Heva’i Nefse uymak
Hasan-ı Basrî (rah.) İblis’in şöyle dediğini anlatıyor:
“Ümmet-i Muhammed ’e günahları güzel süslü gösterdim. (Onlar onu süslü gördü ve yaptılar) Fakat o günahın ardından tövbe etmekle benim belimi kırdılar. Buna karşılık bende onlara öyle günahlar süsledim ki, o günahı yaptıkları zaman tövbe etmek hatırlarına bile gelmez oldu. O da onların hevâ-i nefislerine uymalarıdır.”
Hasan-ı Basrî, sözüne devam ederek şöyle diyor:
“Şeytan doğru söylemiştir. Çünkü onlar bu hareketlerinin kendilerini günaha düşüren sebepler olduğunu bilmezler ki, ondan nasıl tevbe etsinler.”
Abdullah b. Mes’ud (r.a) şöyle anlatıyor:
“Bir cemaat, Allah’ı zikretmek üzere bir yere toplandılar. Şeytan bunları dağıtmak ve aralarını bozmak için ne kadar çalıştı ise, muvaffak olamadı. Bu defa bunlara yakın başka bir cemaate gitti. Bunlarda dünya işlerini konuşuyorlardı. Şeytan kolaylıkla bunların arasına fesat tohumu ekti ve bunları birbirine düşürdü. Bunlarda yekdiğerini (öbür tarafı) öldürmeğe kalktılar.
Şeytanın maksadı bunlar değil, ötede zikir ile meşgul olanları dağıtmaktı ve buna da muvaffak oldu. Şöyle ki: Bu dövüş ve kavgayı gören zikir ehli, bunları ayırmak için hemen oraya koştular ve ayırdıktan sonra da dağılıp gittiler. İşte şeytanın istediği de bu idi.”
İbrahim b. Ethem’e:
_ Allah Teâla “Bana dua edin ben size icabet eder ve dualarınızı kabul ederim” buyurduğu halde, nasıl olurda bizim yaptığımız dualar. Kabul olmuyor, diye sorarlar.
İbrahim b. Edhem:
“Çünkü sizin kalpleriniz sekiz haslet üzerine ölmüştür, onun için dualarınız kabul olmuyor” demiş ve bu sekiz hasleti şöyle anlatmıştır:
1. Allah’ı bildiniz, fakat emirlerine itaat etmemekle, hakkını yerine getirmediniz.
2. Kur’ân-ı okudunuz, fakat mucibiyle amel etmediniz.
3. Peygamberi sevdiğinizi iddia ettiniz, fakat sünneti ile amel etmediniz.
4. Ölümden korktuğunuzu söylediniz, fakat ölüm için hazırlanmadınız.
5. Allah’ü Teala “Şeytan sizin için büyük bir düşmandır, onu düşman tanıyınız” buyurdu, siz ise dilinizle düşman tanıdığınız halde işinizle tamamen ona uydunuz ve isyan ettiniz.
6. Cehennem’den korktuğunuzu iddia ettiğiniz halde bütün kuvvetinizle, işinizle kendinizi Cehenneme attınız.
7. Cennet’i sevdiğinizi iddia ettiğiniz halde, Cennet için hazırlanmadınız.
8. Sabahleyin kalkınca kendi kusurlarınızı arkaya attınız ve başkalarının kusurları ile meşgul oldunuz. Bu suretle Rabbinizi kızdırdınız. Nasıl duanız kabul olsun?” dedi.