* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: İman-Küfür Mücadelesi  (Okunma sayısı 176 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı melek

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2421
İman-Küfür Mücadelesi
« : Şubat 16, 2025, 07:10:13 ÖS »


İman-Küfür Mücadelesi

“İnsanlar ‘inandık’ demeleriyle bırakılacaklarını ve imtihan edilmeyeceklerini mi sanıyorlar?” (Ankebut 29/2)

İman bir nur, küfür ise bir karanlıktır. İnsanlık tarihi nur ve zulmetin yani iman ile küfrün amansız mücadeleleri ile dopdoludur. İman cephesinin önderleri eli kitaplı peygamberler, küfür cephesinin reisleri ise eli kanlı tağutlardır. İman cephesi adaletin, küfür cephesi zulmün temsilcileridir.

İmanın küfre galebe çaldığı devirlerde, değil insanlar, hayvanlar bile adaletin huzur kaynağından kana kana içmişler, emniyet içinde yaşamışlardır. Küfrün hâkim olduğu dönemlerde ise insanlık tarifi mümkün olmayan zulüm ve işkencelere sahne olmuştur. Çünkü iman ve İslâm'dan mahrum bir insan, en vahşî bir hayvandan daha vahşidir. Onun için zulüm ve işkencede sınır yoktur. O kan akıttıkça hırslanır, işkence yaptıkça vahşîleşir ve kurbanlarının canlarının canhıraş çığlıkları ve feryatlarından vahşî bir zevk alır.

Adı Müslüman zalimler de Müslümanlara zulüm ve işkencede ehli küfürle adeta yarış halindedirler. Bugün İslam dünyasının çeşitli bölgelerinde işlenen cinayetler tahammül sınırını aşmış, son hadde ulaşmış durumdadır. Bütün bu baskılara, sindirme ve yıldırma çabalarına rağmen her geçen gün canlanan, kadrolaşan ve güçlenen İslâmî hareket, tağutların ve uşaklarının korkulu rüyası haline geldi ve bütün dünya müstekbirleri el birliği yaparak bu hareketi önlemek için her çareye başvuruyorlar.

Müslümanlar hem geçmişlerini çok iyi öğrenmeli, kendisine yapılan zulüm ve işkenceleri asla unutmamalı hem de yaşadıkları zamanı çok iyi tanımalı ve istikbale en iyi bir şekilde hazırlanmalıdır.

Müslümanların düşmanla uğraşacakları yerde birbirleri ile çekişmeleri, sen ben kavgası ile meşgul olup nefislerine yenik düşmeleri ise düşmanın bize yaptıklarından daha tehlikeli ve daha kahredicidir. Maalesef her dönemde nefsine kul olan, tefrika ve fitneyi adeta kendine meslek edinen kişiler olagelmiştir. Bu gibi kişilere verilecek en güzel cevap, hayırlı hizmetlere devam etmek ve onların dedikoduları ile zaman kaybetmemektir.

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Hiçbir gün yoktur ki güneş doğarken şöyle demesin: Bende hayır işlemeye gücü yeten hemen o hayrı işlesin. Çünkü kıyamet gününe kadar bir daha gelmeyeceğim.” buyurmaktadır.[1]

Bir imtihan dünyasındayız ve her an imtihan olmaktayız. Allah yolunda hizmet ederken düşmanlar tarafından uğrayacağımız bela ve musibetler karşısında sabr-u sebat göstereceğimiz gibi, nefsine yenik düşmüş ve gözünü hırs bürümüş gafil Müslümanlardan gelen saldırılara da sabredecek ve İslâmî hizmetlerde asla tekâsül (tembellik) göstermeyeceğiz.

Allah Teâlâ: “İnsanlar ‘inandık’ demeleriyle bırakılacaklarını ve imtihan edilmeyeceklerini mi sanıyorlar?” (Ankebut 29/2) buyurarak, Müslümanların Allah yolunda uğrayacakları belâ ve musîbete hazır olmalarını talim etmektedir.

Müslümanların birbirleriyle uğraşacak ve dedikodu ile vakit geçirecek kadar bol zamanları yoktur ve zaten bunlar katiyetle haram kılınmış mezmum fiillerdir.

Ehl-i hikmetten bir zat:

“Büyük zekâlar fikirleri konuşur

Sıradan zekâlar olayları konuşur,

Küçük zekâlar insanları konuşur,

Çok küçük zekâlar kendilerini konuşur” der.

Müslümanlar küçük meselelerle uğraşıp küçük düşmemeli, küçük meseleleri büyüterek rûhî bunalımlar içinde kaybolup gitmemelidir. Mukaddes İslâm davasının sahibi olan Müslümanlar, aşağılayıcı basit işlerin, nefsânî ve şeytanî gündemlerin zebunu olmamalıdırlar.

Müslümanların mazlum ve mahkûm olduğu, oluk oluk Müslüman kanı aktığı ve Müslümanların ırz ve namuslarının ayaklar altında çiğnendiği bir devirde, Müslümanların daha çok çalışması, daha çok fedakârlık yapması, kafasını çatlatırcasına İslam âleminin kurtuluşu için gece gündüz demeden plan program yapması ve uygulamaya koyması; hülasa olarak bütün boyutları ile İslamlaşması lazımdır.

[1] Beyhakî, Şuabü’l-İman, 8/359, H. No:3682; Suyûtî, Câmiu’l-Ehâdis, 19/307, H. No.20827


NTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

RADDYO DİNLEME SAYIMIZ ANLIK 1500 KİŞİ OLMUŞTUR. Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:07:10 ÖS]


Mustafa Doğan Dikmen - Uşşak Faslı 1999 - 320 Kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:21:48 ÖS]


Grup Ravza - Götür Beni Medineye 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:11:06 ÖS]


Grup Kıvılcım - Çeçen Dansı 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:02:23 ÖS]


Grup Hayber - Seyrettim Muhammedi 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 11:50:37 ÖÖ]


Beklenen Nesil Nasıl Olmalı Gönderen: webtasarim
[Dün, 11:34:22 ÖÖ]


Peşinden Gittiklerimizle Ahiret Yüzleşmesi Gönderen: webtasarim
[Dün, 11:31:05 ÖÖ]


Allah'a İnandığımız Kadar Güvenmiyoruz Gönderen: webtasarim
[Dün, 11:20:23 ÖÖ]


Kur'an'da Eleştiri Gönderen: webtasarim
[Dün, 11:16:07 ÖÖ]


İbadetlerde Devamlılık Esastır Gönderen: webtasarim
[Dün, 11:11:03 ÖÖ]


İslam'da Kadının İş ve Sosyal Hayatı Gönderen: webtasarim
[Dün, 11:04:46 ÖÖ]


Şeytan'ın Vesveseleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:16:51 ÖÖ]


İslam'ı Yaşamak Kolaydır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:50:15 ÖÖ]


Sadaka, Müslümanlığı Ölçen Terazidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:41:34 ÖÖ]


İyilikle Güzelleşir Dünya Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:34:41 ÖÖ]


Fikirden Fiile İyilik Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:24:06 ÖÖ]


İnsan ve Hüsran - Asr Suresi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:15:58 ÖÖ]


Single Eserler Yeni 5 - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Mart 31, 2025, 09:42:55 ÖS]


Hidayet Can - Selam Söyle Efendime 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Mart 31, 2025, 03:33:31 ÖS]


Grup Fatih - Efendimiz Muhammedin Sevgisinde Birlikteyiz 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Mart 31, 2025, 03:26:19 ÖS]