* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Kadir Gecesi hakkında  (Okunma sayısı 163 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7241
Kadir Gecesi hakkında
« : Nisan 25, 2022, 09:47:23 ÖS »
Kadir Gecesi hakkında

KADİR GECESİ 27 NİSAN 2022 ÇARŞAMBA

“Kadir” kelimesi sözlüklerde “miktâr, kıymet, değer, derece, takdîr-i İlâhî, i’tibâr, prestij…” gibi manâlarda kullanılmaktadır; kadr u kıymet şeklinde de zikrolunur.
 
 Takvimlerde 27 Nisan 2022 Çarşamba günü, mübârek Ramazân ayının 26. Günüdür [26 Ramazân 1443]; o gecenin de “Kadir Gecesi” olduğu yazılıdır.

“Kadir” kelimesi sözlüklerde “miktâr, kıymet, değer, derece, takdîr-i İlâhî, i’tibâr, prestij…” gibi manâlarda kullanılmaktadır; kadr u kıymet şeklinde de zikrolunur. Yine “Kadir”, “şeref” demektir.

Hemen makâlemizin başında ifâde edelim ki, “Kadir gecesi”, Muhammed aleyhisselâma ve ümmetine mahsûs bir gecedir. Başka Peygamberlere ve ümmetlerine böyle bir gece verilmemiştir. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:

“Allah, Kadir gecesini ümmetime hediye etmiş, ondan önce kimselere vermemiştir.” [Deylemî]

Kadir gecesinin kıymetli olmasının sebebi şudur: Allahü teâlânın mukaddes kelâmı Kur'ân-ı kerîm, Resûlullah Efendimize Kadir gecesinde gelmeye başlamıştır.

Kur'ân-ı kerîmin, Resûlullah Efendimize, Mekke-i mükerreme’de, Nûr Dağı’nda, Hırâ Mağarası’nda vahyedilmeye başladığı Kadir gecesinin, “bin aydan daha hayırlı, fazîletli, kıymetli olduğu”, bizzât Allahü teâlâ tarafından Kur'ân-ı kerîmde Kadir sûre-i celîlesinde beyân buyurulmuştur.

Kadir gecesi, Kur'ân-ı Kerîm’de medhedilen en kıymetli gecedir.

Bilindiği üzere, bazı mekânlar emsâline göre daha mukaddes, bazı insanlar akrânına nisbetle daha muhterem olduğu gibi, bazı zamanlar da benzerlerine nazaran çok daha kudsî, mukaddes ve mübârektir.

İçerisinde, İslâm dîninde kıymet verilen on geceden olan "Regâib" ve "Mi'râc" kandillerinin bulunduğu Recep ayı ve "Berât" kandilinin bulunduğu Şa'bân ayı çabucak gelmiş-geçmiş bulunuyor; şimdi ise “ayların sultânı” diye anılan Ramazân ayı da bitmek üzeredir.

Mübârek on geceden biri olan “Kadir” gecesi, mübârek Ramazân ayındadır. Her Müslüman, onbir ayın sultânı olan Ramazân ayını ve bin aydan daha hayırlı, kıymetli olan Kadir gecesini bir ganîmet bilmeli, bu fırsatları iyi değerlendirmelidir.

Üç ayların 3.sü, kamerî ayların ise 9.su olan Ramazân ayı, bütünü i’tibâriyle çok kıymetli ve şereflidir. Ramazân ayında yapılan bütün nâfile ibâdetlere verilen sevâp, başka aylarda yapılan farz ibâdetlere verilen sevâp gibidir.

Bu ayda yapılan bir farza ise, başka aylarda yapılan 70 farza verilen sevâb kadar sevâb verilir. Bu ayda ibâdet ve iyi iş yapabilenlere, bütün sene boyunca da bu işleri yapmak nasîp olur.

“Bereketli, hayırlı, faydası bol, feyizli” demek olan “mübârek” sıfatıyle sıfatlanan ve İslâm dîninin kıymet verdiği on geceden biri Kadir gecesidir.

Mübârek geceler, Hicrî-kamerî sene içerisindeki sırasına göre, 1 Muharrem, 10 Muharrem (Aşûre gecesi), Mevlid, Regâib, Mi'râc, Berât, Kadir, Ramazân Bayramı, Arefe ve Kurbân Bayramı geceleridir.

Yukarıda bildirilen on geceden başka, Ramazân Bayramının ve Kurbân Bayramının diğer geceleri, Zil-hicce ayının ilk on gecesinden kalan 8 gece, Muharrem’in ilk on gecesinden kalan 8 gece ve her Cum’a ve Pazartesi gecesi de mübârektir.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7241
Ynt: İnsan Ömrüne Bedel - Kadir Gecesi
« Yanıtla #1 : Nisan 25, 2022, 09:56:42 ÖS »
İnsan Ömrüne Bedel -  Kadir Gecesi

Allah-u Teâlâ, bizlere sürekli ebedi âleme göç etmeden eksiklerimizi tamamlamak, kusurlarımızı gidermek, günahlarımızdan tövbe etmek ve salih bir mümin olmak için fırsatlar vermektedir.

Rabbimiz, bezm-i elestte insana yüklediği emaneti, anlaşmanın kulluk tarafına attığımız imzayı hatırlatmak için peygamberler göndermiş ve sürekli verdiğimiz sözü, yaptığımız büyük anlaşmayı, yüklendiğimiz emaneti peygamberler göndererek hatırlatmıştır. Bu hatırlatmalar Allah-u Teâlâ’nın bize adaletidir, merhametidir. “Kim doğru yolda giderse ancak kendisi için doğru yolda bulunur (sevab kendisinedir). Kim de sapıklık ederse, yalnız kendi aleyhine sapıklık eder (cezasını çeker). Hiçbir günâhkâr da başkasının günahını taşımaz. Bir de biz, bir peygamber göndermedikçe azab etmeyiz” (İsra, 15) ayetinde “peygamber göndermedikçe azap edilmeyeceği”nin belirtilmesi tam da Rabbimizin adaletini ve merhametini göstermektedir. Adaletidir, çünkü büyük anlaşmayı bu dünyada hatırlatmaktadır. Merhametidir, çünkü yaptığımız anlaşmayı, verdiğimiz sözü bir defa hatırlatıp bırakmamıştır. Sürekli peygamberler göndererek tekrar tekrar hatırlatmıştır.

Kur’an-ı Kerim’de Peygamber Efendimiz (s.a.v)’e hitaben: “Andolsun, senden önce de peygamberler gönderdik. Onlardan sana kıssalarını anlattığımız kimseler de var, durumlarını sana bildirmediğimiz kimseler de var. Hiçbir peygamber Allah’ın izni olmaksızın herhangi bir ayeti kendiliğinden getiremez.

Allah’ın emri gelince de hak uygulanır ve o zaman bâtılı seçenler hüsrana uğrayacaklardır” (Mü’min, 78) buyrularak birçok peygamber gönderdiği ifade edilmektedir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) de Kur’an-ı Kerim’de adı geçen 25 peygamberin dışında 124 bin peygamber gönderildiğini haber vermiştir. Bahse konu ayet, Peygamberimiz (s.a.v)’in beyanına muvafıktır, desteklemektedir. Hatta Kur’an’daki şu ayetler de gönderilen peygamberlerin sayıca çok olduğunu bildirmektedir:

“Her ümmet için bir peygamber vardır. Onların her birine peygamberi geldiği zaman, onu yalanladılar da aralarında adaletle hüküm verildi (azaba uğratıldılar). Onlar, zulmedilmediler (cezalarını çektiler)” (Yunus, 47).

“Biz seni müjdeleyici ve uyarıcı olarak hak ile gönderdik. Her millet için mutlaka bir uyarıcı (peygamber) bulunmuştur” (Fâtır, 24).

“Andolsun ki biz her ümmete, “Allah’a ibadet edin ve putlara tapmaktan sakının.” diye bir peygamber gönderdik. Allah, bu ümmetlerden bir kısmına hidayet etti, bir kısmına da sapıklık hak olmuştur. Şimdi yeryüzünde bir gezip dolaşın da bakın ki, peygamberleri yalanlayanların sonunun ne olduğunu bir görün?” (Nahl, 36).

Allah-u Teâlâ’nın bizlere sürekli peygamberler göndererek yaptığı uyarıyı ve hatırlatmayı son peygamber Muhammed Aleyhisselam’la nihayete erdirmesi yaklaşan kıyamete kadar başka uyarıcı göndermeyeceğini vaat etmesi; hem İslâm’ın evrenselliğini hem hükümlerinin kıyamete kadar geçerli olduğunu hem de artık kıyametin yakın olduğunu ifade etmektedir.

Rabbimiz, sadece peygamberleri vasıtasıyla sözümüzü hatırlatmakla kalmamış, kaçırılan fırsatları değerlendirebilmek için de Muhammed ümmetine önemli zaman dilimleriyle hataları telafi imkânı vermiştir.

Bundan dolayı Recep, Şaban ve Ramazan ayları yeni bir başlangıç için fırsat aylarıdır.

Gecelerden ise Regaib, Miraç, Beraat ve Kadir geceleri de fırsat geceleridir.

Fırsat anlarından mübarek Ramazan ayı hakkında Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır: “(O sayılı günler) Ramazan ayıdır ki, Kur’an insanlara bir hidayet ve hakka ulaştıran, hakla batılı ayıran açık ayetler halinde bu ayda indirildi. İmdi sizden kim bu aya erişirse onun orucunu tutsun. Kim hasta olur veya seferde bulunursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde (kaza etsin!). Allah size kolaylık diler; güçlük istemez (onun için hastalık ve sefer hallerinde orucu terk etmenizi mübah kılmıştır). Bu kolaylığı, sayıyı tamamlamanız ve size yol gösterdiğinden dolayı Allah’ı büyük tanımanız için meşru kılmıştır. Umulur ki, şükredersiniz” (Bakara, 185).

Müstesna zaman dilimi Ramazan ayının içine yine müstesna bir zaman dilimi Kadir Gecesi sıkıştırılmıştır. Böylece hatalarımızı telafi için tahayyülümüzün alamayacağı büyük bir fırsata dönüşmüştür bu ay.

Kadir Gecesi’nin fazileti hakkında Kur’an-ı Kerim’de, “Şüphesiz, biz onu (Kur’an’ı) Kadir Gecesi’nde (Levh-i Mahfuz’dan dünya semasına) indirdik. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlıdır. O gece melekler ve Ruh Rabbinin izniyle (o sene takdir edilen) her iş için arka arkaya iner. O gece tan yeri ağarıncaya kadar selam ve esenliktir” (Kadir, 1-5) buyrulmaktadır.

Kur’an-ı Kerim’de, Kadir Gecesi’nin bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilmiştir. Bin ay, 83 yılı mütecaviz bir zaman dilimidir ve ortalama insan ömründen fazla bir zamana tekabül eder, bu sebeple çok büyük bir fırsattır. Bin aydan daha hayırlı olduğu tebşir edilen Kadir Gecesi’nin içinde bulunduğu mübarek Ramazan ayının sonlarına doğru yaklaştık.

Peygamber Efendimiz (S.A.V.), Ramazan ayı gelmeden üç ayların başında, “Allah’ım bize Recep ve Şaban’ı mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına ulaştır” diye dua etmiştir.

Kur’an-ı Kerim bu gecede Levh-i Mahfuz’dan dünya semasına indirilmiştir. Dünyaya nizam verecek bilgileri muhtevi Yüce Kitabımızın bu gecede dünya semasına indirilmesi, yeni bir dirilişin başlangıç noktasıdır.

Ayet-i kerimede, Kadir Gecesi’nde her hikmetli işin, en çetin ve derin problemlerin halledileceği belirtilerek şöyle buyrulmaktadır:

“Biz onu, mübarek bir gecede (Kadir Gecesi’nde) indirdik. Çünkü Biz (onunla) uyarıcılarız. Her hikmetli iş o gecede ayırt edilir (en çetin ve derin problemler halledilir)” (Duhan Sûresi, 4- 5

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) bu gece hakkında, “Allah-u Teâlâ, Kadir Gecesi’ni benim ümmetime lütfetmiştir. Önceki ümmetlere böyle bir gece verilmemiştir” buyurmaktadır.

Allah-u Teâlâ’nın, Muhammed ümmetine lütfettiği Kadir Gecesi, günahlarımıza pişmanlık duymak, O’na hakiki bir kul olmak için bir fırsattır. Peygamber Efendimiz (S.A.V.), “Kim imanından dolayı ve ihlasla Kadir Gecesi’ni ibadet ve taatle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır” (Buhari, İman 25) buyurmaktadır.

Günahlarımıza tövbe yolunu da yine Peygamber Efendimiz bildirmiştir. Kendisine, “Ey Allah’ın Resulü, Kadir Gecesi’ne ulaşırsam ne diyeyim?” diye soran sahabeye şöyle demesini tavsiye etmiştir: “Allahümme inneke afuvvun, tuhibbu’l afve fa’fuanni/Allah’ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle”.

Bizi kendisine kul, Habibi’ne ümmet eyleyen, hatalarımızı örten, günahlarımızdan tövbe etmek için fırsat veren, mübarek zaman dilimleriyle bizlere kulluk bilincimizi hatırlatmak için fırsat veren, şerefli kılan, bizleri dikkate alarak iyilikleri emredip kötülüklerden nehyetme misyonunu yükleyen âlemlerin Rabbine hamdolsun.

Hamdolsun yüce Rabbimize ki, bizleri Ramazan’a ulaştırdı. İnşallah Kadir Gecesi’ne ve Ramazan Bayramı’na da ulaştırır.

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]