Gönderen Konu: Temel Ailevi Problemler ve Çözüm Yolları (Okunma sayısı 1275 defa)

melek · « : Ekim 13, 2024, 07:00:51 ÖS »

Temel Ailevi Problemler ve Çözüm Yolları

Son zamanlarda ailevi problemlerin arttığı ve boşanmaların çoğaldığı bir hakikattir. Boşanmaların belli başlı sebepleri var. İslâm, insanlığa çözüm yolları gösteriyor. Bizler de vahyin penceresinden hayata bakmalıyız. Problemlerimize ve sıkıntılarımıza Kur'an ve sünnetten çözümler bulmalıyız.

Peki, neden evlilik oranları düşerken boşanma oranları artıyor? Bunun birçok sebebi var. Bunları bilmek ve ona göre tedbirler almak her evli çiftin üzerine bir vazifedir.

1) Sevgi Bağını Koruyan Dil Ahlâkına Dikkat Etmemek:

Eşler arasında iletişimin en güçlü yanı dille gerçekleşir. Kişi kocasına veya karısına teşekkür ederek ve güzel sözler söyleyerek gönlünü alır. Aynı şekilde yüksek sesle konuşarak, tahkir ederek, küçümseyerek ve aşağılayarak da gönlünü kırar. Bunun neticesinde ise kalplerdeki sevgi bitmeye mahkûm olur. Evlilikte en önemli mesele dil ahlâkıdır. Dilin evliliği yüceltme ve bitirme özelliği vardır. Evliliği yücelten de alçaltan da dil ahlâkıdır. Eşler dilin bu etkisinin farkında olduklarında ve ona göre davrandıklarında Allah'ın izniyle evlilikleri de iyi olacaktır.

Bugün boşanmaların en önemli sebeplerinden bir tanesi de iletişim bozukluğudur. İletişim problemlerinin en önemli sebebi de eşlerin dillerine dikkat etmemelidir. Doğru bile konuşulsa doğruyu da güzellikle söylemek gerekir. Doğru olan bir şeyi bağırarak, çağırarak ve hakaret ederek söylendiğinde haklılık payı da bitmiş olur. Eşler birbirlerine bağırmaya başladıklarında kalpleri kapanır ve birbirlerini duymaz olurlar. Bundan dolayı nezaketle yaklaşmak çok önemlidir.

Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: "Kullarıma söyle, sözün en güzelini söylesinler, yoksa şeytan aralarına girer. Kuşkusuz şeytan, insanların apaçık düşmanıdır." (İsra, 53)

Yalan söylemek günah olmasına rağmen, karı kocanın birbirlerine mutluluk verici ve sevgi belirtmek için söyledikleri sözler yalan kısmına girmiyor (Müslim, Edeb, 101; Tirmizî, Birr, 26). (Eşlerin birbirlerinin hakkına, hukukuna girecek konular üzerinden yalan söylemek doğru değildir. Burada kast edilen, sevgi ve muhabbet anlamındaki mübalağalı sözlerdir) Şu hususlara özellikle dikkat edilmelidir:

* Eşinizi tenkitten daha çok takdir edin.

* Eşinizle konuşurken ses tonunuza çok dikkat edin. Bağırmadan, tahrik ve rahatsız etmeden, konuşun.

* Eşinize onu sevdiğinizi sık sık söyleyin.

* Eşiniz bir iyilik yaptığında teşekkür edin. Hanımınıza yemekten sonra veya gömleği ütüledikten sonra teşekkür etmeyi ihmal etmeyin. Kocanız dışarıdan istediğiniz bir şey getirdiğinde teşekkür etmeyi küçük görmeyin.

* Küfürlü konuşmak ve argo kelimeler kullanmak asla Müslüman erkek ve kadına yakışmaz. Bunlar gönülleri incitir ve ahlakı zedeler. Bunun neticesi de evliliğin bitme noktasına gelmesidir.

* Evliliğinizle alakalı eşinizle ilgili herhangi bir durum var. Fakat eşiniz bunun farkında değil. Bu durumu kalbinizde saklamayın. Kalbinizde biriktirdiğinizde olmadık bir yerde ve zamanda patlama yaşayabilirsiniz. Bundan dolayı uygun zamanda ve uygun bir üslupla yaşanan problemi güzelce söylemek gerekir. Gönülde biriktirmemek önemlidir.

* Eşinize kötü sözler söylemediğiniz gibi ailesi hakkında da asla olumsuz konuşmayın. Çünkü siz kimseyi değiştirecek durumda ve konumda değilsiniz. En başta da bu şekilde kabul ederek evlendiniz. Öyleyse ailesi hakkında tenkit, olumsuz sözler ve aşağılamalardan kesinlikle uzak durun. Bunlar, gönülleri yaralayan ve dil ahlâkına yakışmayan tavırlardır.

* Eşiniz size: "Senin şu yaklaşımın beni kırıyor, şu cümlelerin gönlümü incitiyor" diyorsa, "Bunda kırılacak ne var. Bu benim üslubum, ister böyle kabul et, ister kabul etme" gibi bir yaklaşım sergilemeyin. Unutmayın! Evlilik bir sorumluluktur. Eğer kafanıza göre bir hayat yaşayacaksanız o zaman başkasını hayatınıza almayacaktınız.

Bazı erkekler evlendikten sonra eşlerinden altınları alarak araba alıyorlar. Daha sonra öderim diye de söz veriyorlar. Sadece mehir değil, eşinizle konuştuğunuz ve söz verdiğiniz her konuda hassasiyet göstermeniz gerekir: "Ey iman edenler! Niçin yapmayacağınız şeyleri söylüyorsunuz?" (Saff, 2) "Verdiğiniz sözü ve yaptığınız anlaşmayı yerine getirin. Çünkü verilen söz, sorumluluğu gerektirir.” (İsrâ, 34)

İnsan eşiyle konuştuklarına, kurduğu cümlelere ve konuşma üslubuna dikkat etmeli. Kalplerde bulunan sevginin kötü sözlerle bitmeye mahkûm olduğunu da bilmelidir. Dil, Allah'ın kullarına vermiş olduğu en önemli nimetlerden bir tanesidir. Kıyamet günü her nimetten hesaba çekileceğiz. Elbette konuştuklarımızdan da hesaba çekileceğiz.

Yüce Rabbimiz şöyle buyurdu: "(Kıyamet günü) O gün her nimetten hesaba çekileceksiniz" (Tekâsür, "İnsan hiçbir söz söylemez ki yanında onu gözetleyen, yazmaya hazır bir melek bulunmasın.” (Kâf, 18)

Dili, Allah'ın razı olduğu meşru şekilde kullandığımızda hesabı kolay olacak. Gıybet, dedikodu, yalan, iftira ve küfürlü konuşmak gibi Allah'ın yasakladığı şekilde kullandığımızda ise hesabı ağır olacaktır.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in şu hadis-i şeriflerini dikkatle okuyup, Efendimizin ahlakı ile ahlaklanmaya çalışmamız gerekir:

“Kul, Allah’ın hoşnut olduğu bir sözü söyler, fakat onunla Allah’ın rızasını kazanacağı hiç aklına gelmez. Hâlbuki Allah, o söz sebebiyle kendisine kavuştuğu kıyamet gününe kadar o kimseden hoşnut olur.

Yine bir kul da Allah’ın gazabını gerektiren bir söz söyler, fakat o sözün kendisini Allah’ın gazabına çarptıracağını düşünmez. Oysa Allah o kimseye, o kötü söz sebebiyle kendisine kavuşacağı kıyamet gününe kadar gazap eder.” (Muvatta, Kelâm, 5; Tirmizî, Zühd, 12)

“Şüphesiz ki sözde ve işte doğruluk hayra ve birre (üstün iyiliğe) yöneltir. İyilik de cennete iletir. Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında sıddîk (her hâli doğru) diye kaydedilir. Yalancılık, yoldan çıkmaya (fücura) sürükler. Fücur da cehenneme götürür. Kişi yalan söyleye söyleye Allah katında çok yalancı (kezzap) diye yazılır.” (Buhârî, Edeb, 69; Müslim, Birr, 103)

“Allah’a ve ahiret gününe iman eden, güzel söz söylesin veya sussun.” (Buhârî, Edeb, 31, 85)

“Güzel söz, sadakadır.” (Buhârî, Edeb, 34; Müslim, Zekât, 56)

“Bir kimse (din) kardeşini severse sevdiğini ona söylesin” (Tirmizî, Zühd, 54). “Hediyeleşiniz ki birbirinize olan muhabbetiniz ziyadeleşsin” (Buhârî, el-Edebü’l-Müfret, no: 594).

Bu iki hadis-i şerifi genellikle başkaları için anlıyoruz. Eşimize ve ailemize de bu iki sünneti uygulayabiliriz. Eşimize, onu ne kadar sevdiğimizi sık sık dile getirebilir ve zaman zaman hediye alarak muhabbetimizin artmasına vesile olabiliriz.

Velhasıl!

Kadın, kocasına ve çocuklarına güzel sözle yaklaştığı zaman gönülleri kazanır ve evin huzuruna vesile olur.

Adam, hanımına ve çocuklarına tatlı dille yaklaştığında o ailede ve evde mutluluk Allah'ın izniyle muhakkak olacaktır.

Herkes diline, üslubuna ve konuştuklarına bir bakmalı, kendini muhasebe etmelidir. Eğer evliliğimizle alakalı bir şeyler ters gidiyorsa öncelikli olarak bir nefis muhasebesi yapmak gereklidir.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Temel Ailevi Problemler ve Çözüm Yolları (Okunma sayısı 1275 defa)

melek

Temel Ailevi Problemler ve Çözüm Yolları

BENZER KONULAR