* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Ahlakta Emanet Bilinci  (Okunma sayısı 102 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7247
Ahlakta Emanet Bilinci
« : Eylül 03, 2022, 08:27:00 ÖÖ »
Ahlakta Emanet Bilinci

Peygamber Efendimizin ahlakının Kur’an oluşu; terbiye ve edepte Kuran’ın eşsizliğinin ebedi örneğidir. Kur’an nasıl ki Peygamberimize ait bir mucizedir; O’nun peygamberliğini tasdik eder; Peygamberimiz de ulaştığı aşkın ahlakla Kur’an’ın bir mucizesidir; onun Allah kelamı olduğunu doğrular, diğer bütün pedagojik yaklaşımlara üstünlüğünü tasdik eder.

Öyledir, çünkü Kur’an, İsm-i Azam’dan ve her ismin azam mertebesinden nüzul ile, bütün alemlerin Rabbi unvanıyla bir konuşma olduğundan, insandaki galip isimle şekillenen bütün karakterleri en üst seviyede terbiye etme hususiyetine sahiptir.

Hem İsm-i Azam’dan gelmesi sebebiyle, İsm-i Azam’a mazhar en yetenekli, en seçkin karakterler de dahil her seviyedeki karakteri aynı anda; fakat ayrı ayrı terbiye edebilme kapasitesine de sahiptir. Ayrı yaşlardaki, ayrı cinslerdeki, ayrı konumlardaki insanları aynı sözlerle, aynı ifadelerle terbiye etmek de yine sadece Kur’an’a ait bir özelliktir. Kur’an’ın bu özelliğidir ki, yirmi üç sene gibi bir zamanda, her biri gökteki yıldıza benzeyen fertlerden, sahabe adı verilen müstesna bir topluluk meydana gelmiştir.

Yine, Kur’an’ın bu ulvi terbiye ediciliği iledir ki, her biri birer edep abidesi milyonlarca evliya, asfiya yetişmiştir. Bütün tasavvuf ekolleri, Kur’an’ın terbiye ediciliğinin kurumsal örnekleridir ki, bu ocaklarda milyonlarca insan gerçek terbiyeye, gerçek edebe ulaşmıştır.

Edebin son noktası olan huzur-u daimi ve ihsan adı verilen Allah’ı görüyor gibi yaşama bilinci, yine Kur’an’ın insanlığa kazandırdığı terbiye öğretilerinin bir neticesidir.       

Ahlaki programın en çetin sınavı emanet konusudur. Emanet, ödünç almak demektir.

İnsandan başka da kendisine verilenlerin tümü ödünç olan bir başka varlık yoktur. Ödünç almak, ödünç alınan nesnelerin korunmuş olmasını da zaruri kılar. Eğer, emanete ihanet söz konusu olursa, bunun da sorumluluğunu üstlenir. Onun içindir ki, emaneti kabul konusunda, gökler, yer ve dağlar çekimser davranmıştır; fakat insan hiç düşünmeden emanet manasını kabullenmiş; böylece ne kadar bilgisiz, ne kadar kendine zulmeder bir varlık olduğunu da ispat etmiştir. Fakat bu ilahi takdir, eğer iyi değerlendirilirse bütünüyle onun lehinde sonuçlanma avantajını da beraber taşımaktadır.

İnsan, halife varlık olarak ağır bir yükün altına girmiştir; kazanırsa kazancı da o derece büyük olacaktır.

İnsanın maddi-manevi varlığını oluşturan her şey ve bütün donanımları ona emanet olarak verilmiştir. O, bunları, kendisine emanet veren Rabbinin istediği doğrultuda kullanmak zorundadır. Yani, yaradılışı hikmetine uygun davranmak mecburiyetindedir. İnsan, Allah’a kulluk etsin diye yaratıldığına göre, insan bütün mahiyetini böylesi bir kulluğa yönlendirmek durumundadır. Bunu gerçekleştirebildiği oranda da emanette emin sayılır. Her eksiklik, her yanlış ise aksi neticeler doğurur.

İnsan mahiyetini oluşturan yüzlerce hatta binlerce duygu vardır. Bunların hepsini istikamette kullanmak ise zorlardan zor bir hadisedir. Bu zor durumda onun imdadına iyi niyet yetişir. İnsanın niyeti doğru olduğu sürece, yaptıklarındaki eksiklikler, yanlışlar bağışlanır, affedilir. Fakat iyi niyetini koruyamazsa bütün yanlışlarından ve eksikliklerinden sorumlu tutulur. Bunun içindir ki, müminin niyeti amelinden daha değerli kabul edilir. İyi niyet, ahlaki değerler içinde en seçkinidir.

Emaneti, hakiki sahibi adına kullanmak da yine en önemli kurtarıcı çaredir. Yani insan, elini, ayağını, gözünü, kulağını, aklını, şuurunu, nefsini, ruhunu, kalbini ve diğer bütün duygularını Allah için kullanırsa, hem emanete ihanet etmemiş hem de çok yönlü kazançlı bir işi başarmış olur.

RADYO DİNEME LİNKİMİZ.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap


Peygamber Efendimizin ahlakının Kur’an oluşu; terbiye ve edepte Kuran’ın eşsizliğinin ebedi örneğidir. Kur’an nasıl ki Peygamberimize ait bir mucizedir; O’nun peygamberliğini tasdik eder; Peygamberimiz de ulaştığı aşkın ahlakla Kur’an’ın bir mucizesidir; onun Allah kelamı olduğunu doğrular, diğer bütün pedagojik yaklaşımlara üstünlüğünü tasdik eder.

Öyledir, çünkü Kur’an, İsm-i Azam’dan ve her ismin azam mertebesinden nüzul ile, bütün alemlerin Rabbi unvanıyla bir konuşma olduğundan, insandaki galip isimle şekillenen bütün karakterleri en üst seviyede terbiye etme hususiyetine sahiptir.

Hem İsm-i Azam’dan gelmesi sebebiyle, İsm-i Azam’a mazhar en yetenekli, en seçkin karakterler de dahil her seviyedeki karakteri aynı anda; fakat ayrı ayrı terbiye edebilme kapasitesine de sahiptir. Ayrı yaşlardaki, ayrı cinslerdeki, ayrı konumlardaki insanları aynı sözlerle, aynı ifadelerle terbiye etmek de yine sadece Kur’an’a ait bir özelliktir. Kur’an’ın bu özelliğidir ki, yirmi üç sene gibi bir zamanda, her biri gökteki yıldıza benzeyen fertlerden, sahabe adı verilen müstesna bir topluluk meydana gelmiştir.

Yine, Kur’an’ın bu ulvi terbiye ediciliği iledir ki, her biri birer edep abidesi milyonlarca evliya, asfiya yetişmiştir. Bütün tasavvuf ekolleri, Kur’an’ın terbiye ediciliğinin kurumsal örnekleridir ki, bu ocaklarda milyonlarca insan gerçek terbiyeye, gerçek edebe ulaşmıştır.

Edebin son noktası olan huzur-u daimi ve ihsan adı verilen Allah’ı görüyor gibi yaşama bilinci, yine Kur’an’ın insanlığa kazandırdığı terbiye öğretilerinin bir neticesidir.       

Ahlaki programın en çetin sınavı emanet konusudur. Emanet, ödünç almak demektir.

İnsandan başka da kendisine verilenlerin tümü ödünç olan bir başka varlık yoktur. Ödünç almak, ödünç alınan nesnelerin korunmuş olmasını da zaruri kılar. Eğer, emanete ihanet söz konusu olursa, bunun da sorumluluğunu üstlenir. Onun içindir ki, emaneti kabul konusunda, gökler, yer ve dağlar çekimser davranmıştır; fakat insan hiç düşünmeden emanet manasını kabullenmiş; böylece ne kadar bilgisiz, ne kadar kendine zulmeder bir varlık olduğunu da ispat etmiştir. Fakat bu ilahi takdir, eğer iyi değerlendirilirse bütünüyle onun lehinde sonuçlanma avantajını da beraber taşımaktadır.

İnsan, halife varlık olarak ağır bir yükün altına girmiştir; kazanırsa kazancı da o derece büyük olacaktır.

İnsanın maddi-manevi varlığını oluşturan her şey ve bütün donanımları ona emanet olarak verilmiştir. O, bunları, kendisine emanet veren Rabbinin istediği doğrultuda kullanmak zorundadır. Yani, yaradılışı hikmetine uygun davranmak mecburiyetindedir. İnsan, Allah’a kulluk etsin diye yaratıldığına göre, insan bütün mahiyetini böylesi bir kulluğa yönlendirmek durumundadır. Bunu gerçekleştirebildiği oranda da emanette emin sayılır. Her eksiklik, her yanlış ise aksi neticeler doğurur.

İnsan mahiyetini oluşturan yüzlerce hatta binlerce duygu vardır. Bunların hepsini istikamette kullanmak ise zorlardan zor bir hadisedir. Bu zor durumda onun imdadına iyi niyet yetişir. İnsanın niyeti doğru olduğu sürece, yaptıklarındaki eksiklikler, yanlışlar bağışlanır, affedilir. Fakat iyi niyetini koruyamazsa bütün yanlışlarından ve eksikliklerinden sorumlu tutulur. Bunun içindir ki, müminin niyeti amelinden daha değerli kabul edilir. İyi niyet, ahlaki değerler içinde en seçkinidir.

Emaneti, hakiki sahibi adına kullanmak da yine en önemli kurtarıcı çaredir. Yani insan, elini, ayağını, gözünü, kulağını, aklını, şuurunu, nefsini, ruhunu, kalbini ve diğer bütün duygularını Allah için kullanırsa, hem emanete ihanet etmemiş hem de çok yönlü kazançlı bir işi başarmış olur.

RADYO DİNEME LİNKİMİZ.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Dualarımız Neden Kabul Olmuyor Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:10:43 ÖÖ]


Birlikte Hizmet Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:59:59 ÖÖ]


Gizli Halleri Açık Hallerinden Daha Hayırlı Adamlara İhtiyacımız Var Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:31 ÖÖ]


Mücahitler Kazandığınızı Kaybetmeyiniz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:32 ÖÖ]


İnsanlardan Övgü Beklemek Ateşle Oynamak Gibidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:24:29 ÖÖ]


Zamanın Kıymetini Bilmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:13 ÖÖ]


Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 06:02:09 ÖS]