Gönderen Konu: Sevgilerimiz Tapınmaya Dönüşmesin (Okunma sayısı 508 defa)

fanidunya NET · « : Temmuz 29, 2023, 09:57:36 ÖÖ »

Sevgilerimiz Tapınmaya Dönüşmesin

İnsanlar birbirini severler, hatta Müslümanların birbirini sevmeleri Peygamberimiz tarafından cennete girmenin şartı olarak bildirilmektedir. Bir hadis-i şeriflerinde “İman etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız” uyarısında bulunmuştur. Dolayısıyla müslümanlar olarak birbirimizi sevmek zorundayız. Bu meyanda gerek şahsımıza ve gerekse milletimize iyilik yapan, hizmet eden insanları da severiz. Ancak bu sevgi aşk derecesini bulmayıp ölçülü olmalıdır. Zira “aşk kör eder” vecizesinde olduğu gibi sevdiklerimizin hatalarını göremez oluruz. Halbuki insan kim olursa olsun hata eder. Aşk derecesinde ancak Allah ve peygamberi sevebiliriz.

Sevdiğimiz insanlar hata ettiği zaman onları doğrudan veya bilvasıta uyarmalıyız. Hele hele sevdiklerimizin yanlış davranışları eleştirilince onları müdafaa etmeye kalkışmamalıyız. Eğer eleştirilerimiz kişiyi onu hatasından döndürecek kimselere yapılmıyorsa gıybet olur ki günahtır. Bir memuru amirine şikayet etmek veya amiri yanında eleştirmek doğrudan doğruya onu yanlışından vazgeçirmeye matuf ise bu günah olmadığı gibi ödev dahi sayılabilir. Siyasilerin eleştirilmesi onlara oy vermiş olanların yanında yapılırsa oy baskısıyla onları hatadan döndürme veya bir daha aynı hataları yapma fırsatını elinden almaya bağlı olarak yapılabilir, hatta yapılmalıdır.

İşte burada sevdiklerimizin eleştirilmesini hazmedemeyip hatalarını savunmaya geçmek çok yanlış bir davranış olarak ortaya çıkar. Bu yanlış davranış daha çok siyasilerin eleştirilmesi halinde görülmektedir. Kişiler oy verdikleri insanların övülmesini, yerilmemesini isteyebilirler, ama hata yapan kim olursa olsun onun övülmesini kimsenin bekleme hakkı yoktur. Hata yapan siyasileri eleştirenleri de hiçbir kimse yadırgamamalıdır. Ama ne hazindir ki bazı insanlar oy verdikleri kişilerin eleştirilen, yahut yerilen hatalarını savunanlar bile oluyor. İşte bu çok yanlış bir davranıştır ve bu sevginin tapınmaya dönüştüğünü veya kendi fikrine tapar hale geldiğini gösterir. Seçenler seçtiklerini hatalarıyla birlikte savununca seçilenler de nasıl olsa hatalarımızla da savunuluyoruz; öyleyse bu hataları düzeltmeye gerek yok diyebilirler ve bundan tüm ülke zarar görür hatta felakete gidebilir. Kur’an-ı Kerim sevdiklerine tapar hale gelenleri Hz. İbrahim’in diliyle uyarmakta, hatta şöyle tehdit etmektedir:

“(İbrahim -as- kavmine) dedi ki ‘siz ancak dünya hayatında aranızdaki sevgi sebebiyle Allah’tan başka putlar edindiniz. Sonra kıyamet gününde birbirinize küfredecek ve birbirinizi lanetleyeceksiniz, yeriniz ateş (olacak) ve sizin için yardımcı da olmayacaktır” Ankebut 25

Gerçekten tarihte bazı insanlar kendilerine hizmet edenleri sevmiş veya üstün başarılar göstermiş kişileri takdir etmiş ve bu sevgi ve takdir duygusu zamanla tapınmaya kadar gitmiş ve o kişilerin heykeli yapılarak put olarak kullanılmıştır.

Bizler müslüman olarak sevgi ve nefretimizi övgü ve yergilerimizi ölçülü yapmak zorundayız. Peygamberimizin şiir halinde tek bir hadisi vardır ki o da bu hususu düzenlemektedir. O yüce rehber şöyle buyurmuştur:

Sevdiğini az sev (ölçülü olarak sev), olur ki bir gün nefret ettiğin kişi olur

Ve nefret ettiğine az nefret et (ölçülü nefret et), olur ki bir gün sevdiğin olur.

RADYO FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Sevgilerimiz Tapınmaya Dönüşmesin (Okunma sayısı 508 defa)

fanidunya NET

Sevgilerimiz Tapınmaya Dönüşmesin

BENZER KONULAR