* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Çocuk Hem Ümit Hem Sınama  (Okunma sayısı 152 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7241
Çocuk Hem Ümit Hem Sınama
« : Aralık 20, 2022, 07:58:37 ÖÖ »
Çocuk Hem Ümit Hem Sınama

“Mal ve çocuklarınızın sizin için birer imtihan olduğunu ve büyük mükâfatın Allah katında bulunduğunu bilin.”
(Enfâl, 8/28)

Bir evlada sahip olmak, doğduğunda da ona büyük bir sevgi ve ilgi göstermek, tıpkı mal mülk edinme isteği gibi insanın fıtratında içkin olan arzulardır. Asıl itibarıyla bu nimetler, insanın maddi ve manevi ihtiyaçlarını gideren, onu zenginleştiren, düşünce ve duygu dünyasını derinleştiren nitelikleriyle ona güven ve izzet verirler. Kur’an’ın ifadesiyle çocuk, bu dünyanın bir süsü, güzelliğidir (Kehf, 18/46). Ailesinin hem şimdi hem gelecek için en değerli varlığı, yarınlara uzanan köprüsüdür. Yaratılışından itibaren yanı başında canından bir can, görme arzusunda olan insan, aynı zamanda kendisine emanet edilenleri kimin ikram ve ihsan ettiğini unutma eğilimindedir. İnsan, bu mutluluk ve heyecan veren lütufların güzelliğine aldanmama, onları asli değerlerin yerine koymama ve böylece onların da hak ve hukuklarına riayet etme ahlakına sahip olma sorumluluğundadır. Allah, kendisine iman edenleri bir sınamaya tabi tutmaktadır (Bakara, 2/155). Belki de en büyük imtihan konularımız; sahip olduklarımız, derin bir sevgi bağıyla bağlandıklarımızdır. O, kerim olan Kitab’ında ve Resulünün örnekliğinde doğru inancı gösterdiği gibi yetiştirmekle sorumlu olduğumuz çocuklara dair doğru fikri ve doğru tutumu da öğretir.

Ayet-i kerimede, sahip olunan bütün nimetlerde olduğu gibi kişinin bunlarla kurduğu ilişkilerin kendisinin Allah’a kulluk etmesine engel olması gibi bir yanlışa düşme ihtimaline de dikkat çekilmektedir. Elbette çocuklar gözümüzün nurudur. Burada meşru ve tabii olanın olumsuzluğa evrilerek bir imtihan aracı olması, kişinin adalet ve emanet bilincini ihmal etmesinden kaynaklanır. Çocuğa duyulan yoğun sevgi nedeniyle onun hatalarına göz yummak, yanlış taleplerine boyun eğerek Allah’ın yasakladığı seçimlerde bulunmak bir ebeveyn için evladın imtihan olduğu durumlardır.

İnsan; duygularında sınırları aşabilen, gaflete düşebilen bir varlıktır. Bu nedenle Yaradan’ı tarafından kalıcı/ebedî bir mekânda değil, bir uğrak noktasında/imtihan dünyasında olduğuna dair çokça uyarılmaktadır: “Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah’ı anmaktan alıkoymasın. Bunu yapanlar mutlaka hüsrana uğramışlardır.” (Münâfikûn, 63/9)

Bir çocuğu salih bir insan olarak yetiştirebilmek, anne babaların en zor ve çetin sınanma konularındandır. İlgili ayet-i kerimeler dikkatle okunduğunda bir kul olarak kişiye, çocuklarıyla kurmayı tercih ettiği ilişki biçimini de gözden geçirmesi noktasında farkındalık kazandırdığı görülür. Gözümüzden bile sakındığımız çocuklar nahif, nezaketli, şefkatli ve değer veren bir yaklaşımla muhatap alınmayı, karşılıksız bir sevgiyle kuşatılmayı hak etmektedirler. Elbette onların isteklerine gönülden kulak kesilmeli, ihtiyaçları yerine getirilmelidir. Ancak ölçüyü kaçırarak onların sevgisi ve meşguliyetlerini hayatın tek merkezi hâline getirmek, çocukların psikolojik gelişimlerini de olumsuz etkileyecektir. Çocuğun mutlu, kendine yeten ve sorumlu bir birey olmasının önündeki en büyük engellerden birinin de onu gölgesi gibi takip eden, ona ve kendisine yeterli özgürlük alanı tanımayan anne baba tutumu olduğu da bilinen bir gerçektir.

Çocuklar da her insan gibi eşref-i mahlukattır, muhterem bir bireydir. Dolayısıyla Allah’ın biricik bir insan olarak muhatap aldığı varlığın, anne baba tarafından muhatap alınmaması söz konusu olamaz. Değer merkezli değil de çocuğun her istediğini koşulsuz yerine getirmeyi hedefleyen bir yetiştirme tarzının, zamanı geldiğinde onun sorumluluklarını üstlenmesini ve Rabbiyle sağlam bir bağ kurup O’nu dost olarak tanıyabilmesini zorlaştıracağı açıktır. Bu yaklaşıma, bugün eksik zemine oturtulan başarı kavramının bir ideal olarak gündelik hayatımızdaki artan ağırlığını da eklediğimizde ebeveynin ve çocuğun tüm enerji ve mesaisinin bir modern zaman sarmalında akamete uğradığını görürüz. Çocuğun varoluşsal olarak kıymetine ve temel haklarına ilgisizliği de içinde barındıran bu görünürde ilgili ebeveyn/eğitimci yaklaşımının, aslında çocuğu özne olmaktan nesne/meta olmaya evirdiği dikkatlerden kaçmaktadır.

“Servet ve oğullar, dünya hayatının süsüdür; kalıcı olan iyi davranışlar ise rabbinin nezdinde hem sevapça daha hayırlı hem de ümit bağlamaya daha lâyıktır.” (Kehf, 18/46) ayet-i kerimesi insanı, dünya ve ahiret mutluluğu için hakikatle bağlantı kurabilme yetisine, fıtratının temizliğine geri çağırırken aynı surenin bir önceki ayetinde eşsiz bir metaforik anlatımla onu bu çağrıya duygu ve zihin olarak hazırlar: “Onlara dünya hayatına dair şu örneği de ver: O gökten indirdiğimiz su gibidir; o su sayesinde yerdeki bitkiler gelişip birbirine karışır, sonra da bu bitkiler rüzgârın savurduğu çerçöp haline gelir. Allah her şeye muktedirdir.” (Kehf, 18/45)

Kalıcı olan dünya hayatı değil, ahiret hayatıdır. Müslüman, bütün karar ve eylemlerini bu gerçeğe göre düzenleyen kişidir. Baki olan, çocukların hayır üzere yetiştirilmesi, malın hayır yolunda sarf edilmesidir. Dünya hayatının geçici cazibesine kapılıp nimetin asıl sahibine şükür unutulmamalı, çocukların terbiyesi ihmal edilmemelidir. En güzel örneğimiz olan Allah Resûlü’nün buyurduğu gibi bir ebeveynin çocuğuna bırakabileceği en iyi miras güzel bir terbiyedir (Tirmizî, Birr, 33). Malını hayırlı evlatlar yetiştirmek ve muhtaçların ihtiyaçlarını gidermek için harcayanlar Rablerinden sevap ve mükâfat umabilirler.

Ulviye Ezberbolatoğlu.

RADYO  FANİDUNYA FM.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]