* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: İMTİHAN DÜNYASI  (Okunma sayısı 818 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
İMTİHAN DÜNYASI
« : Temmuz 31, 2019, 09:07:47 ÖS »
İMTİHAN DÜNYASI

Allah (c.c) şöyle buyuruyor: “Elif lâm mîm. İnsanlar, imtihandan geçirilmeden sadece, iman ettik, demeleriyle bırakılıvereceklerini mi zannettiler?”[1]       

Fitne, zor tekliflerle imtihan olmaktır. Bunlar; düşmana karşı cihada çıkmak, vatandan ayrılmak, nefsin arzu ettiği şeyleri terk etmek, nefse ağır gelen ibadet ve taatler, fakirlik, kıtlık, mal ve cana gelen bin bir çeşit musibetler, kâfirlerin tuzak ve işkencelerine sabretmek gibi hususlardır. Bu âyet-i kerîmeler, Mekke-i Mükerreme’de müşriklerin eza ve işkencelerine maruz kalan sahâbe-i kirâmdan bazılarının şikâyetleri üzerine nazil olmuştur. Onlar Allah için bu işkencelere uğramışlardı. Bu imtihanlar, sadık Müslümanlarla yalancıları ortaya çıkarmak içindir.

Allah (c.c) şöyle buyuruyor: “Muhakkak ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah sadık Müslümanları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya koyacaktır.”[2] Allah Teâlâ önceki Müslümanları birçok imtihandan geçirmiştir. Bazıları testere ile kesilerek baştan aşağı ikiye ayrılmış, bazıları demir taraklarla vücutlarının etleri kopartılmış ama bu ağır işkenceler onları dinlerinden döndürememiştir.

İbnu ‘Ata (r.a) diyor ki; “Rahatlık ve bela zamanlarında bir kulun sadakati ve yalancılığı şöyle ortaya çıkar: Bolluk zamanında şükreden, bela günlerinde sabreden kimse sadıklardandır. Bolluk ve rahatlık zamanında şımaran, bela günlerinde sızlanan kimse ise yalancılardandır.”

Bakara Sûresi’nin 214. âyet-i kerîmesinde bu konuyla alakalı olarak Allah (c.c) şöyle buyurur; “(Ey müminler!) yoksa siz, sizden önce gelip geçenlerin başına gelenlerin size de gelmeden cennete gireceğinizi mi zannettiniz? Yoksulluk ve sıkıntı onlara öylesine dokunmuş ve öyle sarsılmışlardı ki, nihayet Peygamber ve beraberinde ki müminler, “Allah’ın yardımı ne zaman?” dediler. Bilesiniz ki Allah’ın yardımı yakındır.”

Bu âyet-i kerîme, bir rivayete göre, Hendek Savaşı’nda Müslümanların çektikleri sıkıntıları dile getirir. Diğer rivayete göre, Uhud Savaşı ile ilgilidir. Bir başka rivayete göre ise evlerini, mallarını ve yakınlarını Mekke- i Mükerreme’e bırakıp çeşitli sıkıntılara katlanarak Medine-i Münevvere’ye hicret eden Müslümanları teselli için inmiştir.

Bir başka âyet-i kerîmede Allah (c.c) şöyle buyurur: “Yoksa Allah içinizden cihad edenleri belli etmeden, sabredenleri ortaya çıkarmadan cennete gireceğinizi mi sandınız?”[3]

Cennet yolculuğu iman, azim, gayret ve sabır isteyen bir yolculuktur. Gevşeklik ve tembellik kabul etmez. Bu konuda Allah (C.C) şöyle buyurur: “Gevşeklik göstermeyin, üzüntüye kapılmayın. Eğer inanmışsanız üstün gelecek olan sizsiniz.”[4]

Bu âyet-i kerîmeler Uhud’da geçici başarısızlığa uğrayan mü’minleri, teselli etmekte ve kalplerini takviye etmektedir.

Allah için ve ila-yı kelimetullah için savaşan Müslümanlar herhalde üstündür. Çünkü onlar Allah için savaşırken düşmanları olan kâfirler şeytan ve küfür için savaşmaktadır. Allah için cihad edenlerin şanı her zaman yücedir. Kâfirler ve batılın hâkimiyeti için çalışanlar her zaman alçaktır. Allah (c.c) katında hiçbir kıymetleri yoktur. Akıbetleri cehennemdir.

Önceki milletler imtihandan geçti. Şimdi biz imtihan oluyoruz. İmtihanı kazanıp cehennemden kurtulup cennete ulaşabilmemiz için Allah (c.c) bize hitap ederek kestirme bir yol göstermektedir: “Ey iman edenler! Sizi acı verici bir azaptan kurtaracak ticareti size haber vereyim mi? Allah’a ve Rasûlüne inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihad edersiniz. Eğer bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır. İşte bu takdirde O, sizin günahlarınızı bağışlar sizi altından ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerinde ki güzel meskenlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur.”[5]

Cennetin en kestirme yolu iman ve cihattan ibarettir. Bu iki kelime İslam’ın bütün yönlerini içine almaktadır. Önce sağlam bir ehl-i sünnet inancı; ikinci olarak, nefse, şeytana ve tağutî sistemlere karşı cihat. Bunun için Allah’ın emirlerine sımsıkı sarılmak, yasaklarından uzak durmak gerekir. En büyük hedef Allah’ın rızasını kazanmak olacak. Her şey onun rızası için yapılacak. Allah’ın rızası; farz, vacip, sünnet ve müstehapları yerine getirmekle, haram, tahrimen mekruh ve mekruhlardan uzak durmakla olur. Bütün bunlar sırf Allah (c.c) rızasını kazanmak için yapılacak; gösterişten, desinler, duysunlar veya makam mevki dünyevî menfaatlerden tamamen uzak olacaktır.

Şüphesiz ki en büyük farz cihattır. Nefis terbiyesinden geçip şeytana karşı başarılı olan Müslümanlar, Allah’ın yardımıyla tağutî sistemleri yıkıp hakkın hâkimiyetini gerçekleştireceklerdir. En büyük hedef ila-yı kelimetullahtır; hakkın yeryüzüne hâkimiyetidir. Bunun için Allah (c.c) mü’minlerden can ve mallarını istemektedir. Allah (c.c) şöyle buyuruyor: “Allah, mü’minlerden, mallarını ve canlarını kendilerine (verilecek) cennet karşılığında satın almıştır. Çünkü onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler, öldürülürler. (Bu) Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’ân’da Allah üzerine hak vaaddir. Allah’tan daha çok sözünü yerine getiren kim vardır. O halde Onunla yapmış olduğunuz bu alışverişinizden dolayı sevinin. İşte bu, (gerçekten) en büyük kurtuluştur.[6]

Şimdi kendimizi hesaba çekelim. Nefis, şeytan ve düzene karşı cihadın neresindeyiz? Hangi işlerle meşgul olmaktayız? Hedefimiz nedir? Mevla’m imtihanı kazananlardan eylesin!

Âmin.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------       

[1] Ankebut, 29/1-2.

[2] Ankebut, 29/3.

[3] Âl-i İmrân, 3/142.

[4] Âl-i İmrân, 3/139.

[5] Saf, 61/10-12.

[6] Tevbe, 9/111.

 
SÜLEYMAN AKYÜZ

 


* BENZER KONULAR

Müslümanlarda Tevhid ve İttihad Şuuru Olsaydı Ne olurdu Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:11:10 ÖÖ]


Âile: Bireyden Cemaate, Düzensizlikten Nizâma, Günahlardan İbâdete Geçiş Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:58:37 ÖÖ]


Güler Yüzlü Olmanın Faydaları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:34:43 ÖÖ]


Allahü Teâlâyı Görür Gibi İbâdet Et Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:19:43 ÖÖ]


Evlilik Haklarına Riayet Edemeyen Evlenmesin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:10:30 ÖÖ]


Kalbin Bir Aklı Vardır Aklın Da Bir Kalbi Vardır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:49:19 ÖS]


Kıyamet Yaklaşıyor mu 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:42:18 ÖS]


Yahudi Toplumunun Lanetlenme Sebepleri Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:34:04 ÖS]


Dinde Zorlama Yoktur Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:52:10 ÖÖ]


Cesaret Akıldan Gelirse Cesarettir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:47:03 ÖÖ]


İktisat Eden Fakir ve Muhtaç Olmaz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:40:26 ÖÖ]


Evlenen ve Evlendiren Allah'ın Dostudur Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:33:24 ÖÖ]


İhtilaflar Küllenmeli Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:25:13 ÖÖ]


Süreyya Açıkgöz - Sana Geleyim 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 17, 2025, 10:08:46 ÖS]


Mustafa Caymaz -Gözümün Nuru 320 kbps ŞİİR ALBÜM - - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 17, 2025, 09:51:10 ÖS]


Muhammed Acar - Can Aşkına 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 17, 2025, 09:41:23 ÖS]


Kulluğun Önündeki Engeller Gönderen: anadolu
[Nisan 17, 2025, 12:17:50 ÖS]


Ölülere Duyuramazsın Gönderen: anadolu
[Nisan 17, 2025, 12:13:34 ÖS]


İyilerle Beraber Olmak Gönderen: anadolu
[Nisan 17, 2025, 12:08:53 ÖS]


Evliyim Ama Chat Yapıyorum Gönderen: anadolu
[Nisan 17, 2025, 12:04:29 ÖS]