekinin. Bilin ki, Allah'ın verdiği söz gerçektir. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın ve şeytan, Allah'ın affına güvendirerek sizi kandırmasın.” (Lokman / 33)

Dünya halleri değişken olduğu için, Allah-ü Teâlâ’nın irade ve takdiriyle, bir müddet hoşa giden şeylerle karşılaşan bir kimseye düşen görev, bunlardan dolayı Rabbine şükretmek ve o elde ettikleriyle insanlara iyilikte bulunmaktır. Bu kimsenin, kesinlikle aldanış içine girerek bu nimetleri kalıcı ve değişmez zannetmemesi lazımdır. Kur’an-ı Kerim’de bu aldanışa ve onu aşılamaya çalışan şeytana karşı uyarı yapılarak şöyle buyrulmuştur:

“Ey insanlar! Allah’ın vaadi ve sözü haktır. Onun için, dünya hayatı sizi aldatmasın ve bununla aldatıp oyalamaya çalışan şeytan sizi saptırmasın. Çünkü şeytan sizin düşmanınızdır. Siz de onu kendinize düşman edinin. O kendisine inanıp uyanları cehennem ehli olmaya davet eder.”(Enbiya/35)

Sevgili Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuşlardır:

“Dünyaya aldanan bir kimsenin ne gece namazında, ne de gündüz orucunda hayır yoktur. Dünyaya karşı uyanık olmak, bu kimsenin ibadetinden daha hayırlıdır.”

“Akıllı kimse nefsine çeki düzen veren ve ölümden sonrası için çalışan kimsedir. Akılsız olan ise, nefsinin arzularına uyan ve buna rağmen Allah-ü Teâlâ’dan en iyi şeyi bekleyen kimsedir.”

            Hz. Ömer (ra) Allah Rasulü’nün, hasır üzerinde yatmakta olduğu bir sırada, huzuruna girer. Efendimizin (sav) mübarek yanağına hasırın izinin çıkmış olduğunu görür. Bu manzara karşısında Hz. Ömer ağlamaya başlar. Efendimiz (sav) sorar:

            ─Ya Ömer! Niçin ağlıyorsun?

            ─Ya Rasulullah! Kâinat sizin hürmetinize yaratılmışken, kuru hasır üzerinde yatıyorsunuz ve hasır yanağınızda iz bırakmış. Oysa şu an Kisralar, krallar kuş tüyü yataklarda. Bu Beni duygulandırdı. Deyince

            Allah’ın Rasulü cevap verir:

            ─ Ya Ömer! İstemez misin? Dünya onların, ahiret de bizim olsun…

 “Kim, âhiret kazancını istiyorsa onun kazancını artırırız. Kim de dünya kârını istiyorsa ona da dünyadan bir şey veririz. Fakat onun âhirette bir nasibi olmaz.” (Şura /20)

Dünyalık ile böbürlenen her insanın sonu hüsran olmuştur. Çünkü sevdiği her şey, dünya ile beraber zeval bulur. Yaratılışı itibariyle ilâhi muhabbet ile yoğrulan insan, sevgili olanı unutup dünyaya müptela olunca, dünyadaki sevdiklerinin kendisinden ayrılmasıyla her seferinde elem ve hüsrana düşer. Hâlbuki insan kalbi dünya için değil, Allah için yaratılmıştır.

Dünyaya karşı uyanık olmak lazımdır. Dünyaya az rağbet edip onun hakkında olmayacak beklentilere girmemek gereklidir. Dünya öyle istikrarsız bir yerdir ki, sağlam olan birden hastalanır, emniyet içinde olan birden korkuya müptela olur, sevinçli olan birden kederlenir. Zengin olan bir anda fakirleşir. Dünyaya önem verip onu sevmek, akıllı kimselerin işi değildir. Nitekim Hz. Peygamber (sav) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur;

'Dünya ahirette evi olmayanın evi ve orada malı bulunmayanın malıdır. Dünya malını aklı olmayan toplar.'

Hz. Peygamber (sav) başka bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur;

'İnsan, 'Malım, Malım!' der. Hâlbuki onun malı yediği ve giydiği şeylerdir. (Müslim)

Dünyayı seven bir kimse, öldüğü zaman sevdiğinden ayrıldığı için azap çeker. Bu azabın şiddeti de dünya sevgisinin şiddeti ölçüsündedir. Allah-u Zülcelal’i ve ahireti seven ise, ölürken sevdiğine kavuştuğu için sevinç duyar. Bu sevincin büyüklüğü de Allah ve ahiret sevgisinin büyüklüğü derecesindedir.

İnsanda Allah ve ahiret sevgisini oluşturan ve güçlendiren şey, Allah'ın marifeti ve Allah'a ibadettir.

Onda dünya sevgisi uyandıran ve kuvvetlendiren şey ise, nefsin şehvetlerine uymaktır. Nefsin şehvetleri bu yüzden kötülenmiştir.

Dokuz yüz elli sene yaşayan Hz. Nuh (as)’a vefat hastalığında;

'Dünyayı nasıl buldun?' diye sormuşlar. Kendisi de;

'Dünyayı iki kapılı bir han gibi dördüm. Bir kapıdan girdim, diğerinden çıktım.' demiştir.

Gerçekten dünya hayatı çok kısadır. Bakınız, Hz. Nuh (as) dokuz yüz elli yıl yaşadığı halde, sanki onu hiç yaşamamış gibi görmüştür. Buna göre kendi halimizi düşünmemiz gerekmektedir.

Su ile ateş nasıl bir arada bulunmazsa, dünya ve ahiret sevgisi de aynı kalpte bulunmaz. Onun için baki olan ahiret hayatı için geçici olan bu dünyayı satanlar, her ikisini de kazanırlar. Ama dünya için ahiretini satanlar, her ikisini de kaybederler.

Yunus Emrem der ki, dünya yalandır.

Güvenme malına, malın talandır.

Seherde dervişe uyku haramdır.

Uyuma der Bana sultan Enbiya.

Hiç yatma der Bana sultan Evliya.

 


* BENZER KONULAR

Zamanın Kıymetini Bilmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:13 ÖÖ]


Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:06:24 ÖS]