Evliliğin Faydaları
“Biz her şeyden çift çift yarattık. Olur ki düşünüp ibret ve öğüt alırsınız.” [1]
Bu ayeti kerime, Allah Teâlâ’nın yeryüzündeki yaratılış kanunlarından birisine işaret etmekte, yaratılış sırrını açıklamaktadır. Gözümüzü çevirip etrafımıza baktığımızda gördüğümüz ve göremediğimiz tüm canlılar erkek ve dişiden meydana gelmişlerdir. Arıdan file kadar tüm hayvanlarda, ağaçlardan çiçeklere kadar tüm bitkilerde bu ayetlerin tezahürü olan dişilik ve erkeklik özellikleri görülür. Hatta yapılan fizik araştırmalarında en küçük yapı taşı olan hücrenin içerisindeki atomların bile sadece elektron, proton ve nötronlardan oluşmadığı, her bir birimin eşlerinin bulunduğu ve çiftli yaratılışa örnek teşkil ettiği anlaşılmıştır. Bu keşif yani maddenin eşler hâlinde yaratılmış olması ise fiziğin en önemli keşiflerinden birisi olmuştur.
Çift olmak, kâinat kanunudur. Allah Teâlâ en küçüğünden en büyüğüne kadar kâinattaki tüm varlıkları bu kanun üzerine yaratmış, kâinatta düzeni bu şekilde kurmuştur. “Eşref-i mahlukât” olan insanoğlu da evrendeki hiçbir şeyin tek olmayacağı kanununa binaen erkek ve kadın olarak yaratılmıştır.
Erkeğe de kadına da kendi fıtratlarına uygun olan birtakım özellikler verilmiştir.
Pek çok farklılıklarıyla beraber erkek ve kadın, hayatın bitmeyen meşguliyetleri içerisinde birbirleriyle huzur ve sükûnete erecekleri bir pozisyonda yaratılmışlardır.
Aynı zamanda kadın ve erkek birbirlerinin en önemli imtihan konusunu da oluşturmaktadırlar. Şöyle ki Allah Teâlâ kadını erkeği cezbedecek, erkeği de kadına meyledecek bir yapıda yaratmıştır.
İki cinsin arasındaki karşı konulamayan bu çekim gücünün ortasına da imtihan gerçeğini oturtmuştur.
Ta Âdem aleyhisselamdan itibaren erkekler ve kadınlar bu nokta üzerinden imtihan edilmektedirler ki bu imtihan dünya son bulana kadar devam edecektir.
Erkek ve kadının birbirleri üzerinden yürüyen bu imtihanlarında Allah’ın razı olacağı tek helal yol, nikâh bağı ile oluşan birlikteliklerdir. İslam’ın koyduğu ve kıyamete kadar asla değiştirilemeyecek olan beş temel esastan biri, namusun ve neslin korunması ilkesidir. Bu ise ancak Allah adına kıyılan nikâh ile sağlanabilmektedir. Bunun dışında kalan yolların tamamı kişiyi en ağır haramlardan biri olan zinaya götürmektedir ki zina, Allah’ın şirkten ve adam öldürmekten sonra en büyük günahların üçüncüsü olarak kabul ettiği büyük bir cinayettir.
Bunun için Kur’an-ı Kerim’de diğer haramlarda yapılan fiil yasaklanırken zinada, zinaya götürecek olan yollara dahi yaklaşılmaması ve zinaya sebep olacak olan her türlü insandan ve ortamdan uzaklaşılması istenmiştir.[2]
Zinaya karşı en büyük tedbir olarak nikâh emredilmiş ve nikâhın yürümediği durumlarda da kişileri zorda bırakmamak adına talak kolaylaştırılmıştır. Çünkü zinaya giden yollar kolaylaştırıldığında zina ile beraber ahlaksızlık.
--------------------------------------------------------
[1] (Zariat, 51/49)
[2] (İsra, 17/32)