Ağzından Ateş Saçanlar
Kahramanlık damarımız da, korkaklığımız da Rabbimizin bize lütfüdür.
Korkularımız olmasaydı, elektrik tellerini bir defa avuçlar bir daha avuçlayamazdık.
Tren yolunda terene karşı bir defa yürürdük.
Korunma ve tedbir alma mekanizmamızı tetikleyen korkularımızdır.
Kahramanları kahraman yapan, kontrollü korkularıdır.
Öfkelerimiz ve sakinliklerimiz de bize, Rabbimizin lütfüdür.
Öfkesiz insan olmadığı gibi öfkesini kontrol edemeyen insan da insanlıktan çıkar, hayvanlaşır da demeyeyim hayvanlara parmak ısırtır.
Sevgili Peygamberimizin en kısa öğütlerinden, en kısa hadislerinden biri: “Kızma” hadisidir.
Bir adam, Peygamber sallallahü aleyhi ve selleme gelerek, “Bana tavsiyede bulun” dediğinde, “La tağzab/kızma” kelimesidir. (Buhari, Sahih, K. Edep, bab 76)
Ölçüsüz kızarsak hem kızar, hem kırarız.
Öfkemizi kontrol edemezsek önce kendimize zarar veririz sonra karşımızdakine zarar veririz.
Kan beynimize sıçrar, tansiyon yükselir, vücut yıpranırken insanlığımızdaki tahribatı ölçemeyiz.
Dilimize hâkim olamayız.
Tanıdıklarına, tanımadıklarına kızan, öfkelenen biri hemen ilk önce ağzını kapatsın.
Ağzından çıkacak kelimelerin, ağırlık ölçülerini gözden geçirecek kadar sustuktan sonra,
Karşı tarafta kelimenin açacağı yarayı da hesap ettikten sonra en az kelimeyle öfke boşalmasını ve karşı tarafın gönül kapısının kapanmamasını sağlayacak en kısa cümleyle karşılık verilmeli.
Hemen bir abdest almalıyız.
Sevgili peygamberimiz, “Öfke, şeytandandır. Şeytan ateşten yaratılmıştır, ateş su ile söndürülür, biriniz kızdığı zaman hemen abdest alsın” buyuruyor. (Ebu Davud, Sünen, K. Edep, bab 3)
İkinci bir yolu gösteriyor Sevgili Peygamberimiz:
“Öfkeli adam ayakta ise otursun. Hâlâ geçmemişse sırt üstü yatsın” buyurur. (Ebu Davud, Sünen, K. Edep, bab 3)
Rabbimiz:
“İyilikle kötülük denk değildir. Sen kötülüğü en güzel olanla defet. Bir de bakmışsın ki, seninle arasında düşmanlık olan kişi sanki sıcacık bir dost oluvermiş.
Buna (kötülüğü iyilikle defetmeye) ancak sabredenler kavuşturulur. Buna ancak (Kur'ân'dan) büyük bir haz alanlar kavuşturulur.” (Fussılet süresi 41/34-35)
Boşalmak değil başarmak istiyorsak öfkemizi de kontrol edebilmeliyiz.
Bunu yapamazsak, bizi düşmanımız değil, kendi kendimizi yiyip bitiririz.
Sevgili Peygamberimiz, kahramanı, pehlivanı, başarılı adamı tarif ederken: “Kuvvetli pehlivan, öfkesine sahip olan adamdır” buyurur. (Buhari, Sahih, K. Edep, bab 76).
Mahmut Toptaş.