www.FaniDunya.Net |HUZURUN, DOSTLUGUN, KARDEŞLİGİN EN GENİŞ PAYLAŞIMIN TARAFSIZ, KALİTELİ, DEVAMLI HİZMETİN ADRESİ

FANİDUNYA NET GENEL => KUR'ANI KERİM => Kur'an-ı Kerim Tefsiri => Konuyu başlatan: fanidunya NET - Mart 11, 2025, 07:52:45 ÖÖ

Başlık: Âdiyât Sûresi - Rabbe Nankörlük
Gönderen: fanidunya NET - Mart 11, 2025, 07:52:45 ÖÖ
(http://www.fanidunya.net/resimler/besmele.png)

Rabbe Nankörlük - Âdiyât Sûresi

Surenin başında “âdiyât”a yani ‘koşan atlar’a yemin edildiği için bu sureye “Âdiyat” ismi verilmiştir.

Asr sûresinden sonra Mekke’de inmiştir. Sûrede, insanoğlunun Rabbine nankörlüğü, mala düşkünlüğü, ahiretten gafil olup onun için bir hazırlık yapmaması ve bu durumun onu ahlaki bakımdan aşağı seviyeye düşüreceği anlatılmaktadır.

Âdiyat suresinin meali şöyledir: “Rahmân Rahîm Allah’ın adıyla.

1- Andolsun harıl harıl koşanlara,

2- (Nalları ile) Kıvılcım saçanlara,

 3- Sabahleyin ansızın baskın yapanlara,

4-Derken o sırada tozu dumana katanlara,

5- Peşinden orada bir topluluğun ortasına dalanlara ki,

6- Muhakkak insan Rabbine karşı çok nankördür.

7-Şüphesiz buna kendisi de şahittir.

8- O, mal sevgisine aşırı düşkündür.

9- O bilmez mi kabirlerdekiler diriltilip dışarı atılınca,

10- Ve sinelerde gizlenenler ortaya konulunca,

11- Şüphesiz Rableri o gün onlardan tamamıyla haberdardır!”

Kur’ân-ı Kerim’in nazil olduğu dönemde Arabistan’da anarşi yaygındı; her tarafta savaş, kan ve zulüm kol gezmekteydi. Kabileler birbirlerine saldırmakta, diğerlerinin mallarını, hayvanlarını elde etmek, kadınlarını ve çocuklarını köleleştirmek için savaşıp durmaktaydı. Geceleri kimse rahat uyuyamazdı; zira fecir vakti hücum edebilecek bir düşman atlı birliğinin ortalarına dalıverme tehlikesi an meselesiydi. İşte sûrenin ilk beş âyeti böyle bir durumu tasvir ediyor.

Rabbimiz bir baskın sırasında harıl harıl koşturulan atlara yemin ederek, müteakip ayetlerde gelecek olan mesajların önemine dikkatlerimizi çekiyor.

6-8. ayetlerde özellikle hidayetten nasibini alamamış insanların tabiatlarına yerleşmiş bulunan Allah’ın nimetlerine karşı nankörlük, kadir bilmezlik, mal biriktirmeye düşkünlük ve nimetin şükrünü yerine getirme görevini umursamama gibi olumsuz özellikleri ortaya konmaktadır. “Kenûd” kelimesi, İbn Cerir’in Ebû Umame’den (r.a.) rivayet ettiği bir hadis-i şerifte şöyle açıklanmıştır: Resûlüllah (s.a.), “Muhakkak insan Rabbine karşı çok nankördür” ayetini okuduktan sonra, “Yani öyle bir nankördür ki yalnız başına yer, kölesini döver, malî görevlerini de yerine getirmez.” buyurmuştur (Buharî, el-Edebü’l-Müfred, 160).

7. ayet insanın kendisinin de bu nankörlüğünün farkında olduğunu, buna bizzat kendi vicdanının da tanıklık ettiğini vurgular. Ayete, “Nankör kişi ahirette kendi aleyhine şahitlik edecektir” manası verilebileceği gibi, bazı müfessirler tarafından, “Allah ona şahittir ve onu görüp duruyor” manası da verilmiştir ki, bu mana, kötülüklerden vazgeçmeye zorlamak için bir tehdit ve korkutma demek olur.

8. ayetteki “hayr” kelimesi ‘iyilik’ anlamına gelse de Araplarda sıklıkla “mal” ve özellikle “at”, burada ise “çok mal, servet” manasında kullanılmaktadır. Bu mana siyak ve sibaktan da anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, ayette “hayr” kelimesi iyilik değil, tersine mal ve servet için kullanılmıştır: “O, hayr (mal) sevgisine aşırı düşkündür.”

Bakara suresinin 180. ayetinde de “hayr” kelimesi, mal ve serveti ifade eder.

9-11. ayetlerde mal ve servet biriktirme hırsıyla cimrilik ve nankörlük eden kimsenin, aslında kendisine kötülük ettiği ve kabirlerde gömülmüş bulunanlar nerede ve ne durumda olurlarsa olsunlar kıyamet günü insani şekillerinde diriltilip dışarıya fırlatıldığı ve bütün gizlilikleri ortaya döküldüğü (bk. Târık 86/9) zaman perişan olacağı bildirilmektedir.

10. ayetteki “Sinelerde gizlenenlerin derlenip ortaya konması”, niyet halinde kalıp eyleme dönüşmeyen kötü düşüncelerin mutlaka cezalandırılacağını değil; davranışların dayandığı niyet ve yöneldiği amaçların değerlendirileceğini ifade eder. Ayet, ‘gönüllerde saklanan bütün gizli sırlar, niyetler, gayeler derlenip meydana konduğunda, muhakkak o nankörler dünyada neler ettiklerini anlayacaklar’ anlamını içerir.

11. ayette ise, “İşte o gün (anlayacaklar ki) Rableri onlardan tam manasıyla haberdardır” buyurularak, Allah’ın onların niyetlerini ve yaptıklarını önceden bildiği gibi kıyamet gününde de her şeyden haberdar olduğu bildirilir. Çünkü onun ilmi sonsuzdur; hiçbir şeyden gafil değildir, gizli olanı da aşikâr olanı da, öncekini de sonrakini de bilir. Dünyada verdiği nimetlere karşı nankörlük ve cimrilik ederek bu nimetlerden Allah yolunda harcamamış olan kimselerin yaptıklarından da mutlaka haberdardır ve ahirette bunu gösterecek ve bu dünyada iken yapılanların karşılığını da

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
www.fanidunya.net