* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: ÇOCUĞUNUZU KENDİ GÜZEL DAVRANIŞIYLA KIYASLAYIN BAŞKALARIYLA DEĞİL  (Okunma sayısı 1493 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
ÇOCUĞUNUZU KENDİ GÜZEL DAVRANIŞIYLA KIYASLAYIN BAŞKALARIYLA DEĞİL

Kıyaslamanın olduğu yerde çocuğun olumsuz özellikleri vardır ve bunlar tek tek tartışmaya açılır. Çocuğun bazen okul başarısı bazen yaramazlıkları sıkıntı olur. Aile bunun yanlışlığını ifade etmek için onun tanıdığı ve sevdiği kişiler üzerinden konuyu somutlaştırarak anlatırsa çocukta daha etkili olacağını düşünür. Her halükarda kıyas ve kıyaslamanın doğal algısında zıtlıklar vardır ve bunlar olumsuzluğu çağrıştırır. Çocuk hiçbir olumsuzlukla adının yan yana yer almasından hoşlanmadığı gibi kendisine atfedilen bir eleştiri ya da eksiklikle başka birinin ona göre üstünlüğünün aynı çizgi üzerinde bir tutulmasından da son derece rahatsızlık duyar. Onu eleştirirken karşısına konulan olumlu örnekten de o örneğin sahibinden de uzaklaşmak ister. Kıyaslandığı kişilere tepki geliştirir. Ailesine kırılır. Zamanla bu incinmişlik telafi edilmediğinde kronik tepkisel davranışlar şeklinde ortaya çıkar. Çocuk çoğu zaman o olumsuz yanını kabullenir, “Nasıl olsa beni böyle kabul ettiler, ben de değişmeyeceğim” der.
Mücadeleci bir ruha sahip kimi çocuklar için kıyaslanmak başarı yarışını bileyen bir unsur olabilir ancak günümüzün çocukları çok çabuk demoralize olabilen bir ruh haline daha yatkınlık gösterirler. Sürekli olarak ailenin motivasyonuna, sevgi ve takdir sözlerine ihtiyaç duyarlar. Özellikle okul öncesi dönemde çocuğun sürekli olarak öz güven, saygı ve cesaret duygularının ailesi ve okul öncesi öğretmenleri tarafından beslenmesi gerekir. Çocuğun hataları ya da eksikleri ön plana çıkarılmadan ona yardımcı olunması hedeflenir. Bu dönemde kıyas çocuğun öz güvenini sarsan olumsuz bir faktör olur.

EKSİĞİNİ, GÜZEL DAVRANIŞLARINI DA SÖYLEYEREK İFADE EDİN

İlkokuldan itibaren, özellikle okul başarısında çocuğun kendinden daha başarılı ve uslu çocuklarla kıyaslanması gayriihtiyari bir şekilde ailenin gündemine girer. Aile zararsız bir kıyaslama gibi görse bile bu konuda dikkatli davranmalıdır. Eğer bir kıyaslama yapılması gerekiyorsa en doğru olanı çocuğun güzel özellikleriyle önem vermediği davranışlarını kıyaslamaktır. “Büyüklerine saygı göstermeni çok beğeniyorum. Arkadaşlarına da aynı hassasiyetle davranmanı isterim”, “Okuma yazmayı çok güzel öğrendin, matematik dersinde de öğretmenini dikkatle dinlemeni isterim” gibi sözler çocuğun olumlu yönleriyle bir arada telaffuz edildiği için onu rahatsız etmez. Hatta “Ailem şu özelliğimi ya da başarımı çok seviyormuş demek ki” duygusunu da oluşturur. Bir eksiğini söylerken çocuk aynı zamanda güzel yönüyle de anılarak motive edilmiş olur. “Şu konuyu başarıyorsam bunu da başarabilirim” diye düşünür.

ÖZEL YETENEKLERİNİ KEŞFEDERSENİZ KIYASA GEREK KALMAZ

Her birimizin parmak izleri gibi kendimize özgü, bizleri biricik yapan özel yeteneklerimiz vardır. Bu yetenekler ne kadar erken yaşta keşfedilirse o kadar etkili kullanılır. 0-6 yaş bu yeteneklerin en az keşfedildiği yıllardır. Eğer çocuk kaliteli eğitim veren bir okul öncesi kurumuna gidiyorsa öğretmenleri onun hakkında belirli bir kanaate varabilirler. Bu yaşlarda öğretmenlerin görüşleri yabana atılmamalıdır. İlkokulda ise not kriterleri akademik başarı olarak alındığından her çocuk özel yeteneklerini gösteremeyebilir. Esnek bir eğitim anlayışına sahip olan öğretmenler yetenek avcısıdır. Her çocuğu aynı müfredata zorlamazlar. Kapasite ve ilgilerine göre müfredatı esnetip daraltabilirler. Çocukların somut ve soyut yetenekleri vardır. Resim, müzik, güzel konuşup yazma gibi yetenekler somut oldukları için çok daha kolay keşfedilir.

MÜKEMMELİYETÇİYSENİZ ÇOCUĞUNUZUN YETENEĞİNİ GÖREMEZ, KIYASLAR DURURSUNUZ

Kimi aileler özellikle okul çağındaki çocuğa kendi okul dönemlerinde sahip olamadıkları imkanları sunarak kendilerinin ulaşamadıkları mesleklere onları yönlendirmeye çalışırlar. Ailenin kafasında çocuğu için tasarlanmış başarı şablonları olmamalı. Çocuğunu sürekli gözlemlemeli. İlgilerini, algı ve yeteneklerini görmeye çalışmalı. Çocuğun öğretmenleriyle sıkı bir işbirliği içinde olmalı. Kızı üç yaşındayken ona resim yapmayı öğretmeye çalışan Nuray Hanım çocuğunun resim yeteneğini fark edince onun özgüvenini yükseltecek şekilde davranmış. Şu an 8 yaşında olan çocuğunun hayal ettiği her konuyu resmedebilen bir özgüvene sahip olduğunu söylüyor. Nuray Hanım çocuğu 2 yaşındayken ona resim defteri almış. Yuvarlak şekilleri kendisi çizip içini çocuğunun doldurmasını istemiş. Aşamalı resim çizmeyi öğreten çizimlerden yararlanmış. İlerleyen zamanlarda çocuğun ilgilerini, algılama ve dikkat seviyesini, hatta ruh halini bu resimler üzerinden takip etmiş. Çocuğun çizdiği her çizgiye övgülü sözler söylemiş. “Aferin, benim sanatçı kızıma” diyormuş. Çocuk “Büyüyünce ressam anne olmak istiyorum” demeye başlamış. Her gün birkaç saatleri resim yapmakla geçiyormuş. Çizilen her resmin arkasına hikayesini yazıp tarih atıp saklamışlar.
Şu an 13 yaşında olan Kadirhan’ın başarı hikayesinde de yeteneklerinin erken yaşta keşfedilmesi söz konusu. Kadirhan 5 yaşındayken kafadan matematik hesapları yapıyormuş. Sayısal zekaya sahip olduğunu fark eden ailesi harçlıklara meraklı olduğunu görünce ona önce para saymayı öğretmiş. Harçlıklarını ve muhtemel harçlıklarını da hesaplayarak aile çevresindeki herkese “Senin bana şu kadar para vermen gerekiyor” diyormuş. Ardından ailesi ona satranç dersleri aldırmış. Daha ilkokula başlamadan ilçesinde satranç şampiyonu olmuş. Ailesi onu yeteneklerini geliştireceğine inandığı bir okula vermiş. Kadirhan şu an 7. sınıfta olmasına rağmen akademik hayatı parlak olacağı kesin gözüyle bakılan çocuklar arasında.

ÇOCUĞUMUN YETENEKLERİNİ NASIL KEŞFEDEBİLİRİM?

Çocuğunuzun kişisel özelliklerini iyi değerlendirin. Onu olduğu gibi anlamaya çalışın. Nelere doğal bir ilgisinin ve sevgisinin olduğunu gözlemleyin. İlgilendiği alanlar hakkında bilgi edinin, ona yardımcı olun. Kendisini yetenekleriyle tanıyıp keşfetmesine yardım edin. Eksiklerini dillendirmeden, küçük de olsa başarısını överek cesaretlendirmeye çalışın. İlgi duymadığı konulara zorlamayın. “Henüz çocuktur, yapamaz” diye düşünmeyin. İstediği şeyleri denerken etrafı kirletmesine müsaade edin, malzemeleri döküp saçmasına kızmayın. Zamanla daha dikkatli olmayı öğrenecektir. Kız çocuklarının erken yaşta dikiş iğne merakını değerlendirin. Çocukların yaşına uygun şekilde geliştirilen dikiş seti oyuncakları ya da basit kanaviçe kumaşlarıyla sizin gözetiminizde iğneyle pratik yapmasını sağlayın. Mutfakta size yardımcı olmak istediğinde yapabileceği şeylere izin verin. Yumurta kırmak, şekeri, unu ilave etmek, yemeği karıştırmak, sofrayı kurmak ve kaldırmakta yardım etmek isterse geri çevirmeyin hatta teşvik edin. Oyuncaklarını toplamayı, çıkardığı giysileri katlayıp dolabına koymayı öğretin. Çocukların erken yaşta el becerilerinin geliştiğini ve desteklenmediğinde ileride zorlanacaklarını unutmayın.

Onu izleyin

Bazen anne ve babalar çocuklarını objektif değerlendirmekten ziyade kendi değer yargıları ve düşüncelerine göre izlemeyi tercih eder. Çocuğunuzu nasıl görmek istediğinizi düşünün. Bunu zihninizde fotoğraflayın. Sonra da gördüğünüz çocuğu zihninize resmedin. Ardından ilk resmi yani görmek istediğiniz şekli silin. Çocuğunuzun doğal halinin üzerine olumlu şeyler eklemesinde ona yardımcı olun. Oyun oynarken, yemek yerken, günlük hayatındaki rutin işlerde neleri nasıl yapıyor, nasıl davranıyor, nelere ilgi duyuyor iyice anlamaya çalışın. Bunlara göre çocuğunuzun fotoğrafını zihninizde tekrar çekin. İlkiyle sonraki arasında farklar olduğunu göreceksiniz.

Yapabildiklerine odaklanın

Anne ve babalar genelde çocuklarının yapabildiklerinden çok yapamadıklarına odaklanırlar.
Yapamadıklarını eleştirerek daha iyi yapmalarını sağlayacaklarını düşünürler. Oysa çocuğunuzun başarılı olacağı becerilerine yoğunlaşırsanız gerçekten çocuğunuzu daha farklı bir gözle görmeye başlayacaksınız.

Çocuğunuzun yeteneklerini listeleyin

Resim, yazı, dil, el becerileri, matematik gibi başlıklar altında çocuğunuzun becerilerini sıralayın. Hangi alanda daha çok yatkınlığını sıralayabildiyseniz çocuğunuzu bu alanlarda geliştirip fırsatlar tanımaya çalışın. Bu sayede ileride işinde ve özel yaşantısında çok daha başarılı ve mutlu bireyler yetiştirmek mümkün olabilir. Kıyasladığınızda çocuğunuzu hem üzmüş hem de yeteneklerini köreltmiş olursunuz. Çocuğunuzu kendisiyle, güzel yönleriyle kıyaslayın. Her çocuğun parmak izleri gibi farklı ve kendisinden başka bir tane daha olmadığını düşünerek başkalarıyla kıyaslamayı aklınızdan çıkarın.


Hanzade YÜCEL.

 


* BENZER KONULAR

Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]


Ozanlardan Single Eserler - Karma 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:20:38 ÖS]


Esat Kabaklı - Oğul Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:07:15 ÖS]


Ehl-i Beyt ve Kerbelâ Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:31 ÖÖ]


Filistin’in Tarihçesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:42:17 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 3 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:10:52 ÖÖ]


Cennetlik Kadınşar 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:06:00 ÖÖ]