* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: KUR'AN'A GÖRE İNSAN PSİKOLOJİSİNDE GÜÇLÜ VE ZAYIF YÖNLER  (Okunma sayısı 436 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı melek

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2334
KUR'AN'A GÖRE İNSAN PSİKOLOJİSİNDE GÜÇLÜ VE ZAYIF YÖNLER

Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

Kur’ân’a göre Allah¸ insana önce şekil vermiş¸ sonra kendi ruhundan üflemiştir.

Kur’ân’a göre Allah¸ insana önce şekil vermiş¸ sonra kendi ruhundan üflemiştir1.

Bu yönüyle Rabbânî yapısı olan insan¸ hayat¸ bilinç ve duyarlık sahibi bir varlıktır. Nitekim Gazâlî¸ insanın doğası itibarıyla ilâhî kaynaklı olduğuna işaretle¸ Hıristiyanlıktaki¸ Hz. Âdem’in dünyaya düşmesiyle¸ işlemiş olduğu günahın bütün insanları kapsadığı ve her doğan bireyin günahkâr doğduğu düşüncesine karşı¸ dünyaya düşüşün bir ceza değil¸ tecrübe vesilesi olduğunu belirtir. Ona göre¸ insan doğası¸ kaynağı itibarıyla gerçekte yeryüzüne ait değil¸ bu dünyaya yabancıdır. Gazâlî¸ birçok sûfî gibi¸ bu dünyayı bir konaklama yeri olarak görür. Ona göre insan bu dünyaya¸ toprak ve su biçiminde Allah’ın eserlerinin bilgisini elde etmek amacıyla inmiştir. Bu nedenle insan ruhu kaynağına¸ yani yüce âleme dönmeye çalışır2.

Yine bir hadiste “Allah Âdem’i kendi sûretinde yarattı”3 denilir.

İbnü’l-Arabî¸ bu hadisin Hz. Âdem’in ve aynı zamanda diğer insanların Allah’ın sahip olduğu bütün sıfatlara sahip oluşunu anlattığını söyler.4  İnsandaki söz konusu Rabbânî niteliğin¸ sınırlı¸ bizzat yaratıcının insana kodladığı¸ aynı zamanda sorumluluk gerektiren bir durum olduğu görülmektedir. Bu¸ en üst kâmil olma noktasında bile¸ ilahlık noktasına taşınabilecek bir şey değildir5.

Nitekim Kur’ân’a baktığımızda bu sınırlı Rabbânî niteliğe karşın insan âciz¸ zayıf ve hayat süresince karşılaşması muhtemel sayısız güçlüklerin üstesinden gelme konusunda zorlanan bir varlıktır.6 Bu durumda insanın Rabbânî niteliğinden kasıt¸ Allah’ın sınırsız güç ve niteliklerinin ancak sınırlı bir numunesi oluğunun anlaşılmasıdır. İnsan her hâlükârda Allah’tan ayrı bir varlıktır. Allah’la buluşma yahut yakınlaşma¸ bu Rabbânî özün açılımı ve yaşanmasıyla mümkündür.  Bu temel donanımına karşın insan¸ çeşitli psikolojik¸ psiko-fizyolojik ve sosyal etkenler sonucu¸ özgür iradesiyle ve içsel faktörlerin etkisiyle¸ yapısındaki olumsuz yönelmeyi etkin kılabilir. Kur’ân bu etkinleşme sürecinde iç-benliğinin insana etkide bulunma şekli olan “vesvese”den söz eder.7 Gazâlî¸ “vesvese” denilen olayın¸ insanı olumsuz davranışlar yapmaya yönlendiren duygu ve düşüncelerin tümü olduğunu söyler. Ona göre bu duygu ve düşüncelerdeki yapılanma¸ dış etkilerle harekete geçer. Bunları harekete geçiren insan ruhundaki kaynakların¸ gazap ve şehvet (saldırganlık ve cinsellik) güdüsü olduğunu belirtir.8

Konuyla ilgili bir âyet¸ Yûsuf Peygamber’e ait sözleri içermektedir. “…Rabbimin acıyıp esirgediği kimseler hâriç¸ insanın kendi iç benliği (nefsi) de onu kötülüğe sürükleyebilir..”9

Geri planda¸ Yûsuf Peygamber’in yaşadığı bir olay söz
konusudur. O¸ hizmetinde bulunduğu Mısırlı bir adamın karısı tarafından zinâya zorlanmıştır. Her ne kadar¸ kadına karşı durarak bu eylemin gerçekleşmesini engellemişse de¸ Kur’ân¸ iç benliğinin onu eylemi gerçekleştirme konusunda güdülediğini yansıtmış ve bunu şu şekilde ifade etmiştir: “…(Yûsuf:)

Ey Rabbim… Sen onların oyunlarını tuzaklarını benden uzak tutmazsan¸ ben o zaman onların ayartmalarına kapılır (içimde oluşan arzu ve özlemle onlara meyleder) ve (doğru nedir¸ eğri nedir) seçemeyen şaşkın kimselerden olurum.”10

Muhammed Esed¸ Yûsuf Peygamber’in “sen onların oyunlarını-tuzaklarını benden uzak tutmazsan” ifadesinin¸ yaratılıştan gelen bir zayıflığı¸ yahut olumsuz yönelimi yenmesini bilmiş bir kimsenin alçak gönüllülüğünü yansıttığını söyler ve “Yusuf Peygamber¸ bu erdemli davranışını¸ iyi bir insanın yapması gereken şekilde kendisine değil¸ Rabbinin yardım ve desteğine bağlamaktadır.” der11

Kur’ân¸ bu yönelimleri etkin kılma sürecinde¸ belli ilkeler çerçevesinde yaşayan insanlar için¸ olumsuz davranışlara yönelmenin gerçekleşme imkânı bulamayacağını belirtir: “Haydi¸ şimdi onlardan gücün ün yettiğini sesinle ayart; atlarınla ve adamlarınla onların üzerine yüklen ve (böylece) onların¸ mallarıyla çocuklarıyla (ilgili olarak işleyecekleri günahlara) ortak ol; onlara va’dlerde bulun; çünkü (onlar bilmezler ki) şeytanın va’d ettiği her şey sadece akıl çelmek içindir. (Bununla birlikte yine de) bil ki¸ (Bana güven bağlayan) kullarım üzerinde senin etkin olmayacaktır; çünkü kimse Rab bin kadar güvene lâyık değildir”12

Bu âyetlerdeki içeriği açıklayıcı nitelikteki bir hadis de şu şekildedir: “Hz. Muhammed: ‘Hiç kimse yoktur ki¸ onun bir şeytanı olmasın’¸ buyurunca¸ ashâbı sorarlar ‘Ey Allah’ın Rasulu! Senin de şeytanın var mıdır?’ Hz. Muhammed cevâben şöyle der: ‘Ben de dâhilim. Ancak Cenâb-ı Hak bana yardım ederek şeytanı bana mağlûp etti ve böylece benim şeytanım teslim oldu. Bu yüzden o¸ hayırdan başkasını bana emretmiyor.”13

İç-benliğinin vesveseleri etkili olmayan insan¸ iç dünyasında olumsuz bir yönelim ihtiyacı hissetmeyen kâmil bir insandır. Bu insanlarda “şeytan” denilen ve Kur’ân açısından olumsuz kabul edilen davranışlara güdüleyici etken14¸ pasiftir.

Kur’ân’a göre şeytanın temel tutumu¸ Allah anıldığında sinmek¸ O unutulduğu zamanlarda hemen devreye girerek sinsice düşünceleri bulandırmaktır.15

İlgili âyet ve hadisleri değerlendiren Gazâlî şöyle der:

“Ne zaman ki hevânın istekleriyle dünyanın zikri kalbe galebe çalarsa¸ şeksiz ve şüphesiz şeytan bir imkân bulur ve vesveseye başlar. Ne zaman ki kalp Allah’ın zikrine dönerse¸ şeytan oradan göç eder ve onun için mkân kapısı oldukça daralır.”16

İnsanların olumsuz davranışlara güdülenmesine gelince¸ “şeytan”¸ bu süreçte aktif rol alan en etkili unsur olarak gözükmektedir. Kur’ân’a göre insanların olumsuz davranışlara yönelmesi¸ insanın “nefs” isimli “iç-benin” olumsuz güdülenmelere yönlendirilmesi ile gerçekleşir.17 Kur’ân’da belirtilen diğer pek çok etken varsa da¸ bunlar temelde belirleyici değil¸ destekleyici araçlardır.

Bunlar¸ pek çoğu somut olarak bilinen ve her biri¸ yine şeytanın aracılığı yahut önderliği ile etkinleşen dünya malı¸ evlat vb. daha başka etkenlerdir. Nitekim bu araçlara kalbinde çok fazla yer ayırmayan kimseler¸ şeytanın müdahalesi karşısında güçlü olabilirler. Âyette şeytana
hitâben¸ “Benim kullarım üzerinde senin sultan yoktur.”18 denilir.

Burada kastın¸ nefsini şeytanın yönlendirmesine açık tutmayan kimseler olduğu ifade edilir.19 Bu kimselerin dışındakiler¸ Kur’ân da “hevâsını (arzu ve özlemlerini) ilâh edinen kimseler” olarak nitelenmektedirler.20 Hevâyı ilâh edinme şeklindeki bu yaşantı biçimi¸ fıtratın gerçekleşememesi

durumunda yaşanması muhtemel bir süreç olabileceğİ gibi¸ fıtratındaki güzelliği yakalayabildiği halde¸ iman ve İslâm hakikatini

kavrayamayan kimseler de¸ yer yer hevâlarının esiri olmaktan kurtulamayabilirler.

----------------------------------------------------------------------------------------------

Dipnot

1-   15/Hicr¸ 28-29 ; (32/Secde¸ 7-9.

2-   Gazâlî¸ İhyâu Ulûmi’d-Dîn¸ (terc. Ahmet
Serdaroğlu)¸ c.III¸ s. 516-523; Claudia Reid Upper¸ “Gazâlî’nin
İnsanın Doğası Hakkındaki Düşünceleri”¸ İş Hayatında
İslam İnsanı¸ Müsiad Araştırma Raporları-9¸ İstanbul¸ 1994¸ s.
85.

3-   Müslim¸ Sahîh¸ Birr¸ 115.

4-   İbnü’l-Arabî Fusûsü’l-hikem¸ Beyrut¸ 1980¸
s. 48-49.

5-   Ali Akpınar¸ “Allah’ın Ahlakı İle Ahlaklanmak” ¸ Tasavvuf
Dergisi¸ Yıl¸ 2¸ sayı¸ 6¸ 2001¸ s. 72.
6-   4/Nis⸠28; Beled¸ 90/4.

7-   50/Kâf¸ 16.

8-   Gazâlî¸ a. g. e.¸ s. 59-61.

9-   12/Yûsuf¸ 53.

10- 12/Yûsuf¸ 33.

11- Muhammed Esed¸ Kur’ân Mesajı¸ (çev. Cahit Koytak¸ Ahmet
Ertürk)¸ İstanbul¸ 2000¸ s. 469.

12- 17/İsra¸ 64-65. Ayrıca bkz. 12/Yusuf¸ 33¸ 7/Araf¸ 20¸ 17/İsra¸ 65¸ 16/Nahl¸
99.

13-   Müslim¸ Sahîh¸ Münâfikûn¸ 70; Gazali¸ a. g. e.¸
s. 65.

14-   Bakara¸ 2/268; A’râf¸ 200-201.

15-   Elmalılı Hamdi Yazır¸ Hak Dini Kur’an Dili¸ (Sadeleştirenler:
İsmail Karaçam¸ Emin Işık¸ Nusrettin Bolelli¸ Abdullah Yücel¸
Nedim Yılmaz)¸ C. X¸ İstanbul¸ trs.¸ s. 189-191.

16-   Gazâlî¸ a. g. e.¸ s. 62.

17-   7/A’râf¸ 200 201; Bakara¸ 2/268.

18-   Geniş Bilgi İçin bkz. Gazâlî¸ a. g. e.¸ s. 71.

19-   Şinasi Gündüz¸ Din ve İnanç Sözlüğü¸
Ankara¸ 1998¸ s. 353.

20-   17/İsr⸠65.

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]