KUR'AN BİZİM HERŞEYİMİZDİR
Çocukluğumda ibadetlerin ahireti, öldükten sonraki hayatı
iyileştirmesi emredildikleri, Kur an-ı Kerim in de bu nedenle gönderildiğini
zannederdim. Ama Arapça öğrenip Kur an ı anlamaya başlayınca durumun değişik
olduğunu fark ettim. Onun insanların
hayatını düzene koymak, hem dünya ve hem de ahret saadetini sağlamak için
indirildiği gerçeğini kavradım.
Hafızlığımı tamamen unutmamak için her hafta birer ikişer
sayfa ezberimi kuvvetlendirmek üzere namazlarda okuyarak tekrar ettiğim ayetler
daha çok dikkatimi çekiyor. Her halde namazda okumada ayrı bir fazilet
var. Şu günlerde Enbiya suresinden her
namazda birer sayfa okuyorum. Bu surede dikkatimi çeken birçok ayetin yanında
onuncu ayetini okurken Kur an her şeyimizdir gerçeği bir kere daha ortaya
çıktı. Yüce Mevla nın orada:
Kesin olarak size bir kitap indirdik ki orada sizin
zikriniz vardır ilahi beyanı vardır. Zikir çok geniş manalı bir kelimedir.
Hicr suresinin 9. ayetinde zikir sözü lam-ı tarifle gelmekte olup Kur an-ı
Kerim anlamındadır. Ancak burada kesin olarak size bir kitabı indirdik
ifadesinden sonra orada sizin zikriniz vardır denilmesi burada zikir sözünün başka bir manada
olduğunu ortaya koyuyor. Kur an-ı kerim tercümelerinde şan ve şeref manası
verilmiş ise de bu bir sonuçtur. İşte bu sonuca varabilmek için en az üç manayı
anlamak gerekir.
Birincisi: Sizin tarihiniz oradadır şeklinde ortaya
çıkıyor. Evet! Biz insanların tarihi Peygamberimize kadar Kur an dadır.
Gerçekten Kur an- Kerim dikkatle okunursa insan ne yapmış, nelerle karşılaşmış;
Nasıl kalkınmış veya huzur içinde yaşamış Nasıl ve niçin batmış veya bedbaht
olmuştur sorularının cevabını bu kitapta bulmak ve ders alarak saadet ve
selamet yolunu tutmak mümkündür.
İkincisi: sizin tarifiniz anlamına gelmektedir.
Gerçekten insanı en iyi bir şekilde tarif eden Kur an-ı Kerim dir. Yine bu
surenin 37. Ayetinde: İnsan aceleci olarak yaratıldı beyanında bulunarak
arkasından Size ayetlerimi (Fiziki kanunlarımı) göstereceğim; acele etmeyiniz
buyruluyor. Yani insan aceleci olarak yaratılmıştır ki işini geciktirmesin. Ama
acele etmemesi de emredilerek her zaman acele davranmanın doğru olmadığına
işaret edilmektedir. Mearic suresi 19.
Ayetinde: İnsan helu (sabırsız, telaşlı ve cimri) olarak yaratıldı uyarısı
yapılarak, daha doğrusu insanın bir yönü daha tarif edilerek ve 20, 21.
Ayetlerde bunun tefsiri yapılarak. Kendisine bir kötülük dokunduğunda feryad
eder; bir iyilik (nimet) dokunduğunda (hayra) mani olur açıklaması yapılmış
ama 22, 23 ve daha sonraki ayetlerde namaz kılanlar, namaza devam edenler
istisna edilmiştir. Buradan anlaşıldığına göre insan sabırsız, telaşlı ve cimri
yaratılmıştır ki malını titizlikle korusun. Ama bazı zararlar karşısında
sabredebilmesi ve yardım istenmesi durumunda hayırdan geri kalmaması için başta
namaz kılmak ve zekat vermek gibi görevler verilmiştir. Evet ! Kur an insanı
tanıtıyor ve nasıl kullanılması gerektiği, özellikle sivri taraflarının hangi
işlemlerle törpüleneceğini bildirmektedir.
Zikruküm ifadesinin üçüncü manası da kuralınız
demektir. Yani insanların uyması gereken kanun, kural ve prensiplerin Kur an da
olduğuna, müslümanın Kur an dışı kural ve kanunlara bel bağlamalarının asla
doğru olmadığına dikkat çekilmektedir. İşte o zaman insanlar yaratıklar
arasındaki üstün meziyetlerine uygun şan ve şerefine kavuşurlar. Nitekim
Kur an-ı kerim Kim ki izzet istiyorsa bilsin ki izzet (şan ve şeref) tamamen
Allah ındır beyanıyla izzet ve şeref isteyenlerin Allah ın kanun ve
kurallarına uyması gerektiğine dikkat çekilmektedir.
M. HAMDİ GÜNER.