Hatalarımız Cehaletten İleri Geliyor
“Bizim tasavvuf anlayışımız bu, sizinki ise şu!..”sözlerini söyleyenlerimiz her şeyin başında bu yolun manasını iyi idrak etsinler. Gönüllerin Sultanı Efendimiz (sav)’in ahlakını, Kur’ân-ı Kerim’in ahkamını yaşamayı gaye edinen müesseseye tasavvuf, bu uğurda gayret gösteren kimseye de sûfi denir.
Sevda sultanları Meşayih-i Kirâm’ın sözlerine baktığımızda, hakikati daha iyi görürüz. Abdül Vahab-ı Şarâni (ks) bizlere şöyle tavsiyede bulunmaktadır:”Sakın ola ki Kur’ân ve sünnetin kabul etmediği bir yola sufiyye’nin yolu demeyesiniz. Çünkü Kur’ân’ın ve sünnetin kabul etmediği yol küfür yoludur. Bizim yolumuz ise tamamen ahlak-ı Muhammediyye’yi yaşamak ve bütün hayatımızı Kur’ân’ın emirlerine ve Rasül’ünün sünnetlerine göre tanzim etmektir.”
Yine İmam-ı Rabbani (ks):”Bilesin, adabdan velev ki bir edebi muhafaza, mekruhlardan tek bir mekruhu terk etmek, zikirden, tefekkürden, murakabe ve teveccühten çok efdaldir.” buyurmuşlardır.
Esad-ı Erbili (ks):”Bu yolun iki esası vardır. Kime bu iki şey verilmişse ona her şey verilir:
1. Hazreti Peygamber (sav)’le kemâl-i ittiba.
2. Mürşid-i Kâmil’e muhabbet” sözleriyle bize ışık tutmuşlardır.
Hacı Hassan Efendimiz (ks), Şeyh-i Kâmillere muhabbetin, edeblere ve Rabıta-i Şeriflere riayet ile olacağını haber verirlerdi. Rabıta, bir kısım kardeşlerimizin yanıldığı gibi ellere fotoğraf alıp sadece cisme dönmek olarak nitelendirilmemelidir. Cisme dönmek, şeyhi putlaştırmak olur. Rabıta, “Üsve” anlamında, hareketi bir başkasınca taklid edilen kişi demektir. Cenâb-ı Hak’ın muhabbetinde yok olan mürşidin, Efendimiz (sav)’in tebliğ, davet, cihat vs yönlerini uygulayışını hayatımıza geçirmektir. Biz, çok malumat sahibi olabiliriz, ama bu bildiklerimizin tatbikini gerçek muallimlerden öğreniriz.
Uzun söze ne gerek? Bütün hatalar, cehaletten ileri gelmektedir. Üstadımız (ks), bir şiirin şu kıt’asında meselemizi ne de güzel toparlıyorlar:
“Fıkıh ile Hadis öğren
Nefsini yıkmayı davran
Mürşide binde bir uğran
Sakal altı sualdir bu.”
Hülasa; tasavvuf, ilim ve irfan yoludur. Ne kadar çok malumatımız olursa, bu güzel yolu o kadar çok anlarız.