* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: GÜNLÜK HAYATTA KUL HAKKI  (Okunma sayısı 941 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
GÜNLÜK HAYATTA KUL HAKKI
« : Mart 07, 2017, 12:20:15 ÖÖ »
Günlük hayatta kul hakkı

Hak, Yüce Rabbimizin güzel isimlerinden olan “Hak, doğru, gerçek, hakikat” anlamlarına gelir.

Hak arama, hakkına sahip çıkma, canlı varlıklara Allah Teala tarafından verilen bir özelliktir. Yeryüzündeki en güçsüz canlı dahi “hakkı olan” ı bir başkasına vermek istemez. Hakkına müdahaleyi, hakkının yenilmesini kabul etmez. İlk insan Hz. Âdem aleyhisselamdan günümüze kadar her dönemde insanoğlunun en hassas olduğu şey var olduğunu düşündüğü haklarına sahip çıkmaktır.

“Haksızlık” haktan, hakikatten, doğru ve gerçek olandan yüz çevirip “Hakk”a karşı gelmek, hakkı olmayanı almak, doğruyu yalan, gerçeği yok saymaktır.

“Kul hakkı” ise; insanların birbirleriyle münasebetlerinden doğan, birbirleri üzerindeki haklarıdır. İnsanoğlunun var olduğu her yerde geçerli olan temel insani kuraldır.  Kulun temel hakları  (canın korunması, aklın korunması, namus ve haysiyetin korunması, dinin korunması ve malın korunması)” dokunulmazdır.  İnanç, ırk, dil, meslek, makam ve mevki “temel haklarda” ayrıcalık sebebi olmadığı gibi başkalarının hakkına müdahale yetkisi de vermez. “Allah Teâlâ’nın peygamber göndermesinden maksat ve dinin amacı da insanların temel haklarını yerleştirmek ve korumaktır.  Yüce dinimiz İslam, insanın en değerli hakları olan bu hususları koruma altına almış ve bu konulardaki haklarına tecavüzü “kul hakkına” müdahale “kul hakkının yenmesi” olarak hükmetmiştir.

 Hak yemek; başkalarının hakkı olan bir şeye tecavüz etmek, bir başkasının hakkını vermemek, haksız kazanç sağlamak ve insana zulmetmektir. Buraya kadar açıklamaya çalıştığımız “hak ve kul hakkı” kavramını günlük hayatımızda karşılaştığımız ve karşılaşabileceğimiz durumlarla bir muhasebe edelim. Normalmiş gibi gördüğümüz, birçoğunu alışkanlık haline getirdiğimiz bazı davranışların gerçekte “kul hakkına” müdahale olduğunu göreceğiz. Kul hakkının, hak sahibinin affetmedikçe Allah Teâla tarafından da asla affedilmeyeceğini Sevgili Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem haber veriyor.<!--[if !supportFootnotes]--><!--[endif]--> O halde sakınmamız gereken kul hakları nelerdir?

Yukarıda belirttiğimiz temel haklara doğrudan veya dolaylı her türlü müdahale kul hakkına tecavüzdür. Bunlardan bazıları; adam öldürmek, insan hayatını tehdit etmek, insanların hayatını tehlikeye atacak her türlü tutum ve davranışlardır.

Aklın sağlıklı bir şekilde kullanılmasını engelleyici davranışlar; Düşünce, fikir ve ifade özgürlüğünün kısıtlanması, alkol ve uyuşturucu gibi insan hayatını ve aklını tehdit eden kötü alışkanlıkları yaymak ya da insanları bunlara alıştırmak, insanların, namus, iffet, şeref ve haysiyetlerine yönelik, zina, iftira, gıybet, yalancı şahitlik, küfür, hakaret, işkence, hoşlanmadığı lakap takmak, insanı hor ve hakir görmek,  inanca saygısızlık, kutsal değerlere hakaret, insanların inandığı gibi yaşamasına ve ibadetlerine engel olmaktır.

Kişinin bizzat şahsına ait olan mala karşı yapılan, hırsızlık, kapkaç, mülke zarar vermek gibi fiiller kul hakkına tecavüz olduğu gibi, çalıştırdığımız işçinin ücretini ödememek, sigorta gibi kanuni haklarını yerine getirmemek, vergi kaçırmak, hileli mal satmak, ölçü ve tartıda hile yapmak, rüşvetle hakkı olmayan bir şeyi elde etmek gibi fiillerde kul hakkına tecavüzdür. Ayrıca insanların ortaklaşa kullandığı, su ve elektriği israf etmek, kaçak kullanmak, havayı kirletmek, çevre ve ormanlara, doğal kaynaklara, kamu mallarına zarar vermek, bütün insanların hakkını gasp etmektir.

Kul hakkına müdahale olduğu halde önemsenmeyen ve her gün karşılaştığımız hususları ayrıca vurgulamak “kul hakkı” vebalinden sakınanlara hatırlatma olur sanırım.

Özellikle hastanelerde, resmi dairelerde, sıra ile iş yapılan her yerde, onlarca kişi sırasını beklerken bir yolunu bularak hakkımız olmayan önceliği kendimize sağlamak. Göz açık, uyanık olmak(!), adamı olmak, işini bilmek, iş bitirmek… gibi sıfatlarla anılmamızı sağlar, kimi zaman bu uyanıklığımızla övünürüz de. Zamanını çaldığımız, üzdüğümüz, belki de bunalıma girmesine vesile olduğumuz insanların hakkı… Sanırım helalleşmesi en zor “kul hakkı”. Nerede bulacağız o insanları da helalleşeceğiz?

Kul hakkının en fazla ihlal edildiği diğer bir yer; trafik. Oldukça önemli fakat bir o kadar da hala büyük bir çoğunluğun -önemini bildiği halde- önemsemediği “Trafik Kuralları.”

 Aşırısına magandalık ismini verseler de, kimileri adeta kasten cinayet işlemek için yola koyulmuş. Kural tanımaz sürücü adeta kendisi için “intiharı seçerken” aynı yolda seyrüsefer halindeki diğer insanların, yol hakkını, can ve mal güvenliğini yok saymaktadır. İnsan kaynaklı olmayıp istem dışı meydana gelen kazaları istisna tutarsak, hakkına razı olmayıp, hak ihlali yapanların cana ve mala verdikleri zararlar hiçte azımsanacak gibi değildir ülkemizde. Hem cana, hem mala müdahale.

Maganda’nın mağduru olan insan diyor ki;

—Yol hakkı benimdi ey maganda gasp ettin, beni ve yanımdakilere korku yaşattın…

—Bu yol senin yarış yapman için yapılmadı, neredeyse canımdan oluyordum…

—Sen hatalı solladın beni de şarampole ölüme yolladın…

—Sen alkol aldın trafiğe çıktın, onun sarhoşluğuyla kendini yolların kralı sandın, benim ciğerpare yavrumu tekerlekli sandalyeye bağladın…

—Sen gecenin bir yarısı ( düğün, nişan, asker uğurlama, kutlama) yeri göğü korna sesiyle gürültüye boğarak konvoy oluşturma hakkına sahip olduğunu düşünüyorsun da, benim istirahat etme hakkımı düşünemiyorsun, hastaları, çocukları umursamıyorsun. Bir gün sonra yıllarca emek sarf ederek hayatının “sınavına” girecek gencin güç bela uyuduğu uykusunu bölüyorsun… Sana hakkımı helal etmiyorum.

Kul hakkı ile ilgili bir hukukumuz var ise; öncelikle hak sahibiyle helalleşmeli, uğradığı zararı telafi etmeli ve yaptığımızdan bir daha yapmamak üzere pişman olarak Allah’tan af dilemeliyiz.

 Konumuzu en güzel şekilde özetleyecek hadis-i şerifi dikkatlerinize arz ederim;

“Kişi namaz, oruç, zekât gibi ibadetlerini yerine getirmiş olarak Allah’ın huzuruna gelir. Bununla beraber öyle günahlarla gelir ki kimine sövmüş, kiminin kanını akıtmış, kiminin malını yemiş, kimine de iftira etmiştir. Bu durum karşısında onun ibadetlerinden elde ettiği sevaplar kendisinden alınarak hak sahiplerine dağıtılır. Eğer ibadetleri ve iyilikleri, ihlal ettiği kul haklarını ödemeye yetmezse, hak sahiplerinin günahlarından alınıp kendisinin günahlarına eklenir. Böylece sevapları gitmiş, günahları artmış, neticede iflas etmiş olarak cehenneme gönderilir

-----------------------------------------

1 -  Müslim, Birr,  15

2 - Müslim, Birr,  59

 Hamdi Coşkun

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]