* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Evrensel İletişim Dili – Sevgi  (Okunma sayısı 3051 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7241
Evrensel İletişim Dili – Sevgi
« : Temmuz 08, 2024, 08:13:08 ÖÖ »


Evrensel İletişim Dili – Sevgi

Aciz ve savunmasız olarak dünyaya gelen insan yavrusu; bakıma, korunmaya ve ilgiye muhtaçtır. Annesinin rahminde son derece steril ve güvenli bir ortamda huzur içinde yaşarken bütün konforunu terk edip farklı bir dünyaya gözlerini açmıştır. Önceki rahat hayatına kıyasla kendisini bekleyen zorlukların farkına vardığından dolayı ağlıyordur belki de. Daha gün ışığına alışamamış yumuk gözlerinden akıttığı yaşlarla kendini korumaya çalışıyor. İsmet Özel’in ifadesiyle, “Dünyaya gelmek, bir saldırıya uğramaktır. Doğan bebek, havanın ciğerlerine olan saldırısının verdiği acıyla haykırır. […] İnsan yavrusu uğradığı saldırıdan korunmak için önce en yakın çevresinin yardımından yararlanır. Ana kucağı bütün saldırılara karşı ilk barınak, ilk sığınaktır. Ailesi, dostları, kavmi ve belki bütün insanlık, bir tek insanın yüzyüze geldiği saldırılarda bazen bir zırh, bazen bir kalkan olarak kullandığı unsurlar sayılabilir.” (Waldo Sen Neden Burada Değilsin?, s. 9)

Dünyada kendisini bekleyen zorlukların içine doğup doğmama konusunda yaşadığı dilemmada, insanoğlunu sıkıntılar dünyasına gelmeye ikna eden sebep ne ola ki? Peki, insanlığın bütün yaralarını saracak, tedavi edecek bir sihirli değnek var mıdır? Kötü tıynetli ve art niyetli insanların tuzaklarını boşa çıkaracak en güzel mücadele yöntemi nedir? Her çeşit zulüm binalarını temellerinden dinamitleyip yerle yeksan edecek mekanizma veya sistem mevcut mudur?

Sevmek ve sevilmek en şifalı merhemdir. En tatlı, en sorunsuz mücadele yöntemidir. Dünyaya gelmek bir saldırıya uğramaksa sevgi en güvenli liman, en korunaklı zırhtır. Kanayan yaralara, hastalıklı ruhlara devadır. Ruhumuzun hem sevme, hem de sevilme duygularına son derece ihtiyacı olsa da burada başat rolü sevgi oynamaktadır.

Ruhun ihtiyaç duyduğu yeterli dozajda ve ifrata da kaçmayan sevgi, sağlıklı bir kişiliğin en önemli harcıdır. Modern psikoloji de birçok kişisel ve ruhsal hastalıkların kaynağının, çocukluk dönemine uzanan sevgi yoksunluğu olduğunu itiraf etmektedir. Sevgi ihtiyacını annesinden ve babasından ayrı ayrı karşılayamayan çocuk, bu eksikliği farklı alanlarda ve yanlış kişilerde arayacaktır. O hâlde yaygın bir yanlış olan “Kızını dövmeyen dizini döver.” anlayışını “Kızını sevmeyen dizini döver.” şeklinde düzeltebiliriz. Sevgiden mahrum bir ortamda büyüyen kişilerin yaşadığı en büyük sorunlardan bazıları, çevresiyle iletişim kuramama, sosyalleşememe, kimseye güvenememe, yeni tanıştığı insanlara potansiyel tehlike ön yargısıyla bakma ve ikili ilişkileri düzenli bir zeminde devam ettirememe gibi hususlardır. Huzurlu bir ailede sevgiyle büyüyen şahıs ise sağlıklı bir ruha, psikolojiye, dolayısıyla sağlam bir kişiliğe sahip olur.

İnsan, çevresindeki insanlarla hatta hayvanlar ve bitkilerle irtibat ve bağ kurabilen sosyal bir varlıktır. Canlı cansız bütün varlıklarla kurduğumuz en etkili diyalog ise sevgiye dayalı gönül bağıdır. Kalbinin en derin ve ücra köşelerinde büyüttüğün ve dışarıya sunduğun bu sevgi bağı bütün insanlığa, doğaya ve mahlukata doğru, gümrah çiçekler gibi filizlenir, dallanır, budaklanır. Uçlarını budayayım desen daha da gürleşir, şenlenir. Sevgi bağı öyle şifalı bir iksirdir ki nefesine nefes, ruhuna can, damarlarına abıhayat olur.

Fakat hayatın bir kanunudur, her ilaç her hastaya deva olmaz. Kalbinin en mahrem noktalarında besleyip büyüttüğün, sonra çevrendekilere ve bütün insanlığa servis ettiğin sevgi ilacı, çorak kalplere şifa olmaz. İpekten atlas kumaşlar içinde özene bezene koruduğun sevgi bağı, bazen dikenli tel örgülerle çevrili duvarlarla karşılaşır. Aşamazsın o yüksek telleri, yıkamazsın o sert duvarları. Çünkü sevgiyi bilmeyen çorak kalpli insanların düşünce dünyası farklıdır. Onun rüyaları ve hayalleri sadece bu dünyaya aittir. Ötesi yoktur. Dünyanın parametrelerine ve dinamiklerine göre konuşur o. Maddiyatını, menfaatini, çıkarını bilir sadece. Senden de öyle davranmanı bekler. Başka türlü bir iletişim kurma şansı bırakmaz sana. Giydiğin kıyafete, oturduğun eve, bindiğin arabaya, cüzdanının kabarıklığına, makamına ve akademik kariyerine bakar, ona göre pozisyon alır sana karşı. Beş duyu organına hitap etmeni bekler. Gözüne güzel görünmeni, kulağına hoşuna gidecek cümleler kurmanı bekler. Kelimelerini ister senden mesela.

Kelimelerin yoksa, onun gözünde değerin de yok demektir. Susmak bir erdem değil, acizliktir onun değer yargılarına göre. Kelimelerini alarak, sözde arkadaşlığını, sahte dostluğunu verecektir sana. İyi ama benim kelimelerim o kadar ucuz değil ki. Kelimelerimi nasıl pazarlık unsuru, bir ticaret metaı yaparım? Gönülden bir bağ kurmuş olsaydın kelimeleri dile dökmeye ihtiyaç duymazdın. Konuşmadan da anlardın beni. Sevmeyi bilseydin öyle koyu muhabbetler yapardık ki susarak. Hiç bir kelam etmeden ne kadar da iyi anlaşır, güler şakalaşırdık. Çünkü iletişimin tek yolu konuşmaktan ibaret değildir. Sadece insanların değil, hayvanların ve bitkilerin de anlayabileceği evrensel bir dil olan sevgi dili vardır. Sevgimi anlamıyorsan kelamımı nasıl anlayacaksın ki? Yüz hatlarında iyice belirginleşen çizgilerin, ağaran saçların ya da gözlerin mütemadiyen konuşuyordur hâlbuki. Gel gör ki bu çığlığı sadece sevmeyi bilip sevilmeye layık olan insan duyar. Sözümüzü gönül insanı Yunus Emre’yle hitama erdirelim:

“Ben gelmedim dava için

Benim işim sevi için.

Dostun evi gönüllerdir,

Gönüller yapmaya geldim.”

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]


Ozanlardan Single Eserler - Karma 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:20:38 ÖS]


Esat Kabaklı - Oğul Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:07:15 ÖS]


Ehl-i Beyt ve Kerbelâ Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:31 ÖÖ]


Filistin’in Tarihçesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:42:17 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 3 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:10:52 ÖÖ]


Cennetlik Kadınşar 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:06:00 ÖÖ]