* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Bayramı beklerken  (Okunma sayısı 167 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 8302
Bayramı beklerken
« : Mart 30, 2025, 06:40:54 ÖÖ »


Bayramı beklerken

Allah-u Teâlâ’ya şükürler olsun ki, bizlere değer vererek yaratıkların şereflisi (eşref-i mahlûkat) yaptı ve en güzel şekilde (ahsen-i takvim) yarattı. Bizleri “kulluk makamına” layık gördü. Mükemmel dini İslâm’la nasiplendirdi.

Yine şükürler olsun ki, Ramazan ayına ulaştırarak bu mübarek iklimin feyz ve bereketini tattırdı. Bin aydan daha hayırlı olduğunu beyan ettiği Kadir gecesine ulaştırdı. İnşallah, arefe gününe ve mübarek Ramazan Bayramı’na da kavuşturur.

Bayramı beklerken, Allah-u Teâlâ’nın bize lütfettiği nimetleri düşünmek ve ferasetimizi gayrete dönüştürmek gerekir.

Şerefli Muhammed ümmetinin yeryüzündeki zulmü bertaraf edip, hakkı üstün tutmak ve adaleti ikame etmek için mücadele etmesi gerektiğini hatırlamak gerekir.

Birlik ve beraberliğin sağlanması, kardeşlik bağlarının kuvvetlendirilmesi ve zulme topyekün başkaldırılması için bir başlangıç olmalıdır bayramlar. En azından bu duyguyu yükleneceğimiz müstesna anlar…

Yılda iki kere idrak ettiğimiz bayramlar, Cuma günleri oluşan kitlesel hareketin yılda iki defa büyük ve geniş katılımla icra edildiği anlardır. Müslümanların her türlü dert ve sıkıntılarının tartışıldığı, çözüm yollarının aranarak çözümlendiği günlerdir asli itibarıyla. Hiç olmassa bu bilinci kuşandığımız günler olmalıdır. Bu da değilse öz itibariyle toplu görüntü verdiğimiz anlardır, farkında olmasakta…

Bayramı beklerken, bu günlerin Allah-u Teâlâ’nın çağrısına itaat ve O’na ibadetin yanı sıra sosyalleşme ve sosyal yardımlaşma aracı olduğunu unutmamak gerekir. Yıl boyu sadaka ve zekâtlarımızla gerçekleştirdiğimiz yardımlaşma duygusu bu ayda daha da zirveye çıkar. Buna fıtır sadakaları da eklenir bayrama ulaşmadan…

Bayramlar, sosyal yardımlaşmanın zirveye çıktığı, fakir fukaranın, yoksulun ve akrabanın dertleriyle dertlenildiği, şefkat ve merhamet duygularının zirveye ulaştığı zaman dilimleri olmalıdır; bu bize Rabbimizin emridir.

Bayramı beklerken, hiç olmassa yeryüzünde özellikle Gazze’de Siyonist zulmün pençesinde kimsesiz kalan kardeşlerimize karşı sorumluluklarımızı hatırlatmalı bu manevi iklim. İyiliği emredip, kötülükleri düzeltme, bunun için mücadele etme; Müslümanlara karşı şefkatli, kâfilere karşı azametli ve izzetli olma bilincini edinmeliyiz topyekün.

Bu bilinç bizi Allah-u Teâlâ’nın yarattığı arzda şerefli Muhammed ümmetinin değil de bir avuç Siyonist ile işbirlikçisi, koruyucusu Haçlıların hâkimiyet kurduklarını; beşeriyet içinden çıkartılmış en hayırlı ümmet olan Müslümanların birlik beraberlik duygusundan uzak, küresel emperyalizmin sömürgesi haline geldiklerini; Müslümanların bu fetret döneminden kurtulmak için gece gündüz çalışması gerekirken, kurtuluş mücadelesi verdiğinin emaresine rastlanmadığını gördükçe bundan Allah-u Teâlâ’ya ve Resulüne verdiğimiz söze sadık kalmadığımızı anlamamıza vesile olursa anlamlıdır.

Bayramı beklerken Müslümanlar olarak sadece iyiliği emredip kötülükten men etme vazifesinin mana ve ehemmiyetini anlasak, sadece bu İslâm âlemini düzlüğe çıkartmaya yeter. Şöyle ki:

Allah-u Teâlâ, Kur’an-ı Kerim’de iyiliği emredip kötülükten men etme vazifesini yerine getirmemiz gerektiği hakkında şöyle buyurmaktadır: “Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar. Namazı dosdoğru kılar, zekâtı verirler. Allah’a ve Resulüne itaat ederler. İşte bunlara Allah merhamet edecektir. Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir” (Tevbe, 71).

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) de, “Eğer bir kavim zalimin zulmünü gördüğü halde onu bu işten men etmezse, Allah, zalimin zulmü sebebiyle azabını umumileştirir (herkesi kapsayacak şekilde genişletir)” (Ebu Davud, Melâhim, 17) buyurmaktadır.

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) başka bir hadis-i şeriflerinde ise kötülüğü engellemedeki metod hakkında şöyle buyurmaktadır: “Sizden birisi bir kötülük gördüğü zaman eliyle, buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin, buna da gücü yetmezse kalbiyle (ona karşı kin ve nefret beslesin). Bu ise imanın asgari gereğidir” (Müslim, İman 78).

Bu hadis-i şerifte belirtilen usül ve esasları tam kavradığımız zaman yeryüzündeki zulme karşı aslında hepimizin çok etkin mücadele edebileceğimizi de anlamış olacağız. Buna göre:

1-Kötülüğü eliyle düzeltmek devlet başkanlarının ve yöneticilerin görevidir. Onlar elle kötülükleri düzeltmelidir ki, yeryüzündeki mazlumların ahı dinsin.

2-Kötülükleri diliyle düzeltmek, gerek yazı gerek konuşmayla yapılan mücadeledir. Bu mücadele de medya iletişim araçları vasıtasıyla etkili şekilde yapılabilir. Bizlerin yapması gereken mücadele budur.

3-Kötülükleri düzeltmede en pasif gibi görünen ve aslında en etkin olacak kitle ise kalbiyle buğzetmesi gereken kitledir ki, kalple buğzetmek toplumda yanlış anlaşılmakta ve dar bir kapsamda değerlendirilmektedir. Oysa kalple buğzetme, kötülükleri kalben reddetmek, kin ve nefret duymakla sınırlı değildir. Bu kapsamın içinde zulmün durması için dua etmek, zulme ve kötülüklere karşı çıkmayan hatta destekleyen yöneticileri desteklememek, seçimlerde onlara oy vermeyip iktidardan uzaklaştırmak, kötülükleri eleştirmeyen gazeteleri almamak, televizyonları seyretmemek, kötülüklerle mücadele etmeyen hocaefendilerin ve her kesimden kişilerin konuşmalarını, yazılarını, kitaplarını okumamak, yayılmasına vesile olmamak da vardır. Siyonist lobiler vasıtasıyla işbaşına gelen, bu lobilerin işbaşında tuttuğu, yeryüzündeki bütün Siyonist projeleri destekleyen; bu lobilerin güdümüne girerek zulme sessiz kalan liderleri ve iktidarları işbaşından göndermek, kalple buğzetmenin en önemli ayağıdır ve bu halledilmeden İslâm dünyası zulümle mücadele edemez.

Bu vesileyle, bütün kardeşlerimin 30 Mart 2025 Pazar günü idrak edeceğimiz Ramazan Bayramı’nı tebrik ederim.

İNTERNET RADYOMUZ 24 SAAT YAYINDADIR.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

İslam'da Kadının İş ve Sosyal Hayatı Gönderen: webtasarim
[Bugün, 11:04:46 ÖÖ]


Şeytan'ın Vesveseleri Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:16:51 ÖÖ]


İslam'ı Yaşamak Kolaydır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:50:15 ÖÖ]


Sadaka, Müslümanlığı Ölçen Terazidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:41:34 ÖÖ]


İyilikle Güzelleşir Dünya Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:34:41 ÖÖ]


Fikirden Fiile İyilik Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:24:06 ÖÖ]


İnsan ve Hüsran - Asr Suresi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:15:58 ÖÖ]


Single Eserler Yeni 5 - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:42:55 ÖS]


Hidayet Can - Selam Söyle Efendime 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 03:33:31 ÖS]


Grup Fatih - Efendimiz Muhammedin Sevgisinde Birlikteyiz 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 03:26:19 ÖS]


Halit Alp - Yanayım Aşkınla 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 03:18:42 ÖS]


Hakan Sağlamoğlu - Cennet Kokar Muhammedim 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 03:11:23 ÖS]


Hasan Kılıçatan - Dosta Gidelim 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 03:00:45 ÖS]


Bünyamin Fındıkçı -Senin Adın Ahmed 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 02:50:29 ÖS]


Ggrup Cemre 2 Albüm Birarada 320 kbps - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 02:39:08 ÖS]


Bestelenmiş Eserleriyle Gönül Mimarlarımız 320 kbps - KARMA - NETTE İLK Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 02:30:14 ÖS]


İnsan ve Zaman Gönderen: türkiyem
[Dün, 02:03:33 ÖS]


Kötü Ahlaktan Bir Parça Tembellik Gönderen: türkiyem
[Dün, 01:56:48 ÖS]


İslamda Kadının Önemi Gönderen: türkiyem
[Dün, 12:38:16 ÖS]


Yüzünü Ahirete Ceviren Gönderen: türkiyem
[Dün, 12:24:45 ÖS]