* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: İçte Başarı, İşte Başarı ve Eşte Başarılı Olmak  (Okunma sayısı 448 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7641
İçte Başarı, İşte Başarı ve Eşte Başarılı Olmak
« : Aralık 09, 2024, 08:27:40 ÖÖ »


 İçte Başarı, İşte Başarı ve Eşte Başarılı Olmak
 
Müslüman kişi, içinde de işinde de hatta toplum huzurunu sağlayan ilk mektep durumunda olan evde de başarılı olmak zorundadır. Ama önce iç huzuru için içinde başarılı olursa ve işinde de başarılı olmayı dert edinirse başarılı olur. Hayata tesir eden ve ev huzurunu sağlayan eşiyle olan ilişkilerinde de başarılı olması gerekir.

İçte Başarı

İç-dış bütünlüğü ve dengesini sağlamak; iç huzuruna engel olmayan dış amelleri, Hakka ve halka karşı görevleri yapmak; gece-gündüz denetlendiğini bilerek kendini denetlemek, hesaba çekileceğini düşünerek her gün nefsi hesaba çekmek; başarılı olunca Allah’a hamdetmek, başarılı olmayınca buna sebep olan nefsi cezalandırmak ve af edilmemek; kalbi küfür ve şirkten, riya, ucup, kibir, hased, hırs, cimrilik, kin, öfke gibi manevî pisliklerden temizlemek ve yerine kâmil iman ve gerçek tevhîdi yerleştirmeye çalışmak; ihlâs, tevazu, gıbta, sebat, cömertlik, şefkat, müsamaha ve af gibi güzel özelliklerle bezemektir.

İşte Başarı

İşte ehliyet ve adalet, her gün ilim ve irfanda ilerlemek, işte beraber olunanlarla uyum sağlamak, istişare etmek, istişare neticesinde karara muhalefet edince, uygulamada en başta olmaya çalışmak ve daima yardımlaşmak, dün, bugün ve yarın düşünülerek hareket etmek, her an hesaba hazır olmaktır.

Eşte Başarı

Sen ben değil biz olmalı, senin dediğin benim dediğim değil doğru olan olmalı, kararda evin bireyleriyle istişare sonucunda karar erkeğin olmalı, haklı olunca susmalı, haksız olunca özür dilemeli, hata edince af dilemeli, bize hata edilince affetmeli, zaman zaman evlilik bakıma alınmalı, nefislerin terbiyesine yönelinmeli, örnek ve başarılı aileler örnek alınmalıdır.

İçte Başarı

a) İç-dış bütünlüğü ve dengesi

Gerçek kişi her şeye layık olduğu değeri veren ve her şeyi gerçek yerine koyan kişidir. Dünya-âhiret, ilim-amel, madde-mana, ceset-ruh dengesine dikkat eder gerçek kişi. Dünyayı, âhireti elde etmeye; ilmi, amel etmeye; maddeyi, manaya âlet etmeye ve cesedi ruha hizmetçi kılmaya vesile kılmak suretiyle dengeli ve yerli yerince hareket etmiş olur.

b) İç huzuru ve iç huzuruna engel olmayan dış amelleri

Kâmil mü’minin içi Hak ile, dışı halk iledir. İçinin Hak ile olması, halk ile olmasına; dışının halk ile oluşu da Hak ile olmasına engel değildir. Bu kişilerden şu âyet-i kerîmede övgüyle bahsedilmiştir:

“Birçok ricâl/erler var ki onları ne bir ticaret ne de bir alışveriş Allah’ın zikrinden ve namazı hakkıyla kılmaktan ve zekâtı vermekten alıkoyamaz. Onlar, kalplerin ve gözlerin mustarip olacağı bir günden korkarlar.” (Nûr sûresi 24/37.)

Gerçek mü’min, içi başka dışı başka olmayan ve iç huzuruna ermiş kişidir.

İçi başka, dışı başka olana “münafık” denir. Gerçi iki türlü münafık vardır: Birisi, içi küfürle dolu olup dışında Müslümanın ameli görülür ki bu kişi “kâfir” kişidir.

Diğeri, içinde iman var fakat dışında münafığın ameline benzerlik var ki bu kişi “fâsık”a benzer. Bu çeşit de caiz değil, belki haramdır.

Dünyada iç huzuru yakalamak isteyen şu uyarıya kulak vermelidir: “Şu dört haslete sahip olmadan, dünyada huzur ve selamet bulamazsın: 1) İnsanların kusurlarını bağışlarsın 2) Onlara karşı kusur etmezsin 3) Elinden gelen ikramı onlara yaparsın 4) Onlardan bir şey beklemezsin. İşte ancak böylelikle selameti bulursun.” Adiy b. Hâtem et-Tâî (ö. 67/686)

c) Hakka ve halka karşı görevleri yapmak

İçte başarılı olmak isteyen kişinin hem Hakka hem halka karşı görevlerini yapması gerekir. Şöyle ki, Hakk’a ta’zîm ve itaat eder, halka şefkat ve merhamet gösterir.

Hakka ta’zîm etmek, imanı; itaat etmek ise imana göre ameli ifade eder.

Halka şefkat göstermek, yeryüzünü imar edip dünyaya adaleti hâkim kılmayı; merhamet ise İslâm’ı Müslümanlara tatbikin devam ve kemalini sağlayıp gayrimüslimlere tebliğ etmeyi ifade eder.

İçte Başarı

d) Gece-gündüz denetlendiğini bilerek kendini denetlemek, hesaba çekileceğini düşünerek her gün nefsi hesaba çekmek.

Bu konuda bizi yaratıp hayatta ve ayakta tutan Rabbimiz şöyle buyurmuştur: “O, o (zât)dır ki gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra Arş üzerine istiva buyurdu.

Yerde dâhil olan şeyi ve ondan çıkan şeyi ve semadan iniveren şeyi ve onda yükselen şeyi bilir. Ve O, her nerede olsanız sizinle beraberdir. Ve Allah, ne işlediğinizi bihakkın görücüdür.” (Hadîd sûresi 57/4.)

Elbette dâimî denetlendiğini bilen kendisini denetler; emredileni yapar ve yasaklananı da işlemez.

Hesaba çekileceğini de bildiği için her gün nefsini hesaba çeker. Çünkü peygamberler de hesaba çekilecek bizler de hesaba çekileceğiz. Peygamberler, peygamberlik görevini yapıp yapmadıklarından, fert ve toplumlar ise peygamberlerin davetine uyup uymadıklarından sorgulanacaklardır:

 “Sonra kendilerine peygamberler gönderilmiş olanları da mutlaka sorgulayacağız ve gönderilen peygamberleri de elbette sorgulayacağız.” (A’râf sûresi 7/6.)

 “Hesaba çekilmenizden önce kendinizi hesaba çekiniz, amelleriniz tartılmadan önce amellerinizi tartınız, hiçbir gizliliğin gizli kalmayacağı en büyük arz (Kıyâmet günü) için hazırlıklı olunuz! Kıyâmet günü, dünyada iken kendisini hesaba çekene hesap kolay gelecektir.” Hz. Ömer (r.a.)

e) Başarılı olunca Allah’a hamdetmek, başarılı olmayınca buna sebep olan nefsin cezalandırılması ve af edilmemesi

İnsanı da yaptığını da Allah Teâlâ yarattığına göre her başarımızı Allah’ın bir lütfu bilmek, her yanlışımızı da Allah’ın o yanlışı yaratmasına biz sebep olduğumuz için nefsimizden bilmek.

Başarıyı Allah’a nispet etmek manasına olan “elhamdü lillâh” demek dilin şükrüdür ki nimetin artmasına sebep olur.

Yanlışı nefsimize nispet etmek, riya ve kibirden sakınmamız ve nefsimizi kınamamız içindir. Bu anlayışımızın delili şu ayetlerdir: “Sizi de yaptıklarınızı da Allah yaratmaktadır.” (Sâffât sûresi 37/96.)

 “Sana güzellikten her ne şey nâsib olursa şüphesiz Allah’tan ve sana kötülükten her ne şey isabet ederse kendi nefsindendir.” (Nisâ sûresi 4/79.)

Nefsi cezalandırmak, nefsi terbiye etmek için çok önemlidir. Düşman bile bazen effedilmeli de nefis affedilmemelidir. Nefis, pusuda bekleyen ve şeytanın işini kolaylaştıran düşmandır.

 “Nefsi, mücadele etmen gereken bir düşman ve geri vermen gereken bir emanet bil!” Cafer-i Sâdık (rh.a.)

İçte Başarı

f) Kalbi, küfür ve şirkten, riya, ucub/böbürlenme, kibir, hased, hırs, cimrilik, kin, öfke gibi manevî pisliklerden temizlemek, yerine kâmil iman ve gerçek tevhîdi yerleştirmeye çalışmak; ihlâs, tevazu, gıpta, sebat, cömertlik, şefkat, müsamaha ve af gibi güzel özelliklerle bezemek.

Manevî temizlik, maddî temizlikten çok daha önemlidir ve gereklidir. Temizlik de yetmez, güzel özelliklerle bezemek ve donatmak gerekir.

“Yalanı söküp atmadan hakîkati dikmeye çalışma, tutmaz.” Cenap Şehabeddin

Namazda nasıl ki bedenimizde, elbisemizde, namaz kıldığımız yerde pislik olunca Allah’a yaklaşamazsak; kalbimizde bu manevî pislikler varken de bizim Allah’a manen yaklaşmamız mümkün değildir. Kalp düzelmeden kurtulmamız mümkün değildir. İşte delil:

“Dikkat ediniz! Vücutta bir et parçası vardır ki o fesada giderse bütün vücut fesada gider, eğer düzelirse bütün vücut düzelir. Dikkat edin o et parçası kalptir.” (Müslim, Müsâkât, 107; Buhârî, Îmân, 39; İbn Mâce, Fiten, 14; Dârimî, Büyû’, 1.)

İşte Başarı

a) İşte ehliyet

Hz. Peygamber (s.a.s.), “Şu gök kubbe altında ve yeryüzünün üstünde Ebû Zer’den daha doğru sözlü kimse yoktur” (Tirmizî, Menâkıb, 35; İbn Mâce Mukaddime, 11.) buyurmasına rağmen, valilik isteyen Ebû Zer el-Gıfârî’ye valiliğe ehil olmadığı için o görevi vermeyip şöyle buyurmuştur: Ebû Zer (r.a.) şöyle anlatıyor:

“Yâ Rasûlallah! Beni vali tayin etmez misin?” demiştim. Eliyle omuzuma vurarak şöyle buyurdu:

 “Ebû Zer! Sen zayıf bir adamsın. İstediğin görev ise bir emanettir. Bu emaneti ehil olarak alan ve üzerine düşeni yapanlar müstesna, aslında bu görev kıyamet gününde bir rezillik ve pişmanlıktır.” (Müslim, İmâre, 16.)

Başka bir hadîs-i şerifte ise şöyle buyurulmuştur: “Ebû Zer! Senin gerçekten zayıf olduğunu görüyorum. Kendim için ne istiyorsam senin için de onu isterim. İki kişiye bile olsa sakın başkan olma! Yetim malına da yöneticilik yapma!” (Müslim, İmâre, 17; Ebû Dâvûd, Vesâyâ, 4; Nesâî, Vesâyâ, 10.)

Hz. Peygamber (s.a.s.) Efendimiz, görevin ehli olmayan kişiye verilmesinin felaket olacağını şu hadîs-i şerîfleriyle işaret buyurmuştur: “İş/idarecilik, ehli olmayana verilirse kıyameti

Bir işe ehil olmak için, o sahada ehil olan kişilerden hem ders hem ehliyet alınmalı yani hem öğretim hem eğitim görmeli sonra da ehildir diye bir de sertifika verilmelidir. Sertifikanın esas ispatını ve kişinin gerçek ehliyetini ise onun eseri ve başarısı ispat eder.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Biz İşin Dedikodusundayız Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 11:19:49 ÖÖ]


İnanmak Nasıl Olur Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 11:14:13 ÖÖ]


Hakiki Dostun Mükâfatı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 11:10:13 ÖÖ]


Mi’rac Hadisesi - Ahireti nebevî temaşa 7 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 11:01:46 ÖÖ]


Her Can Ölümü Tadacaktır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:51:41 ÖÖ]


Cihâda Hazırlanmak Da Bir İbâdettir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:43:35 ÖÖ]


İlahi Dinle - Karma - Nette İlk Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:10 ÖS]


2025 - Karma İlahiler - Nette İlk Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 01:38:59 ÖS]


Modern Yalnızlık ve Camiler Gönderen: KOYLU
[Dün, 12:35:21 ÖS]


Gariplere Müjdeler Olsun Gönderen: KOYLU
[Dün, 12:32:08 ÖS]


Hanımlara En Çok Ne Yakışır Gönderen: KOYLU
[Dün, 12:28:36 ÖS]


Saygı Sevgiyi Ayakta Tutan Harçtır Gönderen: KOYLU
[Dün, 12:26:09 ÖS]


Her İnsan Karar Plan Program Sahibi Olmalıdır Gönderen: KOYLU
[Dün, 10:42:34 ÖÖ]


İnsan Zayıf Yaratılmıştır Gönderen: KOYLU
[Dün, 10:37:41 ÖÖ]


Günümüzde Ahlaki Çöküntü Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:58:10 ÖÖ]


Mi’rac Hadisesi - Ahireti nebevî temaşa 6 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:52:14 ÖÖ]


Namazın Hayatı Şekillendirmesini Engelleyenler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:44:42 ÖÖ]


İnsan Hakikati Bulmak İster Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:28:59 ÖÖ]


İlmiyle Amel Etmeyenin İlmine Güvenilmez Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:20:06 ÖÖ]


Şabân, Ramazâna Hazırlık Ayıdır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:13:03 ÖÖ]