RİYA- GÖSTERİŞ - GİZLİ ŞİRKTİR
Muhterem Müslümanlar!
Rasul-i Ekrem (s.a.v.) buyurur ki: “Her kim gösteriş yaparsa Allah onu rezil eder.” (Tirimizi Camius’s salih c/3 Sf: 404 H. No: 1097)
Gösteriş bir hastalıktır, buna yakalanmış olanların tedavi edilmesi gerekir.
İyi bir mü’min olmamızı engelleyen hastalıklar vardır. Bunlardan şiddetle korunmamız gerekir. Bu hastalıklardan bazıları şunlardır:
Haset
Cimrilik
Müsrif olmak
Gıybet,
Riya
Dedikoducuk
Muhterem Müslümanlar!
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki:
Sizler için korktuğum şeylerin en korkuncu küçük şirktir.
Küçük şirk nedir Ya Rasulallah?
Riyadır buyurdu. (Buhariden)
Riya: şirk-i hafidir (gizli şirktir). Kul bir amel işler de bu amelden başkalarının da haberdar olmasını ve kendisini bu amel ile tanımalarını isterse, başkalarını Allaha ortak koşmuş olur. Oysa Allah (c.c.) Kur’an- Kerim’de
“Kimse Rabbine yaptığı ibadeti kimseyi ortak koşmasın” buyurur.
Muhterem Müslümanlar!
İslam uleması farz-ı ayn ilimlerini tasnif ederken ihlas ve riya üzerinde hassasiyetle durmuşlardır.
İbn Âbidin beş farz ile ilm-i ihlas öğrenmenin farz olduğunda şüphe yoktur. Çünkü amelin sahih olması buna bağlıdır. Helali, haramı ve riyayı öğrenmek de farzdır. Zira ibadet eden kimse riya yaparsa amelin sevabından mahrum kalır. Gurur ve kibiri de öğrenmesi farzdır. Çünkü bu iki şey ameli yer. (İbni Abidin. Reddül Muhtar/ Kahire C/1 Sf: 29 )
Riyadan korunmak için
Hareketlerin sıhhatli bir şekilde muhasebesini yapıp her işteki maksadını kontrol etmek gerekir.
İbadet ve iyilikleri gizlemek bunları yalnız Allah’ın bilmesi ile iktifa etmek gibi yollara başvurulabilir.
Muhterem Müslümanlar!
Peygamber Efendimizin ashabı samimi idi. Göründüğü gibi olmayı olduğu gibi olmayı imanın gereği kabul ederlerdi. Duvarlara levhalar asıp kendilerini avutmazlardı.
İbadetle gösterişe kaçmak kişiyi şirke düşürür. İbadetlerin boşa gitmesine sebep olur.
Kur’an-ı Kerim’ de şöyle buyrulmaktadır:
“Ey İman edenler! Allah’a ve ahret gününe inanmadığı halde gösteriş olsun diye malını harcayan kimse gibi başa kakmak ve gönül kırmak suretiyle sadakalarınız boşa çıkartmayın” (Bakara: 264)
Mevlüt Özcan.