Yüreklere Sevgi Tohumları Ekebilmek
Hep duyarız ”Her şeyin başı sevgi.”, “Sevgiyle bütün engeller aşılır.” diye. Herkes de kayıtsız şartsız kabul eder .
Peki bu sevgi tohumları nasıl ekilecek kalplere?
Üzerinde uzun uzun konuşulası yazılası bir konu. Şiirlerle ,güzel cümlelerle çok da güzel süslenebilir.Ne yazık ki merkeze kendimizi sevmeyi koymazsak ne söylersek söyleyelim, ne yaparsa yapalım her şey eksik kalır .İyi de kendimizi nasıl seveceğiz? Yaptığımız her güzel davranışta yanağımızdan makas alarak değil tabii ki.Olması gerekeni yaptığımızda “Şerefli bir insan gibi davrandım.” deyip Yüce Yaradan’ a şükür bilincinde olmamızın yanında yanlış yaptığımızda pişman olup “Yüce Yaradan beni halife kıldı oysa ben bu makama layık olamadım.” bilinciyle pişman olup af dilemektir .Yaptığı yanlışta da doğruda da farkındalık yaşayıp gerekeni yapmasıdır insanın kendisini sevmesi.Sonuçta müthiş bir iç huzuru ve ellerinde başkalarının kalbine ekeceğin sevgi hazineleri..
Gelelim sonraki aşamaya elimizde ki sevgi tohumlarını başkasının kalbine nasıl ekeceğiz? Aslında uygulamaya dökülünce çok da zor olmadığını görüyoruz. Olmazsa olmazımız samimiyetimizdir.Ismarlama ,yapmacık sözler,zoraki davranışlar karşımızdakine verdiğimiz kıymetin ölçüsünü hemen ortaya koyar. Sırf desinler diye yapılan göstermelik davranışlar bize olan güveni sarsar.Bir güzellik yapacaksak bunu bütün insanlığın duyması gerekmez ,herkesin gözüne sokarak yapacağımız bir iyilik pek de kıymetli olmasa gerektir.Yüce Yaradan Kur’an-ı Kerim’ de
"Ey iman edenler! Başa kakmak ve incitmek suretiyle yaptığınız iyilikleri boşa çıkarmayın!"( Bakara sûresi (2), 264 ) diye buyurmuyor mu?
Somut örnekle verecek olursak;hiç ummadığı bir anda bir öğrencinizin gözlerinin içine bakıp “Söyle bakalım, hayatta en çok istediğin şey nedir?” sorusunu yöneltmek.Bu soruyu belki cevabını gerçekten merak ettiğin için değil ( verilen cevap ilerleyen zamanlarda değişiklik gösterecektir)O’nun hayallerine duyduğun saygıdan sorarsın.Belki en yakını bile sormamıştır bu soruyu O’na. Arkası gelir tabii. Basit bir sorunun araladığı kapıdan koca bir yürek karşılar seni ne hayaller, ne umutlar, neler neler… En önemlisi de biri O’nu dinliyordur,sorgulamadan ,hayallerine karışmadan.İşte ilk tohum…
Her zamankinden farklı ruh haliyle gözlemlediğin birinin omzuna dokunarak “Hayırdır?” sorusunu sorman, onun hassasiyetini anlaman bile yeterlidir bazen . Yanlış yaptığını bildiğin bir çocuğun gözlerine rencide etmeden, kaçamak bakışlarla “Herkes yanlış yapar ama ben seni seviyorum.” mesajını verebilmektir sevgi tohumu ekebilmek. En umulmadık anda yaşlı birinin ziyaretine giderek “Unutulmadın ,aklımdasın.” sezgisi vermektir.Düğünde ,bayramda, cenazede yalnız olmadığını gösterebilmektir.”Bana zaman ayırabilir misin?” dediklerinde günün modası “Çok yoğunum.” sözünün arkasına gizlenmeden evini açabilmen, gönlünü açabilmendir..Sevgi tohumları ekmek için büyük meblağlar ödemek de gerekmez. Onun çok arayıp bulamadığı bir kitabı gördüğünde tereddütsüz alıp hediye etmek “Senin isteklerini önemsiyorum.” ‘un sessizce söylenişidir.Çok da zor gibi durmuyor aslında değil mi?Çünkü mesele Allah(c.c)için sevebilmek , Allah(c.c) yarattı diye sevebilmek,Eşref-i Mahlukat olduğu için sevebilmek, mesele duyarlı olabilmek ,gözlerini kapatmamak , kulaklarını tıkamamak .
Mesele sevgi tohumlarını önce içimize ekebilmek.Nasıl olsa günü gelince filizlenir başka yüreklerde…